Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/81 E. 2019/7 K. 06.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/81 Esas
KARAR NO : 2019/7

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2019
KARAR TARİHİ : 06/09/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan İstirdat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; Alacaklı olduğunu iddia eden davalı şahısın … 23. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile dava dışı borçlular; … Tic. A.Ş., …Tic. Ltd. Şti., … A.Ş. ve Hakan Adıgüzel aleyhine icra takibi başlattığını, söz konusu borçlulardan alacağını alamayan davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Tal. sayılı dosyası üzerinden müvekkil davacı şirkete ait fabrikada 30.07.2019 tarihinde menkul haczi yaptığını, yapılan hacize dair istihkak iddiasında bulunulması üzerine dosyanın tevdi edildiği … 16. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/918 E. ve 2019/758 K. sayılı icra takibinin devamı kararı uyarınca 29.08.2019 tarihinde tekrar üçüncü şahıs konumundaki davacı … A.Ş.’nin işletmekte olduğu fabrika adresine gidilerek istihkak itirazlarına rağmen, muhafaza yapılmak istenmiş olmayınca bu defa muhafaza baskısı altında haricen ekli protokol yapıldığını ve borcu kabul anlamına gelmemek ve istihkak davası açılmak üzere ileri tarihli 6 adet çek ve 6.000 TL. nakit para verilmek zorunda kalındığını, ancak ilgili talimat dosyasında alacaklı vekilince 29.08.2019 tarihli haciz tutanağında 3. şahıs şirket ile anlaşma durumu vardır denilmek suretiyle 29.09.2019 tarihli harici protokol yapıldığını, davacı … A.Ş.’nin sahibi davalı tarafından fabrika demirbaş eşyalarının muhafaza yoluyla kaldırılma/muhafaza tehdidi altında kendinin olmayan bir borcu ödemeye zorlandığını ve gece geç saatlere kadar süren bu hacizde dosya borcunu ödemesi mümkün olmayınca mecburen dostu olan davacı …’nu çağırarak ondan yardım istediğini ve keşidecisi … olan …bank … Şubesine ait; 67.000 TL. bedelli 03.09.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.10.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.11.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.12.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.01.2020 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.02.2020 ödeme tarihli … çek nolu toplam 6 adet çek ile 6.000 TL. nakit parayı davalıya ödemek zorunda kaldıklarını, müvekkilinin, alacaklı olduğunu iddia eden davalı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, konuyla ilgili olarak icra takibinin yapıldığı yer olan … 16. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı dava dosyası üzerinden istihkak davası açılarak yapılan haksız hacizlerin kaldırılması yoluna gidildiğini, söz konusu davanın halen derdest olduğunu, davalı tarafın davacılardan herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını bilmesine karşın haciz ve muhafaza tehdidi ile farklı bir şehirdeki farklı bir şirkete ait fabrikayı kapatma tehdidi ile hakkı kötüye kullanımı yoluyla baskı yoluyla davaya konu çekler ile parayı aldığını beyan ederek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespit edilmesi ile birlikte keşidecisi … olan …bank … Şubesine ait; 67.000 TL bedelli 03.09.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. Bedelli 03.10.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.11.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.12.2019 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.01.2020 ödeme tarihli … çek nolu, 40.000 TL. bedelli 03.02.2020 ödeme tarihli … çek nolu toplam 6 adet çekin davacı tarafa iadesine, haksızlığı ve kötü niyeti anlaşılan davalının, takip konusu alacağın % 20’si oranında davacıya tazminat ödemesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; ticari satımdan kaynaklanan istirdat davasıdır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03.01.2011 tarihli 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre ;
MADDE 5/A (1) Bu Kanunun 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 3. Maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile; Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler. (Ek cümle:6/12/2018-7155/22 md.) Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır. Şeklinde düzenlenmiştir.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun18/A Maddesi;
“Dava Şartı arabuluculuk
MADDE 18/A (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava konusu Uyuşmazlık, Ticari satımdan kaynaklanan istirdat talebine ilişkin olup; TTK 4/1-a maddesindeki; “Bu Kanunda, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır.” şeklinde düzenlenen madde hükmü ile ticari satımdan kaynaklanan istirdat işlemleri ticari dava olarak kabul edilmektedir.
Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinde sonra açıldığı, davanın ticari dava niteliğinde istirdat davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun m.18/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ile 7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanuna eklenen 18/A-2. Maddesi uyarınca Arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu 5/A, 6325 Sayılı Kanunun 18/A-2 , HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 4.662,16 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 4.617,76 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA,
Dair, tarafların yokluğunda, HMK’nun 341/1 vd. Maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer Mahkemesine İstinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi. 06/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır