Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/762 E. 2021/191 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/762 Esas
KARAR NO : 2021/191

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 07/10/2019
KARAR TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacılar vekili tarafından mahkememize sunulan 07/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, 1081 konutu, 872 ortağı olan kooperatifin 97 ortaklı hazirun cetveli düzenleyerek 08.09.2019 tarihinde genel kurul toplantısı yaptığını, müvekkillerden …’ın genel kurul toplantısına çağırılmadığını ve hazirun cetvelinde yer verilmediğini, öncelikle çağrı usulsüzlüğü nedeniyle dava konusu genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesi gerektiğini, …’un tapu devri sırasında elinden ibra adlı belge alındığını, bunun istifa yazısı olarak kullanılmış olabileceğini, …’ı toplantıda vekilinin temsil ettiğini ve kararlara olumsuz oy kullandığını, …’nun genel kurul toplantısına katıldığını ve kararlara olumsuz oy verdiğini, …’in hazirun cetvelinde yer verilmediğini, genel kurulda yapılan seçimde kimin hangi göreve seçildiğinin belli olmadığını, görev sürelerinin tespit edilmediğini, müvekkil 14 ortağın imzasıyla divana ve Bakanlık temsilcisine verilen önergenin gündeme alınmadığını, gündemin dilek ve temenniler maddesinde genel kurulda konuşulan konularla ilgili olmadığı gerekçesiyle iade edildiğini, bu konuda Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne şikayette bulunulduğunu, ibra dahil tüm maddelerde ret oyu kullanan 14 ortağın isminin tutanağa kasıtlı olarak yazılmadığını, gündemin 7. Maddesinde müvekkillerin mallarına el konulması için karar alındığını, bütçe hakkında hiçbir bilgi verilmediğini, kooperatif malları ifadesiyle neyin kastedildiğinin bilinmediğini, diğer ortakların tapuları verildiği halde müvekkillerinin tapularının verilmediğini, gündemin 9.maddesinin kanuna aykırı olduğunu, kooperatifin daireleri farklı fiyatlardan sattığını, satış yapılan kişilerin genel kurul toplantılarına çağırılmadığını, devam eden davalar, ödenecek borçlar ve iskan alınmaması nedeniyle kooperatifin tasfiye edilemeyeceğini beyanla 08.09.2019 tarihli genel kurul kararlarının hukuki sonuçlarının malul olduğuna ve ortadan kaldırılması şeklinde iptaline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 13/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacılardan …’ın ödemesini tamamlayarak tapusunu aldığını ve 11.09.2013 tarihinde istifa etmesi nedeniyle 03.10.2013 tarihinde yönetim kurulu tarafından ortaklığına son verildiğini, ancak müfettişçe kooperatiften alınan evraklar arasında olan istifa dilekçesinin her nasılsa İl müdürlüğünde kaybolduğunu, genel kurul tutanağında şerhinin olmadığını, …’un da aynı şekilde ödemesini tamamlayarak tapusunu aldığını ve istifa ettiğini, istifasını 28.05.2013 tarihinde yönetim kurulu tarafından kabul edildiğini, …’in hiçbir zaman kooperatif ortağı olmadığını, kooperatiften istifa eden … adlı kişinin tapu tescili yoluyla dairesini satın aldığını, genel kurul toplantısına çağrılan diğer davacıların ihraçlarının iptaliyle ilgili davaların henüz kesinleşmediğini, Bakanlık müfettişinin 110 aktif ortak tespit ettiğini, toplantının başlangıcında divan heyetince gündeme madde ilavesi yönünde istek var mı diye sorulduğunda davacıların bir klasör evrak sunarak toplantının yapılmamasını istediklerini, bunun gündeme ilave edilmesi ile ilgisinin ve divan heyetince değerlendirilmesinin mümkün olmaması sebebiyle iade edildiğini, seçimin yönetim ve denetim kurulu için yapıldığını, süre belirtilmemiş ise görev süresinin 1 yıl olduğunu, küçük yazım hatalarının istismar edildiğini, davacıların bundan bir yararının olmadığını, …’in suçlamalara cevap verme hakkının olduğunu, oylamaların el kaldırılarak yapıldığını, muhalif oy verenlerinin isminin genel kurul tutanağına yazılması şeklinde bu uygulamanın olmadığını, gündemin dilek ve temenniler maddesinde davacılara söz verildiğini, davacıların 2013 yılından beri tüm genel kurul toplantıları hakkında iptal davası açtığını, kooperatif genel kurul kararı ile kimsenin malına el konulamayacağını, iptali istenen genel kurulda, kanuna, ana sözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırı hiç bir karar alınmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER: Tasfiye Halinde… Kooperatifinin 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantı tutanağı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü kayıtları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
Şirketler Hukuku Uzmanı Bilirkişi…, Mali Müşavir Bilirkişi … ile Mali Müşavir Bilirkişi… tarafından sunulan 21/07/2020 alındı tarihli bilirkişi raporuna göre; Genel kurula çağrılmayan ortakların oyları alınan kararları etkileyecek miktar ve nitelikte olmadığı takdirde sadece ortağın genel kurula çağrılmamış olması bir iptal sebebi olarak kabul edilmemekte birlikte, bunun aksine çağrılmayan ortakların adedi alınmış bulunan kararların sıhhatini etkileyecek ve engelleyecek nitelikte ise bu kere alınan kararlar gerekli oy çokluğu ile alınmış kararlar olamayacağının üzerinde durulabileceği, Davalı Kooperatifin, 2012-2018 yılları gerçekleşen genel kurullarında belirtilen üye sayıları dikkate alındığında, 247 ortağın, genel kurullarda alınan kararlarda aranan karar nisabını ile kararların sıhhatini etkileyecek ve engelleyecek nitelikte üye sayısı olduğunun düşünülebileceği bildirilmiştir.
Hukukçu Bilirkişi …, Kooperatif Uzmanı Bilirkişi…ile Mali Müşavir Bilirkiş… tarafından sunulan 01/02/2021 alındı tarihli bilirkişi raporuna göre; Kesinleşen ve karara bağlanan davalar ile karar aşamasındaki davanın bilirkişi kurulu raporu esas alınmak suretiyle davalı kooperatifin ortak sayısının; 30.06.2013 tarihli genel kurul itibariyle 530 ve iptal davaları açılan genel kurul tarihleri itibariyle, sırasıyla 374 ,380, 242, (İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen 18.06.2017 tarihli genel kurul kararlarının iptali davasının Bilirkişi Kurulunun tespitine göre) 195 ve 105 olduğu , tarafımızdan da davalı kooperatifin karar defterlerinin incelenmesi sonucunda 97 olarak tespit edildiği, Bu azalmanın davalı kooperatifin tapusunu alan ortaklardan kooperatiften istifa ettiğine dan dilekçe alınmasından ve alınan dilekçelerin yönetim kurulu kararına bağlanarak kayıtlara intikal ettirilmesinden kaynaklandığı, Dava konusu 08.09. 2019 tarihli genel kurul çağrısının yönetim kurulu tarafından yapıldığı toplantı çağrısının 97 ortağa taahhütlü mektup olarak gönderildiği , ortaklar cetvelinin 97 otlağa göre düzenlendiği , genel kurul toplantısının Çevre ve şehirlik Müdürlüğünün iki temsilcisinin gözetiminde tespit ve ilan edilen gündeme göre yapıldığı , seçim sonuçlarının ve kararların karar nisabına uygun olduğu, …, …, … , … …, …, …, …, …, …, …, …, … adlı 13 davacının ortaklar defterini taahhütlü mektup gönderilen ortaklar listesinde ve ortaklar cetvelinde yer almasına karşılık …, … ve … adlı davacıların mezkur kayıtlarda yer almadığı, bu üç davacının ortaklığı ispatlansa ve genel kurulda muhalif oy kullandıkları tespit edilse dalıi seçim sonuçlarının ve kararların değişmeyeceği, Davacılardan sadece …’nın toplantının yapılmasına ve alman kararlara muhalif olduğuna dair ifadesini genel kurul tutanağına “geçirttiği”, fakat muhalif kalma sebeplerine dair beyan yada şerhinin bulunmadığı; dava şartının yerine getirilmediği, Davacıların toplantı öncesinde , 2013, 2014, 2015, 2016, 2017 yılı genel kurul kararlarının iptal edildiği, toplantının yetkisiz yönetim kurulu tarafından toplantıya çağırıldığı, hazirun cetvelinin 872 ortağa göre hazırlanmadığı, tüm üyelere çağrı yapılmadığı gibi gerekçelere dayanan ve etkisizlik ve çağrı usulsüzlüğü nedeniyle toplantının iptalini, bütçenin görüşülmesinin yönetim ve denetim kurulunun ibrasının geriye bırakılmasını ” masrafların yönetim kuruluna şerh edilmesi” talepli önerge ve eklerini gündemin dilek ve temennilere ayrılan maddesinde tutanağa geçirdikleri, bu nedenle genel kurula sunulmamasında kanun ve ana sözleşmeye aykırılık olmadığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacılar tarafından davalı kooperatif aleyhine açılan 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların hukuki sonuçlarının malul olduğuna ve iptali istemine ilişkindir.
Davacılar tarafından, davalı kooperatifin 08/09/2019 tarihinde yapılan genel kurul toplantısına çağrının usulüne uygun yapılmadığını, geçersiz istifalarla işlem yapıldığını, tapularının verilmediği, alınan kararların malul olduğuna ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf 08/09/2019 tarihli genel kurul kararının iptalini gerektiren bir neden bulunmadığını, çağrının usulüne uygun olduğunu, toplantı ve karar yeter sayısının yasaya uygun olduğunu, kararların usul ve yasaya uygun olduğundan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı kooperatifin sicil kayıtları, dava konusu genel kurul toplantı tutanakları dosyaya celp edilerek incelenmiştir.
Davalı kooperatifin Ticaret Sicil kayıtlarının incelenmesinde; davalı kooperatifin …Ticaret Sicil Müdürlüğünün…sicil numarasına kayıtlı Tasfiye Halinde …Kooperatifi ünvanlı kooperatif olduğu ve faaliyet merkezinin Arnavutköy/ İstanbul olduğu, buna göre Mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf davalı kooperatifin 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan ve iptali talep edilen kararların malul olup olmadığı, kooperatif esas sözleşmesine, usul ve yasaya uygun olup, olmadığına ilişkindir.
1163 Sayılı Kooperaifler Kanunu’nun 99. maddesine göre; Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır düzenlemesi gereği davaya bakmaya mahkememiz görevli olup, anılı kanunun 98. maddesine göre; Bu kanunda aksine açıklama olmayan hususlarda TTK’nın Anonim Şirketlere ait hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Kooperatifler Kanunu’nun 98. maddesi atfıyla dava konusu ihtilafa ilişkin TTK’da genel kurul kararlarının iptali başlığı altında belirtilen düzenlemelere bakılacak olursa;
TTK 445. maddesinde; İptal sebepleri ; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
TTK 446. maddesinde ise İptal davası açabilecek kişiler ; ” (1) a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, c) Yönetim kurulu, d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir. ” şeklinde belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı kooperatifini kayıtları ve dosyadaki deliller kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Şirketler Hukuku Uzmanı Bilirkişi …, Mali Müşavir Bilirkişi… ile Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 21/07/2020 alındı tarihli bilirkişi raporundaki tespitlerin yetersiz olmasından dolayı karar vermeye elverişli bulunmaması nedeniyle farklı bir heyetten rapor alınmıştır.
Hukukçu Bilirkişi …, Kooperatif Uzmanı Bilirkişi …le Mali Müşavir Bilirkişi …tarafından sunulan 01/02/2021 alındı tarihli bilirkişi raporuna göre; Kesinleşen ve karara bağlanan davalar ile karar aşamasındaki davanın bilirkişi kurulu raporu esas alınmak suretiyle davalı kooperatifin ortak sayısının; 30.06.2013 tarihli genel kurul itibariyle 530 ve iptal davaları açılan genel kurul tarihleri itibariyle, sırasıyla 374 ,380, 242, (İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen 18.06.2017 tarihli genel kurul kararlarının iptali davasının Bilirkişi Kurulunun tespitine göre) 195 ve 105 olduğu , tarafımızdan da davalı kooperatifin karar defterlerinin incelenmesi sonucunda 97 olarak tespit edildiği, Bu azalmanın davalı kooperatifin tapusunu alan ortaklardan kooperatiften istifa ettiğine dan dilekçe alınmasından ve alınan dilekçelerin yönetim kurulu kararına bağlanarak kayıtlara intikal ettirilmesinden kaynaklandığı, Dava konusu 08.09.2019 tarihli genel kurul çağrısının yönetim kurulu tarafından yapıldığı toplantı çağrısının 97 ortağa taahhütlü mektup olarak gönderildiği, ortaklar cetvelinin 97 otlağa göre düzenlendiği, genel kurul toplantısının Çevre ve şehirlik Müdürlüğünün iki temsilcisinin gözetiminde tespit ve ilan edilen gündeme göre yapıldığı , seçim sonuçlarının ve kararların karar nisabına uygun olduğu, …, …, … , … …, …, …, …, …, …, …, …, … adlı 13 davacının ortaklar defterini taahhütlü mektup gönderilen ortaklar listesinde ve ortaklar cetvelinde yer almasına karşılık …, … ve … adlı davacıların mezkur kayıtlarda yer almadığı, bu üç davacının ortaklığı ispatlansa ve genel kurulda muhalif oy kullandıkları tespit edilse dalıi seçim sonuçlarının ve kararların değişmeyeceği, Davacılardan sadece …’nın toplantının yapılmasına ve alman kararlara muhalif olduğuna dair ifadesini genel kurul tutanağına “geçirttiği”, fakat muhalif kalma sebeplerine dair beyan yada şerhinin bulunmadığı; dava şartının yerine getirilmediği, Davacıların toplantı öncesinde , 2013, 2014, 2015, 2016, 2017 yılı genel kurul kararlarının iptal edildiği, toplantının yetkisiz yönetim kurulu tarafından toplantıya çağırıldığı, hazirun cetvelinin 872 ortağa göre hazırlanmadığı, tüm üyelere çağrı yapılmadığı gibi gerekçelere dayanan ve etkisizlik ve çağrı usulsüzlüğü nedeniyle toplantının iptalini, bütçenin görüşülmesinin yönetim ve denetim kurulunun ibrasının geriye bırakılmasını ” masrafların yönetim kuruluna şerh edilmesi” talepli önerge ve eklerini gündemin dilek ve temennilere ayrılan maddesinde tutanağa geçirdikleri, bu nedenle genel kurula sunulmamasında kanun ve ana sözleşmeye aykırılık olmadığı bildirilmiştir.
