Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/55 E. 2020/583 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/55 Esas
KARAR NO : 2020/583

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 12/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize sunduğu 04/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 08/08/2019 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısı yapıldığını, müvekkilinin tüm gündem maddelerine muhalefet şerhi koyduğunu, toplantı duyurusunun Sermaye Piyasa Kurulu’nun (II.17.1) sayılı kurumsal yönetim tebliğ’inin 1.3.1. no’lu kurumsal yönetim ilkelerine uygun şekilde yapılmadığını, 3, 4 ve 5 no’lu gündem maddelerine geçilmeden cevaplanmasını istemiş oldukları sorunlarının cevaplanmadan toplantıya devam edildiğini, genel kurul toplantısında kabul edilen tüm gündem maddelerin usul ve hukuka aykırı şekilde alındığını ve iptali gerektiğini, davalının kötüniyetli davranarak kanuna aykırı şekilde kararlar alındığını, dava konusu genel kurul kararlarının yürütmenin geri bırakılması kararı verilmesi talebi hakkındaki açıklamalarını beyanla işbu yargılama sonucunda verilecek hüküm kesinleşinceye kadar ileride doğması muhtemel telafisi imkansız zararların önlenmesi amacı ile dava konusu genel kurul kararlarının yürütülmesinin tedbiren yürütmenin geri bırakılması yönünden tedbir kararı verilmesini, 08.08.2019 tarihli olağan genel kurul toplantısının, olağan genel kurul toplantısının TTK ve SPK mevzuatında belirlenen usulere aykırı bir şekilde yapılmış olması nedeniyle söz konusu genel kurulun ve iş bu genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptaline, 08.08.2019 tarihli olağan genel kurul toplantısının tümünün iptal edilmemesi halinde, müvekkil şirketçe olumsuz oy kullanılarak muhalefet ettiği ve aleyhine olacak şekilde kabulüne karar verilen gündem maddelerinin olağan genel kurul toplantısının kanunda belirlenen usulere aykırı olması nedeniyle iptaline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize sunduğu 09/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu davası ile kötü niyetli olduğunu, 08.08.209 tarihli olağan genel kurul toplantısının SPK tebliğine ve kanuna uygun şekilde yapıldığını, müvekkilinin cevaplarını şirket sitesinde ve …’ta kamuya duyurduğunu, davacıların iddialarının aksine genel kurul toplantı ilanı kurumsal yönetim ilkelerinin 1.3.1 maddesine uygun şekilde internet sitesi ve kapta ilan edildiğini ve toplantı ile ilgili gerekli açıklamalar yapıldığını, halihazırda devam eden yargılama olmasına rağmen aleyhe delil oluşturduğunu ve şirketlerin olağan işleyişine engel olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin seçimi hakkındaki muhalefet şerhi haksız ve dayanaksız olduğunu, davacıların kötü niyetli olarak bütün kararlara ve gündem maddelerine olduğu gibi yönetim kurulu üyelerinin ibrasına da ret oyu verdiğini, kar dağılımına ilişkin bilgi ve açıklama davet ilanı ile birlikte bulunan dokümanda yer almakla birlikte usule uygun şekilde duyurulduğunu, huzur hakkının mecburi olduğunu, bağımsız denetçi tarafından hazırlanan denetim raporu 2018 yılına ilişkin olup davacının hisse sahip olduğu döneme ait olmadığını, bağış sınırının belirlenmesi toplantının gündem maddesi olup üst limitin belirlenmesi ve bildirilmesi zorunluluk arz etmekte olduğunu, 08.08.2019 tarihli genel kurul toplantısında usulüne uygun şekilde yönetim kurulu üyelerine TTK gereğince yetki verildiğini, davacıların iddalarının mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu beyanla öncelikle davacıların pay sahibi olduğu olup olmadığı ve hisse satın alma tarihleri sorularak hisse payının devam etmemesi halinde davanın husumetten reddine, davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, kötü niyetli davacıların davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine hükmedilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları, finansal durum tabloları,…A.Ş. 08/08/2019 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağı ve hazirun cetveli, İstanbul Ticaret Odası kayıtları, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi kayıtları, Merkezi Kayıt Kuruluşu hesap raporları, İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin… Esas, … Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı …T.A.Ş. tarafından davalılar…A. Ş., … ve … aleyhine tasarrufun iptali talebiyle dava açılmış, İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilen İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… E., … K. Sayılı dosyası kapsamında, davacı … A. Ş. tarafından davalılar … A. Ş., …ve … aleyhine açılan tasarrufun iptali davasının asıl ve birleşen dava yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişiler …, Doç. Dr… ile Dr. … tarafından sunulan 22/05/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı talepleri bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu davalı şirketin 08.08.2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali şartlarının oluşmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler …, Doç. Dr. …ile Dr….tarafından sunulan 01/10/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı yanın kök rapora karşı beyan ve itirazlarının incelenmesi neticesinde, kök raporda yer verilen görüş ve kanaat aynen muhafaza edildiği bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı şirketler tarafından davalı şirketin 08/09/2019 tarihli genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça davalı şirketin 08/09/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptaline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı tarafça 08/09/2019 tarihli genel kurul kararının iptalini gerektiren bir neden bulunmadığını, kararların usul ve yasaya uygun olduğunu bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirketin Ticaret sicil kayıtları, dava konusu genel kurul toplantı tutanakları dosyaya celp edilerek incelenmiştir.
Davalı şirketin Ticaret Sicil kayıtlarının incelenmesinde; davalı şirketin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı …A.Ş. ünvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Şişli/ İstanbul olduğu, buna göre Mahkememizin yetkili olduğu, şirketin son tescilinin 03/09/2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf davalı şirketin 08/09/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan ve iptali talep edilen kararların şirket esas sözleşmesine, usul ve yasaya uygun olup, olmadığına ilişkindir.
Dava konusu ihtilafa ilişkin TTK’da Genel kurul kararlarının iptali başlığı altında belirtilen düzenlemelere bakılacak olursa;
TTK 445. maddesinde; İptal sebepleri ; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
TTK 446. maddesinde ise İptal davası açabilecek kişiler ; ” (1) a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, c) Yönetim kurulu, d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir. ” şeklinde belirtilmiştir.
Davacılar tarafından iptal davasının 3 aylık yasal süresinde açıldığı, dava konusu kararlara muhalif olma şartının genel kurul toplantı gündeminin tüm maddelerine istinaden alınan kararlar açısından toplantı tutanağındaki muhalefet şerhi ile sağlandığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; Davacı talepleri bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu davalı şirketin 08/08/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali şartlarının oluşmadığı bildirilmiştir.
Davacı tarafça davalı şirketin 08/09/2019 tarihli genel kurul toplantısına çağrının usulüne uygun yapılmadığı, ve toplantıda alınan kararların usul ve yasaya aykırı şekilde alındığından bahisle tüm genel kurul kararlarının iptaline yönelik dava açmış ise de; davalı şirket tarafından 08/09/2019 tarihli genel kurul çağrısının usul ve yasaya uygun şekilde yapıldığı, dava konusu 08/09/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısının 1. gündem maddesinin toplantı başkanı seçimine ilişkin olduğu, 2. Gündem maddesinin toplantı başkanlığının toplantı tutanağını ve hazirun cetvelini imzalamaya yetkili kılınmasına ilişkin olduğu, 3. gündem maddesinin 2018 yılı hesap dönemine ait yönetim kurulu faaliyet raporunun kamuyu aydınlatma platformunda ve şirket web sitesinde yayınlandığından okunmamasına, faaliyet raporunun kabulü ve onaylanmasına ilişkin olduğu, 4. gündem maddesinin bağımsız denetim raporunun kamuyu aydınlatma platformunda ve şirket web sitesinde yayınlandığından okunmamasına, bağımsız denetim raporunun kabulü ve onaylanmasına ilişkin olduğu, 5. gündem maddesinin 2018 yılı hesap dönemine ait finansal tabloların kamuyu aydınlatma platformunda ve şirket web sitesinde yayınlandığından okunmamasına, finansal tabloların kabulü ve onaylanmasına ilişkin olduğu, 6. Gündem maddesinin boşalan yönetim kurulu üyeliğine atanan İlker Canözer’in yönetim kurulu üyeliğinin onaylanmasına ilişkin olduğu, 7. gündem maddesinin yönetim kurulu üyelerinin 2018 yılı faaliyet ve hesaplarından dolayı ayrı ayrı ibrasına ilişkin olduğu, 8. gündem maddesinin 2018 yılı hesap döneminde kar edilmemesinden kar dağıtımı yapılmamasına ilişkin olduğu, 9. gündem maddesinin yönetim kurulu üyelerine verilecek huzur hakkına ilişkin olduğu, 10. gündem maddesinin 2019 yılı hesap dönemi için bağımsız denetim kuruluşu seçimi ve 2018 hesap yılı için bağımsız denetim kuruluşuna ücret ödenmesini ilişkin olduğu, 11. gündem maddesinin 2019 yılı şirketçe yapılacak bağış üst sınırına ilişkin olduğu, 12. gündem maddesinin yönetim kurulu üyelerine TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereğince izin verilmesine ilişkin olduğu, oylama yapılan ilk 12 gündem maddesinin davacı hissedar şirketlerin red oyuna karşı oy çoğunluğuyla kabul edildiği, 13,14,15 numaralı gündem maddelerinin ise pay sahiplerine bilgi verilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, dava konusu oylama yapılan tüm genel kurul kararlarının toplantı ve karar yeter sayılarına uygun şekilde oy çoğunluğuyla alındığı, alınan kararların Genel Kurulun takdirinde bulunduğu, kararlarda TTK 445. maddesi kapsamında kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı bir hal olmadığı bu haliyle dava konusu genel kurul kararlarının ve iptalini gerektirir bir hususun bulunmadığı, İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı davasının reddedilmesi nedeniyle de davalı şirketin mali tablolarında bir değişiklik gerçekleşmediği açık olup düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bilirkişi heyet raporu ile dava konusu genel kurul kararlarının iptal şartlarının bulunmadığı tespit edilmekle, dava konusu Genel Kurul kararlarının geçerli olduğu, mutlak batıl olduğuna veya iptaline karar verilmesini gerektirecek her hangi bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacılar tarafından açılan DAVANIN REDDİNE,
2- Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 54,40-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 10,00-TL karar harcının davacılardan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacılar tarafından yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan maktu 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının davacı tarafa resen iadesine,
Dair; davacılar vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/11/2020

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.