Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/935 E. 2023/654 K. 06.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/935 Esas
KARAR NO : 2023/654
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlunun serbest iradesi ile imzalanmış olduğu Abonelik Sözleşmesi gereğince kendisine davacı kurum tarafından hatlar ve cihazlar tahsis edilmiş ve kendisine davacı şirket tarafından hizmet sağlandığını, işbu sözleşme suretlerini dilekçenin ekinde sunduğunu, borçlunun bahsi geçen bakiye borcu ödemeyi gerçekleştirmemesi üzerine bu kez tarafımızca alacağın tahsilini teminen …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı borçlu borca ve diğer tüm ferilerine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, itiraz üzerine icra takibinin durduğunu, borçlu tarafından yapılan itiraz sonrasında 6325 sayılı kanun ile düzenlenen arabuluculuk görüşmelerine geçildiğini, borçlu ile …. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı dosyası için 2019/… nolu … arabuluculuk bürosunda yapılan 2019/… nolu arabuluculuk görüşmeleri anlaşmama ile sonuçlandığını, bu sonuç nedeniyle dava yoluna gidilmesinin gerektiğini, işbu arabuluculuk son tutanaklarının suretini dilekçenin ekinde sunduğunu, borçlu tarafından takibe yapılan itiraz hususunda davacı kurum ile borçlu arasında imzalanan sözleşmesi gereğince kurumumuzun defter ve kayıtlarının geçerli, bağlayıcı ve kesin delil olacağı ayrıca ve açıkça borçlu davalı tarafından kabul ve taahhüt edildiğini, bu kayıtlar doğrultusunda yapılan hesaplar gereği takibe geçildiğini, Mahkememiz gerekli görüldüğünde, kurumumuz defter ve kayıtlarında yaptırılacak bir bilirkişi incelemesi ile borçlunun haksız yere itiraz ettiğinin ortaya çıkacağını, sonuç olarak davalının itirazlarının serbest iradesi ile imzalamış olduğu abonelik sözleşmesi içeriğine aykırı ve takip konusu borcunu kötü niyetli olarak ödemediği yapılacak yargılama sonucu sabit olacağını, bu nedenle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafla abonelik ve akıllı faks hizmeti sözleşmelerini akdeden … … adlı kişi davalı … temsil ve ilzama yetkili bir kişinin olmadığını, davacı … temsile yetkili kişiler, şirket ortakları … ve … ‘ın olduğunu, bu iki temsile yetkili kişi tarafından imzalanmış bir evrak, davacı tarafça dosyaya sunulmadığını, … … adlı şahıs tarafından imzalanan abonelik ve akıllı faks hizmetleri sözleşmeleri içerinde tanımlanan hizmetler davalı … Limited Şirketine davacı tarafça verilmiş hizmetlerinde olmadığını, sözleşmeler gereği Gaziantep ilinde olduğunu, ancak davalı şirketin sözleşmenin imzalandığı tarih ve sonrasında, Gaziantep ilinde aktif bir işyeri mevcut olmadığını, bu davaya dayanak yapılan sözleşmelerde tanımlı şekilde davalı şirkete bir hizmet sağlanmadığı hususu, davacı şirket kayıtlarında da sabit olduğunu, bu sözleşmelerin sırf imzalanmış olması, bu sözleşmelerde yazılı hizmetli tarafça sağlandığı anlamına gelmeyeceğini, dolayısıyla, davacı şirketin bu sözleşmelerde tanımlanmış hizmetleri davalı şirkete sağladığı hususunu ispat etmesinin gerekeceğini, kaldı ki takibe dayanak yapılan faturalarda davalı şirkete ulaşmış ve davalı şirket defterlerine kaydedilmediğini, davalı şirket bu faturalarda yazılı tutarları Kurumlar vergisi ve katma değer vergisi matrahlarında indirin yapılmadığını, zira davalı şirketin bu sözleşmelerden ve bu faturalardan haberinin de olmadığını, bu hususlar davalı … temsil ve ilzama yetkili kişilerin kimler olduğu hususunun araştırılması, davacı şirketten bu sözleşmelerde tanımlı hizmetlerin davamı şirkete sağlandığı iddiasını ispata elverişli kanıtlar sunması konusunda davacı tarafa süre verilmesi ve davalı şirketin … Mahallesi … Sokak …Kat:3 … adresinde kurulu adresinde bulunan ticari belge ve kayıtları üzerinde istinabe yoluyla bilirkişi incelemesi yapılması durumunda sabit olacağını, açıklanan nedenlerle davacının davasının esastan reddine karar verilmesinin gerekeceğini, yukarı da açıklandığı üzere, davacı tarafın bu davaya dayanak yaptığı abonelik ve akıllı faks hizmeti sözleşmeleri, davalı … temsil ve ilzama yetkili bir kişi tarafından imza edilmiş olmadığından bu sözleşmelerde yer alan yetki şartı da sözleşmelerin diğer hükümleri gibi, davalı şirket yönünden bağlayıcı olmadığını, bu nedenle icra takibine yaptığımız yetki itirazı da haklı ve yerinde bir itiraz olduğunu, yetki itirazının kaldırması talebinin sayın mahkememizce reddine karar verilmesinin gerektiğini, davalı şirketin adresi Kayseri ilinde bulunduğundan, davalı şirket aleyhine genel haciz yoluyla yapılacak icra takiplerinde, yetkili mahkeme de Kayseri Mahkemelerinin olduğunu, davacı tarafın takip konusu alacağın %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine şeklindeki talebinin kabulünün mümkün olmadığını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, …. İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı takip dosyası Arabuluculuk anlaşamama tutanağı, Faturalar, Abonelik sözleşmeleri dosya arasına alınmış, talimat yolu ile bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu alınmıştır.
…. İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde, davalı borçlu hakkında 07/03/2019 tarihinde 54.338,61TL faturadan kaynaklı asıl alacak, 72.921,69TL gecikme faizi ve 56.323,69TL işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun süresi içinde (20/03/2019) borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiği, itiraz ile birlikte 25/03/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Serbest mali müşavir bilirkişi … ve Nitelikli hesaplamalar uzmanı … … tarafından hazırlanan 11/01/2021 tarihli Bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin 2014-2015-2016-2017-2018 yılına ai ticari defterlerinin açılış tasdikleri zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin sahibi lehine delil haiz ticari defterine göre Davalı şirketten 127.260,30 TL alacaklı görüldüğü, İcra takibine konu alacağın Davacı şirket tarafından Davalı şirkete düzenlenen yukarıda detayları verilmiş 35 adet faturadan kaynaklandığı, faturaların üzerinde Davalı şirket adresinin … Mahallesi … Caddesi NO: … / Nevşehir olarak gözüktüğü, Faturalara konu hizmetin Davalı şirkete verilip verilmediği hususunun uzmanlık alanımız dışında olduğu, dosya kapsamında sektör bilirkişisinin bulunmadığı, bu yönde tespit yapılamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Serbest mali müşavir bilirkişi …, Nitelikli hesaplamalar uzmanı … … ve Elektrikçi bilirkişi … tarafından hazırlanan 02/04/2021 tarihli Bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin düzenlediği faturaların, faturalara konu hizmetin sunulduğunu ve davalının kullanımı olduğunu kanıtlamadığı yönünde teknik kanaatine varıldığından, davacı şirketin 127.260,30 TL asıl alacak ve buna ilişkin 56.323,69 TL işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı kanaatine varılmıştır. Ancak, sayın mahkeme davacının talebini kabul etmesi durumunda davacı şirketin davalıdan asıl alacağının 127.260,30 TL, talebe bağlı işlemiş faizinin de 56.323,69 TL olduğu tespitinin görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi …, Nitelikli hesaplamalar uzmanı … … ve Elektrikçi bilirkişi … tarafından 07/10/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda özetle; Takibe konu faturalara yansıtılan ücretlerinin … ve … ses hizmetlerine ilişkin olduğu, bahse konu … ve …hizmetlerine ilişkin sözleşme veya taahhütnamelerin