Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/576 E. 2022/71 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/576 Esas
KARAR NO : 2022/71
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 27/09/2019
KARAR TARİHİ : 01/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı güvenlik şirketinin 24.01.2017 tarihli hizmet sözleşmesi ile sigortalı … … Şirketine ait … İlçesi, … Mah. adresinde yer alan şantiyesinde güvenlik hizmeti vermekte olduğunu, söz konusu inşaatın davacı şirket tarafından 03.11.2016- 31.03.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigorta sözleşmesi yapılarak tüm riskler için sigortalandığını, dava konusunun 23.10.2017 tarihinde saat 05:45 ile 07:10 arasında giriş ve çıkışlarının kontrolünün sözleşme gereği davalı özel güvenlik şirketinin sorumluluğunda bulunan inşaat alanında gerçekleşen hırsızlık olayından vuku bulan zararın tazmini hakkında olduğunu, düzenlenen eksper raporu ile hırsızlık olayının cereyan ettiği saatlerde, 1 aracın 2. ana giriş kapısından bariyer açıkken 4 kere giriş çıkış yaptığı, 2 nolu kapıyı gösteren kamera kayıtlarının bulunduğu, aynı aracın bariyer açıkken 4 kez giriş çıkış yaptığı, kamera kayıtlarından söz konusu durumun görüldüğü, giriş çıkışlar için defter kaydı tutulduğu halde, 2 nolu ana giriş kapısında hırsızlık amaçlı yapılan giriş çıkışlar için sorumlu firma personeli (güvenlik) tarafından görevi ihmal suretiyle hiçbir kayıt tutulmadığının tespit edildiği, gözetim ve kontrol sorumluluğu sözleşme gereği davalı şirkete yüklenmiş iken, şantiye sahasına ana giriş kapısından serbest bir şekilde 4 kere giriş çıkış yapan bir aracın varlığı, 9 asma kilidin ve bir göbekli kilidin kırılması ve alarm kablosunun kesilmesi suretiyle yapılan bu hırsızlık olayında davalı şirket çalışanlarının gözetim ve kontrol sorumluluklarını gereği gibi ifa etmediklerinin anlaşıldığı, ayrıca bir güvenlik görevlisinin davalı şirket tarafından hemen o gece işine son verilmesinin de, davalı şirketin hatasını kabul ettiği anlamına geldiğini, söz konusu hasara istinaden davacı şirket tarafından 16.04.2019 tarihinde toplam 44.075,84-TL tazminat ödendiğini, halefiyet ilkesi uyarınca davacı şirket tarafından sigortalısına ödenmiş olan hasar tazminatının, sorumlu davalıdan rücuen tahsili amacıyla huzurdaki davanın açıldığını, davalı şirketin söz konusu zarardan sözleşmeye aykırılık ve istihdam edenin kusurusuz sorumluluğu ilkeleri uyarınca sorumlu olduğunu beyanla, davacı sigorta şirketi tarafından ödenen tazminat bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı sigorta şirketinin, sigortalısına halef olarak eldeki davayı açmış olduğundan davaya bakmakta tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu, davalı şirketin adresi Başakşehir ilçesinde olduğundan görevli ve yetkili mahkemenin bakırköy Tüketici Mahkemeleri olduğunu, davalı şirket ile davacının sigortalısı … A.Ş. arasında güvenlik hizmet sözleşmesi bulunmadığını, gözetim ve kontrol hizmetleri sözleşmesi bulunduğunu ve sözleşmenin 2. maddesinde hizmet tanımlaması yapılarak tesisinin çevre ve alanların kontrolü gözetim hizmetinin sağlanması için gerekli işlemlerin yerine getirilmesi hizmeti verildiğini, güvenlik hizmeti sunabilmek için İçişleri Bakanlığından izin alınması gerektiğini, güvenlik hizmeti verilmemesi nedeni ile sözleşmeye aykırılıktan bahsedilemeyeceğini, hırsızlık eyleminin gerçekleşmesinde hiçbir kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını, maddi zararın kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlanması gerektiğini, hayatın olağan durumuna aykırı, soyut ve hayali maddi zarar taleplerinin reddin gerektiğini, yaşandığı iddia edilen hırsızlık olayı ile ilgili olarak soruşturma yapılıp yapılmadığının araştırılması, bir ceza dosyası var ise bekletici mesele yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER : Sigorta Poliçesi, Hasar Dosyası, 27/01/2017 tarihli Gözetim ve Kontrol Hizmetleri Sözleşmesi, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/… soruşturma sayılı dosyası, Tanık Anlatımları, Bilirkişi Heyet Raporu, Ek Rapor ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı sigorta şirketinin 23/10/2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık nedeniyle sigortalısına ödediği tutarın davalıdan rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı şirketin güvenlik hizmeti sağladığı iddia olunan inşaat şantiyesinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle oluşan zarara istinaden sigortalısına ödediği tazminat bedelinin davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını, davalı tarafça güvenlik hizmeti sunulmadığını, sözleşme kapsamında çevre alanların kontrolü gözetim hizmetinin sağlandığını, meydana gelen zarardan sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafça görev itirazında bulunulmuş ise de; dava dışı sigortalı şirketin ve davalı şirketin tacir oldukları, aralarında düzenlenen 24/01/2017 tarihli Gözetim ve Kontrol Hizmetleri sözleşmesinin tarafların ticari işi ile ilgili olduğu, bu hali ile davacının sigortalısının tüketici olarak kabulünün mümkün olmadığı, uyuşmazlığın çözümünde Mahkememizin görevli olduğu anlaşılmakla davalı tarafın görev itirazına itibar edilmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı tarafça yetik itirazında bulunulmuş ise de; dava dışı sigortalı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin 7. Maddesinde İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığı, davacının sigortalısının haklarını halef olarak eldeki davayı açtığı anlaşıldığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 23/09/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf, davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ait inşaat şantiyesinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi kapsamında ödemiş olduğu zarar bedelinin, hırsızlık olayının meydana geldiği inşaat alanında Gözetim ve Kontrol Hizmetleri Sözleşmesi kapsamında güvenlik hizmetini sağlayan davalı şirketten rücuen tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususundan kaynaklanmaktadır.
Dava dilekçesi ekinde sunulan İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi’nin incelenmesinde; başlangıç tarihinin 13/11/2016 olduğu, bitiş tarihinin 31/03/2019 olduğu, Riziko adresinin “… Mah. … Cezaevi arazisi ve çevresi daire … Pafta … Parsel-Bayrampa/İstanbul” olduğu, Riziko Bilgileri bömünde Sigortalının “…” Müteahhit ve sigorta ettirenin “… Sanayi ve Ticaret A.Ş.” olarak düzenlendiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ekinde sunulan dekont suretinin incelenmesinden; davacı sigırta şirekti tarafından 16/04/2019 tarihinde dava dışı sigortalı … İnş. San. Ve Tic. A.Ş.’ye hasar ödemesi açıklaması ile 44.075,84-TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Dava dilekçesi ekinde sunulan 24/01/2017 tarihli Gözetim ve Kontrol Hizmetleri Sözleşmesi’nin incelenmesinde; Hizmet alanın dava dışı sigortalı … San. Ve Tic. A.Ş. olduğu, hizmet verenin davalı şirket olduğu, sözleşme konusunun “Hizmet alanın faaliyette bulunduğu İstanbul İli, … İlçesi, … Mah. alana ilişkin … Uygulaması adresindeki tesislerinin, çevre ve alanlarının kontrolü, gözetim hizmetinin sağlanması için tüm gerekli işlemlerin yerine getirilmesi” olarak düzenlendiği, sözleşmenin 3.6 maddesinde “Hizmet verilen alan dahilinde ve hizmet süresi içinde olmak üzere hizmet veren personelinin adli makamlarca kanıtlanmış kasıt, kusur ve ihmalinden kaynaklanan ve/veya bunların 3. Şahıs vasfındaki gerçek ve tüzel kişilere gerçekleştirmiş olduğu haksız fiil ve hukuka aykırı eylemlerinden doğan her türlü zarar ve ziyan ve tazmininden hizmet verenin sorumlu olacağının” düzenlendiği, sözleşme süresinin 26/01/2017-26/01/2018 olarak düzenlendiği anlaşılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/… soruşturma sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesinde; 23/10/2017 tarihinde … ilçesi … Bölge inşaat sahası içerisinde bulunan depo kısmında meydan gelen hırsızlık olayına ilişkin soruşturma başlatıldığı, … Polis Merkezi Amirliği’nin 2018/… suç nolu dosyası ile tahkikatın yapıldığı, hırsızlık olayına ilişkin müşteki ve tanık beyanlarının alındığı, hırsızlık olayının meydana geldiği adreste özel güvenlik görevlisi olarak görev yapan tanık Veysi Bulut’un hırsızlık olayını doğrular mahiyette beyanda bulunduğu, müştekiler tarafından olay tarihinde düzenlenen çalınan malzemelere ilişkin tutanak ve faturaların soruşturma dosyasına sunulduğu, şüphelinin meçhul olduğu, 18/10/2018 tarihli daimi arama kararının verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tanığı … talimat mahkemesindeki duruşmada özetle;”Hırsızlığın gerçekleşmiş olduğu …ta muhasebeci olarak çalıştığını, olay tarihinde inşaatın henüz yapım aşamasında olduğunu, 23 Ekim sabah 07:30-08:00 gibi hırsızlık olayının gerçekleştiğini firmada çalışan görevlilerden duyduğunu, depoya girildiğini söylediklerini, …ın deposunun olduğu yere gittiğini, asma kilitlerin kırılmış olduğunu, içeride malzemelerin eksik olduğunu, o esnada polisin de gelmiş olduğunu, sürekli şantiyede kaldığını, güvenlik firmalarının bulunduğunu, firmanın isminin … firması olduğunu, bu firmanın 7/24 güvenlik hizmetinden sorumlu olduğunu, şantiyenin iki giriş noktası bulunduğunu, bu iki giriş noktasında güvenlik elemanları bulunduğunu, giriş çıkışı kontrol ettiklerini, girişte kiminle görüşmek istendiği bildirilip ona göre geçiş yapıldığını, ancak güvenlik elemanlarının devriye yaptıklarını hiç görmediğini, hırsızların kapıdan nasıl geçiş yaptıklarını bilmediğini, olay anına şahit olmadığını, … firmasının haberi olmadan içeri herhangi bir giriş yapılamadığını, aksi durumda zaten içeri kendilerine bilgi verildiğini, güvenlikten bu firmanın sorumlu olduğunu, gece vakti yapılan giriş çıkışla ilgili bilgi verilip verilmediği konusunda bilgisi olmadığını, işten çıkarma konusunda bilgisi olmadığını, sadece duyumu bulunduğunu, bu olaydan dolayı bir kişinin işten çıkarılmış olduğunu, saat 05:00 ile 07:00 arasında normal şartlarda güvenlikten geçerek bir aracın inşaat alanına giremeyeceğini, beyan ettiği görülmüştür.
Genel güvenlik ve olay yeri inceleme uzmanı … , İnşaat Mühendisi … , Sigorta uzmanı … tarafından düzenlenen 07.08.2021 tarihli heyet raporunda özetle; “Davalı … A.Ş.’nin, hırsızlık olayının oluşumunda %75(Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, dava dışı … Sanayi ve Ticaret Limited şirketinin ise bu hırsızlık olayının meydana gelmesinde %25(Yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, sigortalı yüklenici ve taşeronların sundukları faturalara göre, hasar miktarı KDV hariç olmak üzere Ekspertiz raporu’nda muafiyet dahil 146.919,47-TL olarak belirlenmiş olduğunu, bu miktarın %30 u olan 44.075,84-TL’nin 16.04.2019 tarihinde davacı tarafından sigortalı …’e ödenmiş olduğunu, sayın Mahkemece ekspertiz raporuna uyulmasına karar verilmesi halinde davacı … Sigorta’nın, davalı …’ den % 75 kusur oranınca 33.056,88-TL’yi 16.04.2019 ödeme tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte talep edebileceği, davacı sigorta şirketinin TTK 1472 madde kapsamında sigortalısının haklarına halef olduğu,” yönünde görüş beyan etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 09/12/2021 tarihli ek raporda özetle; “Dosya içerisinde dilekçeler olay tutanağı, taraflar arasında tanzimle imzalanmış sözleşme, ve ifadeler, Ekspertiz raporu, fotoğraflar, duruşma tutanakları ayrıca yetersiz olmakla birlikte 1 adet cd görüntüleri ışığında anlaşılan; Olay yeri İstanbul ili … ilçesi, meskûn mahal bünyesindeki, … Bölge İnşaat Sahası içerisinde konuşlandırılmış, olay tarihinde etrafı saç plakalarla çevrili olup, Davalı … A.Ş.’nin “gözetim ve kontrol sorumluluğundaki iki giriş ve çıkış kapısı bulunan ancak hırsızlık risklerine karşı alınması gereken caydırıcı önlemleri yetersiz olmakla birlikte (Kilit, kamera, CCTV güvenlik izleme sistemi, vb.) Özel Güvenlik yönünden ayıplı hizmet nezdindeki bahse konu şantiye içerisine muhkem olmaktan uzak şekliyle konuşlandırılmış, etrafı saç levha ile çevrili ve iç içe girmiş iki deponun saç kapısının basit asma kilit halklarının demir makas ile kolayca kesilerek açılmak suretiyle, içerisindeki bir kısım inşaat malzemesi emtianın çalındığı hırsızlık olayının söz konusu olduğu,
Mevcut tüm bilgi ve belge göre 23/10/2017 günü 06.00-07.00 saatleri arasında İstanbul ili … ilçesi … mahallesi içerisinde konuşlandırılmış, dava dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. firmasına ait olan, muhafaza tedbirleri yönünden yeterli muhkemlikte olmamakla birlikte, davalı … A.Ş.’nin gözetim ve kontrolündeki inşaat şantiyesi içerisindeki ancak olması gereken gözetim ve kontrol hizmetinden mahrum vaziyette duran deponun kapı kilidinin akabinde bu depo içerisine yine tahsis edilmiş küçük deponun yine aynı şekildeki basit olan asma kapı kilidinin asılı olduğu halka kısımlarından demir makas ile kesilip kapılarının açılması suretiyle her iki deponun içerisinde bulunan bir kısım inşaat malzemesi emtianın çalındığı, hırsızlık olayı meydana geldiğinin anlaşıldığı,
Bu hırsızlık olayının meydana gelmesinde; davalı … A.Ş.’nin, Yukarıda özetle dökümlenen mevcut sözleşmenin 1.2. Maddesindeki “hizmet veren iş bu sözleşme uyarınca hizmet alan’ın faaliyette bulunduğu İstanbul ili, … ilçesi, … mahallesi rezerv alana ilişkin kentsel dönüşüm uygulaması adresindeki tesislerinin, çevre ve alanlarının kontrolü, gözetim hizmetinin sağlanması için tüm gerekli işlemleri yerine getirecektir.” şeklindeki kuralını ihlâl etmiş olduğu, %75(yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu bulunduğu,
Dava Dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin ise, bahse konu olay yeri şantiye içerisine tahsis ettiği etrafı sac ile çevrili iç içe olan iki depoyu, basit asma kapı kilitlerinin halka kısımlarından kimliği belirsiz kişi yada kişilerce kesilerek, kapıları açılıp, içerisindeki bir kısım inşaat malzemesi emtianın kolayca hırsızlanmasına sebebiyet verdiği hasebiyle, müterafik olmak üzere, %25(yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu bulunduğu kanaatine varıldığı,
Zarar ve ziyan yönünden inceleme ve değerlendirmede; Meydana gelen hırsızlık olayı sonrasında mağdur şirketlerin ilgililerinin Polis Merkezinde ve savcılıkta ifade vermiş, çalınan malların listesini sunmuş oldukları, Sigortalı …ın uğradığı zarar ziyanın Ekspertiz Raporu ile tespit edilmiş olduğu, … firması tarafından hazırlanan 20.12.2017 tarihli Ekspertiz Raporu”nda özetle: 23.10.2017 tarihinde saat 05,45 – 07,00 saatleri arasında anılan şantiye alanından Yüklenici … şirketine ait 4, alt yüklenicilere ait 5 depodan malzeme çalındığı, şantiye alanının 7/24 gözlendiği, ancak hırsızlığın kimler tarafından yapıldığının belirlenemediği, depolarda malzeme giriş-çıkış kaydının tutulmadığının öğrenildiği, sigortalının çalınan malzemelerin alış faturalarını ileterek talepte bulunduğunu, talebin KDV dahil yapıldığı, malzemelerin alış faturalarına göre eskime tenzilatının uygulandığı, davacı … Sigorta ile Sigortalı … arasında Ekspertiz raporunda belirlenen miktar üzerinden mutabakat sağlanmış, davacı Halk Sigorta 16.04.2019 tarihinde sigortalının banka hesabına 44.075,84 TL havale yapılmış olduğu, ekspertiz raporunda da beyan edildiği üzere hasar miktarı, Sigortalı Yüklenici ve taşeronların bildirdikleri faturalar esas alınarak belirlenmiş olduğu, Malzemelerin alım fiyatlarından uygun miktarda indirim yapılarak sonuca gidilmiş olduğu, fatura fiyatlarına göre hareket edilmesinin uygun olacağı kanısına varıldığı, Ekspertiz tarafından tespit edilen hasar tutarının Sigortalı tarafından da kabul edildiği, raporda kullanım süresine uygun olarak fiyatlarda eskime payı düşülmüş olduğu, yapılan işlemin uygun olduğu, kusur oranına göre davacı Halk Sigortanın, davalı … den %75 x 44.075,84 TL = 33.056,88-TL talep edebileceği sonucuna varıldığı, davacı sigorta şirketi meydana gelen hasar neticesinde, … firmasına ekspertiz incelemesi yaptırmış ve 20/12/2017 tarihli … sayılı ekspertiz raporu ile zarar poliçede bulunan muafiyet tenzilinde sonra 146.919,47TL olarak belirlenmiş ve … Sigorta AŞ.’nin %30 payı 44.075,84TL olarak belirlenmiş olduğu, Davacı … Sigorta AŞ. tarafından 16.04.2019 tarihinde … AŞ.’ne 44.075,84-TL ödenmiş olup ödeme dekontunun dosyada mübrez olduğu, davacı … Sigorta A.Ş. TTK 1472 madde kapsamında, ödediği tazminat uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu” tespit edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen soruşturma dosyası, düzenlenen bilirkişi heyet raporu, ek rapor ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; 23/10/2017 tarihinde sigortalı iş yerinde (inşaat şantiyesinde) meydana gelen hırsızlık dolayısıyla oluşan zarar nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına poliçe kapsamında 16/04/2019 tarihinde 44.075,84-TL ödeme yapıldığı, TTK 1472 maddesindeki halefiyet ilkesi gereği sigortacının ödediği tazminat uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, dava dışı sigortalı ile davalı şirket arasında düzenlenen 24/01/2017 tarihli sözleşme gereği hırsızlığın meydana geldiği yerde olay tarihinde gözetim ve kontrol yükümlülüğünün davalı şirkete ait olduğu, tazminat ödemesine dayanak eksper raporu düzenlenirken soruşturma dosyasındaki olay tarihinde alınan ifade tutanakları ve tespit tutanaklarının esas alındığı görülmüş, Mahkememizce alınan heyet raporu ve ek raporunda meydana gelen hırsızlık olayında davalı şirketin kusurunun %75 olarak tespit edildiği, çalınan malzemelerin sigortalı yüklenici ve taşeronların bildirdikleri faturalar esas alınarak belirlenmiş olduğu, malzemelerin alım fiyatlarından uygun miktarda indirim yapılarak sonuca gidilmiş olduğu, raporda kullanım süresine uygun olarak fiyatlarda eskime payının düşülmüş olduğu, yapılan eksper işleminin uygun olduğu, kusur oranına göre davacı … Sigortanın, davalı …’den %75×44.075,84 TL = 33.056,88-TL talep edebileceği tespit edilmiş olup, bu yönde düzenlenen bilirkişi heyet raporunun ve ek raporun denetime ve kanaat edinmeye elverişli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınarak oluşan vicdani kanıya göre davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; 33.056,88-TL’nin 16/04/2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; 33.056,88-TL’nin 16/04/2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 2.258,11-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 985,53-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.272,58-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,-
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL üzerinden kabul/ret oranına göre hesaplanan 990,00-TL’nin davalıdan, 330,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 985,53-TL peşin ve 44,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.029,93-TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 248,60-TL posta gideri, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 35,00-TL tanık ücreti olmak üzere toplam 2.533,60-TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre %75’ini tekabül eden 1.900,20-TL’nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 01/02/2022

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.