Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/535 E. 2023/646 K. 29.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/535 Esas
KARAR NO : 2023/646
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 29/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 25/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı vekilinin 25/09/2019 tarihli dava dilekçesinde, özetle; … numaralı ZMMS poliçesi ile 19/11/2017 tarihinde teminat altında olan … plakalı aracın davalı … …’un 2,24 promil alkolle ve ehliyetsiz olarak sevk ve idaresinde olduğu araçta müvekkilinin yolcu konumunda bulunduğunu ve önünde aynı yönde seyreden araca arkadan çarpmak sureti ile asli ve tam kusurlu olarak meydana gelen çift taraflı trafik kazasında ağır yaralandığını ve malul kaldığını, … Hastanesinden alınan 16/01/2019 tarihli Sağlık Kurulu Raporunda, davacının sürekli maluliyet oranının %12 olarak tespit edildiğini, ayrıca yüzünde kalıcı yara izlerinin meydana geldiğini, müvekkilinin asgari ücretle kaza tarihinde çalışıyor olduğunu ve halen aynı işinde çalıştığını, ücret bordrolarının da sunulduğunu, dava öncesi davalı sigorta şirketine yapılan yazılı başvuru sonrasında talep edilen eksik evrakların tamamının 01.04.2019 tarihinde tamamlandığı ve tüm belgelerin e-mail ortamında gönderildiğini, ancak tüm çabalarına karşın herhangi bir tazminat ödemesi yapılmadığını belirterek, 19/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile ağır yaralanan ve malul kalan davacı için, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik (14/07/2021 tarihli beyan) 500,00 TL geçici iş göremezlik, 500,00 TL sürekli /kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi, tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ve 30.000,00-TL manevi tazminatın davalı … …’tan kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketine dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği ancak yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
ISLAH: dosyada bulunan raporlar arasındaki işbu büyük çelişki giderilmeden oluşturulan 27.05.2023 tarihli rapora ve aktüerya hesabına itiraz ettiklerini, bir raporda müvekkilinin %12 olarak belirlenen sürekli maluliyet oranının diğer raporda %0 olarak belirlenmesi açıkça hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkilinin yalnızca dışarıdan bakılarak bile engele sahip olduğu anlaşıldığını, dosyanın geldiği aşama ve geçen süreler de göz önüne alındığında dosyayı ıslah etmeleri gerektiğini, 27.05.2023 tarihli rapor doğrultusunda; 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olarak talep ettikleri alacağı, 4.030,68 TL artırarak 4.530,68 TL olarak ıslah etmişlerdir.
Mahkememizin 06/01/2023 tarihli ara kararında davacı vekilinin 05/01/2023 tarihli adli yardım talebinin kabulüne karar verildiği anlaşıldı.
DELİLLER
Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış, … 2018/… CBS Sorusturma Dosyası, … 2018/… Soruşturma dosyası, yapılan ödemelere ilişkin belgeler istenilmiş, sosyal ekonomik durum araştırması yapılmış, aracın trafik kayıtları celbedilmiş, tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, ATK kusur raporu aldırılmış, ATK dan maluliyete ilişkin olarak raporlar alınmış, maddi tazminat yönünden hesap bilirkişilerinden rapor aldırılmıştır.
… Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/… esas dosyasının incelenmesinde, olayan ilişkin kusur raporu aldırılmış Sanık …’in tam kusurlu bulunmuştur. Yapılan yargılama sonucunda ise sanık …’in bilinçli taksirle yaralamaya neden olma suçundan sabit görülen eylemi nedeniyle 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve verilen kararın 20/12/2021 tarihinde istinaf edilmediğinden kesinleştiği görülmüştür.
Dosyada alınan 03/04/2023 tarihli ATK kusur raporunun incelenmesinde, davalı sürücü … …’un %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Adli Tip Kurumu İkinci Üst Kurulu Tarafından hazırlanan 13/09/2022 tarihli raporunda; … kızı, 1979 doğumlu … Keskin’in 19/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının; A-) 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan kişinin maluliyet oranının %0(yüzdesıfır) olduğu; B-) 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0(yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği…” sonuç ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Dosya hesap konusunda bilirkişiye tevdi edilmiş ve alınan 29/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle, Davacının 19/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğun trafik kazası sonrası; 3 ay süre ile geçici iş göremezlik zararının- kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 4.530,68 TL olduğu, davacıya SGK tarafından herhangi bir geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, elbette müterafık kusur indirimi uygulanıp Uygulanmayacağının hukuki takdirinin Yüce Mahkemeye ait olduğu, Kişinin sürekli maluliyetinin bulunmadığı, Tıbbi tedavi giderleri yönünden; yüzdeki sabit iz niteliğindeki izlerin belirginliğinin azaltılması ve çukur alanların düzeltilmesi için ortalama 30.000 TL tutarında bir miktar gerekebileceği…” görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Davacı vekili 16/06/2023 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat yönünden dava talep sonucunu toplam 4.530,68 TL olarak ıslah etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkememiz haksız eylemin gerçekleştiği yer olması ve davanın türü itibariyle görevli ve yetkilidir. İncelenen sigorta kayıtları ve mirasçılık durumuna göre davacıların dava ve taraf ehliyeti vardır. Haksiz fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıllık genel zaman aşımı süresi içerisinde davanın açılması gerekmekte olup olayımızda sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı sürücü … … idaresindeki kamyonet ile seyri sırasında görüş alanını kontrol altında bulundurması, ön ilerisinde seyreden araçları güvenli mesafeden takip etmesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmediği ve zamanında etkin tedbir almadan ön ilerisinde kasis nedeni ile yavaşlayan araca çarpması ile meydana gelen olayda asli kusurlu olduğu, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsü idaresindeki çekici ile olay mahalli kasise geldiğinde yavaşladığı esnada idaresindeki aracın arka kısmına gerisinden aynı istikamete doğru seyreden davalı sürücü idaresindeki aracın çarpması ile meydana gelen olayda, kusursuz olduğu kabul edilmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). 2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85.maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının ve güvence hesabının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir.
Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; maddi ve manevi tazminat talepli açılan davada davacı davalı …’in tam kusurlu eylemi nedeniyle trafik kazasına sebebiyet vermesi sonucu husumet yöneltmiştir. Yapılan incelemelerde, davacının iş bu trafik kazası geçirerek yaralandığı ve geçici olarak iş göremez hale geldiği, sgk tarafından yapılan bir ödemenin bulunmadığı anlaşıldığından hesap bilirkişisi tarafından hesap edilen miktar üzerinden geçici iş göremezlik tazminat talebi kabul edilmiş, sürekli bir maluliyeti bulunmadığından sürekli iş göremezlik talebi kabul edilmemiştir. Davacının kaza sonrası ölüm nedeniyle elem, acı ve ızdırap çektikleri anlaşıldığından davacı lehine manevi tazminat şartlarının oluştuğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, olayın meydana geliş biçimi, manevi tazminatın sadece duyulan üzüntüyü bir nebze olsun hafifletme amacına hizmet etmesi gerektiği, Öte yandan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 47. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.) maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, bunun dışında zenginleşmeye yol açmaması gerektiği dikkate alındığında, davacı için ayrı 8.000,00 TL manevi tazminatın kusurlu ve sorumu olan davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, trafik kazalarından kaynaklanan tazminat davalarında sorumluluk Borçlar Hukuku yönünden haksız fiil sorumluluğu olup zarar ve dolayısıyla da tazminat alacağı olay anında ortaya çıktığı için haksız fillerde temerrüt olay tarihinde gerçekleşmekte olup bu kapsamda trafik kazası nedeniyle hüküm altına alınması gereken tazminata kazasının gerçekleştiği ( sigorta yönünden dava tarihinden) tarihten itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (kabul oranı: % 35,77)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Maddi tazminat yönünden Kısmen KABULÜ ile; 4.530,68TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı Sigorta yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren, diğer davalı yönünden olay tarihi olan 19/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davanın manevi tazminat yönünden KISMEN KABULÜ ile; Davacı yararına takdiren 8.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 19/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan855,97TL nispi karar harcından peşin yatırılan 105,89TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 750,08TL harcın ( sigorta 309,49TL sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 105,89-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri toplam 471,30TL yargılama giderinin kabul oranına göre 168,58TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, artan kısmının üzerinde bırakılmasına,
6-Adli yardım gereği suçüstü ödeneğinden karşılanan 4500,00TL Atk ve 3.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere 7.500,00TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 4.530,68 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 8.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalı Sigorta şirketi yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden maddi tazminat karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
10-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00TL’nin 472,16TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 847,84TL sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
11-Artan gider avansının karar kesinleştiğnde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne, diğer tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 29/09/2023

Katip …
*E-imza*

Hakim …
*E-imza*