davacı tarafça ibraz edilmediği, dosya kapsamında yer alan sözleşmelerin ADSL ve Faks Hizmetleri sözleşmelerine ilişkin olduğu, takibe dayanak fatura suretleri incelendiğinde; Mart-Nisan-Mayıs-Haziran ve Temmuz 2016 dönem faturalarına sabit paket ücret haricinde paket dışı konuşma ücretleri yansıtıldığı, söz konusu bu ücretlerin GSM, Şehirlerarası ve diğer operatörler başlığı altında ayrıştırıldığı, dönem faturalarına paket dışı konuşma ücretlerinin yer almasının davalı abonenin söz konusu ses hizmetlerini Mart 2016 ve Temmuz 2016 tarihleri arasında kullanmış olduğunun değerlendirildiği, ayrıca davacı taraf ticari defterlerinde yapılan incelemelerde; davalı abonenin Aralık 2015, Ocak 2016 ve Şubat 2016 tarihlerinde tarafına tahakkuk ettirilen faturaları ödediği, arıza kayıtlarına ilişkin tablo incelendiğinde 04.10.2016 tarihinde davalı abone tarafından açılan konfigürasyon talebinin 07.10.2016 tarihinde kapatıldığı ve ilgili devreye ilişkin 01.05.2016 ile 16.11.2016 tarihleri arasındaki alarmların kapatıldığı hususları tespit edilmiş olup tüm bu hususlar dikkate alındığında davalı aboneye hizmet sunulduğunun anlaşılmakta olduğu, davalı abonenin hat iptal başvurusunda bulunduğuna dair bir herhangi bir belgeye rastlanılmadığı, sözleşmenin usulüne uygun kurulduğunun kabulü halinde aboneye tahsis edilmiş bir port ve fiziksel hat olması sebebiyle hattın kullanılmaması durumunda dahi aboneden ücret talep edilebileceği, Abone hattının Aralık 2017 döneminde iptal edildiği, bu tarihten Ocak 2019 tarihine kadar düzenlenmiş olan faturalara sadece ödenmeyen faturalar için gecikme faizi tahakkuk ettirildiği, dosya kapsamında sektör değerlendirmeleri sonucunda davaya konu faturalara yön hizmetin verildiğinin kanaati oluştuğu, Davacının 127.260,30 TL alacaklı olduğu ve asıl alacağa 56.323,69 TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği raporlanmıştır.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 11/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı şirkete ait ticari defterleri … Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/… Tal. dosya kapsamında incelenmiş, rapor kapsamında görülen hesap ekstrelerinde Davacı şirkete 23.295,95 TL borçlu olduğu, davalı şirket defterlerinde yer alan bu borç bakiyesinin davaya konu 35 adet olan faturalardan 4 adet faturanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirketin alacak talebine konu faturalardan aşağıda detaylandırılan 4 faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu faturalara istinaden ödeme gerçekleştirilmediği davalı şirket cari hesap ekstresinden ve talimat raporundan anlaşılmaktadır.¸
Talimat raporu kapsamında incelenen Davalı şirket ticari defterlerinde Davacı şirkete son ödemenin
04.09.2015 tarihinde gerçekleştirildiği, Davaya ve icra takibine konu 35 adet faturaların tamamınınsa bu tarih sonrası tahakkuk eden faturalar olduğu görülmüştür. Raporda detaylandırılan faiz ayrımları dikkate alınarak fatura suretlerinde yar alan son ödeme tarihinden, 07.03.2019 icra takip tari şen oranlarda avans faizi hesaplamasıyla 35 adet fatura toplamı olan 127.260,30 TL (Gecikme Faizi Dahil) asıl alacağa 44.928,43 TL işlemiş avans faizi talep edebileceğinin görüş ve kanaatine varılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Dava, İİK’nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir. Mahkememiz davanın konusu nedeniyle görevli ve taraflar tacir olduğundan yetki sözleşmesi (HMK 17) gereği yetkilidir. Tarafların incelenen icra dosyasına göre taraf ve dava ehliyeti vardır.
İtirazın iptali davasının yasal dayanağını oluşturan İİK.nun 67/1. maddesinde; takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği öngörülmüştür.
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari sözleşme nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Uyuşmazlık, taraflar arasında taraflar arasındaki sözleşme ve faturadan kaynaklı alacak istemine dayalı olarak icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davalı tarafça taraflar arasındaki sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği alacağın tespiti halinde miktarı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususundadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı 15/03/2012 tarihinde taraflarca imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında temin ettiği hizmetlerden doğan faturalardan kaynaklanan alacağı için icra takibi başlattığını ve davalının takibe haksız olarak itiraz ettiği belirtmiş, bu kapsamda toplanan delillerden sonra alınan bilirkişi raporu, sunulan deliller üzerinde yapılan incelemeler sonucu; tarafların incelenen defter ve kayıtlarına göre ticari ilişkilerinin bulunduğu, davalının incelenen defter ve kayıtlarına göre davacıya 23.295,95TL borçlu olduğu, davalı tarafından en son ödemenin 04/09/2015 tarihli olduğu, takibe konu 35 adet faturanın bu tarihten sonra tahakkuk eden faturalar olduğu, sektör bilirkişisi tarafından yapılan incelemede ise; abonelik sözleşmesinin 15.03.2012 tarihinde imzalandığı, sözleşmede hizmet verilecek ADSL numarasının 0-… olarak belirtildiği, … marka model ADSL modem verildiği, ADSL … Modemli Limitsiz Kampanyasının tercih edildiği, fatura adresinin …/Gaziantep olarak belirtildiği, sözleşmede davalı şirkete ait kaşe ve imza bulunduğu, sözleşme ekinde ADSL … Kampanyası taahhütnamesinin yer aldığı, taahhütnamede 8 Mbps’e kadar limitsiz ücretin 34,90 TL olarak belirtildiği ve davalı şirket kaşesi ve imza bulunduğu, taraflar arasında ayrıca Akıllı Faks Hizmet Sözleşmesi imzalanmış olup sözleşmede ücretlendirme tablosuna yer verildiği, 2016 mart-2019 ocak arasındaki faturaların, Data Servisleri, Dakika paketleri ve Gecikme faizlerinin faturalara yansıtıldığı, Ses tarifesinin Standart Voip olduğu, Ofisten Her Yöne 5000 dakika Paketinin 19.08.2015 tarihinde aktivasyonun gerçekleştiği, Data servisinin … olduğu, hizmet lokasyonun … olarak belirtildiği, faturalarda data hizmetlerinin sabit ücretinin 2.521,50TL olduğu, ses hizmetlerinin sabit ücretinin 214,90 TL olduğu, Mart 2016-Nisan 2016-Mayıs 2016-Haziran 2016 ve Temmuz 2016 dönem faturalarına, sabit paket ücret haricinde paket dışı konuşma ücretleri yansıtıldığı, bu ücretlerin GSM, Şehirlerarası ve diğer operatörler başlığı altında ayrıştırıldığı, Aralık 2017 dönemi içinde aboneliğin iptal edildiği, bu dönem sonrasındaki faturalara sadece gecikme faizi ücretlerinin yansıtıldığı tespit edilmiş olup sunulan kayıtlardan davalının 04/10/2016 tarihinde arıza kaydı açıldığı, 07/10/2016 tarihinde kapatıldığı, faturalarda paket dışı konuşma ücretleri yansıtıldığı, paketin aktif edildiği 19.08.2015 tarihinden sonra davalı tarafından 11.678,70TL ve 187,00TL ödeme yapıldığı, aboneye tahsis edilmiş bir port ve fiziksel hat olması dikkate alındığında davalı aboneye hizmetin sunulduğu anlaşılmış olup dosyada davalı abonenin hat iptal başvurusunda bulunduğuna dair bir belgenin bulunmadığı, hattın 2017 aralık ayında iptal edildiği, 2019 ocak ayına kadar düzenlenen faturalarda gecikme faizi tahakkuk ettirildiği anlaşılmakla dosya kapsamında davalının defter ve kayıtları, sektör bilirkişi değerlendirmeleri dikkate alındığında hizmetin verildiği anlaşılmış olup davalı tarafından en son ödemenin 04/09/2015 tarihinde olduğu, bu tarihten sonra hattın iptal edildiğini veya ödemelerin yapıldığına dair bir kaydın sunulamaması sebebi ile davalının, davacıya toplamda 172.188,61TL tutarında borçlu olduğu, dosya kapsamına uygun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre davacı tarafın başlattığı takibe vaki itirazın kısmen iptaline, takibin takip talebinde belirtilen şartlarda kaldığı yerden aynen devamına, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (kabul oranı: %93,79)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen KABULÜ ile; Davacının, davalı hakkında …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasında yaptığı takibe, davalının itirazının kısmen iptali ile, takibin 54.338,61TL asıl alacak, 72.921,69TL gecikme faizi ve 44.928,43TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 172.188,73-TL üzerinden takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hükmedilen asıl alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 10.867,72 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 11.762,21-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.852,63-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 9.909,58-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan; 44,40-TL Başvuru Harcı, 1.852,63-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 1.897,03TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 3.800,00-TL Bilirkişi ücreti, 411,10-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 4.211,10-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 3.949,59-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 27.550,19-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 11.395,26-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin 1.238,07-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 81,93-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ile davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 06/10/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı