Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/792 E. 2022/467 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/792 Esas
KARAR NO : 2022/467

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/10/2019
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 16.03.2019 tarihinde saat 14:00 sıralarında sürücü …’ın sevk ve idaresindeki, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … numaralı ZMMS sigortası ile teminat altında olan … plakalı aracın … üzerinde çift şeritli ve tek yönlü yol üzerinde sağ şeritte aşırı hızlı seyir halinde iken ve kırmızı ışık ihlalini birden fazla yapan sürücü, etrafı açık olan … parkından yola çıkan ve yaya şeridinde olan müvekkil …ya çarpması ve müvekkilin aşırı hızlı aracın çarpması sebebi ile yerde sürüklenmesi neticesinde çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde yaya geçidinden karşı yana geçen müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, 17.07.2019 tarihinde davalı sigorta şirketine yazılı başvuru yapılmasına karşın, herhangi bir ödeme alınmadığını belirterek, 16.03.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralanan ve malul kalan davacı için fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL sürekli maluliyet, 50,00 TL bakıcı giderleri olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müşterek ve müteselsil sorumluluk çerçevesinde tahsilde tekerrüre yer olmamak kaydıyla davalıdan tahsiline, vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
TANIK BEYANLARI:
25/09/2020 tarihinde keşif mahallinde dinlenen davacı tanığı …. beyanında; “Kaza geçiren … benim torunum olur ben babannesiyim kaza günü birlikteydik kaza anını gördüm evimiz kaza yerine çok yakındır (kaza yerinin gösterilmesi istendi bilirkişiden gösterilen yerinin fotoğrafının çekmesi istendi) karşıdan karşıya geçmek istedik bizim her zaman karşıdan karşıya geçtiğimiz yerdir olay günü pazar olduğu için bir yoğunluk vardı ve herkes bizim kullandığımız yeri kullanıyordu ben karşıya geçtim ancak … ve annesi geride kaldı benim gördüğüm kadarıyla … tam karşıdan karşıya geçecekken sağ şeritten gelen aracın hızlı gelmesi üzerine geriye dönerken araç çarptı araç hızlı bir şekilde geliyordu ve … yerde sürükledi hatta fırladığını gördüm, sağ şeritte parka yakın olan hizada kaldırıma yakın bir yerde kaza meydana geldi” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER: … CBS … soruşturma sayılı dosyası, … CBS … soruşturma sayılı dosyası, … CBS … soruşturma sayılı dosyası, … CBS … soruşturma sayılı dosyası, arabuluculuk son tutanağı, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi davacıya ait tıbbi ve muayene evrakları, … Üniversitesi … Eğitim ve Araştırma Hastanesi davacıya ait tıbbi ve muayene evrakları, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi tedavi evrakları, … İl Sağlık Müdürlüğü … Şehir Hastanesi tedavi evrakları, … Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğünün 14/10/2019 tarihli müzekkere cevabı, sigorta poliçesi ve … numaralı hasar dosyası,… plakalı aracın trafik tescil kayıtları ve malik bilgileri, … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosyası, 25/09/2020 tarihli keşif zaptı, keşif sonucunda alınan 05/10/2020 tarihli bilirkişi raporu, savcılık aşamasında alınan bilirkişi raporu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 26/11/2020 tarihli raporu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 28/05/2021 tarihli genişletilmiş raporu, Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun 25/11/2021 tarihli raporu, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi kusur raporu, 12/03/2022 tarihli bilirkişi heyet raporu, mirasçılık belgesi, davacıya ait nüfus kayıt örneği ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava trafik kazası nedeniyle sürekli, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri istemine yönelik tazminat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/03/2019 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … Bulvarı üzerinde sağ şeritte aşırı hızlı bir şekilde seyir halinde iken … Parkından yola çıkan ve yaya şeridinde olan davacı yaya …’ya çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, sürücünün tamamen kusurlu olduğunu, davacı yayanın ağır bir şekilde yaralandığını, sigorta şirketine başvuruda bulunulmasına rağmen ödeme yapılmadığını belirterek şimdilik 100,00 TL sürekli, 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 50,00 TL bakıcı gideri tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usul ve yasaya uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiş ve davayı inkar etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı …’nın 19/03/2020 tarihinde vefat etmesi üzerine davacı vekili tarafından dosyaya mirasçılık belgesi sunulmuş ve davaya davacının mirasçiları olan annesi … ve babası … tarafından davaya devam olunduğu anlaşılmıştır.
Araç sürücüsü …’ın feri müdahale talebinde bulunduğu ve HMK 66/1 maddesi gereği davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında davaya katılmasında hukuki yararı bulunduğu ve düzenleme gereği gerekli şartları taşıdığı anlaşılmakla feri müdahil olarak davaya kabulüne karar verilmiştir.
… CBS … soruşturma sayılı dosyasının incelemesinde… K. Sayılı kararı ile şikayet yokluğundan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, takipsizlik kararına itiraz edilmesi üzerine … 9. Sulh Ceza Hakimliğinin … D.İŞ sayılı kararı ile takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmaya … CBS … sayılı soruşturma sayılı dosyası ile devam edildiği, soruşturma sırasında alınan 22/10/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; şüpheli …’ın aracın hızını mevcut şartlara uydurmamasının kazada birinci derecede etkili olduğu, mağdur …’nın karşıdan karşıya geçerken dikkat etmemesinin kazada ikinci derecede etkili olduğunun tespit edildiği, soruşturma dosyasının derdest olduğu anlaşılmıştır.
… CBS …soruşturma sayılı dosyasının incelemesinde; …K. Sayılı kararı ile aynı soruşturma evrakı olduğundan ve mükerrer olduğundan soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, takipsizlik kararına itiraz edilmesi üzerine … 10. Sulh Ceza Hakimliğinin … D.iş sayılı kararı ile takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmaya … CBS … sayılı soruşturma sayılı dosyası ile devam edildiği, soruşturma sırasında alınan 03/12/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; yaşanan kazada yaşı küçük çocuk …’nın karşıdan karşıya geçme eyleminden dolayı Geçiş Yeri Yönetmeliği 138. Maddesine göre doğru olduğu, ancak ani hareketinden dolayı kusur atfedilemeyeceği, yaşı küçük çocuğun velisinin gözetim yükümlülüğünü yerine getirmede özensiz davranması nedeniyle kusurlu olduğu, sürücü …’ın yol ve seyir şartlarına uygun davranış ortaya koymayarak kavşak ve oyun parkı bulunan kaza mahallinde bir çocuğun aniden yola çıkabileceğini öngörmeyerek bu mahalde tedbirli ve yavaş geçmeye özen göstermediği, yolda bulunan yavaşlama çizgilerinden anlaşılacağı üzere kavşaklarda süratini azaltmadığı için kusurlu olduğunun tespit edildiği, soruşturma dosyasının derdest olduğu anlaşılmıştır.
16.03.2019 günü saat 16.00 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile … takiben … Mahallesi istikametine doğru seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde, istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girip, karşıdan karşıya geçmek isteyen 2015 doğumlu davacı yaya …’ya, aracının sağ ön kısımlarıyla çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, dosya kusur incelemesi için ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 11/03/2020 tarihli ön raporunda; meydana gelen kaza sonrası olay mahalli özelliklerini belirten kaza tespit tutanağının düzenlenmediği anlaşılmış olup, dava dilekçesinde davacının yaya geçidinden geçtiği iddia edilmesine rağmen dosya içerisinde bulunan olay yeri krokisinde herhangi bir yaya geçidinden bahsedilmediği görülmekle, dosya içeriğinden, sağlıklı kusur izafesi bakımından önem arz eden olay mahalli özellikleri net olarak anlaşılamamış olup, çarpma noktasının kavşak alanına mesafesinin, aracın hasar durumunun ve mahalde olay anında yaya geçidinin bulunup bulunmadığıyla ilgili bir bilginin dosya içerisinde bulunmaması sebebiyle dosyanın işlem görmeksizin mahalline iadesine karar verilmiş olup ön raporda belirtilen eksikliklerin giderilmesi amacıyla kazanın bulunduğıu mahalde trafik polisi bilirkişi refakatiyle keşif yapılmasına karar verilmiş, Mahkememizce 25/09/2020 tarihinde keşif icra edildiği, keşif mahallinde davacı tanığı Döndü Arpacı’nın dinlendiği, Mahkememizce yapılan gözlemde kaza yerinin … Bulvarı üzerinde çift şeritli tek yönlü yol üzerinde sağ şeritte meydana geldiği, yolun sağ tarafında … Parkının bulunduğu yolun karşı tarafında boş bir arazinin yer aldığı sağ tarafta kazanın meydana geldiği yerin yaklaşık 25 metre ilerisinde trafik işaret levhası ve 30 km sınır levhasının bulunduğu yaklaşık 200 metre ileride de trafik lambalarının