Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/846 E. 2020/436 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/846 Esas
KARAR NO : 2020/436

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 11/10/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin düğün sektöründe faaliyet gösteren işletmelere düğün.com portalı üzerinden reklamasyon ve tanıtım hizmeti verdiğini, müvekkilinin davalıdan alacağının tahsili talebi ile İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, borçlu, icra takibinde borca, faize ve ferilerine, yetkiye itiraz etmiş olup itiraz ile icra takibi durduğunu, borçlu davalının yetki itirazı yerinde değildir, icra iflas Kanunu m.50 “Para ve teminat borcu için takip hususunda Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur.” hükmü gereğince Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ndaki şartlara uygun olarak taraflar icra dairesinin yetkisine ilişkin olarak yetki sözleşmesi yapabileceğini, müvekkilinin alacağının cari hesaba dayandığını, Müvekkili ile davalı borçlu arasında 28.11,2016 tarih… sözleşme nolu sözleşme ile toplam 1.700,00-TL ödenmesi kararlaştırıldığını, bunun üzerine 30.11.2016 tarihinde 1.700,00 TL tutarında e-faturanın davalı adına müvekkil şirket tarafından tanzim edilmiş ve davalının sözleşmede belirttiği e-posta (…@l…com] adresine gönderildiğini, faturanın her hangi bir itiraza uğramadığını, ayrıca davalı tarafından doldurulan Kredi Kartı … Formlarında, vade günleri belirtilerek yazılı ödeme tutarının belirtilen kredi kartından tahsil edilebileceğine dair davalı borçlu tarafından ordino verildiğini, davalı borçlu kredi kartıyla ilk taksit olan 500 TLyi 28.11.2016 tarihinde ödemiş ancak kalan 2 taksit olan toplam 1.200,00 TLnin ödemesi kredi kartından gerçekleştirilemediğini, davalının müvekkili şirkete ödeme yapmasının aradaki sözleşmenin ve ticari ilişkinin açık bir şekilde kabulü olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10.7. “Taraflar, İşbu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde PERADOR’un defter ve muhasebe kayıtlarının ve belgelerinin kesin delil olduğunu gayri kabili rücu ve kesin olarak kabul beyan ve taahhüt eder.” hükmü gereğince davalının, müvekkili şirketin defter ve muhasebe kayıt ve belgelerini kesin delil olarak kabul ettiğini, davalı adına tanzim edilen fatura müvekkil şirketin defterlerinde kayıtlı olduğunu, Müvekkili tarafından sözleşmeye ilişkin tüm yükümlülükler eksiksiz olarak yerine getirilmesine rağmen sözleşmede kararlaştırılan bakiyeye ilişkin toplamda 500 TL ödeme haricinde başkaca herhangi bir ödeme yapılmadığını, Borçlu, takibi sürüncemede bırakarak nihayetinde borcu ödememeye çalıştığını, beyanla borçlunun itirazının iptali ile alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, faiz, masraf ve avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER : İstanbul … İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyası, fatura örnekleri, arabulucuk tutanağı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.

İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine faturadan kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça icra takibine yapılan itirazda borca ve yetkiye itiraz edildiği görülmüş, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 9.9 maddesinde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı, ayrıca takibin dayanağının taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturaya dayalı para alacağından kaynaklandığı, dava konusunun para alacağı olması nedeniyle TBK 89/1 maddesi gereği alacaklının ikametgah mahkemesinin de yetkili olması nedenleriyle davalı tarafın takip dosyasına yaptığı yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla yargılamaya devam olunmuştur.
Bilirkişiler Mali Müşavir… ve Bilgisayar Mühendisi …tarafından 01/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davacı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak yasal süresinde tasdik edildiği, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 30.11.2016 tarihli faturanın davacının yevmiye defterinde 30.11.2016 tarih ve… nolu yevmiye maddesiyle kayıtlı olduğu, fatura açıklamasında Düğün Fotoğrafçıları yazılı olduğu, taraflar arasında yapılan üyelik sözleşmesinde de “Düğün Fotoğrafçıları” yazılı olduğundan fatura içeriğiyle üyelik sözleşmenin birbirlerini teyit etmekte olduklarının tespit edildiği, incelenen davacı şirketin 2016,2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikinin yasal süresinde TTK hükümlerine göre usulüne uygun yapıldığı, dolayısı ile sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı defterlerinin inceleme anında ibraz edilmediği, davacı Şirket ile Davalı arasında üyelik sözleşmesi imzalandığını, Davacı Şirket Sağladığı hizmet karşılığında Davalı yana Fatura düzenlediğini, Davacı şirketin Ticari Defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 28.02.2018 TAKİP tarihi itibariyle Davalı yandan 1.200,00 TL alacağının bulunduğu, Davacı tarafından davalı adına düzenlenen 30.11.2016 tarihli faturanın davacının yevmiye defterinde 30.11.2016 tarih ve … nolu yevmiye maddesiyle kayıtlı olduğu, fatura açıklamasında Düğün Fotoğrafçıları yazılı olduğu, taraflar arasında yapılan üyelik sözleşmesinde de “Düğün Fotoğrafçıları” yazılı olduğundan fatura içeriğiyle üyelik sözleşmenin birbirlerini teyit etmekte olduğu, davacı şirketin sahibi olduğu www.dugun.com internet sitesinde davalı şirketin sayfasının 974 kez ziyaret edildiği, davalı şirketin yayınlanan sayfası için 13 tekil müşteriden toplam 6 tanesi için firma yetkililerinin inceleme sonucunda dönüş yaptığının anlaşıldığı” yönünde görüş beyan ettikleri görülmüştür.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; Taraflar arasında 28/11/2016 tarihli sözleşme imzalandığı, sözleşme konusunun davalı tarafından verilen reklam ve ilam siparişlerinin davacı tarafından sözleşmede belirtilen mecralarda yayınlanması buna mukabil reklam ve ilan bedellerinin davalı tarafından ödenmesi olarak belirlendiği, buna dayalı olarak davacı tarafından dava konusu takibe dayanak faturaların düzenlendiği, davacı tarafın ticari defterlerine takip konusu faturaları işlediği, davacı tarafça cari hesap ve faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, davalı tarafın süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmakla, yargılamaya devam olunmuştur. Mahkememizce taraflara tüm delillerini bildirmesi için verilen kesin süre içerisinde davacı şirket tarafından ticari defterleri dosyaya sunulmuş ancak davalı tarafça ticari defterler dosyaya ibraz edilmemiştir. Davalı tarafından takip konusu faturalara ait kısmi ödeme yapılmış, hizmetin teslim alınmadığı iddiasında da bulunulmamıştır. Düzenlenen uzman bilirkişi heyet raporundaki hizmetin sunulduğu ve alacağın varlığı yönünden tespitler mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması, bu hali ile davacının takip konusu faturalardan dolayı alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalı aleyhine hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı yüklenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin kaldığı yerden devamına,
b) Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 81,97-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 37,57-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 75,30-TL tebligat-posta gideri, 1.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.526,10-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 1.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.30/09/2020

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.