Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/704 E. 2021/699 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/704 Esas
KARAR NO : 2021/699

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 03/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile … arasında akdedilen “Protokol” uyarınca, taraflar arasında 11.05.2015 yılından beri süregelen ticari ilişkiye dayanan cari hesap kayıtları nezdinde 26.06.2019 itibariyle …Kağıtçılık’ın müvekkili şirkete toplam 7.070.149,34.-TL vadesi geçen borcu olduğunu, bu borcun ödemesi için Beşiktaş …Noterliği tarafından keşide edilen 26.06.2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamenin çekildiğini, ancak herhangi bir ödemenin yapılmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle, … Kağıtçılık’ın müvekkili şirkete karşı gelecekte doğması muhtemel borçlarının teminat altına alınması maksadı ile 12.12.2018 tarihinde borçlu şirket hissedarı …’ın kendi adına kayıtlı tapunun … yevmiye, … Cilt no, …sahifesinde, İstanbul İli, … İlçesi, … Mah…. Pafta … Ada, … no’lu parselde bulunan 795,00 m2 yüzölçümüne sahip arsa vasıflı taşınmazın tamamı üzerine müvekkili …A.Ş. lehine 10.000.000,00.-TL bedelli, F.B.K. süre ile birinci dereceden, faizsiz ipotek tesis edildiğini, akabinde, Beşiktaş … Noterliği’nin 03.07.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile, müvekkili şirket ile … Kağıtçılık arasında 26.06.2019 itibariyle 7.070.149,34.-TL olan borcun ihtarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 10 iş günü içinde ticari faizi ile birlikte ödenmesini, ödenmediği takdirde taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde … Kağıtçılık’ın müvekkili şirkete karşı gelecekte doğması muhtemel borçlarının teminat altına alınması maksadı ile, taşınmaz üzerinde müvekkili şirket tarafından tesis edilen mezkur ipoteğin, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile tüm yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, ancak herhangi bir ödemenin yapılmadığını, borçlu şirkete ve borçlu şirket hissedarı …’a 19.07.2019 tarihi itibariyle muaccel hale gelen güncel cari hesap kayıtları nezdinde 7.508.716,26,-TL’nin tüm taleplere rağmen herhangi bir ödeme yapılmamasından bahisle, yasal yollara başvurulacağına dair Beşiktaş … Noterliği’nin 19.07.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi nezdinde tebliğ edildiğini, iş bu alacağa ilişkin İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile Davalılar/Borçlulara karşı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emrine yapılan itiraz nedeniyle takibin durduğunu beyanla davalı/borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 03/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ipotek takibinin yapılabilmesinin ipotek resmi senedinde tanımlanan borcun doğumuna bağlı olduğunu, ipotek senedinde ipotek tesisinin müvekkili …’ın … San. Tic. Ltd.Şti.’nin borcuna kefil olması gerektiğini, davalı müvekkili …’ın usulüne uygun bir kefalet sözleşmesi söz konusu olmadığından ipoteğin paraya çevrilmesi için şart olan borcun doğmadığını, davacı tarafın haksız takip yaptığını, dosya içerisinde mevcut ipotek senedinde yazılı olduğu üzere, davaya konu ipoteğin kefalet akdine teminat teşkil ettiği yani davalı … San. Tic. Ltd.Şti.’nin borcuna kefaleti olması şartına bağlandığını, oysaki müvekkili davalı …’ın borca kefil olmadığını ve ipoteğin teminatını teşkil ettiği kefalet akdinin kurulmaması ve var olmaması dolayısıyla ortada tahsil edilecek bir borcun mevcudiyeti bulunmadığını, ayrıca, davacı taraf müvekkili … ile davalı diğer müvekkili …Ltd. Şti. hakkında birlikte harekete geçmek yani aynı anda alacaklı olduğunu iddia etmek ile taraflar arasında müteselsil bir kefalet ilişkisinin olduğu iddiasında bulunduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmenin Tek Satıcılık Sözleşmesi olduğunu, dava dilekçesinde işbu sözleşmenin cari hesap sözleşmesi olduğu şeklinde beyanların sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, hiçbir şekilde müvekkili şirket ile davacı arasında yapılmış bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı …Tic. A.Ş.’nin iddia edilen alacak kalemlerine dayanarak ipoteğin paraya çevrilmesi sureti ile takibe başlanmasının taraflar arasında yapılan tek satıcılık sözleşmesine ve hukuka aykırı olduğunu bu nedenlerle, usul ve yasaya aykırı olarak yapılan takibe haklı olarak itiraz edildiğini, davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde cari hesap sözleşmesine istinaden alacakların ödenmesi talep edilmiş ise de davalı müvekkili … Ltd. Şti. ile davacı arasında imzalandığı iddia edilen protokolün tek satıcılık protokolü olduğunu, davacının protokol hükümlerini ihlal ettiğini, müvekkil şirket ile sözleşmesi devam ederken 3. şahıslara aynı konuda yetki vermek suretiyle müvekkili şirketin hukukuna tecavüz ettiğini, taraflar arasındaki Tek Satıcılık Sözleşmesinin yürürlükte olup, davacı … A.Ş.’nin sözleşmede kendi üzerine düşen yükümlülüklerine aykırı davranmakta ısrar ettiğini, davacı tarafın protokol uyarınca yükümlülüğü olan edimleri yerine getirmediği gibi bugüne kadar çeşitli taahhütlerde bulunduğunu ancak bunları da yerine getirmemek suretiyle müvekkil şirketi oyaladığını, ayrıca müvekkili şirkete gönderilmiş ödeme emrinde, takip dayanağı yapılan faturalarda, bilinçli ve bilinçsiz maddi hatalar yapıldığını, aynı mallara ilişkin farklı birim fiyatlar yazıldığını, benzer miktarda mal ve alımlara farklı iskontolar uygulanarak müvekkiline fazla tutarlarda fatura kesilerek borcun usulsüz olarak arttırıldığını, bu durumların karşı tarafa bildirilmiş olmasına rağmen düzeltmelerin bu zamana kadar yapılmadığı gibi, müvekkili aleyhine bu haksız takibe girildiğini, taraflar arasında borç miktarı konusunda mutabakat olmadığını, davacı tarafın usulsüz fatura düzenlemek suretiyle alacaklı olduğu iddiasında olduğunu, davacı ile yapılan ticari ilişki nedeniyle oluşan borç bakiyesinin takip miktarı kadar olmadığını, davacı tarafın protokol uyarınca, yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taahhütlerde bulunmak suretiyle müvekkili şirketin zaranna sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin uğramış olduğu kayıplar ve elde edemediği semerelerin davada talep edilen miktardan daha fazla olup, mahsup ve takas taleplerinin olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş ve yürürlükte olan “Protokol” gereği müvekkilinin hak etmiş olduğu bu bedellerin de müvekkiline bu zamana kadar ödenmediğini, müvekkili şirketin protokolden kaynaklanan tüm haklarının eksiksiz talep edileceğini, davacı tarafın dilekçesinde ispat hukuku açısından beyanlarının hukuksuz olduğunu, iddia edenin iddiasını ispat etmek zorunda olduğunu, davacının alacaklı olduğunu ispat etmek zorunda olduğunu, davacı tarafın akdetmiş olduğu Tek Satıcılık Sözleşmesini ihlal ettiğini, müvekkili şirketin bu sözleşme uyannca doğmuş haklarının mahsubu gerektiğini beyanla davanın haksız ve kötü niyetli olması dolayısıyla davacının tüm taleplerinin reddine, müvekkili şirketin ileri sürdüğü takas-mahsup talebinin kabulü ile davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip dolayısıyla İİK.67/2 fıkrası gereğince, davacının icra takibi meblağının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat a mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyası, Davacı ve davalı şirketlerin ticari defter ve kayıtları, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Talimat dosyası ile dosya kapsamında düzenlenen 04/06/2021 tarihli bilirkişi raporu, 25/08/2021 tarihli bilirkişi raporu, arabulucu tutanağı, arabulucu sarf kararı ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalılar aleyhine toplam 7.508.716,26-TL alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine borçlu davalılar tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasında düzenlenen 04/06/2021 bilirkişi raporuna göre; Davalının 2015-2016-2017-2018 ve 2019 yıllarına ait yasal ticari defterlerinin HMK 222. Maddesi düzenlemesi çerçevesinde sahibi lehine delil kudretine haiz görüldüğü, Taraflar arasında ticari ilişkinin cari hesap ilişkisine dayalı olduğu, Davalı tarafın takas mahsup iddiası yönünden ticari defterlerde ve incelenen belge muhteviyatında herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığı, davalı şirket kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 7.111.328,02-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 25/08/2021 bilirkişi raporuna göre; Davacı şirketin 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
Davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde sonucunda Davalı şirketten 05.09.2019 icra takip tarihinde Davalı şirketten 7.111.327,71 TL alacaklı olduğu,
Davalı şirketin ticari defter ve belgeleri 04.06.2021 tarihinde T.C … Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı Bilirkişi Raporunda incelenmiş olup takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 7.111.328,02.-TL borçlu olduğu, Davalı tarafın takas mahsup iddiası yönünden ticari defterlerde ve incelenen belge muhteviyatında herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığı,
Taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi incelendiğinde 11.05.2015 tarihinde protokol akdedilmiş olup, 02.01.2017 de protokol (Tek Satıcılık Sözleşmesi) karşılıklı olarak feshedilmiştir. Ancak taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi yoğun bir şekilde devam ettiği görülmektedir. 12.12.2018 tarih …yevmiye madde numaralı Resmi Senette 10.000.000,00 TL bedelle davalıya ait taşınmaz Davacı … şirketine teminat verilmiş ve bu tarihte taraflar arasında cari hesap uyuşmazlığının bulunmadığı, Davacı şirketin Davalı …’dan 3.952.146,28 TL alacaklı olduğu görülmüştür. İcra takibi ekinde bulunan cari hesap ekstre tarihi olan 31.05.2021 tarihine kadar de taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin devam ettiği g,
Davalı şirketin Tek satıcılık sözleşmesinin haksız feshine ve takas mahsup talebine yönelik yapılan incelemelerde sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiği, teminatın ise sözleşme feshi sonrası Davacı şirkete verildiği ve Davalının huzurdaki dava tarihine kadar ki sürede iddia ettiği tazminat talebine ilişkin evrak belge dosya kapsamında görülmediği,
Yukarıda izah edilen nedenlerle Davacı şirketin Davalı … şirketinden 7.111.327,71 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ipotek senedinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yönelik İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında alacağının ödenmediğini bu kapsamda alacağın teminatı olarak verilen ipotek senedine dayalı başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, davalı gerçek şahısın borca kefaletinin bulunmadığını, davacı tarafın protokolden kaynaklı edimlerini yerine getirmediğini, borcun usulsüz artırıldığını takibin haksız olduğunu bu nedenle davanın reddine ve kötüniyetli alacaklı tarafın kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalılar aleyhine toplam 7.508.716,26-TL alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine borçlu davalılar tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 26/09/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanakları ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonunda Mali Müşavir Bilirkişi …tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Talimat sayılı dosyasında düzenlenen 04/06/2021 bilirkişi raporuna göre; davalı şirket kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 7.111.328,02-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacı şirketin ticari defter ve kayıtları ile davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonunda Mali Müşavir Bilirkişi …tarafından düzenlenen 25/08/2021 bilirkişi raporuna göre; Davacı şirketin 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
Davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde sonucunda Davalı şirketten 05.09.2019 icra takip tarihinde Davalı şirketten 7.111.327,71 TL alacaklı olduğu,
Davalı şirketin ticari defter ve belgeleri 04.06.2021 tarihinde T.C … Asliye Ticaret Mahkemesi… Talimat sayılı Bilirkişi Raporunda incelenmiş olup takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 7.111.328,02.-TL borçlu olduğu, Davalı tarafın takas mahsup iddiası yönünden ticari defterlerde ve incelenen belge muhteviyatında herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığı,
Taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi incelendiğinde 11.05.2015 tarihinde protokol akdedilmiş olup, 02.01.2017 de protokol (Tek Satıcılık Sözleşmesi) karşılıklı olarak feshedilmiştir. Ancak taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi yoğun bir şekilde devam ettiği görülmektedir. 12.12.2018 tarih … yevmiye madde numaralı Resmi Senette 10.000.000,00 TL bedelle davalıya ait taşınmaz Davacı …şirketine teminat verilmiş ve bu tarihte taraflar arasında cari hesap uyuşmazlığının bulunmadığı, Davacı şirketin Davalı …’dan 3.952.146,28 TL alacaklı olduğu görülmüştür. İcra takibi ekinde bulunan cari hesap ekstre tarihi olan 31.05.2021 tarihine kadar de taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin devam ettiği görüldüğü,
Davalı şirketin Tek satıcılık sözleşmesinin haksız feshine ve takas mahsup talebine yönelik yapılan incelemelerde sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiği, teminatın ise sözleşme feshi sonrası Davacı şirkete verildiği ve Davalının huzurdaki dava tarihine kadar ki sürede iddia ettiği tazminat talebine ilişkin evrak belge dosya kapsamında görülmediği,
Yukarıda izah edilen nedenlerle Davacı şirketin Davalı … şirketinden 7.111.327,71 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.

Dosya kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalılardan takip ve dava konusu ipotek senedinden dolayı cari hesap alacağı olup, olmadığı ve bu kapsamda ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takibin haklı olup olmadığı ve alacak miktarı konularında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında toplanan deliller kapsamında davacı şirket ile davalı şirket arasında tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, bu kapsamda davacı tarafın cari hesap alacağı bulunduğunu bu nedenle davalı şirket lehine davalı şahıs tarafından adına kayıtlı taşınmazın ileride doğması muhtemel borçları teminen ipotek verildiğini, ihtara rağmen davalı tarafça cari hesap alacağının ödenmediği bu nedenle ipotek senedinden dolayı icra takibine yönelik itirazın haksız olduğunun iddia edildiği, yargılama sırasında davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için yazılan talimatın tarafların sulh olduklarını beyan etmesi nedeniyle bila ikmal iade edildiği ancak taraflar arasında sulhun sağlanamaması nedeniyle taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verildiği, bu kapsamda hem talimat mahkemesince davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonrası düzenlenen bilirkişi raporu hem de davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporuna göre; davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiği, taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişkiden dolayı cari hesap ilişkisinin bulunduğu, bu kapsamda cari hesap borcuna karşılık dava konusu icra takibine konu davalı şahıs tarafından adına kayıtlı taşınmazın davalı şirket lehine ipotek verildiği, davalı tarafça davalı gerçek kişinin borca kefaletinin bulunmadığı iddia edilmişse de ipotek borcunun doğması için ayırca kefalet gerekmediği, ipotek sözleşmelerinin sahteliği sabit olana kadar geçerli sözleşmeler olduğu bu haliyle davalı tarafın bu yöndeki savunmasına itibar edilmesinin mümkün olmadığı ayrıca davalılar tarafından borçlu olmadıkları yada borcun ödendiğine yönelik ispat yükümlülüğünün de yerine getirilmediği, taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmesi karşılıklı sona erdirildikten sonrada cari hesap ilişkisinin devam ettiği ve sözleşme karşılıklı sona erdirildikten sonra taraflar arasındaki ticari mal alım satımından kaynaklı cari hesap ilişkisi devam ederken davalı tarafça adına kayıtlı taşınmazın ipotek verildiği, ipotek tarihi itibariyle taraflar arasında cari hesap uyuşmazlığının bulunmadığı açık olup, taraflar arasındaki cari hesaptan dolayı davacının alacaklı bulunduğu sabit olduğundan taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan mali müşavir bilirkişi incelemeleri sonrasında düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporları ile davacı tarafın davalıdan 7.111.327,71-TL miktarında alacaklı olduğu tespit edilmekle, dava ve takip konusu İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalılar tarafından 7.111.327,71-TL asıl alacağa yönelik yapılan itirazın ayrı ayrı iptaline, takibin borçlu davalılar yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takipten sonra işleyecek faiz, takip masrafları ve vekalet ücretinin ipotek limiti olan 10.000.000,00-TL miktarıyla sınırla olmak kaydıyla takip talebinde belirtilen şartlarda kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağın likit olması nedeniyle ve takibe haksız itiraz eden davalılar aleyhin asıl alacağın (7.111.327,71-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, davalı tarafın takas mahsup talebi hakkında taraflar arasındaki sözleşmenin karşılıklı sona erdirilmesi, davalının davacıdan alacaklı olduğunu yada davalı tarafın takas mahsup talebine ilişkin bu iddiasını ispata elverişli delil ve belge sunmaması ve takas mahsup koşullarının oluşmaması nedeniyle davalı tarafın takas mahsup talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalılar tarafından 7.111.327,71-TL asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN AYRI AYRI İPTALİNE, takibin borçlu davalılar yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takipten sonra işleyecek faiz, takip masrafları ve vekalet ücretinin ipotek limiti olan 10.000.000,00-TL miktarıyla sınırla olmak kaydıyla takip talebinde belirtilen şartlarda kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Asıl alacağın (7.111.327,71-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
c) Davalı tarafın takas mahsup talebinin reddine,
2- Davacı tarafça dava açılırken ve icraya yatırılan peşin harcın alınması gereken 485.774,80-TL harçtan mahsubu ile bakiye 357.544,69-TL karar harcının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davadaki haklılık durumuna göre 1.250,14-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiye 69,86-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 90.686,53-TL peşin harç olmak üzere toplam 90.730,93-TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 21 adet tebligat-posta gideri 124,65-TL, bilirkişi ücreti 1.500,00-TL olmak üzere toplam 1.624,65-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 1.538,67-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Davalı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 7 adet talimat tebligat-posta gideri 78,25-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00-TL olmak üzere 1.078,25-TL’den oluşan yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 57,06-TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 159.738,28-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
8- Davalı taraflar yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 36.267,20-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara eşit şekilde verilmesine,
9- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2021

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.