bulunduğu yol üzerinde yaya geçidinin bulunmadığı ancak ara ara hız azaltma çizgilerinin bulunduğu, trafik olarak yoğun bir bölgenin olduğu ve park alanının bitişiğinde yer aldığı park bölgesinde tel çitlerinin bulunduğunun tespit edildiği, keşif sonrasında alınan 05/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda olay yeri özelliklerinin belirtildiği, olay yeri krokisi ve çarpma noktasının düzenlendiği ve dosyanın kusur incelemesi için ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 28/05/2021 tarihli raporuna göre;sürücü … sevk ve idaresindeki araç ile seyri sırasında olay mahalline geldiğinde, istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girip, koşarak karşıdan karşıya geçmek isteyen davacı yayanın ani bir şekilde istikamet şeridine girdiği dikkate alındığında anlık gelişen bu olayı önleme imkanı bulunmadığından meydana gelen olayda atfı kabil bir kusuru bulunmadığı ve 2015 doğumlu davacı yaya … olay mahallinde karşıdan karşıya geçişini; olay mahalli yakınında bulunan kavşak başını kullanarak yapması gerekirken bu hususa riayet etmediği, istikametine göre sol tarafından gelmekte olan sürücü idaresindeki aracın hızını ve konumunu dikkate almadan ayrıca ilk geçiş hakkını bu araca vermeden kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde koşarak karşıdan karşıya geçmek istemesi neticesi kontrolsüzce bu aracın istikamet şeridine girerek sadmesine maruz kaldığı olayda yaşı nedeniyle davranış faktörlerinin sonuç üzerinde asli derecede etken olduğunun tespit edildiği, alınan ATK raporu ile savcılık aşamasında alınan bilirkişi raporları çeliştiğinden dosyanın yeniden ATK Trafik İhtisas Kuruluna gönderilerek genişletilmiş rapor alınmasına karar verildiği, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 25/11/2021 tarihli genişletilmiş kusur raporuna göre; 1. Duruma göre kazanın, sürücü …’ın beyan ettiği şekilde yaya …’nın koşarak aniden kaplama girdiği sırada meydana geldiğinin kabulü halinde sürücü …’ın kusurunun bulunmadığı, 2.duruma göre kazanın, tanık …’nın beyan ettiği şekilde yaya …’nın karşıdan karşıya geçecekken sağ şeritten gelen aracın hızlı gelmesi üzerine geriye döndüğü sırada meydana geldiğinin kabulü halinde; sürücü …’ın, %15 (yüzde on beş) oranında, 2015 doğumlu davacı yaya …’nın, davranış faktörlerinin sonuç üzerine %85 (yüzde seksen beş) oranında etken olduğunun tespit edildiği, dosya kapsamında alınan ATK raporları, savcılık aşamasında alınan bilirkişi raporları, Mahkememizce yapılan keşif ve keşif sırasında yapılan gözlem birarada değerlendirildiğinde; meydana gelen trafik kazasında 2015 doğumlu davacı yaya … seyir halindeki araçların varlığını dikkate alıp gerekli ve yeterli kontrollerini yaparak yine ilk geçiş hakkını yaklaşan araçlara verdikten sonra karşıya geçmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, kendi can güvenliğini tehlikeye atarak, kontrolsüz bir şekilde kaplamaya girip, gelen araç nedeniyle tekrar geriye dönmeye çalıştığı sırada meydana gelen olayda, yaşı nedeniyle davranış faktörleri sonuç üzerine asli etken olduğu Mahkememizce kabul edilmiş, dosya kapsamında davacı yayanın aniden kaplamaya girdiğine dair araç sürücüsünün kolluk beyanı dışında delil olmadığı, yol üzerinde hız levhası ve yavaşlama çizgileri bulunduğu ve Mahkememizce yapılan gözlemde yolun sağ tarafında … parkının bulunduğu ve araç ve yaya trafiğinin yoğun olduğu bir bölge olduğu dikkate alındığında araç sürücüsünün yol çizgilerine itibar etmediği, yol şartları konusunda gereken tedbiri göstermediği, ve hız levhası olması ve çocuğun kaza sırasında sürüklendiğini gören kolluk aşamasında dinlenen tarafsız tanık …’ın beyanı da gözetildiğinde hız kurallarına riayet etmediği ve sürücünün kendi çabası ile de kazanın önlenebilir olduğu Mahkememizce kabul edilerek kusur değerlendirmesi ve kusur oranı tespiti Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre hakimin takdirinde olup birebir delillere temas edilmiş olup ve olay yerinde yapılan gözlem de dikkate alındığında ATK raporlarındaki kusur oranlarına itibar edilmeyerek yukarıda anlatılan gerekçelerle davacı yaya ve araç sürücüsünün eşit oranda %50 oranda kusurlu olduğu Mahkememizce kabul edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun 25/11/2021 tarihli raporuna göre; “adli dosyada kayıtlı bilgilerde; çocuğun 16/03/2019 tarihinde araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanma ifadesiyle kaldırıldığı hastanede yapılan muayenesi ve tetkikleri sonucu sol klavikula ve 2 adet kostada kırık, beyin kanaması, beyin doku harabiyeti, akciğer ve dalakta doku harabiyeti tespit edildiği, yoğun bakımda takip ve tedavisi yapıldığı, ancak trakeostomili, …’den beslenir ve yatalak (tetraplejik) halde taburcu edildiği, beyin hasarına nöbetleri olduğu, bu nedenlerle tedaviler gördüğü, 17/03/2020 tarihinde ateş, ishal, solunum sıkıntısı şikayetleriyle tekrar hastaneye götürüldüğü, gastroenterit ve sepsis (kanda ve çok sayıda organda enfeksiyon) tanılarıyla yatırıldığı, tedaviye rağmen genel durumu düzelmeyen çocuğun 19/03/2020 tarihinde hastanede öldüğü dikkate alındığında; çocuğun ölümünün genel beden travmasına bağlı klavikula ve kosta kemik kırıklarıyla birlikte, iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama, beyin kanaması, beyin doku harabiyeti, bu nedenlerle yatalak kalma ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu, çocuğun 16/03/2019 tarihinde maruz kaldığı araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağı bulunduğu” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Dosyanın aktüerya ve doktor bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişi heyetinin 12/03/2022 tarihli raporunda özetle: “05.09.2015 doğumlu davacı müteveffa …’nın 16.03.2019 kaza tarihinde 3 yıl, 6 ay, 12 gün üzerinden 4 yaşında olduğu, vefat ettiği 19.03.2020 tarihinde ise 4 yıl, 6 ay, 15 gün üzerinden 5 yaşında olduğu, kaza tarihinde henüz 4 yaşında olan davacının gelir getirir bir işte çalışmasının söz konusu olmadığı, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancın olmadığından, geçici iş görmezlik zararı bulunmadığı gözetilerek, davacı için geçici iş göremezlik zararı hesabı yapılmadığı, davacının kaza tarihinden vefat tarihine kadar tam malul kaldığı, davacı …’nın 16.03.2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu, vefat ettiği 19.03.2020 tarihine kadar % 100 (yüzdeyüz) oranında malul kaldığının kabulü ile oluşan sürekli maluliyet zararının 22.916,14 TL olduğu, müteveffa …, 05/09/2015 doğumlu olup kaza geçirdiğinde yaklaşık 4 yaşında olup 16/03/2019 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu çokluğu yoğun bakımda olmak üzere uzun süreler … Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yatarak tedavi gördüğü hastanın taburcu edildiği dönemlerde tüm vücudu felçli, beslenmesi tüple yapılan, solunumu gırtlak borusu ile sağlanan hali ile tıbbi bakıma muhtaç olduğunun kabulü gerektiği bu nedenle; 30.05.2019 – 27/08/2019 tarihleri arasındaki 90 gün ve 05/09/2019 – 17/03/2020 tarihleri arasındaki 194 gün ( toplamda 284 gün) tam zamanlı bakıcı desteği bulunması gerekeceği göz önüne alınarak davacı …’nın 16.03.2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu, vefat ettiği 19.03.2020 tarihine kadar % 100 (yüzdeyüz) oranında malul kaldığının kabulü ve kaza tarihinde henüz 4 yaşında olduğunun tespiti ile oluşan bakıcı giderleri zararının (toplam 284 gün için) 25.206,66 TL olduğu, –Sayın Mahkeme tarafından 2. Durum / davacı müteveffanın kazanın oluşumunda % 85 kusurlu, davalı sigorta şirketine ZMMS sigortası ile teminat altında olan araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 15 (yüzdeonbeş) oranında kusurunun bulunduğunun kabulü durumunda ise; toplam hesaplanan sürekli bakıcı giderleri zararı 25.206,66 TL ‘ nin % 15’ i; 3.781,00 TL ‘sinin talep edilebileceği, Yargıtay 4. HD ‘ sinin 2021/3471 E. 2021/6012 K. 04.10.2021 tarihli kararında da açıkça görüldüğü üzere, sürekli bakıcı giderlerinden sigorta şirketlerinin sorumlu olduğu ve sağlık giderleri teminatından karşılanabileceğinin hukuki değerlendirmesi elbette Yüce Mahkemeye ait olduğu, dava öncesinde davacı vekili tarafından yazılı talep dilekçesinin 17.07.2019 tarihli olduğu, yazılı dilekçe sonrası davalı sigorta şirketinde 26.07.2019 tarihinde hasar dosyasının açıldığı, ancak işbu yapılan yazılı başvuruda davacının tedavisinin devam ettiği ve sürekli maluliyetinin tespiti için gerekli en az 1 yıllık sürenin dolmadığı ve bu bağlamda sürekli maluliyetini gösterir belgenin bulunmadığının tespiti ile; 09.10.2019 dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün ve ticari faiz talep edilebileceği ” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davacının kaza tarihinden vefat tarihine kadar tam malul kaldığı, aktüerya ve doktor bilirkişi heyeti tarafından yapılan hesaplamanın Yargıtay 17. HD’ nin 2020/2598 E. 2021/34 K 14.01.2021 tarihli kararı ve T.C. Yargıtay 17. HD. 2019/3292 E. 2021/1848 K. 24.02.2021 tarihli doğrultusunda, TRH 2010 Yaşama Tablosu ve progresif rant yöntemi olarak adlandırılan hesaplama yöntemi dikkate alınarak düzenlendiği, anlaşılmakla dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğundan hükme esas alınmış olup kaza tarihinden vefat tarihine kadar davacı müteveffanın sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderine yönelik zararının oluştuğu anlaşılmakla; Mahkememizce yapılan kusur değerlendirmesi ve kusur oranlarına göre %50 kusur oranı ile davacı müteveffa yayanın 12.603,33 TL sürekli iş göremezlik zararı ve 11.458,07 TL bakıcı giderine yönelik zararının bulunduğu ve davalı sigorta şirketinin çarpan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olması nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu, davacı vekilinin 07/06/2022 tarihli talep arttırım dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatı talebini sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 3.437,12 TL’ye, bakıcı giderine yönelik tazminat talebini 3.781,00 TL’ye arttırdığı anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulü ile davacı müteveffa …’nın 16/03/2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle 3.437,12 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, davacı müteveffa …’nın 16/03/2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle 3.781,00 TL bakıcı giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
kaza tarihinde 18 yaşından küçük olduğu, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancın olmadığından, geçici iş görmezlik zararı bulunmadığı anlaşılmakla geçici iş göremezlik talebinin reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-)Davacı müteveffa …’nın 16/03/2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle 3.437,12 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
2-)Davacı müteveffa …’nın 16/03/2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle 3.781,00 TL bakıcı giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
3-)Davacıların geçici iş göremezlik taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 493,07-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL + tamamlama harcı olan 50,00-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 398,67-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-)Davacılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılar tarafa verilmesine,
6-)Davacılar tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin harç, 384,90-TL keşif harcı ve 50,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 523,70-TL harcın davalıdan tahsili ile davacılar tarafa verilmesine,
7-)Davacılar tarafından yatırılan 2.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 300,00-TL Adli Tıp Kurumu Başkanlığı faturası, 250,00-TL keşif yol ücreti ve 866,00-TL posta giderinden ibaret toplam 3.916,00 -TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılar tarafa verilmesine,
8-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
9-)Adli Tıp Kurumu’nun … tarihli … numaralı 1.200,00-TL bedelli fatura bedeli Adli Tıp Kurumu’nun … tarihli … numaralı 825,00-TL bedelli fatura bedeli dosyada tahsil edilmemişse (tahsilde tekerrür olmamak üzere) davalıdan tahsili için yazı işleri müdürlüğünce harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
10-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*