Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/738 E. 2023/137 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/738 Esas
KARAR NO :2023/137

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/10/2019
KARAR TARİHİ:22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında … Camii inşaatı için 106 adet abdesthane ve tuvalet kapısı imalat ve montajı konusunda 17.08.2018 tarihinde yazılı anlaşma yapıldığını, yapılan anlaşmaya göre kapıların 32 mm Sandwich panel kapı sistemi (24 mm kompakt kalınlaştırma kasa, yüzeyleri 4 mm kompakt kaplama / Kilit – menteşe teklif kodlarındaki … markalı) olacağını, sözleşmenin 6. maddesine göre “işin başlangıç tarihi işverenin, yükleniciye mahallerin eksiksiz teslimi ile beraber yüklenicinin oluşturacağı projenin onay vermesi ile başlar ve işin teslimi proje onayını müteakip 45 iş günüdür.” sözleşmenin 8. maddesine göre de yüklenici yani davalı şirketin yapmış olduğu ürünlerin kullanıcı hataları hariç 5 yıl mekanik servis garantisi verdiğini, davalı şirketin sözleşmeyle üstlendiği işi hem zamanında yapmadığını hem de ayıplı olarak ifa ettiğini, işin yapı süresinin 45 iş günü olarak belirtildiğini ve davalı şirketin … Camii tuvalet ve abdesthanelerin kapısının imalat ve montajını iş verildikten 7 ay sonra yaptığını, ayrıca davalı şirketçe yapılan ve montaj edilen kapıların kullanıma başlamadan hatalar, çarpıklıklar ve dönmeler gibi bir takım durumların söz konusu olduğunu, davalı şirket ile yapılan görüşmelerde malzemeyi … … adlı firmadan aldıklarını ve malzemenin suya dayanıklı olmadığını ve hatalı ürün teslimi yaptıklarını, Ankara’da faaliyet gösteren … firması ile görüştüklerini ve suya dayanıklı ürün geldikten sonra hatalı ve ayıplı olduğu tespit edilen 7 adet kapının ayıplı kısımlarının giderileceğinin beyan edildiğini, müvekkili şirketin mimarı tarafından kapılarda meydana gelen deformenin ürün malzemesinden ve imalat hatasından kaynaklandığının beyan edildiğini, davalı şirket yetkilisi ile yapılan görüşmelerde ise hatanın imalattan değil malzemeden kaynaklandığını, malzemeyi Ankara’da faaliyet gösteren … adlı firmadan aldıklarını, malzemenin hatalı olduğunu şifahi olarak müvekkiline beyan ettiğini, anlaşma gereğince yapılan kapıların caminin abdesthane ve tuvaletlerinde kullanılacağının davalı tarafça bilindiğini, bu nedenle malzemenin suya dayanıklı kompakt laminant olması ve su ile temas etmesi halinde tepkime vermemesi ve ona göre malzemenin seçilmesi gerektiğini, davalı tarafın sözleşmede üstlendiği edimini eksiksiz ve tam olarak yerine getirmediğini ve ayıplı ifada bulunduğunu, davalı şirkete bu durumu gerek sözlü, gerekse yazılı e-mail yolu ile bildirildiğini ve davalı şirket çalışanları ile davacı şirket tarafından 10.04.2019 tarihinde tutanak tanzim edildiğini, kapılarda dönüklükler ve çarpıklıklar olduğunu, kapıların hepsinin tekrardan kontrolü ile imalat hatalarının tamamen düzeltilmesini, dönük olan tüm kapıların değiştirilip düzeltilmesini, kapıların mevcut hali ile teslim alınmadığınu, 19.04.2019 tarihine kadar süre verildiği şeklinde taraflar tarafından tutanak altına alındığını, kapıların o haliyle kullanılmasının mümkün olmadığını, camii faaliyete geçip kapılar kullanıma başlandığı zaman diğer kalan 99 kapının da tepkime, yamulma, eğilme, bükülme gibi imalat ve malzeme seçimine bağlı olarak hatalar vereceği anlaşıldığından müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 106 adet olarak yaptırılan tüm kapıların sökülüp kullanım amacına uygun ve suya dayanıklı, elverişli kapılar yaparak teslim etmesi istendiğini, davalı şirket yetkilileriyle 16.04.2019 tarihinde yapılan toplantıda eksik hususların giderilmesi, ayıplı ürünlerin ayıpsız olarak imal ve montajının yapılması, üzerine almış olduğu işi eksiksiz teslim etmesi istendiğini, davalı şirket temsilcileriyle yapılan görüşmeden istenilen sonuç elde edilemediğini, bunun üzerine müvekkili şirket davalı şirkete yaptırmış olduğu 106 adet kapıyı sökerek yerine yenisi yaptırmak zorunda kaldığını, davalı şirket tarafından imalat ve montajı yapılan kapılar kullanılmaya başlamadan dönmeler, eğilmeler, açılmalar, kapıların kapanmaması gibi özelliklerin görüldüğünü, ayıplı ve hatalı olduğu gibi sözleşmeye, imalat ve teknik özelliklerine uygun yapılmadığı anlaşılınca; İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Hakimliğinin … D. İş sayılı dosyası ile 17.04.2019 tarihinde tespit istendiğini ve 19.04.2019 tarihinde yerinde inceleme yapıldığını ve bilirkişiler tarafından 06.05.2019 tarihinde rapor tanzim edildiğini, “… Camii abdesthane ve tuvaletler için yapılmış bulunan 106 adet kapının imalat ve montajında kullanım amacına uygun olmayan durumların bulunduğu, kapıların bu haliyle normal olarak muadili olan ürünlerden beklenen estetik ve güvenilirliğe uygun olmayan ya da kullanıcının makul olarak beklediği faydaları azaltan eksiklikler içerdiği veya objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan mal olarak yani “ayıplı mal” olarak” değerlendirildiğine dair rapor tanzim edildiğini, davalı şirket tarafından yaptırılan İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliğinin … D. İş sayılı dosyası ile yapılan tespit sonucunda verilen 21.05.2019 tarihli bilirkişi raporunun ise kapsamlı ve ayrıntılı rapor olmadığını, sadece kapıların Sandwich Kompakt Laminat kapılar olarak imal edilip edilmediği yönünde rapor tanzim edildiğini, açıklanan nedenlerle; …. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün… Esas Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, davamızın kabulü ile takibin devamına, ödemelerinin yapıldığı 12.500.-Euro’nun 20.09.2018 ve 12.500.-Euro’nun 20.10.2018 tarihlerinden ve tahsilatın yapıldığı tarihteki kur üzerinde itibaren en yüksek banka faiz oranının uygulanmasına, davalının kötüniyetli olarak yapmış olduğu itiraz nedeniyle %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretini davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili arasında, tasarımı ve projesi davacı tarafından belirlenen, kesiti teatilenmiş, alüminyum profilsiz ve dirençlendirilmeksizin fiyatlandırma istenilmiş kapının imalatı ve montajının müvekkilce yapılması hususunda bir sözleşme akdedildiğini, davacı, müvekkilinin show roomunda bulunan veya kataloglarında olan müvekkilinin imal ettiği kapılarını, tercih etmediğini, müvekkilinden kendi mimarının projesine ve istediği kesite göre mimarının ilk kapı tasarımı olması kuvvetle muhtemel unip tasarımını yapmasını istediğini, müvekkilinin sadece davacı mimarın kendi tasarımında istediği kapının imalatının yapıldığını, mimari proje, mimari kesit, tasarım, kapının hangi şekilde yapılacağı, kullanılacak malzeme ve bunun hammaddesi, aksesuarların konuluş şekli, mail yazışmaları çerçevesinde kendi mimarınca moch up kullanılarak örneklendirildiğini ve numunelendirtilerek müvekkilinden sadece yapımının istenildiğini, maddi olayda davacının kendi tasarımının imalatını istediğini, bu doğrultuda bir numune yaptırdığını, sözleşme konusu davacının kendi tasarımının imali ve bu tasarım için yaptırtılan numune üzerine işlem olduğunu, davacının dayanmak istediği İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliğinin … D.İş sayılı dosyası ile gerçekleştirilen bilirkişi incelemesinde, tespit talep eden davacı tarafından yapılan sözleşmenin tek bir sayfadan ibaret olduğunu ve dosyada herhangi bir teknik çizimin bulunmadığı belirtildiğini, uyuşmazlık konusu olan bu mimari projede teknik çizimler ve yazışmalar olduğunu, ancak tespit isteyen davacının kötüniyetli olarak teknik hususları bilirkişiye bildirmediğini, bilirkişinin de kanun uyarınca istemesi gerekirken, mimar olmadığı için istemesi gerekenleri bilemediğinden teknik ekleri ve yazışmaları istemediğini, tüm mimari proje, kesit, teslim tutanakları, yazışmalar tespit isteyende bulunurken ilgili bilgi ve belgeler mahkemeye ve bilirkişiye tevdii olunmadığını, taraflar arasındaki anlaşmanın kendi edimini ifa etmekten imtina ve kendi kusuru müvekkiline yüklemeye çalışan davacının haksız iddia etmeye çalıştığının aksine yalnızca tek sayfalık sözleşme metninden ibaret olmadığını, şablon ve taslak olarak ortaya konan bu sözleşmenin ekleri olarak mail yazışmaları, teknik çizimler, karşı tarafa gönderilmiş olan numuneler bulunduğunu, imalatın müvekkilinin tespit ettiği bir kapı üzerinden değil tespit talep edenin kesitteki biçim ve teknik şekilde istediğinden numunesini yaptırdığını, kapıların imalat ve montajına ilişkin olduğunu, konu ile alakalı iki bilirkişi incelemesi bulunduğunu, ilk bilirkişi incelemesinin davacı tarafından Anadolu Sulh Hukuk mahkemesine yapılan bilirkişi incelemesinde sözleşmelerin ekleri, teknik çizimler, yazışmalar, mimari çizimler incelenmeden mimar olmayan bilirkişi tarafından düzenlendiğini, diğer bilirkişi raporunun ise müvekkili tarafından yaptırılan İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce düzenlenen müvekkilinden mimari proje, kesitler, sözleşme ekleri istenmek sureti ile projeyi ve teknik çizemleri okuyan mimar bilirkişi tarafından düzenlendiğini, davacı tarafından dayanmak istenilen raporun bilirkişinin olmadığını belirttiği belgeleri, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yaptığı gibi talep sahibinden talep edilmeden, değerlendirme yapılmadan düzenlenmesi sebebi ile eksik incelemeye dayalı hukuka aykırı bir rapor olduğunu, davacının sunduğu delil tespiti raporunun bilirkişi kendisine özellikle vakıa ve özellikle davacının kendi mimari projesi, istediği mimari kesit ve diğer belgeleri tam bildirilmediğini, o belgelerin verilmemesi nedeni ve kendisinin de isteyebilecekken istememesi nedeni ile bilirkişinin o belgelerin olmadığını varsayarak sonuç olarak da kapıyı iş sahibinin o şekilde kendi dizayn ettirdiğini bilememe durumunda kalarak eksik verilere binaen hatalı bir rapor düzenlediğini, davacı kendi tasarım kusurunu müvekkeli ayıplı bir ifa gerçekleştirmişcesine dava konusu etmeye çalıştığını,, kendi kusurunun haksız ve hukuka aykırı şekilde müvekkiline tavil etme kötüniyetini taşıdığını, müvekkili davacının istediği mimari kesitteki, davacının istediği mimari çizimdeki, o malzemedeki (compakt laminat) kapıyı imal ederek teslim ettiğini, sözleşmedeki edimini tam yerine getirdiğini, … İnşaat Turizm San. ve Tic. A.Ş.’nin ise müvekkilinin alüminyim ile dirençlendirilmiş kapıları nonestetik bulduğnu, bu nedenle alüminyim desteksiz olarak kendi tariflendirdiklerini, numunesini yaptırdıklarını, doğal malzeme olmakla dönme payı bulunduğu mimarınca bilinmesi gereken natürel bir üründen istenilerek kendi tasarımlarındaki, özellikle alüminyumsuz desteksiz kapı dizaynını vererek, müvekkilini sadece o iş tanımı ile görevlendirdiğini, tespit isteyenin müvekkilinin alüminyum profil destekli olarak imalatın yapılması şeklindeki tavsiyeye uymayarak müvekkiline alüminyum profilsiz olarak istediği kapının numunesini yaptırdığını, bu numuneyi onayladığını ve kendi tasarladıkları bu modeli onaylayıp ürettirdiğini, müvekkilinin de davacının tespit davasını bilmeden kendisine yapılması gereken ödemenin yapılmaması nedeni ile tespit yaptırmaması durumunda delillerin kaybolacağını düşünerek yapılan işin davacının istediği iş tanımına uygun ve o malzeme ile yapıldığı durumun tespitini istediğini, davacı … İnşaat yetkilisi …tarafından, imalata geçilmesi için yapılan numunenin onaylandığı yönündeki e-mailinden yola çıkılarak, müvekkili tarafından yapılan ve davacı tarafından onaylanan numune üzerinden imalata geçildiğinin anlaşıldığının belirtildiğini, davacının, 106 kapıyı mimarlarına muayene ettirerek 5 Nisan 2019 tarihinde teslim aldığını, muayene ve teslim alma esnasında sadece 1 kapıda panelde bir eğiklik olduğunu, 23 kapının da sadece menteşe nedeni ile tam kapanmama olduğu belirtildiğini, bu hususun da müvekkili tarafından giderildiğini, davacının müvekkilline göndermiş olduğu ihtarnamede kapıların suya dayanıklı olmadığını, bunun sebebinin ise kullanılan malzemenin kompakt laminat değil de muadil ve bir alt kalite ürün olan cdf kullanılması olduğunu belirttiğini, bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere kullanılan malzemenin doğal bir malzeme olan ve yapısında reçine bulunun kompakt laminat olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca da kompakt laminata ilişkin olarak mekanik garanti süresi beş yıl olduğunu, müvekkilinin imalatı ile davacının numunesinin aynı olduğunun bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, sonuç olarak davanın 107 kapı içindeki dönmesiz olduğu bilirkişi raporları ile sabit 100 sağlam kapıyı da şahsi husumet nedeni ile söktürmüş bulunduğunu, cüzi kapıdaki dönmelerin, malzemenin davacı tarafından doğal malzemeden seçilmesi nedeni ile olağan ve beklenen dönme sapması dahilinde oldukları da bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan davanın reddine, takibin iptaline, haksız ve kötüniyetli olarak açılan itirazın iptali davası sebebiyle %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyası, İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası, İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası, İstanbul Anadolu 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının UYAP kayıtları, … 20. Noterliği’nin 16/04/2019 tarih ve … yevmiye numaralı evrak asılları, … 20. Noterliği”nin 29/04/2019 tarih ve … yevmiye numaralı evrak asılları, … 11. Noterliği’nin 25/04/2019 tarih ve … yevmiye numaralı evrak asılları, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine açılan ayıplı mal teslimi nedeniyle iadesi istenilen avans sebebiyle verilmiş çeklerden kaynaklı alacağa ilişkin …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yönelik İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında … Cami inşaatında abdesthane ve tuvalet kapısı imalat ve montajı konusunda 17/08/2018 tarihli yazılı sözleşme imzalandığını ancak davalı tarafın sözleşmede belirlenen koşullara uymadığını, işi belirlenen sürede yapmadığı gibi ayıplı olarak ifa ettiğini, yapılan tüm ihtarlara rağmen ayıplı ifanın düzeltilmediğini, ifanın ayıplı olduğunun İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesi ile de sabit olduğunu, yapılan ihtarların bir sonuca varmaması üzerine tüm kapıların müvekkil şirket tarafından yeniden yapıldığını, tüm bu nedenlerle işin yapılması için 2 taksit halinde davalı yana verilen toplamda 25.000,00-EURO bedelin davalı yan tarafından iade edilmemesi üzerine bu bedele ilişkin başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili tarafından imal edilen kapıların sözleşmeye uygun olduğunu, davacının kendi tasarım kusurundan kaynaklı ortaya çıkan ayıpları karşı tarafa yüklemeye çalıştığını, müvekkilin alüminyum profil destekli olarak imalatın yapılması tasfiyesine davacı yanın uymadığını, bu hususta davacı yanın uyarıldığını, ancak davacı yanın talepleri şeklinde imal edilen kapıların ayıplı olduğu iddiası ile sağlam olan kapıların da sökülerek bedelinin haksız olarak istendiğini, tüm bu nedenlerle haksız olarak açılan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve tarafları lehine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasının dosyamız arasına alındığı anlaşıldı.
…. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; 31/08/2018 tarihinde avans olarak verilen, ancak ayıplı mal teslimi nedeniyle iadesi için … 20. Noterliğinin 16/04/2019 tarihli ve … yevmiye ile 02/05/2019 tarihli 7956 yevmiye numaralı ihtarına istinaden iki adet çeke ilişkin alacağı olmak üzere 25.000,00-EURO asıl alacak, 2.938,36-EURO faiz alacağı olmak üzere toplam 27.938,36-EURO (27.938,36EURO*7,3570TL= 205.542,52-TL) borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 20/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 27/05/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 10/06/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
….Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasının incelenmesinde; yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde İnşaat Mühendisi ve Mobilya İç Mekan Tasarımı Alanı Bilirkişi tarafından 06/05/2019 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; … … tepesinde yapımı devam eden … Camii abdesthane ve tuvaletler için yapılmış olan 106 adet kapının imalat ve montajında kullanım amacına uygun olmayan durumların ayrıntılı olarak izah edildiği, Şikâyete konu olan kapıların bu haliyle, “normal olarak muadili olan ürünlerden beklenen estetik ve güvenilirliğe uygun olmadığı ya da kullanıcının makul olarak beklediği faydaları azaltan eksiklikler içerdiği ve ya objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan mal” olarak, yani “ayıplı mal” olarak değerlendirilebilir kanaatine varıldığı, her ne kadar mevcut haliyle sorun görülmeyen kapılar olsa da, iteriye yönelik kaygılara sebep olduğu, bu ürünlerin imalatını yapan şirketin ayıplı ürünlerden sorumlu olduğu kanaatine varıldığı, şu an için mevcut ürünlerin yaklaşık %30’u açıkça kusurlu olması, kalan kısımda da zamanla ortaya çıkması kuvvetle muhtemel sorunların varlığının söz konusu olacağı, dolayısı ile bu hali ile kullanımı makul olmayan ürünlerin fiyatlandırılmasinın mantıklı görülmediği şeklinde tespitlerde bulunulmuştur.
İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasının incelenmesinde; yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mimar Bilirkişi tarafından 21/05/2019 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; wc kapıları fiili durumda örnek sandwich kompakt laminat kapısına göre imal edildiği, kapılarda dönmelerin meydana geldiği tespit edilmiş olmakla beraber, kompakt laminat malzemesi organik malzeme olup, içeriği; kraft kağıdı, reçine, renk veren dekor kağıdı olmak üzere üç ana gruptan oluştuğu, tse 438-2 standartlarına göre kompakt laminat malzemesinden mamul kapının döneceğinin tespit edildiği, izaha çalışılan bilgiler çerçevesinde; … camii wc sandwich kapı sisteminin, kompakt laminat kaplamadan imal edildiği kanaatine varılmıştır, şeklinde tespitlerde bulunulmuştur.
Davacı ve davalı tarafın sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, mahkememizce davaya konu icra takip dosyası celp edilerek incelenmiş ve taraflara ait ticari defter ve kayıtları, 17/08/2018 tarihli Sözleşmesi üzerinde mahkemece mali müşavir tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya kapsamında sunulan tüm belge ve delillerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir ,Mimar ve Endüstri Mühendisi Bilirkişi tarafından 18/02/2021 tarihinde düzenlenen heyet bilirkişi raporuna göre; “Dava konusunun, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye davalı yanın aykırı davranarak sözleşme konusu işi hem zamanında yapmadığı hem de ayıplı olarak ifa ettiğinden davalı yana ödenen 25.000,00 Euro’nun tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı yan tarafından alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile 13.05.2019 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 04.10.2019 tarihinde T.C. İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/738 E. Sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2018-2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; Davacı yan tarafından davalı yana akdedilen sözleşmenin 4 maddesine istinaden avans ödemesi olarak 31.08.2018 tarihli tahsilat makbuzu ile 20.09.2018 vadeli 12.500,00 Euro (93.418,75 TL) tutarlı ve 20.10.2018 vadeli 12.500,00 Euro (93.418,75 TL) tutarlı çeklerin verilmiş olduğu, verilen bu çeklerin davacı yan ticari defterlerinde 31.08.2018 tarihinde kayıt altına alınmış ve davacı tarafından 31.12.2018 tarihinde 36.137,50 TL tutarlım kur farkı değerlemesi yapılmış, bakiyesi 150.700,00 TL ile 31.12.2018 tarihinde 159 no.lu Verilen Sipariş Avansları hesabına aktarıldığı, … İnş. Turizm San ve Tic. A.Ş. tarafından davalı yana keşide edilen … 20. Noterliği … Yevmiye no.lu İhtarname ile; “faraflar arasında 17.08.2018 tarihinde yapılan anlaşmaya ve şahit numuneye uygun kapı – imalatı yapılmadığı gibi imalat ve montajı yapılan kapıların kullanılmaya başlamadan çeşitli şekillerde deforme ve yamulmalar gibi malzeme, imalat ve montaj gibi hataları olduğu görülmüştür” denilerek davalı tarafından davacı gönderilen … seri nollu 08.04.2019 tarihli 51.455,15 Buro bedelli faturayı iade ettikleri görüldüğü, Davacı kayıtlarında davalının düzenlendiği … seri nolu 08.04.2019 tarihli 51.455,15 Euro bedelli faturanın kayıtlı olmadığı görüldüğü, Taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davacı yan tarafından davalı yana avans vermiş olduğu 2 adet toplamı 25.000,00 Euro tutarlı çekten dolayı kendi ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (13.05.2019) itibariyle 150.700,00 TL alacaklı olduğu, davalı şirkete ait ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılamadığı, teknik Yönden Yapılan incelemelerde; İmalatı yapılan ürünlerin yerinde incelemesi mümkün olmadığından, değerlendirme dosya üzerinden yapıldığı ve yapılan imalatın teknik olarak işverenin talebi dışında bir imalat olmadığı, işin süresinin başlangıcı sözleşme tarihine değil onaylı projeye başlanması ve onaylı proje tarihine ait dosya içerisinde veri bulunmadığından, aynı şekilde işverenin yükleniciye mahalleri eksiksiz olarak ne zaman teslim ettiğine dair dosya içerisinde bir veri bulunmadığından, sürenin ne zaman başladığı bilgisine ulaşılamamış, buna bağlı olarak da işin teslim tarihi hesaplanamadığı, kullanılan malzemenin WC kapıları için uygun malzeme olduğu, sözleşmeye uygun olarak 32 mm kalınlığında yapılan … Laminat Kapılarda meydana gelen tabakaların ayrılması ve kapıların çalışması yani dönmesi kusurlarının üretim kaynaklı hatalar sebebiyle olduğu, sağlam kapıların söktürülmesinin hukuki değerlendirmesi uzmanlık alanımız dışında olduğundan görüş bildirilmediği, ancak teknik yönden hataların ilerleyen dönemlerde artabileceği yönünde değerlendirildiğinden davacı yanın davalı yana avans niteliğinde vermiş olduğu 2 adet çekten dolayı takip tarihi (13.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 25.000,00 Euro alacaklı olduğu, Neticeten; Davacı yanın davasında haklı görülmesi halinde davacının davalı yana avans niteliğinde vermiş olduğu 2 adet çekten dolayı takip tarihi (13.05.2019) itibariyle 25.000,00 Euro Asıl, 2.938,36 Euro işlemiş faiz olmak üzere Toplam 27.938,36 Euro (Takip tarihi itibariyle 1,00 Euro 6,8550 TL olup 27.938,36 Euro x 6,8550- 191.517,46 TL) alacaklı olduğu, Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (13.05.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği, ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazları ve beyanları doğrultusunda mahkememizin 18/06/2021 tarihli celsenin 1 numaralı ara kararı gereği sökülüp kaldırılan kapıların bulunduğu mahalde keşif yapılmasına karar verilmiş, yapılan keşif üzerine Mali Müşavir ,Mimar ve Endüstri Mühendisi Bilirkişi tarafından 02/11/2021 tarihinde düzenlenen heyet EK bilirkişi raporuna göre; ” KÖK rapora tarafların itirazlarının değerlendirilmesi neticesinde arz ve izah edilen sebeplerle KÖK RAPORDA yer alan görüşlerde bir değişiklik olmadığı, yapılan değerlendirmelerle ilave olarak Teknik Yönden Yapılan incelemelerde; İmalatı yapılan ürünlerin gerek depolandığı mahalde yapılan yerinde inceleme ile gerekse dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde; Yapılan imalatın teknik olarak işverenin talebi dışında bir imalat olmadığı, İşin süresinin başlangıcı sözleşme tarihine değil onaylı projeye bağlanması ve onaylı proje tarihine ait dosya içerisinde veri bulunmadığından, aynı şekilde işverenin yükleniciye mahalleri eksiksiz olarak ne zaman teslim ettiğine dair dosya içerisinde bir veri bulunmadığından, sürenin ne zaman başladığı bilgisine ulaşılamamış, buna bağlı olarak da işin teslim tarihi hesaplanamadığı, Kullanılan malzemenin WC kapıları için uygun malzeme olduğu, ayrıntılı bahsedildiği gibi, sözleşmeye uygun olarak 32 mm kalınlığında yapılan … Laminat Kapılarda meydana gelen tabakaların ayrılması ve kapıların çalışması yani dönmesi kusurlarının üretim kaynaklı hatalar sebebiyle olduğu, sağlam kapıların söktürülmesinin hukuki değerlendirmesi uzmanlık alanımız dışında olduğundan görüş bildirilmediği, Ancak teknik yönden hataların ilerleyen dönemlerde artabileceği yönünde değerlendirildiğinden davacı yanın davalı yana avans niteliğinde vermiş olduğu 2 adet çekten dolayı takip tarihi (13.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 25.000,00 Euro alacaklı olduğu, Davalının 2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davalının ticari defterlerine göre; Davalı yan tarafından davacı adına düzenlenen ve davacı tarafından iade edilen 08.04.2019 tarih … sayılı 51.455,15 Euro bedelli faturanın davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı yan tarafından davalı yana avans olarak verilen 2 adet toplamı 25.000,00 Euro eklerin davalı yanın tiçari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı yanın kendi ticari defterlerine göre ise davacı yandan 324.188,03 TL alacaklı halde olduğu, Neticeten; Teknik yönden yapılan incelemelerde hataların ilerleyen dönemlerde artabileceği yönünde değerlendirildiğinden davacı yanın davalı yana avans niteliğinde vermiş olduğu 2 adet çekten dolayı takip tarihi (13.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 25.000,00 Euro Asıl, 2.938,36 Euro işlemiş faiz olmak üzere Toplam 27.938,36 Euro (Takip tarihi itibariyle 1,00 Euro 6,8550 TL olup 27.938,36 Euro x 6,8550- 191.517,46 TL) alacaklı olduğu, Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (13.05.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği, sonuç ve kanaatine varılmaktadır. ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizin 25/03/2022 tarihli celsenin 8 numaralı ara kararı gereği tarafların ek rapora karşı itiraz ve beyanları doğrultusunda Mali Müşavir ,Mimar , Endüstri Mühendisi Bilirkişi ve Sözleşme Alanında Uzman Hukukçu bilirkişi tarafından 25/07/2022 tarihinde düzenlenen heyet 2. EK bilirkişi raporuna göre; ” Davacının 2018-2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yan tarafından davalı yana akdedilen sözleşmenin 4 maddesine istinaden avans ödemesi olarak 31.08.2018 tarihli tahsilat makbuzu ile 20.09.2018 vadeli 12.500,00 Euro (93.418,75 TL) tutarlı ve 20.10.2018 vadeli 12.500,00 Euro (93.418,75 TL) tutarlı çeklerin verilmiş olduğu, verilen bu çeklerin davacı yan ticari defterlerinde 31.08.2018 tarihinde kayıt altına alınmış ve davacı tarafından 31.12.2018 tarihinde 36.137,50 TL tutarlım kur farkı değerlemesi yapılmış bakiyesi 150.700,00 TL ise 31.12.2018 tarihinde 159 no.lu verilen Sipariş Avansları hesabına aktarıldığı, … İnş. Turizm San ve Tic. A.Ş. tarafından davalı yana keşide edilen … 20. Noterliği … Yevmiye nolu İhtarname ile; “taraflar arasında 17.08.2018 tarihinde yapılan anlaşmaya ve şahit numuneye uygun kapı imalatı yapılmadığı gibi imalat ve montajı yapılan kapıların kullanılmaya başlamadan çeşitli şekillerde deforme ve yamulmalar gibi malzeme, imalat ve montaj gibi hataları olduğu görülmüştür” denilerek davalı tarafından davacı gönderilen … seri nodu 08.04.2019 tarihli 51.455,15 Euro bedelli faturayı iade ettikleri görüldüğü, Davacı kayıtlarında davalının düzenlendiği … seri nou 08.04.2019 tarihli 51.455,15 Euro bedelli faturanın kayıtlı olmadığı görüldüğü, Taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davacı yan tarafından davalı yana avans vermiş olduğu 2 adet toplamı 25.000,00 Euro tutarlı çekten dolayı kendi ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (13.05.2019) itibariyle 150.700,00 TL alacaklı olduğu, yapılan imalatın işsahibinin talebi dışında bir imalat olmadığı; işin başlangıç ve teslim tarihlerinin dosya kapsamından anlaşılamadığı; kullanılan malzemenin WC kapıları için uygun malzeme olduğu; sonuç olarak gizli ayıptan söz edilebileceği, KÖK VE EK RAPORDA mali ve teknik değerlendirme neticesinde davacının davalı yana avans niteliğinde vermiş olduğu 2 adet çekten dolayı takip tarihi (13.05.2019) itibariyle 25.000,00 Euro Asıl, 2.938,36 Euro işlemiş faiz olmak üzere Toplam 27.938,36 Euro (Takip tarihi itibariyle 1,00 Euro 6,8550 TL olup 27.938,36 Euro x 6,8550- 191.517,46 TL) alacaklı olduğu; Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (13.05.