Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/897 E. 2020/366 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/897 Esas
KARAR NO : 2020/366
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile borçlu arasında 08/06/2015 tarihli Asansör ve yürüyen merdiven servis sözleşmesi gereği borçlu üzerine düşen 22.392,62 Tl bedeli ödemediğini, Müvekkili şirkete ödenmeyen söz konusu bedelin tahsili amacıyla davalı şirkete karşı …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını ve davalı tarafın takibe itiraz ettiğini, 02/09/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu fakat anlaşma sağlanamadığını, sözleşmede yer alan yetki şartına göre çıkan uyuşmazlıklarda İstanbul (çağlayan) mahkemeleri ve İstanbul İcra daireleri yetkili kılındığını, söz konusu takip yetkili icra dairesinde başlatıldığından davalı tarafın yetki itirazı usul ve yasaya aykırı olup reddinin gerektiğini, Müvekkili şirket 08/06/2015 tarihli Asansör Servis Sözleşmesi gereği … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait …, tesisat numaralı 10 adet asansörün servis ve bakım hizmetini tam ve eksiksiz olarak yapıldığını, talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla alacağının tahsili amacıyla başlatılan …. İcra müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına vaki davalının haksız itirazının iptali ile icra takibimin devamını ve takibin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Asansör bakım ve servis hizmetlerinin yürütülmesi müvekkil şirketin değiş … Site Yönetiminin sorumluluğunda olduğunu, dava konusu taleplerin muhatabı müvekkili şirket değil … Site Yönetimi olduğunu, Asansör işletme ve bakım yönetmeliği gereği asansör bakım ve hizmetlerinden site yönetiminin sorumlu olduğu anlaşılmakta olduğundan müteahhit şirketin taraf sıfatı olmadığını, iş bu davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, Asansör yönetmeliğine göre asansör bakım yükümlülüğü, bina sorumlusu atanana kadar müteahhit şirket (asansör yaptırıcısı) üzerinde olduğunu ve müvekkil şirket site yönetimi kurulana kadar üzerine düşen yükümlülüğü eksiksiz şekilde yerine getirmiş olup site yönetiminin kurulmasıyla müvekkil şirketin asansörlerin bakımından doğan sorumluluğu sona erdiğini, dava konusu alacağa konu asansörler; müvekkil şirkete ait olmayıp kat mülkiyeti kanunu uyarınca anagayrimenkulün bağımsız bölümleri dışında kalan, korunma ve ortaklaşa kullanma veya faydalanmaya yarayan ortak yerler arasındadır. Müvekkili şirketin asansör üzerinde bir mülkiyetinin bulunmadığını, dava konusu alacağı kabul anlamına gelmemekle birlikte, her ne kadar davacı müvekkili şirketten olan alacağını yıllık %19.50’lik avans faiziyle talep etmiş olsa da faiz türüne ve miktarına açıkça itiraz ettiğini, usul ve yasaya aykırı davanın reddini ve davacının takipte iddia edilen alacak bedilinin %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla hesaplanacak kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep ve dava etimiştir.
DELİLLER:
… İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyası, 08/06/2015 tarihli “Asansör Yürüyen Merdiven Hizmet Sözleşmesi”, faturalar, … Site Yönetimine yazılan müzekkere cevabı, arabuluculuk son tutanak aslı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre;dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 10 adet asansörün servis ve bakım hizmetinden kaynaklanan faturaların tahsili istemine yönelik İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf takibe konu faturalara konu borcun ödenmediğini, bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf 2015 yılında … Sitesinde site yönetiminin kurulup hayata başlandığını bu nedenle asansör bakım ve servis işlerinden müvekkilinin sorumlu olmadığını beyan ederek husumet itirazında bulunmuştur.
… İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davalı/alacaklı tarafından davacı/borçlu aleyhine faturaya dayalı 22.392,62 TL borcun ödenmesi amacıyla 12/11/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 28/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine 04/02/2019 tarihinde itiraz ettiği, icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
… Sitesi Yönetimine yazılan müzekkere cevabında; sitede toplu yaşamın 13/05/2015 tarihinde başladığını, davacı ve … Site Yönetimi arasında 11/07/2018 tarihli yeni bir servis sözleşmesinin yapıldığını, site yönetiminin sözleşme hükümlerine uymaya ve fatura ödemelerini yapmaya devam ettiğini belirtmiş ve müzekkere cevabında 11/07/2018 tarihli sözleşmenin ve mail yazışmalarının örneklerinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafından davalı aleyhine asansör servis ve bakım hizmetinden kaynaklanan faturalar nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle dava açılmışsa da; faturaların asansör servis ve bakım hizmetinden kaynaklandığı, asansörlerin site içerisinde ortak yerden olduğu ve Kat Mülkiyeti Kanunu gereğince ortak yerlerin bakım hizmetlerinin kat maliklerince ödenmesi gerektiği, asansörlerin bulunduğu sitede ortak yaşama 2015 yılında geçildiğinden, söz konusu faturaların da bu tarihten sonra düzenlendiği ve site yönetimi ile davacı şirket arasında yeni bir asansör servis ve bakım sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmakla davalı tarafın husumet itirazı kabul edilerek davanın pasif husumet yokuluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54.40 TL harcın peşin alınan 382,41-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 328,01-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7. Madde gereğince hesap olunan 3.400- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/09/2020

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

*Bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalınmıştır.