Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/56 E. 2019/3 K. 06.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/56 Esas
KARAR NO : 2019/3

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 06/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği 04/09/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; dava Menfi Tespit davası olması sebebi ile ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 21/03/2019 karar tarihli, 2019/521 esas, 2019/423 karar no’lu kararı uyarınca “Menfi Tespit davalarında arabuluculuk yoluna başvurmaya gerek yoktur.” gerekçesi ile arabuluculuk kanun yoluna başvurulmadığını, müvekkili ile davalı şirket yetkilileri ile belirli bir samimiyeti olduğu için 04/07/2014 düzenleme tarihli, 10/05/2016 tarihli ödeme tarihli, 500.000,00-TL bedelli senedi “Hatır Senedi” olarak verildiğini, müvekkilinin bu senet nedeni ile davalı şirket ile hiç bir ticari ilişkisi olmadığını, davalı şirket müvekkil tarafından verilen hatır senedini, … 13. İstanbul Müdürlüğü’nün 27/03/2018 tarih, … esas sayılı takip dosyasında ” 137.937,00-TL’lik kısmı için” müvekkil aleyhine icra takibi başlattığını, bu takibin kesinleştiğini, talep dilekçesinde asıl alacak, işlemiş faiz ve komisyon dışında açıklama baabından hiç bir izahat yapılmadığını, takip tarihi (27.03.2018) itibari ile toplam 186.904,28-TL için takibe geçildiğini, bu da davalı, müvekkilinden aldığı hatır senedini ticari ilişkisi nedeni ile almış olduğu hatır senediymiş gibi icraya koyduğunu, davalı anonim şirket olduğunu, TTK 66. Madde gereğince bu senedin davalının ticari defterinde kaydının olması yasal zorunluluk olduğunu, bir şirketin ticari defter ve kayıtları ihtilafın çözümünde, şirketin lehine delil olarak kullanılması olağan ve normal bir durum olduğunu, aynı şekilde bir şirketin ticari ve defter kayıtlarında tutulması veya bulundurulması zorunlu bir kaydı tutmamış veya bulundurmamış olması o şirket aleyhine ihtilafın çözümünde delil olarak kullanılabileceğini, bu konuda çok sayıda Yargıtay kararı olduğunu beyanla, 10.05.2016 ödeme tarihli 500.000,00 TL bedelli kambiyo senedi nedeni ile müvekkili davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespitini, kambiyo senedinin 137.937,00 TL kısmı için … 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında 27.03.2018 tarihi itibarı ile toplam 186.904,28 TL7lik haciz işlemi başlatıldığından, bu haciz işlemine konu borcun miktarı kadar müvekkilin davalıya bir borcunun olmadığının tespitini, %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalından tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalı aleyhine açılan senede dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK 137 ve devam maddeleri gereğince dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir. Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. HMK 138.maddesi gerekçesinde de belirtildiği üzere yargılamada usule ilişkin iddia ve savunma sebeplerinin hallinden sonra işin esasına girilerek uyuşmazlık çözümlenir. Usule ilişkin hususlar ya dava şartıdır ya ilk itiraz niteliğindedir. Usule ilişkin hususlar şekli nitelik taşıdığından yargılamanın başında dosya üzerinden de incelenerek karar bağlanabilir. Ancak Mahkeme kararını vermek için tarafların dinlenmesine ihtiyaç duyuyorsa bunu da tahkikat aşamasında değil ön inceleme oturumunda yapacaktır. Aynı husus Yasanın 140/1.maddesinde de belirtilmiş olup ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verebilmek için hakimin gerekli gördüğü takdirde tarafları dinleyebileceği hükme bağlanmıştır.
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A-1 maddesinde; bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu hükmü getirilmiştir.
Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir beyan bulunmadığı gibi dava dilekçesine arabuluculuk anlaşamama tutanağının eklenmediği, buna göre arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açıldığı, dava menfi tespit davası olup temelinde taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinden kaynaklı ihtilaf olması nedeniyle TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu davalardan olduğu, bu nedenle dava şartının bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN, TTK’nın 5/A-1, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 2.355,62 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 2.311,22 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinden davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 06/09/2019

Başkan …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Katip …
e-imza*
*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.