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği kanaatine varıldığı; Borçlar mevzuatı (sözleşme) bakımından değerlendirme yapıldığında, davalı yüklenici tarafından eser sözleşmesi uyarınca imal edilen eserin gizli ayıplı olduğu kabul edilir ise bu takdirde TBK m. 477/son hükmü gereğince davalıya gönderilen (davalının borcunu ayıplı ifa etmesi dolayısıyla ödenen bedelin iadesinin ve ayıplı kapıların iade alınmasının talep edildiği) … 20. Noterliği’nde 16.04.2019 tarihinde düzenlenen 772 yevmiye sayılı ihtarname ile TTK m. 18/3 hükmüne uygun olarak “ayıbı bildirme (ihbar etme) külfeti”nin yerine getirilmiş sayılacağı; hal böyle olmakla birlikte davacı işsahibinin, gizli ayıbın varlığı karşısında borcun gereği gibi ifa edilmediğinden bahisle ödemiş olduğu bedelin iadesini isteyebileceği, yönünde kanaate varılmıştır. ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
… 20. Noterliğinin 16/04/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı şirket tarafından davalıya karşı edilen ihtarda “taraflar arasında 17.08.2018 tarihinde yapılan anlaşmaya ve şahit numuneye uygun kapı imalatı yapılmadığı gibi imalat ve montajı yapılan kapıların kullanılmaya başlamadan çeşitli şekillerde deforme ve yamulmalar gibi malzeme, imalat ve montaj gibi hataları olduğu görülmüştür” şeklinde ihtarda bulunulduğu, yine davalı yüklenicinin sözleşme ile üstlendiği “eser meydana getirme (imal etme)” borcunu zamanında ve gereği gibi ifa etmediğinden bahisle eserin ayıplı olduğunu ve geç teslim edildiğini, bu sebeple de sözleşmenin 4. maddesinde eser bedeli olarak kararlaştırılan KDV dâhil 51.455,15Euro’dan davalı şirkete 31.08.2018 tarihinde, 20.09.2018 tarihli 12.500Euro ve 20.10.2018 tarihli 12.500Euro bedelli iki çekin, avans olarak verildiğini; davalının borcunu ayıplı ifa etmesi dolayısıyla ödenen bedelin iadesinin ve ayıplı kapıların iade alınmasının talep edildiği ve yine bu ihtarla davalı tarafından davacı gönderilen … seri no.lu 08.04.2019 tarihli 51.455,15 Euro bedelli faturayı iade ettikleri görülmüştür. İhtarname davalı yana 18.04.2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Eser sözleşmesini düzenleyen TBK’nın 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmeyi; iş sahibinin edimi ise, karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir.
Eser sözleşmelerini, diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi de sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Burada, vekâlet akdindeki gibi sonuç taahhüt edilmeksizin sadece bir işin görülmesi taahhüdü bulunmamakta, bir eserin-sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir. Bu borcun altına giren taraf, yani yüklenici, BK’nun 356/1 (TBK’nın 471/1) maddesi ve işin mahiyeti gereği, işi sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapma ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınması anlamını taşır.
Eser, yüklenicinin sanat ve beceriyi gerektiren, bir emek sarfı ile gerçekleştirilen sonuçtur. Yüklenicinin eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmesi, davalı yüklenicinin hem sadakat hem de özen borcunu kapsar. Burada belli bir sonucun ortaya çıkması amaçlanır. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde ise, sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulmuş olur. Bu bakımdan eserin fen ve sanat kurallarına uygun, iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşıması aranır. Aksi halde eserin ayıplı olduğu kabul edilir. Ayıplı eseri meydana getiren yüklenici ise, ortaya çıkan ayıp ve eksiklerden sadakat ve özen borcu nedeniyle sorumludur. Yüklenici, hangi yöntemi kullanırsa kullansın eserin ayıpsız olarak ortaya çıkması gerekmekte olup, diğer bir deyişle eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir.
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 6098 sayılı TBK 474-478 maddeleri arasında düzenlenmiştir. İmâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. TBK’nın 475. maddesinde ayıp halinde iş sahibine üç seçimlik hak tanınmıştır. Bunlar eserin kullanılamayacak ve kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aykırı olması halinde sözleşmeden dönme, ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde onarımı isteme ya da onarım bedellerini talep etme hakkıdır.
TBK’nın 474. maddesi hükümlerine göre iş sahibi açık ayıplarda eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz (makul süre içerisinde) eseri muayene ve açık ayıpları ihbar etmek zorunda olduğu,TBK’nın 472/son maddesi hükümleri gereğince ayıbın gizli olup sonradan ortaya çıkması halinde gecikmeksizin (derhal) ayıbı yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi halde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükümleri getirilmiştir. Bu hükümler uyarınca gerek açık ayıp ve gizli ayıplarda iş sahibinin ihbar zorunluluğu bulunmakta ise de yüklenici eserdeki işçilik, malzeme ve yapımla ilgili açık ve gizli ayıplardan dolayı sorumluluğu garanti ettiği süre için bunu önceden kabul ettiğinden yüklenici lehine olan iş sahibinin ihbar zorunluluğunu aramaktan vazgeçtiği ve garanti süresi içinde ortaya çıkan bu ayıpları ücretsiz olarak gidermeyi sözleşme tarihinde peşinen kabul ve taahhüt ettiği kabul edilir. İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve iş bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir (Yargıtay (Kapatılan) 15. H.D., 19.06.2014 gün, 2013/4976 E., 2014/4282 K. sayılı ilamı ile benzer uygulama ve içtihatları).
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller, davacı ve davalı beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ve davalı şirketin incelenen ticari defter, kayıtlar ile 17/08/2018 tarihli sözleşmeye göre taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre; davaya konu icra takibinin sebebini oluşturan çeklerin işlenmiş olduğu, Davacı ve davalı arasında 14/06/2019 tarihli ince yapı sözleşmeleri düzenlendiği, davacının yüklenici, davalının iş sahibi olduğu, sözleşme kapsamında gerçekleştirilmesi gereken işler ve bedelleri konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, davacı ayıplı olarak yapılan kapılar için önceden avans mahiyetinde verilen çek bedellerinden kaynaklı olarak bulunan alacak için davanın açılmış olduğu, davalı tarafça ifası gerçekleştirilen abdesthane kapılarının sözleşmeye uygun yapıldığından bahisle ayıplı olması nedeniyle alacağının bulunduğu ve TBK 475. Maddesi uyarınca ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, bu durumun dosya kapsamında sunulan ihtarname ile sabit olduğu, davacı tarafça ayıp bildiriminden sonra davalı tarafça kapıların götürülmediği, ayıbın giderilemediğinin anlaşıldığı, mahkememizce yapılan keşif sonucunda alınan bilirkişi heyet raporu ile davalı şirket tarafından yapılan kapıların bir kısmının daha cami faaliyete geçmeden hata ve ayıpların ortaya çıktığının tespit edildiği, bu ayıpların bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere üretimsel kaynaklı hatalardan kaynaklandığı, kapıların sözleşme şartlarına uygun yapılmasının ayıplı üretimin olmadığı anlamını taşımadığı ve yine tespit edilen ayıpların onarımının taraflar açısından daha maliyetli olacağının belirlendiği, bu sebeple üretim ve montaj kaynaklı bu hatalar sebebiyle davalı firmanın sorumlu tutulabileceği, tespit edilen gizli ayıplar yönünden ise kapılardaki gizli nitelikteki ayıpların kapıların kullanımı sürecinde ortaya çıkması teslim anında basit inceleme ile tespitinin mümkün olmaması bu haliyle bu tür gizli ayıplar yönünden şirket çalışanları arasındaki yazışmalar ve … 20. Noterliğinin 16/04/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi kapsamında süresinde yapılan ayıp ihbarı ile davalının TBK 475. maddesi gereğince sözleşmeden dönme, bedel indirimi ve ücretsiz tamir gibi seçimlik haklara sahip olduğu açık olup, davacı yanın sözleşmeden dönme hakkını kullandığı anlaşıldığından ve yine davalı tarafından TBK madde 476 kapsamında ileri sürülen eserin ayıplı olması yüklenicinin açıkça yaptığı ihtara karşın iş sahibinin verdiği talimattan doğmuş bulunur veya herhangi bir sebeple iş sahibine yüklenebilecek olursa iş sahibi, eserin ayıplı olmasından doğan haklarını kullanamayacağına yönelik itirazları dosya kapsamında değerlendirildiğinde davalı yanın bu kapsamda davacı yanı uyardığına ve ihtarda bulunduğuna dair dosya kapsamında herhangi bir delil ve belge olmadığı anlaşıldığından tüm dosya kapsamında yapılan bilirkişi incelemesi ile davalı yanın üzerine düşen edimleri ifa etmediği , davalı yanın sözleşme konusu işin yapımı için avans verilen çek bedelleri kadar borçlu olduğunun mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi ile de sabit olduğu anlaşıldığından davacı tarafın dava ve takip konusu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğu ispatlandığından, dosya kapsamına uygun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre davacı tarafın başlattığı İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin belirtilen asıl alacak üzerinden takip talebinde belirtilen şartlarda kaldığı yerden devamına, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalı aleyhine asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL’ye çevrilmesi ile belirlenen miktarın %20 oranında hesaplanan 36.785,00-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hüküm altına alınan alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL’ye çevrilmesi ile belirlenen miktarın %20 oranında hesaplanan 36.785,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 14.040,57-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.482,44-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 12.558,13-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 31.776,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 44,40-TL Başvuru Harcı, 1.482,44-TL Peşin/nisbi Harcı, 419,90-TL Keşif Harcı, 5.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 383,70-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 7.330,44-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır