Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/482 E. 2021/320 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/482 Esas
KARAR NO : 2021/320
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2019
KARAR TARİHİ : 02/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davacı … ile davalı şirket arasında 3 ayda bitirilmesi için öngörülmüş projede, öncesinde 15.000 Euro (Avro) sonrasında 140.000 Euro (Avro) olmak üzere toplam 155.000 Euro (Avro) ödemede bulunduğunu, söz konusu projede 3 ayın çok üstünde bir zaman geçmesine rağmen proje davacıya karşı ifa edilmediğini, buna rağmen davacıya geri ödeme yapılmadığını ve davalı firmanın gönderilen ihtarname ile de temerrüde düştüğünü, buna ilişkin olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/… Esas nolu dava açıldığını, takipsizlik nedeniyle davanın düştüğünü, şimdi tekrar açma zarureti doğduğunu, bu konuyla ilgili arabuluculuğa gidildiğini ancak uzlaşılamadığını, Möhuk 48. maddesinin Türkiye’de ikameti olmayanlardan istenen teminattan ise Belçika Krallığının Hukuk Usulüne dair Lahey Sözleşmesine taraf olmasından (13. Madde) kaynaklanan teminat muafiyeti nedeniyle müvekkilinin söz konusu teminat hükmünden muaf olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.586 Euro Karşılığı olan 10.000 Türk Lirası, (Dava tarihi itibariyle 1 Euro 6.3027 Lira’dır Merkez Bankası Efektif Satış Kuru verilene göre) alacak ve alacağın ifa’ya ilişkin ihtarname tarihi olan 20/06/2014 tarihinden itibaren Kamu bankalarınca Euro‘ya uygulanan en yüksek oranda işleyecek faiz, masraf ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan dilekçesinde özetle; davanın … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… E. sayılı dosyası ile açılan davanın takipsizlik nedeni ile düşmesi üzerine açıldığını ve bu davanın o dava ile aynı olduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, davacının teminat yatırması gerektiğini, davanın kısmi dava olarak açılamayacağını, davacı tarafça doğrudan müvekkili şirkete 140.000.-Euro ödeme yapılmadığını, Davacı tarafından yapıldığı iddia edilen ve … ATM de davanın delili olarak ortaya konulan 140.000.-Euro bedelli ödemenin davacı tarafından değil … tarafından müvekkili dışında bir 3. şahsa yapıldığını, davacının davasında, sonra verdiği dilekçelerde ve duruşma sırasında bu ödemenin 10 adet PCB kartın üretimi ve teslimi için yapıldığını öne sürdüğünü, ancak müvekkili ile aralarında 140.000 Euro karşılığı 10 adet PCB kartının üretimi için taraflar arasında yapılmış bir sözleşme olmadığını, ödemenin … tarafından yapıldığını, müvekkili ile davacı arasında böyle bir sözleşme olmadığını, malların müvekkilince üretilip teslime hazır hale getirildiğini, davacı tarafa defalarca sözlü ve yazıla olarak bildirildiğini, son olarak da PTT ve … aracılığıyla bildirildiğini, müvekkili tarafından 3 boy üretilen malların teslime hazır hale getirildiğini, davacının malları almaktan imtina ederek haksız davayı ikame ettiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER : …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas 2019/ … karar sayılı dosyası, … yazı cevabı, … Noterliğinin 20/06/2014 tarih ve … yevmiyeli ihtarnamesin, taraflarca sunulan belgeler, tanık anlatımları, bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamı.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde;Davacı … tarafından davalı şirket aleyhine sözleşmeye dayanan ifanın yerine getirilmemesinden kaynaklanan zararın tazmini talepli 5000-TL’lik kısmi alacak davası açıldığı, 04/02/2019 tarih, 2016/… esas, 2019/ … karar sayılı karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın taraf vekillerine 14/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmaması üzerine hükmün 01/07/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı tanığı … mahkememizin 30/10/2020 tarihli keşif öncesi alınan beyanında: “Ben davalı şirkette satış ve pazarlama sorumlusu olarak 22 yıldır çalışmaktayım, davacı şirket yetkilileri davalı SANTEK şirketine Beyoğlu/Karaköy de ki şirket merkezine geldiler, mini, midi ve maksi kabinet olmak üzere 3 tane soğutma sistemlerinde kullanılan kabinetin imalatı için anlaşma yaptılar, yapılan anlaşmaya göre davacı 250.000,00 Euro ödeme yapacaktı, bildiğim kadarıyla 140.000,00 euro ödeme yaptılar, yapılan anlaşmaya göre üretilecek olan ürünler fabrika teslim olarak anlaşma yapılmıştı, daha sonra davacı şirket numune ürün görmek istediler, numune ürün hazırlanarak yurtdışında fuarda sergilenmek üzere davacıya uluslararası kargo ile gönderildi, biz kalıbı hazırladık, anlaşmaya konu 3 kalıpta hazırlanmıştı ancak daha sonra davacı arayıp sormadı, bu kalıplar 3-4 sene kadar önce hazır hale getirilmişti, bu kalıplar …’ deki fabrikamızda bekletilmektedir, taraflar arasında yazılı bir anlaşma olup olmadığını bilmiyorum ancak tarafların e-mail yoluyla çokça yazıştıklarını iletişim kurduklarını biliyorum”… “Yapılan anlaşmaya istinaden bir banka tarafından 140.000,00 Euro benim şahsi hesabıma gönderildi, davacı tarafın talebine istinaden gönderilen numunelerden sonra taraflara arasında bir kısım e-mail yazışmaları yapıldığından haberim vardır bu yazışmalarda model üzerine bir kısım desen eklenebilir mi, model üzerinde küçük dokunuşlar yapılabilir mi şeklinde davacı tarafın talepleri olduğundan haberim vardır yapılan kalıpların ana gövdesi üzerinde değişiklik yapılamaz ancak talep edilen logo ve dokunuşlar ustanın kabiliyetine bağlı olarak eklenip çıkarılabilir”… “Davacı şirketin talebine istinaden yurtdışına gönderilen numunelerden kastettiğim, taraflar arasındaki anlaşmaya istinaden üretilen kalıplardan yapılan numunelerdir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
30/10/2020 tarihinde davalı şirketin imalathanesinde Makine Mühendisi bilirkişi …, taraf vekilleri, davalı şirket yetkilisi …, davalı tanığı …’ın katılımı ile yapılan keşifte; “Keşif mahalli hep birlikte gezildi, görüldü.
Makine Mühendisi bilirkişi … tarafından gerekli notlar ve fotoğraflar alındı Dinlenen tanıklar beyanlarındaki anlatmış olduğu hususları keşif heyeti huzurunda tekrar etti, Makine Mühendisi bilirkişiye yapılan çalışmalara ilişkin kısaca taraf şirket yetkilisi olduğu beyan eden … tarafından ve taraf vekillerince taraflarca bilgilendirme yapıldı.” tespiti yapılmış,
Keşfe katılan davacı vekili beyanında : “Keşife bir diyeceğimiz yoktur, rapor tarafımıza tebliğ edildiğinde ayrıca beyanda bulunacağız, ayrıca taraflar arasındaki mail yazışmaları …. ATM dosyasının içindedir” beyanında bulunmuş,
Bilirkişinin talebinin üzerine davacı vekilinden sorulması üzerine: “Bizim iddiamız ürünlerin istemiğimiz zamanda ve istediğimiz ürünlerin tarafımıza teslimi yapılmadığıdır buna ilişkin kayıtlar delil olarak dayandığımız …. ATM nin 2016/… esas sayılı dava dosyasının içerisindedir.” beyanında bulunulmuş,
Keşfe katılan davalı vekili beyanında: “Yapılan keşife itirazımız yoktur, ancak bu aşamada davacının iddiasını değiştirmesine ve genişletmesine muvafakatımız yoktur, mallar üretilmiştir davacı parasını ödeyip fabrikada teslim alması gereken malları teslim almamıştır, mallarda bilirkişi heyetine gösterilmiştir” beyanında bulunduğu,
Davalı şirket yetkilisi beyanında: “Davacının şirket yetkilileri ve sahipleri 2013 yılında geldiler, daha önce İtalya’dan fiyat almışlar, bizden de fiyat istediler, 3 tane kalıp için 250.000,00 euro’ya anlaştık, proforma fatura istediler düzenledik gönderdik, malları teslime hazır hale getirdik, 140.000,00 euro ödeme yaptılar, ancak kalan bakiye borcu ödemediler, fabrika teslimi olarak anlaşılan malları gelip almadılar, davacı şirket ortaklarının kendi aralarındaki anlaşmazlık dolayısıyla mağdur olan biz olduk, iddialarımız taraflar arasındaki mail yazışmalarında vardır” beyanında bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyeti Mali Müşavir bilirkişi … , Makine Mühendisi bilirkişi …, Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi bilirkişi … tarafından düzenlenen 21/12/2020 tarihli raporda özetle;”Davalının 2013 yılı yevmiye defteri ve envanter defterleri noter onayları ile yevmiye defteri dönem sonu kapanış noter onaylarının yasal süreleri içerisinde yapıldığının tespit edildiği, davalının 2013 yılı defteri kebiri bulamadığından sunamamış olmakla inceleme yapılamadığını, davalının, mali müşavir bilirkişi tarafından incelenen 2013 yılı ticari defter kayıtlarında davacı … ve 140.000 Euro tutarındaki havale ile ilgili herhangi bir kaydın olmadığının tespit edildiğini, … Davalının ticari defter kayıtlarında dava dışı … Sistemleri ile ilgili hesabın olduğu ve ticari ilişkinin olduğunun tespit edildiği,
Mahkeme Heyeti ile Baraber Yapılan Yerinde Teknik İncelemede Dava Konusu İle İlgili Tespitler Ve Değerlendirmelerde, 1-Mini, Midi, ve Maxi boyutta dosyaya konu olan 3 adet kalıbın hazır olduğunun görüldüğü, 2-Herhangi bir üretim olmadığından bu kalıpların çalışırken izlenemediği, 3-Davalı işyerinde görülen malzemeler üzerinde herhangi bir logo olmadığının tespit edildiği, 4-Yapılan incelemede teknik şartname olmadığından gösterilen malzemelerin dava konusu malzemeler olup olmadığının anlaşılamadığı, 5-Bu 3 adet kalıptan mamul 5 adet mamulün … kargo ile yurtdışı fuara gönderildiği ve orada ürünlerin teşhir edildiğinin yapılan dosya incelemesinden tespit edildiğini, 6-Anlaşmazlığa konu olan sipariş ile ilgili herhangi bir sipariş sözleşmesi, teknik şartname, teslim-ödeme termini ve/veya detay fiyatlar yazılı karşılıklı imzalı herhangi bir evraka dosya incelemesinden ulaşılamadığını, 7-Siparişin üretilip hazır olduğuna dair herhangi bir bildirimin dosya incelemesinden görülmediğini, 8-Sadece dosyada şahit beyanlarının yer aldığının görüldüğü, 9-Dava dosyası içeriğinde mevcut deliller arasında dava konusu malzemeler ile ilgili onaylanmış teknik şartnamenin olmaması nedeni ile 2013 yılı itibarı ile rayiç bedel tespiti yapılmasının mümkün olmadığı kanaatine varıldığı,
Davacının daha önce aynı konuda … Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/… Esas nolu dava açıldığı, davanın takipsizlik nedeni ile düşmesi üzerine açıldığı ifade edildiği ve dava konusu ile iğli maillerin ve delillerin işbu dosyada mevcut olduğunu beyan ettiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/… Esas nolu dava dosyasının dava içerisine alınmış olduğu görülerek inceleme ve değerlendirmeye alınması gerektiğinin değerlendirilebileceği kanaatine varıldığı, …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/… Esas nolu dava dosyasının incelenmesi sonucunda; -Davacı ve