Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/519 E. 2022/607 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/519 Esas
KARAR NO : 2022/607
DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; … A.Ş ile … … arasında, 11.02.2016 tarihli İstasyonlu Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi ve eki niteliğinde Protokol akdedildiğini, davalı Şirket’e Ladik Kasabası … Mah. … Cad. No: … Km. Sarayönü/Konya adresinde, … Bayilik Lisans numarası ile, akaryakıt bayiliği ve işletmecilik hakkı tesis edildiğini, … A.Ş ile müvekkili Şirket … A.Ş 14.02.2019 tarihli Genel Kurul Kararı ve 25.02.2019 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi uyarınca; müvekkili şirket bünyesinde birleşmiş olup, … A.Ş infisah edildiğini, bunun üzerine … …’in … Bayiliğinden doğmuş ve doğacak tüm hak ve yükümlülükleri müvekkili şirkete devredildiğini, … …’in bayilik lisansı, 12.11.2018 tarihinde vefat etmesi üzerine, Petrol Piyası Lisans Yönetmeliği’nin (PPLY) 17’nci maddesinin 1’inci fıkrasının (d) bendi gerekçe gösterilerek EPDK’nın 18.02.2019 tarih ve 8758 sayılı kararı ile sonlandırıldığını, taraflar arasında imzalanan Protokolün 3. Maddesinin 2. bendi uyarınca davalı bayinin tonaj taahhüdünün gerisinde kalması sebebiyle maliyet +% 0,75 ile motorin ikmal etmesi gerekirken, 2015 yılında %0,25 ile ikmal yaptığı, aradaki fark olan %0,50 ve iş bu dava tarihindeki rafineri fiyatı üzerinden kar kaybı. hesaplaması yapıldığında müvekkili şirketin KDV dahil 50.967,46 TL alacaklı olduğunu, müvekkili şirket muhasebe kayıtlarına göre … …’in cari hesabında vade farkı hariç 119.988,46-TL otomasyon ve akaryakıt borcu olduğunu, söz konusu borcun merhumun murislerine … Noterliğinin 07/02/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini ancak mirasçıların ödeme yapmadığını, … …’in müvekkili şirkete kâr kaybı ve cari hesap borcu olmak üzere toplamda 170.685,92-TL borcu bulunduğunu, … …’in vefat etmesi üzerine mirasçıları mirası reddetmediklerinden kanunen müteveffanın borçlarını ödemekle yükümlenen mirasçıların iş bu dava tarihi itibariyle ödeme yapmadıklarını beyan ederek; taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokol gereğince ödenmesi gereken şimdilik 9.000-TL cari hesap alacağının ve şimdilik 1.000-TL kâr kaybı alacağı olmak üzere toplamda 10.000-TL alacağın temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; … ile muris … … arasında yapılan Bayilik Protokolünün 5 yıllığına hazırlandığını, fakat murisin vefatı nedeniyle Bayilik ve Lisans durumu Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 17. Maddesine göre lisans sahibinin ölümü ile sona erdiğini, sözleşmenin sona ermesi sebebi ile müvekkilleri açısından edimlerin ifasının imkansız hale geldiğini, TBK madde 136 uyarınca; sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerin yerine getirilmesi borçlunun tutulamayacağı sebeplerle imkansızlaşırsa, borçlu o yükümlülükleri yerine getirmekten kurtulduğunu, davacı dilekçesinde murisin her ay belirli limitlerde motorin alımına ilişkin taahhüde bulunduğunu iddia ettiğini, murisin taahhüdü kişisel borç yükleyen irade açıklaması olduğunu ayrıca müvekkileri ile davacı taraf şifahen anlaştıklarını ve murisin 119.988,46-TL borca karşılık … ‘a ait çek hesabından 60.000,00-TL ve 59.988,46-TL çek keşide ederek davacı tarafa 06/08/2019 tarihinde teslim ettiğini, çek örneklerinin altında davacı taraf temsilcisi tarafından “bu çekler karşılığında yönetim onayı verilmesi halinde … … carisine ait akaryakıt alacağımız kalmayacaktır.” şeklinde beyanat yazılıp imzalandığını, çekte yer alan ödeme tarihi 29/04/2020 olduğunu savunarak; davanın reddine, alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: 11.02.2016 tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi, 11.02.2016 tarihli Bayilik Protokolü, tarafların ticari defter ve kayıtları, … 15/11/2018 tarih … Yevmiye Mirasçılık Belgesi, … ‘a ait 60.000,00 TL ve 59.988,46 TL bedelli 2 adet çek sureti, … 24/06/2021 tarihli müzekkere cevabı, … . Noterliğinin 07/02/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi, bilirkişi kök ve ek raporları, arabuluculuk son tutanak aslı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Davacı taraf ile dava dışı muris … … tarafından düzenlenen 04/05/2016 tarihli bayilik sözleşmesi ve protokol kapsamında dava dışı murisin 12/11/2018 tarihinde ölümü nedeniyle lisansının EPDK kararıyla sona ermesi nedeniyle murisin mirasçılarına yönelik sözleşmeden kaynaklı olarak cari hesap alacağı ve kar mahrumiyet alacağı isteminden ibaret olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş ile … … arasında 11/02/2016 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki protokol düzenlendiğini, … A.Ş’nin 25/02/2019 tarihli ticaret sicil ilanı ile davacı şirket bünyesinde birleştiğini ve alacak ve borçların devredilmesi nedeniyle davacı şirket tarafından davanın açıldığını, … …’in 12/11/2018 tarihinde vefat etmesi üzerine EPDK’nın 18/02/2019 tarih ve 8758 sayılı kararı ile … …’in lisansının sona erdiğini, mirasçılık belgesi ile … …’in mirasçıları olan davalılara cari hesap alacağının ödenmesi hususunda ihtarname gönderildiği, muhasebe kayıtlarına göre … …’in 119.988,46 TL cari hesap borcunun bulunduğunu ayrıca protokolün 3. Md/2. Bendi gereğince davacının kar mahrumiyeti alacaklarının bulunduğunu belirterek şimdilik 9.000 TL cari hesap alacağı ve 1.000 TL kar mahrumiyeti alacağının ticari temerrüt faizi ile birlikte ödenmesini talep etmişlerdir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Petrol Piyasası Yönetmeliği uyarınca lisans sahibinin ölümü ile sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğini, sözleşmede aylık ya da yıllık motorin alım zorunluluğunun bulunmadığını, davacı tarafça iddia edilen cari hesap alacağı karşılığında … ‘a ait 60.000,00 TL ve 59.988,46 TL bedelli 2 adet çekin davacı şirkete teslim edildiğini, bu nedenle davacının davayı açmasında hukuki menfaatinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ile davacının talep ettiği cari hesap alacağı ve kar mahrumiyeti alacağı taleplerini belirli olduğu ve davacının davayı kısmi olarak açtığı, davanın kısmi dava olduğu anlaşılmaktadır.
Davalılar ticari defter ve kayıtları üzerinden yapılan inceleme sonucu talimat mahkemesince alınan mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 24/09/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; “muris … ‘in incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre 12.11.2018 tarihinde vefat eden … …’in incelenen 2018 yılı ticari defterinde davacı yan ile ticari İlişkisinin mevcut olduğu, muris … …’in incelenen ticari defterlerinde; murisin ölüm tarihi olan 12.11.2018 İtibariyle 118.997,23 TL tutarında davacı yana borçlu olduğunun” tespit edildiği anlaşılmıştır. Talimat mahkemesince alınan mali müşavir bilirkişi … … tarafından düzenlenen 13/01/2020 tarihli bilirkişi ek raporuna göre; “Muris … …’in vefatından sonra, … … işletmesinin mirasçı …’e 27.12.2018 tarihinde devredildiği, 31.12.2018 tarihinde de … … Dinlenme Tesisleri, … Ltd Şti ile birleştirilmiştir. Devir ve birleşme ile ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri raporum ekinde sunulmuştur. Dolayısıyla 2019 yılına ilişkin ticari defterlerin incelenmesi … Ltd Şti üzerinden devam ettirilmiştir. 2019 yılı ticari defterlerinin e-defter olduğu, defter beratlarının usulüne uygun ve süresinde verildiğinin görüldüğü; … Tic. Ltd Şti’nin incelenen ticari defterlerine göre, 119.988,46 TL tutarındaki iki adet çekin davacı şirkete verildiği böylece davacı şirkete borcunun olmadığı” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi … ve Akaryakıt Bilirkişi … … tarafından düzenlenen 22/04/2021 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; “Davacı yanın ticari defter kayıtlarında ve müşteri hesap dökümünde yapılan incelemede davalı yanın davacı yana 15.12.2019 tarihi itibariyle 119.988,46 TL borçlu olduğu, davalı yanın iddia ettiği çeklere ilişkin davacı yanda bir kayıt ya da belge bulunamadığı, davacı yanın kar kaybı talebine ilişkin yapılan değerlendirmelerde ise sözleşmedeki satış şartlarına aykırı uygulama yapanın aslen davacı taraf olduğu, davacı tarafından, davalıya aylık satış kotasını doldurmamasına rağmen ilave iskonto veriimeseydi davacının zaten bir zarara uğramayacak olduğu ve bu bağlamda kar kaybı talebinin yerinde olmadığı” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Mali Müşavir Bilirkişi … ve Akaryakıt Bilirkişi … tarafından düzenlenen 20/06/2022 tarihli bilirkişi heyet ek raporuna göre; “yapılan değerlendirmeler neticesinde Davalı tarafından Davacı’dan 2015 senesi içerisinde 1.122.140 lt yakıt alındığı, taraflar arasındaki sözleşmede Davalı’nın 360.000 lt sınırını her ay aştığı görülmüştür. Davalının aylık 30 bin lt kotasını doldurumadan evvel düşük bindirimle yakıt aldığı tek ay 2015 yılı Ağustos ayı olup bu bağlamda davacı kayıtlarına göre yapılan hesaplamaya istinaden davacının talep edebileceği kar mahrumiyeti tutarı 2.775 TL olarak hesaplandığı” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; … A.Ş ile dava dışı muris … … arasında 11/02/2016 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki niteliğinde 11/02/2016 tarihli protokol düzenlenerek dava dışı muris … …’e “Ladik Kasabası, … mah. … cad. No: … karayolu … km …/Konya” adresinde akaryakıt bayiliği ve işletmecilik hakkı tesis edildiği, sözleşme ve protokolün tarafı olan … A.Ş’nin 14/02/2019 tarihli genel kurul kararı ve 25/02/2019 tarihli TTSG’de yayınlanan ticaret sicil ilanı ile davacı şirket bünyesinde birleştiği ve tüm alacak ve borçların davacı şirkete devredilmesiyle davacı şirketinin davayı açmakta taraf sıfatının bulunduğu, dava dışı … …’in 12/11/2018 tarihinde vefat etmesi üzerine Petrol Piyasası Yönetmeliği 17. Md/1. Fıkrasının/d bendi gereğince EPDK’nın 18/02/2019 tarih ve 8758 sayılı kararı ile dava dışı muris … …’in lisans hakkının sonlandırıldığı, bayinin ölümü ile birlikte sözleşmenin kendiliğinden sona erdiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 8. maddesi uyarınca davacı tarafça fesih ihtarnamesinin bulunmadığı, dosyaya sunulan mirasçılık belgesi ile davalıların muris … …’in mirasçıları oldukları ve davacının alacak talepleri konusunda taraf sıfatlarının bulunduğu, davacı tarafça murisin cari hesap borçlarının davalılardan talep edildiği anlaşılmakla; dava dışı murisin ticari defter ve kayıtlarının incelemesinde dava dışı murisin 118.997,23 TL tutarında borcunun bulunduğu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde dava dışı murisin 118.988,46 TL tutarında borcunun bulunduğunun tespit edildiği, her iki tarafın defterlerinin usulüne uygun olarak tutuldukları ve sahibi lehine delil niteliğinde bulunduklarının anlaşıldığı, davalılar tarafça borcun davacıya teslim edilen … ‘a ait 2 adet çekle birlikte ödenmiş olduğu savunmasında bulunulmuş olsa da söz konusu çeklerin dava dışı murisin işletmesinin devredildiği dava dışı … Ltd Şti’nin ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelemesinde söz konusu çeklerin kayıt edilmediği, davalılar tarafça söz konusu çeklerin davacı tarafa teslim edildiğine dair yazılı delilin dosya kapsamına sunulamadığı ve …’ın 24/06/2021 tarihli müzekkere cevabında söz konusu çeklerin ibrazıyla ilgili herhangi bir kayıtın bulunmadığının bildirildiği anlaşılmakla mevcut delil durumu itibariyle murisin ticari defter ve kayıtlarıyla tespit edilen 118.997,23 TL’nin çeklerle ödendiği hususu davalılarca kesin ve yazılı delillerle ispatlanamadığından davalıların davacıya 118.997,23 TL borcunun bulunduğu Mahkememizce kabul edilmiş, cari hesap alacak talebiyle ilgili olarak davanın kısmi olarak açıldığı davacı tarafın dava dilekçesi ile 9.000,00 TL alacak talebinde bulunduğu anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak 9.000,00 TL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek olan ticari avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kar mahrumiyet alacak talebi yönünden; taraflar arasında imzalanmış olan protokolün 3. Maddesinin 2. Bendi gereğince “Bayi adayının ticari şartı motorin alımlarında, her ayın ilk 30 m3 için …’ın faaliyet gösterdiği tüm depo ve tesisatlarda yerel alış fiyatı üzerinden %0.75 kar konmak suretiyle belirlenen fiyat olacaktır. Bayi adayı aylık 30 m3 üzeri alımlarda % 0.25 kar marjı ile alımına devam edecektir.” düzenlemesi uyarınca davacı tarafın kar mahrumiyeti alacağı talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Kar mahrumiyeti talep edilebilmesi için davalı bayinin borca aykırı davranması ve bu borca aykırı davranış nedeniyle davacı dağıtıcının sözleşmeyi feshetmesi ya da davalının haklı sebep olmadan sözleşmeyi feshetmiş olması gerekmektedir. Kar mahrumiyeti, bir tarafın kusuruna bağlı olarak sözleşmenin devam ettirilememesi nedeniyle elde edilemeyen net gelirdir. Sözleşme feshedildikten sonra müspet zarar talep edilebilmesi için sözleşmede bu yönde açık bir düzenleme bulunması gerekmektedir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesinin 2020/364 E. 2021/765 K. Sayılı ilamı) Taraflar arasında düzenlenen sözleşme ve protokolün bayinin ölümü nedeniyle EPDK kararıyla kendiliğinden sona erdiği, sözleşmenin sona ermesinde bayinin kusurunun bulunmadığı bu nedenle kar mahrumiyeti alacak talebinin koşulları oluşmadığı Mahkememizce kabul edilmiş olup alacak talebi koşulları oluşsa dahi davacı şirketin 2015 yılı satışlarına ilişkin kar mahrumiyeti alacağı talep ettiği, kar mahrumiyeti alacağı talebine dayanak olarak gösterilen protokol tarihinin 11/02/2016 tarihi olduğu ve düzenleme öncesi tarihe ilişkin olarak alacak talebinde bulunamayacağından ayrıca protokolün 3. Maddesinin 2. Bendinde açık bir şekilde kar mahrumiyeti talep edilebileceği ve hesaplama yöntemi yer almamak ile birlikte fiyat belirlemesine ilişkin bir düzenleme olduğu anlaşılmakla her koşulda kar mahrumiyeti alacak talebinin koşulları oluşmadığından davacı tarafın kar mahrumiyeti alacak talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın Kısmen Kabulüne; davacının cari hesap alacağı yönünden taleple bağlı kalınarak 9.000,00 TL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek olan ticari avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Davacının kar mahrumiyeti alacak talebi yönünden koşulları oluşmadığından reddine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 614,79-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 444,01-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 1.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru harcı ve 170,78-TL peşin harç olmak üzere toplam 215,18-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-)Davacı tarafından yatırılan 1.600,00-TL Bilirkişi ücreti ve 113,18-TL posta giderinden ibaret toplam 1.713,18-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.541,86-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-)Davalılar tarafından yatırılan 1.050,00-TL Bilirkişi ücreti ve 114,70-TL posta giderinden ibaret toplam 1.164,70-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 116,47-TL’sinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine, kalan kısmın davalılar taraf üzerinde bırakılmasına,
9-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin kabul red oranına göre 1.188,00-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 132,00-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
10-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*