Düzenlenen son bilirkişi heyet raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunduğundan Hukukçu Bilirkişi…, Kooperatif Uzmanı Bilirkişi… ile Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Davacılar …, … ve …’ın davalı kooperatifin ortağı olduğuna dair yeterli delil sunulmaması, bu davacıların davalı kooperatifin üyesi olduklarını ispatlayamamaları nedeniyle HMK 114/1-d maddesindeki taraf ehliyetine sahip olma dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca bu davacılar yönünden açılan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … yönünden davalı kooperatifin 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların malul olduğuna yönelik talepte bulunulmuş ise de, dava konusu genel kurul kararının malul olmasına veya butlanına neden olacak herhangi bir durum bulunmadığı, toplantıya çağrının usulüne uygun yapıldığı, kooperatif tasfiye sürecinde olduğundan kanun gereği toplantı nisabı aranmayacağından toplantı ve karar nisaplarının usul ve yasaya uygun olduğu sabit olduğundan bu dava taraf ehliyeti olan davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … tarafından davalı kooperatif aleyhine 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının malul olduğuna yönelik davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar tarafından iptal davasının 3 aylık yasal süresinde açıldığı, dava konusu kararlara muhalif olma şartının davacılardan sadece davacı … tarafından yerine getirildiği, diğer davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …’nün dava konusu 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantı tutanağında muhalefet şerhi bulunmadığı anlaşılmakla TTK 446 maddesinde belirtildiği üzere söz konusu iptali istenen kararlara karşı olumsuz oy kullanan ve bunu muhalefet şerhi olarak tutanağa geçirten üyelerin söz konusu kararların iptalini talep edebileceği mümkün olduğundan davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …’nün 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının iptaline yönelik davanın HMK’nın 114/2 maddesi atfıyla TTK’nın 445 ve 446 maddeleri gereğince genel kurul toplantı tutanağına muhalefet şerhini geçirtme dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı … tarafından dava konusu davalı kooperatifin 08/09/2019 tarihli genel kurulunda alınan kararlara olumsuz oy kullandığı ve muhalefet şerhinin eklendiği anlaşılmakla, bu davacı tarafından dava konusu 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının iptali talep edilmiş ise de söz konusu genel kurul kararlarında alınan kararlarda kanuna, esas sözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırı bir durum tespit edilmediği sabit olup, bilirkişi heyeti tarafından raporda genel kurul toplantısında “istifa eden ortaklardan aidat alınmadan ” ifadesinin kabulünün Kooperatifler Kanunu’nun 23 ve 81 maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de söz konusu “istifa eden ortaklardan aidat alınmadan” ifadesinin genel kurul gündem maddelerinin 7. maddesinde tasfiye bütçesinin görüşülüp karara bağlanması ve önceden istifa eden eski ortaklardan da tasfiye masraflarının talep edilmesinin karara bağlanması olarak ifade edildiği ancak genel kurulda istifa eden ortaklardan aidat alınmayacağına ilişkin alınmış bir karar bulunmadığından genel kurul kararının kanuna aykırılığından bahsedilemeyeceğinden davacı … tarafından açılan genel kurul kararlarının iptaline yönelik davanın esastan reddine dair karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacılar …, … ve …’ın kooperatif üyesi olmamalarından dolayı HMK 114/1-d maddesindeki taraf ehliyetine sahip olma dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca bu davacılar yönünden açılan DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2- Davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … tarafından davalı kooperatif aleyhine 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının malul olduğuna yönelik DAVANIN REDDİNE,
3- Davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … tarafından davalı kooperatif aleyhine 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının iptaline yönelik davanın;
a) Davacı … yönünden ESASTAN REDDİNE,
b) Davacılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … yönünden HMK’nın 114/2 maddesi atfıyla TTK’nın 445 ve 446 maddeleri gereğince genel kurul toplantı tutanağına muhalefet şerhini geçirtme dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
4- Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 59,304,40-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 14,90-TL karar harcının davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
5- Davacılar tarafından yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Davalı tarafça yargılama sırasından yapılan gider bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan maktu 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı tarafa verilmesine,
8- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacılar vekili, davacı …, davacı … ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/02/2021

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.