davalı olarak tarafların aynı olduğu, -Davacının 3 ayda tamamlanması öngörülen proje için 15.000,00 Euro ve 140.000,00 Euro olmak üzere 155.000,00 Euro ödeme yapıldığı, üç ayı geçmesine rağmen projenin davalı tarafından ifa edilmediği, … isimli firma sözleşme proje açısından davalı firmaya aktarıldığı, ifa bedelinin firma çalışanına ödendiği, Türkiye ve Belçika’ nın uluslararası ticarete ilişkin olarak mal satımına ilişkin sözleşmeler hakkında Birleşmiş Milletler sözleşmesinin tarafı olduğu, söz konusu davada da uygulanacak olan hükümlerin bu anlaşmanın hükümlerini de içerdiği, iddia edilerek davalı şirket çalışanının davacıdan aldığı ödemelerin tespit edilmesini, şimdilik 1.550,00 Euro karşılığı 5.000,00 TL alacağı talep ettikleri, -Davalının, davacı tarafından 1 adet mini kabinet, 1 adet midi kabinet, 1 adet maksi kabinet olmak üzere üç boy kabinet kalıbının yapımı siparişi verildiği ve karşılığında 250.000-Euro ödemeyi talep ettiği, kalıpların üretiminin tamamlanmasına rağmen davacının mal bedelini ödemediğini iddia ettiği, -Davacı Vekili’nin, davalı adına keşide ettiği Kadıköy 5. Noterliği’nin 20.06.2014 tarih 06890 yevmiye numaralı ihtarnamesinde “davacının 3 ayda tamamlanması öngörülen proje için 15.000,00 Euro ve 140.000,00 Euro olmak üzere 155.000,00 Euro ödeme yapıldığı, üç ayı geçmesine rağmen projenin davalı tarafından ifa edilmediği ve temerrüde düşüldüğü, ihtarnamenin tebliğinden itibaren üç gün içinde ödemelerini, aksi takdirde icra Takibi ve dava yoluna gidileceğini” ihtaren tebliğ ettiği, -Davacının, ödemeyi yaptığı davalı çalışanı … aleyhine … İcra Müdürlüğü’ nün 2015/… E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlu davalı çalışanı …’ ın ödemenin ticari ilişki kapsamında … Tic. Ltd. Şti. adına yapıldığını ve borcu olmadığını ileri sürerek süresinde takibe itiraz ettiği, -“ … açıklaması ile … NV tarafından …’ ın … nolu hesabına gönderilen 140.000,00 Euro tutarlı 24.04.2013 tarihli … banka dekontu olduğu,
Davacının, 10.04.2013 tarihinde dava dışı … (Belçika) bankası ile dava dışı … Akışkan Kontol Sitemleri (… Cad. … İst.) firmasının … Enjeksiyon Kalıp 140.000,00 Euro (KDV Hariç) 15.04.2013 tarihli Faturasına istinaden “Doğrudan Satıcıya Yapılan Ödeme Karşılığı Satın Alma Finansmanı” kredi sözleşmesinin imzaladığı,
Dava dışı … Akışkan Kontol Sitemleri’ nin davacı şirket … Şirketi adına 15.04.2013 tarihli, … nolu Teslim Tarihi 3 ay olarak belirtilmiş olan “3 bölümlü 1 boy dolap teklifi (a. Alt bölüm/ RIM (enjeksiyon kalıp, b. Gövde / Salt Hole Kapak (Enjeksiyon kalıp), c.-üst bölümler/kayar kapak (enjeksiyon kalıp) – iki ayrı seçenekle sunulan Maksi Dolap boyutunda üç ayda hazırlanacağı öngörülen maliyetinin 140.000,00 Euro olduğu belirtilen faturanın düzenlendiği, fatura bedelinin … tarafından finanse edildiğinin belirtildiği,
Davalının, 29.08.2013 tarihli … nolu teslim Tarihi 28.03.2013 tarihi olarak belirtilen Ticari fatura adı altında davalı yetkilisi … adına düzenlediği belgede toplam tutarın 380.000,00 Euro olarak belirtildiği,
I.Dava yanları arasındaki ilişkinin “satım” değil “eser” olarak tavsifinin -asli takdir muhterem Mahkemeye ait olmak kaydı ile…- yerinde olacağının düşünüldüğü; davacı ile davalı arasında 237.500,- Euro bedelle 1 adet mini, 1 adet midi ve 1 adet maksi Kabinet yapımı (üretimi) ile anlaşmaya varıldığının, aşağıda yazılı hususlar ayrıca gözetilmek kaydı ile, mali inceleme kapsamında müşahede edildiği;
II.Dava dosyası içeriğinde mevcut deliller arasında kabinetlerin teknik özelliklerinin ve üretilen prototip kabinet kalıbı ile numune olarak üretilen kabinetlerin onaylandığına dair bir bilginin olmadığı, Teknik değerlendirme kısmında, bu alanda bu Rapor içinde kapsamlı anlatım yapıldığı;
III.Yapılan incelemede dosyaya mübrez tahriri teknik şartname olmadığından gösterilen malzemelerin dava konusu malzemeler olup olmadığı anlaşılamadığı,
IV.Anlaşmazlığa konu olan sipariş ile ilgili herhangi tahriri bir sipariş sözleşmesi, teknik şartname, teslim-ödeme termini ve/veya detay fiyatlar yazılı karşılıklı imzalı herhangi bir evraka dosya incelemesinden ulaşılamadığı, bu alanda da nihai takdirin yüce Mahkemeye ait olduğu;
V.Siparişin üretilip hazır olduğuna dair herhangi bir bildirim dosya incelemesinden görülmediğinden kabinetlerin ne zaman üretildiğinin, gecikme olup olmadığının tespit edilemediği,
VI.Dava dosyası içeriğinde mevcut deliller arasında dava konusu malzemeler ile ilgili onaylanmış teknik şartnamenin olmaması nedeni ile 2013 yılı itibarı ile rayiç bedel tespiti yapılmasının da mümkün olmadığı,
VII.Dava dosyası içeriğinde mevcut yazışma ve belgelerden davalı tarafından bir adet numune kalıp imal edildiği,
VIII.Sayın Mahkemece davalının ürettiği prototip kalıbın ve üretilen numunelerin davacının istediği teknik özelliklere uvmadıoı yönünde görüş belirdiği takdirde. davalının taahhüdünü “usulünce, makul zamanda ve yanlar arasımdaki ilişkinin amacına uvaun olarak” verine getirmemesi nedeni ile: davacının ödemiş olduğu 140.000.- Euro’ nun davacıya iade edilmesi gerekeceği,
IX.Taraflar arasında tüm şartlan belirleyici bir tahriri sözleşme olmadığından Sayın Mahkemece prototip olarak üretilen kalıbın desenli olması davalı tarafından başkasına satılmasının mümkün olamayacağı düşünülerek, maliyetinin düşülerek davacıya bakiye ödemenin yapılması ile ilgili bir değerlendirme yapmanın mümkün olamadığı; kaldı ki, aradan geçen sürede ifa menfaatinin ortadan kalkması hasebiyle, bu yönde bir işlemin koşularının mevcut olup olamayacağının sayın mahkemece değerlendirilebileceği;
X.Sayın Mahkemece, sipariş edilen kalıplardan bir adedinin prototip olarak üretilmesi nedeni ile bir bedeli hak ettiğine hükmedildiği seçenekte ise -davalının ifa menfaatine uygun olarak süresinde üretim yapmadığı ve teslimi gerçekleştirmediği yönünde bir değerlendirme yapmanın mümkün olmadığı da sayın Mahkemece benimsenmiş olursa…- davacının ödemiş olduğu 140.000,00- Euro’nun davacı tarafından talep edilemeyeceği, davalının prototip olarak üretilen bir adet kalıbı davacıya teslim etmesi gerektiği, ancak, bu noktada, yukarıda değinildiği gibi “ifa menfaatinin” ortadan kalkıp kalkmadığının ve eserin davacı yanca kabule icbar edilip edilemeyeceğinin yüce Mahkemece değerlendirilmek gerekeceği; ifa menfaatinin ortadan kalkmadığı saptamasının yüce Mahkemece yapıldığı seçenekte, sayın mahkemece, davalı tarafından üç adet kalıbın üretilmiş ve davalı işyerinde teslime hazır olduğunun tespit edilmesi nedeni ile kalıpların bedelinin tamamını hak ettiğine hükmedildiği yönünde kanaat belirdiği takdirde davacının 97.500,- Euro bakiye kalıp bedelini ödemesi, davalında mini, midi, maksi kalıpları davacıya teslim etmesi gerekeceği üzerinde durulmasının yüce yargı makamınca hukuki zeminde tartışılabileceği” şeklinde görüş bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafından davalı aleyhine sözleşmeye dayanan ifanın yerine getirilmediğinden bahisle sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılmış alacak davasıdır.
Davacı tarafça, davalı şirketin taraflar arasındaki sözleşmeye dayanan ifanın yerine getirilmemesi nedeniyle davalıya ödenen bedelin şimdilik 1.586,00 Euro karşılığı olan 10.000-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren Euro’ya uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı tarafça, davacının teminat yatırması gerektiği, davanın kısmi dava olarak açılamayacağı, davanın haksız olduğundan reddi gerektiği, davanın derdestlik nedeniyle reddi gerektiği beyanıyla davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Dava konusu ihtilaf, davacı tarafça teminat yatırılması gerekip gerekmediği, derdestlik dava şartı nedeniyle davanın reddinin gerekip gerekmediği, davanın kısmi dava olarak ikame edilip edilemeyeceği, tarafların sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, sözleşme kapsamında davacı tarafça davalıya ödenen bir bedel bulunup bulunmadığı, davacı tarafça sözleşmeye ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle davalının sözleşme kapsamında davacıya iade etmesi gereken bir bedel bulunup bulunmadığından kaynaklıdır.
Davacının Belçika uyruklu olduğu görülmekle, 5718 Sayılı MÖHUK’nın 48. Maddesi uyarınca yabancılık teminatı yatırmak zorunda olsa da aynı yasanın 48/2. Maddesi uyarınca Belçika devletinin LAHEY Anlaşmasının tarafı olduğu anlaşıldığından 5718 Sayılı Yasanın 48/2. maddesi gereğince davacının yabancılık teminatından muaf olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin bu yöndeki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişkinden kaynaklı para alacağı istemine ilişkin olduğu, para alacağı isteminin bölünebilir mahiyette olduğu ve kısmi alacak istemine konu edilebileceği anlaşıldığından, HMK 109 maddesi kapsamında davalı vekilinin kısmi dava açılamayacağı yönündeki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça, huzurdaki davaya konu talebin …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dosyasına konu edildiğinden davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dosyasının fiziken celp edilerek incelenmesinde, davanın kısmi alacak istemine ilişkin olduğu, 04/02/2019 tarihinde taraflarca ikinci kez takip edilmemesi nedeniyle huzurdaki davanın açılış tarihi itibari ile TTK 4/2 ve HMK 320/4 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verildiği, taraflarca istinaf edilmemesi nedeniyle kararın 01/07/2020 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından davalı tarafın derdestlik itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı tarafça …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dosyası ve dosya kapsamında bulunan her türlü delile iş bu davada delil olarak dayanılması nedeniyle söz konusu dava dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde; davacısının …olduğu, davalısının Santek Endüstriyel Ürünler Ve Teknolojileri Sanayi Ve Ticaret A.Ş. olduğu, dava tarihinin 15/07/2016 olduğu, 27/07/2016 tarihli tensip tutanağı ile dava tarihi itibari ile yazılı yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği, davacı tarafça sunulan dava dilekçesinde “taraflar arasında 3 ay içinde bitirilmesi kararlaştırılan proje için toplam 155.000 Euro ödeme yapıldığı, projenin ifa edilmemesi nedeniyle kısmi dava olarak davalıdan 1.550 Euro karşılığı olarak 5.000-TL talep edildiği”, davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinde “davacının iddia ettiği ödemenin … kart için yapılmadığı, 3 boyda kabinet kalıbının davalı tarafça yapılarak davacıya satımı karşılığında davacının 250.000 Euro nakit ödeme yapması konusunda mutabakata varıldığı, malların üretilerek teslime hazır hale getirildiği ve davacı tarafa mail ile bildirildiği, davacı tarafın üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmeyerek malların bedelini ödemediğini ve malları teslim almadığını beyanla davanın reddinin talep edildiği”, davacı tarafça sunulan cevaba cevap dilekçesinde “150.000 Avroluk bedelin yatırıldığı ancak 3 ay içinde teslim edilmesi gereken kartların teslim edilmediği, müvekkili tarafından malların teslim edilmemesi nedeniyle ifa ettiğinin iadesinin ihtarname ile istenildiğinin beyan edildiği”, davalı tarafça sunulan ikinci cevap dilekçesinde “taraflar arasında 5 adet kartın 155.000 Euro karşılığında teslim edilmesi konusunda bir mutabakatın hiçbir zaman olmadığı, bu kartların 12.500- Euro karşılığında yapılması konusunda anlaşıldığı, müvekkilinin kartları 12.500 Euro karşılığında yaparak teslim ettiğini, taraflar arasında 3 boy kabinet yapılacağı ile bunun finansmanının görüşmenin ana konusu olduğu, malların üretildiğini ve teslime hazır hale getirildiğini, ancak davacının üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, malların bedelini ödemediğini ve malları teslim almadığını beyanla davanın reddini talep ettiği” görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dosyasında;
… Bankası’na yazılan müzekkereye verilen cevap ekinde sunulan dekon suretinin incelenmesinde dava dışı … tarafından davalı şirket çalışanı … Hesabına 24/04/2013 tarihinde 140.000 Euro gönderildiğinin görüldüğü,
Dosyaya sunulan … kayıtları ve tercümelerinin incelenmesinde; 10/04/2013 tarihli 140.000 Euro bedelli finansman evrakının düzenlendiği, sözleşmede satıcı olarak dava dışı … firmasının kaşe ve imzasının yer aldığı, davalı şirket çalışanı …’ın ad-soyad ve … Bankasında bulunan hesabına ait bilgilere yer verildiği görülmüş, bu bilgilere istinaden davalı çalışanı …’ın belirtilen hesabına 140.000 Euro ödemenin yapıldığı anlaşılmış,
Davacı tarafça … Noterliği’nin 20/06/2014 tarih ve … yevmiyeli İhtarnamesinin keşide edildiği, keşidecinin davacı şirket müdürü … olduğu, muhatabın davalı şirket olduğu, ihtarname içeriğinde; “davacı …firması ile davalı firma arasında 3 ayda bitirilmesi için öngönülmüş projede öncesinde 15.000 Euro sonrasında 140.000 Euro olmak üzere toplamda 155.000 Euro ödemede bulunulduğu, söz konusu projede 3 ayın üstünde bir zaman geçmesine rağmen proje kapsamında müvekkiline karşı ifa edilmemiş olmasına rağmen müvekkiline geri ödemenin de yapılmamış olduğu ve davalı firmanın bu hususta temerrüde düştüğü, işbu sebeplerden ihtar konusunda bahsi geçen miktar kadar doğmuş alacağın ihtarın tebliğinden itibaren 3 gün içinde ödenmesinin” ihtar edildiği, ihtarnamenin davalı şirkete 25/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça verilen 3 günlük ödeme süresinin son gününün pazar gününe denk gelmesi nedeniyle temerrüt tarihinin 01/07/2014 olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dosyası kapsamı, tanık anlatımları, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; Taraflar arasında farklı boylarda kabinet yapımı konusunda anlaşma yapıldığı, yazılı bir sözleşme düzenlenmediği, taraflar arasında bu şekilde ticari ilişki bulunduğu, sürecin şifahi görüşmeler ve karşılıklı e-posta yazışmaları ile yürütüldüğü, 10/04/2013 tarihinde dava dışı … tarafından 140.000 Euro’nun finanse edilerek davalı şirket çalışanı …’ın hesabına gönderildiği, mahkememizce dinlenen davalı tanığı …’ın ifadesinde “davacı şirket yetkililerinin İstanbul’a gelerek 3 tane soğutma sistemlerinde kullanılan kabinetin imalatı için anlaşma yaptıklarını, anlaşmaya göre davacı tarafın 25.000 Euro ödeme yapacağını, taraflar arasındaki anlaşma kapsamında davacının 140.000-Euro ödeme yaptığını” beyan ettiği, mahkememizce davalının imalathanesinde 30/10/2020 tarihinde yapılan keşfe katılan davalı şirket yetkisinin beyanında “3 tane kalıp için 250.000 Euro için anlaştıklarını, malı teslime hazır hale getirdiklerini, 140.000-Euro ödeme yapıldığını” ifade ettiği, bu hali ile, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ce toplanan deliller, davalı tarafın mahkememize sunmuş olduğu savunmaları, davalı tanığının anlatımları doğrultusunda, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafça davalıya 140.000 Euro ödeme yapıldığının sabit olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, anlaşma konusu malların teslime hazır hale getirildiği, anlaşmanın fabrika teslimi olarak yapıldığı, prototip kabinet üretimi yapılarak yurt dışı fuara gönderildiği, davacı tarafça anlaşılan tutarın tamamının ödenmediği ve malların teslim alınmadığı savunmasında bulunulmuş ise de;
Taraflar arasında ürünlerin bedelinin tamamının malın tesliminden önce ödeneceğine dair bir anlaşma olduğu hususunda davalı tarafın ispata yarar delil ibraz edemediği görülmekle bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı tarafça prototip üretimi yapılarak yurt dışı fuarına numune gönderildiği savunmasında bulunulmuş ise de, üretimi yapılacak ürünlerin teknik şartlarının belirlendiği bir sözleşme bulunmadığı, üretilen prototip kabinetin taraflar arasındaki anlaşmaya uygun olduğuna dair veya davacı şirketçe onaylandığına dair davalı tarafın ispata yarar delil ibraz edemediği görülmekle, bu yöndeki savunmalarına da itibar edilmemiştir.
Davalı tarafça, malların teslime hazır hale geldiği tarihin tespit edilebileceği her hangi bir kayıt sunulmadığı, mahkememizce yapılan keşifte davalı tarafça gösterilen kalıpların üzerinde ayırt edici her hangi bir seri numarası vb. bir bilgi bulunmadığı, gösterilen ürünler üzerinde fiziki inceleme yolu ile de teslime hazır hale getirildikleri tarihin tespitinin mümkün olmadığı, bu hususun denetime ve kanaat edinmeye elverişli bilirkişi raporu ile de tespit edildiği, 30/10/2020 tarihli keşifte dinlenen davalı tanığınca “bu kalıplar 3-4 sene kadar önce hazır hale getirilmişti, bu kalıplar …’ deki fabrikamızda bekletilmektedir,” beyanında bulunulduğu ancak taraflar arasındaki e-posta yazışmalarının ve ödeme hareketlerinin 2013 yılına ait olduğu, davacı tarafça edimin ifa edilmemesi nedeniyle ödenen bedellerin iadesinin talep edildiği ihtarnamenin 20/06/2014 tarihinde keşide edildiği, davalı tanığının ürünlerin hazır edildiğini beyan ettiği tarih aralığının davalının temerrüt tarihinden sonraki döneme denk geldiği, davalı tarafın anlaşma konusu ürünleri süresinde teslime hazır hale getirdiği ve davacı tarafı ürünleri teslim almaya davet ettiği hususunda ispata yarar delil ibraz edemediği, aradan geçen sürede ifa menfaatinin de ortadan kalktığı anlaşılmakla, bu hali ile davacı tarafın anlaşma kapsamında ödediği bedelin davalıdan iadesini talep etme hakkının bulunduğu anlaşılmakla, davacı tarafın talebi ile bağlı kalınarak, davasının kabulüne dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça, dava konusu yapılan alacak istemine 20/06/2014 tarihinden itibaren kamu bankalarınca Euro’ya uygulanan en yüksek oranda işleyecek faiz ile birlikte hüküm kurulması istenilmiş ise de, davacı tarafın talebinin 1.586 Euro karşılı olan 10.000-TL olduğu, bu hali ile talebin 10.000-TL’nin tahsili istemine ilişkin olduğu, Türk Lirası olarak talep edilen alacağa Euro’ya uygulanan en yüksek oranda işleyecek faizin uygulanmasının mümkün olmadığı, uyuşmazlığa konu işlemin ticari iş olmakla beraber davacı tarafça açıkça avans faiz talebinde bulunulmadığından, kabul edilen kısım yönünden 01/07/2014 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı tarafça açılan davanın kabulü ile; dava tarihi itibariyle 1.586-Euro karşılığı olan 10.000-TL’nin 01/07/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile; dava tarihi itibariyle 1.586-Euro karşılığı olan 10.000-TL’nin 01/07/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 683,10-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 512,32-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 170,78-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 263,20-TL posta masrafı, 450,00-TL keşif ücreti, 3.600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.357,60-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/04/2021

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.