Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/54 E. 2021/410 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/54 Esas
KARAR NO : 2021/410

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 25/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı borçlu …Ltd. Şti. arasında faktoring sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeyi … yetkilisi tacir … müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, Faktoring sözleşmesi çerçevesinde şirket lehine ön ödeme yoluyla finansman sağlandığını,Faktoring sözleşmesi hükümlerinin ihlal edilmesi ve ödeme vasıtası olarak müvekkili şirkete ciro ve temlik edilen çeklerin ibrazında karşılıksız çıkması, mali durumunun kredibilitesinin bozulması nedeniyle, davalı-borçlunun hesabı müvekkili şirket tarafından kat edildiği ve borçlulara Beyoğlu … Noterliğinden 22/11/2018 tarih, … yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek borcun ödemesi ihtar edilmiş, ihtarnamenin …Beton şirketine 26.11.2018 tarihinde, …’e 24.11.2018 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen borç ödenmediğini, yukarıda belirtilen ihtarnameye konu borcun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından genel haciz yolu ile icra takibi başlatılmış ödeme emri tebliğe çıkarılmış, davalı borçlu yetkiye, dayanak belgeye ve gerçek ve mevcut bir alacak olmadığı ve mükerrer takip başlatıldığı gerekçesiyle borca, faize, ferilerine itiraz ettiğini, itiraz konusu icra takibinin … Beton şirketi yönünden İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile mükerrer takip başlatıldığı iddia edilmişse de icra dosyalarının incelenmesi ile borç dayanaklarının farklı olduğu görüleceğini, şöyle ki; bahsi geçen takiplerden İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasına konu borç, davalı-borçlu…Beton’dan ödeme vasıtası olarak alınan, keşidecisi …Ltd. Şti. Olan … nolu çek borcu olduğunu, işbu dava konusu itirazın yapıldığı İstanbul … İcra Müdürlüğü …Esas sayılı icra dosyasına konu borç ise müvekkili şirket ile taraflar arasında imzalanan faktoring sözleşmesinin feshedilmesi ve hesabın katedilmesi ile doğan cari hesap alacağı olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyası, İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla açılmış olup mükerrer takip başlatıldığı iddiası yerinde olmadığını, müvekkil şirket kayıtları ve ilgili icra dosyalarının incelenmesiyle itirazların yerinde olmadığının görüleceğini, açıklanan nedenlerle; itirazın iptaline, takibin devamına,yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, davalıların icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilleri … ve … hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibinde taraflarınca süresinde borca itiraz edilmiş olup, takibin durması neticesinde alacaklı vekilince itirazın iptaline yönelik huzurda ki işbu dava açıldığını, davacı vekilince müvekkil …’in müteselsil olarak borçlu olduğu iddia edilen faktoring sözleşmesi kapsamında her iki davalı müvekkilden, dava konusu itirazın iptaline takibin devamına vakalet ücreti ve yargılama giderleri ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava edildiğini, iş bu dava haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini, şöyle ki; davacı ile davalı müvekkilleri arasında imzalandığı iddia edilen ve borç kaynağı olarak gösterilen sözleşme örneği dava dilekçesi ekinde kendilerine gönderilmediğini ve
sözleşmenin müvekkilleri tarafından imzalanıp imzalanmadığının tespitinin yapılamadığını, davalı müvekkil şirket tarfından ciro edilerek davacı şirkete keşide edilen … Sanayi Şubesinin … numaralı 20.10.2018 keşide tarihli 130.000 TL bedelli çek, davacı tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında takibe konulmuş olup, davacının davasına konu İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından faktoring sözleşmesine istinaden talep edilen, işbu alacak esasen aynı alacaklar olduğunu, borcun kaynağı olarak bahsedilen sözleşmede hüküm altına aldığı belirtilen 208.640,00 TL’lik borcun kaynağı olarak gösterilen sözleşmede bu hususa ilişkin herhangi bir hüküm bulunup bulunmadığı taraflarınca sözleşme incelenemediğinden tespit edilemediğini, davalı müvekkili … ile davacı şirket arasında imzalandığı iddia edilen ancak taraflarına gönderilmeyen kefalet sözleşmesinin bir an varlığı kabul edilse bile, taraflar arasında imzalanan işbu sözleşmenin kefaletler için uygulanması gereken belirlilik ilkesine haiz olup olmadığı bilinmediğini, kefaletin verildiği anda borcun belirli ya da belirlenebilir olması gerektiği, kefalet sözleşmelerindeki belirlilik ilkesi uyarınca kefil olunan açısından, belirli yani ferdileştirilmiş bir borcun varlığının gerektiği, kefilin yalnızca kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile bağlı olduğu belirlilik ilkesinin gereği olduğunu, bilindiği üzere belirsiz alacak için kefalet sözleşmesi kurulması mümkün olmadığını, davacı tarafından talep edilen ve cari hesap dökümünde hesap kat ihtarnamesinde belirtilen 80.240,00 TL’lik borç kaydı, hiçbir surette belgelendirilmemiş ve borç kaynağı bildirilmediğini, bu nedenle kaynağı bilinmeyen ve belgelendirilemeyen alacağın davacı tarafından talep edilmesi M.K 2. maddesi uyarınca iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, takip talebinde davacı vekilince talep edilen faiz faiş miktarda olduğu ve yukarı da açıklanan tüm bu sebeplerden ötürü davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
CEVABA CEVAP:Davacı vekilinin mahkememize verdiği cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı, söz konusu davaya konu olan icra takibine dayanak sözleşme kapsamında borcu olup olmadığını bilmediğini ve takibin mükerrer olarak başlatıldığını iddia ettiğini, davalılar, müvekkil şirket tarafından yapılan sözleşme uyarınca 130.000,00 TL bedelli çeke ilişkin icra takibi başlatıldığını ve bu alacak ile faktoring sözleşmesi alacağının aynı olduğunu belirtmek suretiyle taraflar arasında faktoring sözleşmesi imzalanmış olduğu ve tarafların bu husus hakkında bilgileri olduğu hususunu ikrar ettiğini, Kaldı ki, borçlulara keşide edilen ihtarnamede ve ödeme emrinde de borcun kaynağı bildirilmiş, Faktoring sözleşmesi davalı-borçlular tarafından imzalanmış olup imza incelemesi yapılması halinde işbu hususun ortaya çıkacağını, itiraz konusu icra takibinin … Beton şirketi yönünden İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile mükerrer takip başlatıldığı iddia edilmişse de icra dosyalarının incelenmesi ile borç dayanaklarının farklı olduğu görüleceğini, Şöyle ki; Bahsi geçen takiplerden İstanbul … İcra Müdürlüğü …Esas sayılı icra dosyasına konu borç, davalı-borçlu … Beton’dan ödeme vasıtası olarak alınan, keşidecisi … Ltd. Şti. Olan … nolu çek borcu olduğunu, işbu dava konusu itirazın yapıldığı İstanbul … İcra Müdürlüğü… Esas sayılı icra dosyasına konu borç ise müvekkil şirket ile taraflar arasında imzalanan faktoring sözleşmesinin feshedilmesi ve hesabın katedilmesi ile … cari hesap alacağı olduğunu, İstanbul… İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyası, İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla açılmış olup bu husus takip talebinde de açıkça belirtildiğini, mükerrer takip başlatıldığı iddiasının yerinde olmadığını. müvekkil şirket kayıtları ve ilgili icra dosyalarının incelenmesiyle itirazların yerinde olmadığının görüleceğini, dava dilekçelerinin ekinde sundukları sözleşmeden açıkça görüleceği üzere, davalı kefil …’ce kefaletin türü, azami kefalet tutarı, kefalet tarihi, müteselisl kefil olma iradesini el yazısı ile belirtilerek imzalandığını, ayrıca davalı kefil tarafından kefil kabul beyanı da el yazısı ile imzalanmış olup dava dilekçelerinin ekinde de sunulduğunu, davalının bu iddiasının da mesnetsiz olduğunu, müvekkilce söz konusu borç kaynağı faktoring sözleşmesi ve cari hesap kayıtları takipte ve huzurdaki davada sunulmuş olup, davalıların borcun kaynağına ilişkin hukuki olarak bilgilendirildiğini, işbu belgeler borcun kaynağını teşkil etmekte olup, başkaca bir belge sunulmasına gerek bulunmadığını, müvekkilce talep edilen faiz miktarı hukuka uygun olduğunu, davalıların iddiası aksine bileşik faiz talep edilmiş değildir; davalılardan %18 akdi ve %54 oranında temerrüt faizi talep edildiğini, davalı–borçlu tarafın itirazları mesnetsiz olup, dava sürecinde yapılacak keşif, bilirkişi incelemesinde de bu durum ortaya çıkacağını, Davalı-borçlular, hakkında yapılan icra takibini durdurarak müvekkilin alacağına kavuşmasını geciktirmek amacıyla haksız ve kötüniyetli olarak işbu itirazın yapıldığını, tüm bu hususlar uyarınca davalıların iddialarını reddine ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğü…esas sayılı icra dosyası, İstanbul … İcra Müdürlüğü… esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son tutanağı aslı, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları, Beyoğlu … Noterliğinden 22/11/2018 tarih, … yevmiye nolu ihtarname sureti ve tebliğ şerhleri, 08/12/2018 tarihli factoring sözleşmesi, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre;Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafından davalı borçlular aleyhine açılan factoring sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili; avalılar tarafından factoring sözleşme hükümlerinin ihlal edilmesi ve temlik edilen çeklerin karşılıksız çıkması ve mali durumun kredibiltesinin bozulması nedeniyle kat edildiğini, davalılara ihtarname gönderildiğini, tebliğ edildiğini ancak borcun ödenmediğini belirterek davalılar tarafından icra takibine yapılan haksız itirazın iptaline ve davalılar aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasıyla mükerrer takip yapıldığını, talep edilen alacakların aynı alacaklar olduğunu, kefalet sözleşmesini kabul etmediklerini, hesap kat ihtarnamesinde belirtilen alacağın belgelendirilmediğini, faizin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalılar/borçlular aleyhine 208.640,00 TL asıl alacak, 1.692,30 TL işlemiş faiz ve 445,89 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 210.778,19 TL borcun ödenmesi amacıyla 28/11/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçlulara çıkartılan ödeme emrinin 05/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların 07/12/2018 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı factoring şirketi ile davalı asıl borçlu …LTD.ŞTİ arasında 09.02.2018 tarihinde 2.000.000.00 TL limitli factoring sözleşmesi imzalandığı imzalanan sözleşme kapsamında davalı borçluya ödeme yapılması nedeniyle ticari bir ilişkinin doğduğu, diğer davalı …’in iş bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığından doğan borçtan 2.000.000.00 kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu, sözleşmede kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen ibarenin yazılı olduğu, davalı kefilin şirket ortağı olduğu bu nedenle eş rızasının gerekmediği anlaşıldığından kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu ve kefilin borçtan dolayı sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 12/10/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; “Davacı Şirketin 2018 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı faktöring kayıtlarına göre davacının davalıdan 80.240.00 TL ve 128.400.00 TL olmak üzere toplamda 208.640.00 TL alacaklı olduğu, sözleşmede Faktoring sözleşmesinin “Vl-Çeşitli Hükümler” başlıklı kısmının 7. maddesi gereği uygulanan faiz oranı …Bankası A.Ş.’nin mevzuat gereğince tespit ettiği kredi faiz oranlarından temerrüt tarihinde yürürlükte olan en yüksek kredi faiz oranına bu oranın %50’si ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden işletileceğinin kararlaştırıldığı, davacı banka tarafından fiilen uygulanan en yüksek faiz oranı sunulmadığı,bu nedenle KREDİ KARTLARI için TCMB tarafından deklere edilerek UYGULANMASI ZORUNLU OLAN VE FİİLEN UYGULANAN akdi faiz oranı uygulanması gerektiği düşüncesinden hareketle 01.10.2018 tarihinde TCMB tarafından deklere edilen akdi faiz oranı % 27 olup akdi faiz oranınnın %50 fazlası olan (27×1.50=40.50) % 40.50 temerrüt faiz oranı talep edebileceği,davacı bankanın da takip talebinde % 54 oranında temerrüt faizi talebinde bulunduğundan fazla talebinin yerinde olmadığı, temerrüdün 27/11/2018 tarihinde gerçekleştiği, davacı faize faiz işletilmememsi adına kat tarihi itibarı ile belirlemiş olduğu 208.640.00 TL anapara tutarını takip talebinde asıl alacak olarak kabul ettiği,davalının da yararına olan bu talep doğrultusunda 208.640.00 TL ye 20.11.2018 hesap kat tarihinden davalıların temerrüdlerinin takiple başlaması nedeniyle temerrüt/takip tarihine kadar % 19 akdi faiz, oranından yapılan hesaplamaya göre davacının davalılardan takip tarihi itibarı ile, 209.779.62 TL olarak alacaklı olduğu, borç tamamen öndeninceye kadar 208.640.00 TL asıl alacak üzerinden % 40.50 oranında temerrüt faizi istenebileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davalılar vekilinin bilirkişi raporuna itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 08/02/2021 tarihli ek rapora göre; “Davacının taraflar arasında imzalanan Faktorin sözleşmesinin 11.maddesine”FAKTÖR, alacağının teminâtını teşkil etmek üzere hangi tarihte verilmiş, tesis edilmiş olursa olsun bilcümle teminatları, rehinleri nakde tahvil ettirmek veya asıl borçluya müracaat etmek mecburiyetinde olmaksızın borcun ve ferilerinin tamamının tediyesini MÜŞTERİ’den, Türk Borçlar Kanunun’da öngörülen hallerde Müteselsil Kefillerden ayrı ayrı veya birlikte talep yetkisine sahiptir. Müteselsil Kefiller şahsen temin ve taahhüt ettikleri miktarların tamamından müteseisilen sorumludurlar.” dayanarak hesapları kat ettiği ve kat tarihi itibarı ile 208.640.00 TL alacaklı olduğu, davalılar vekilin itirazının değerlendirilmesinde … Sanayi Şubesinin… numaralı 20.10.2018 keşide tarihli 130.000 TL bedelli çek. davacı tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takibe konulmuş olup itirazının yerinde olduğu, dolayısıyla davacının 208.640.00-128.400= 80.240.00 TL alacaklı olduğu, ayrıca senet sebepden mücerret olup davacı her iki takip talebini de tahsilde tekerrür almamak kaydı ile başlattığı, davacı alacağına ilişkin davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itiraz nedeniyle davacı bankanın davalılardan takip tarihi itibariyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 80.240,00 TL asıl alacak, 254,09 TL işlemiş faiz, 445,89 TL masraf olmak üzere toplam 80.939,98 TL alacaklı olduğu, fazla talebinin yerinde olmadığı, 80.240,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %40,50 temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV’nin istenebileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davalılar vekili İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı icra dosyasıyla mükerrer takip yapıldığını ve davaya konu icra takibinin iptaline karar verilmesi itirazında bulunduğu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasının dosyamız arasına alındığı, icra dosyasının incelemesinde; icra takibinin dayanağının …T.A.Ş şubesine ait … seri numaralı 130.000,00 TL’lik 20/10/2018 keşide tarihli ödenmemiş 128.400,00 TL çek alacağına dayalı olarak icra takibi başlatıldığı, takip borçlularının … Ltd Şti, … A.Ş ile …Ltd Şti olduğu, takip borçlularından Mahkememizde görülmekte olan davada davalılardan … Ltd Şti’nin aynı olduğu, takip dayanaklarının farklı olduğu, bu durumda takiplerin aynı alacak için yapıldığı kabul edilemeyeceği gibi davaya konu takip talebinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ibaresine yer verilmesine göre de yapılan ilamsız takibin mükerrer olmadığı, ayrıca mükerrer takip olduğu iddiası şikayet yolu ile ileri sürülecek bir konu olup,icra müdürlüğü işlemine karşı şikayet yoluna gidilmesi halinde icra hukuk mahkemesinin görevli olduğu, bu hususta şikayet yoluna gidilmediği ve takibin bu sebeple iptali sağlanmadığı sürece her iki takip bulunsa da , genel mahkemece itirazın iptaline konu icra dosyası yönünden inceleme yapılması gerektiğinden, bu durumda ,derdestlik hali ancak her iki icra takibi ile ilgili olarak ayrı ayrı itirazın iptali davası açılması halinde sözkonusu olabilecektir.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2019/1312 E. 2021/1282 K. Sayılı ilamı) Belirtilen gerekçelerle bilirkişi ek raporu hükme esas alınmamış, bilirkişi kök raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasında akdedilen factoring kapsamında, davacı factoring şirketi ile davalı asıl borçlu …LTD.ŞTİ arasında 09.02.2018 tarihinde 2.000.000.00 TL limitli factoring sözleşmesi imzalandığı imzalanan sözleşme kapsamında davalı borçluya ödeme yapılması nedeniyle ticari bir ilişkinin doğduğu, diğer davalı …’in iş bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalaması nedeniyle sorumlu olduğu, factoring sözleşmesinden doğan borcun ödememesi üzerine kat edildiği ve kat ihtarnamesinin davalılara tebliğ edildiği, ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için davalı şirket ile müteselsil kefil olan davalılar hakkında icra takibi yapıldığı, kefalet sözleşmesinin yasal şartları taşıması ve geçerli olması nedeniyle davalı olan müteselsil kefil tarafından da borcun ödenmemesi nedeniyle kredi borcundan sorumlu oldukları, bilirkişi tarafından belirtilen asıl alacak, faiz oranı ve faiz türünün taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine uygun olduğu ve fahiş oranda olmadığı, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi kök raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; davacı tarafın davalılar aleyhine başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyasındaki; borçlu davalılar tarafından 208.640,00 TL asıl alacak, 660,69 TL işlemiş faiz, 445,89 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 209.746,58 TL alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin borçlu davalılar yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla (davalı …Ltd Şti yönünden İstanbul … İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı icra dosyasıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak %40,50 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak likit ve belirlenebilir olduğundan asıl alacağın (208.640,00 TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) a)Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Davacı tarafın davalılar aleyhine başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasındaki; borçlu davalılar tarafından 208.640,00 TL asıl alacak, 660,69 TL işlemiş faiz, 445,89 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 209.746,58 TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin borçlu davalılar yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla (davalı … İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd Şti yönünden İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı icra dosyasıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak %40,50 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Asıl alacağın (208.640,00 TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 14,327,79-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 3.599,57-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 10.728,22-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 23.132,26-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 1.031,61-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara eşit şekilde verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru ve 3.599,57-TL peşin harç olmak üzere toplam 3.643,97-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-)Davacı tarafından yatırılan 800,00-TL Bilirkişi ücreti ve 252,10-TL posta giderinden ibaret toplam 1.052,10-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.046,95- TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin kabul red oranına göre 1.313,54-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 6,46-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 25/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır