Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/465 E. 2023/686 K. 20.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/465 Esas
KARAR NO : 2023/686
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2019
KARAR TARİHİ : 20/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 23/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete internet üzerinden reklamların sunumu ile ilgili vermiş olduğu hizmete ilişkin düzenlediği 31.05.2018 tarihli 18.648,12.-TL bedelli, 31.07.2018 tarihli 11.658,31.-TL bedelli, 31.08.2018 tarihli 11.468,47.-TL bedelli, 30.09.2018 tarihli 4.149,45.-TL bedelli faturalardan kaynaklanan 45.924,35.-TL alacağını tahsil edemediğini, bu alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2018/…E sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla takip başlatılarak borçlu şirkete 7 örnek ödeme emri gönderildiğini ancak yetkiye, borca ve ferilere vaki itiraz üzerine takip durduğunu, hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuğa başvuru zorunluluğu çerçevesinde yapılan başvuru üzerine … Arabuluculuk Bürosu’nun Büro Dosya No:2019/… Arabuluculuk No:2019/… sayılı 26.08.2019 tarihli tutanağı ile anlaşma sağlanamadığını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı yerinde olmadığını, alacaklarını halen tahsil edemedikleri için davalı şirketin itirazlarının iptali ile duran takibin devamını, haksız ve kötüniyetli davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 01/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketi merkezi … olduğunu, davacının yaptığı icra takibinde bu itirazlarını belirttiklerini, bu durum arabuluculuk tutanağından da açıkça anlaşılacağı üzere arabuluculuk görevi …’ da ifa edildiğini, Usul hukuku açıktır taraflar arasında kanunun emredici hükümlerine aykırılık taşımadığı sürece yetki anlaşması yapılabileceğini, ancak taraflar arasında bir yetki anlaşması mevcut olmadığını, bu nedenle İstanbul mahkemeleri yetkili olmadığını … mahkemeleri yetkili olduğunu, taraflar arasında bir ticari ilişki mevcut olduğunu, ancak müvekkili şirketin kayıtlarında davacıya takipte belirtilen borcu mevcut olmadığını, borcun varlığı ve miktarı ancak her iki tarafın defterlerinin incelenmesi ile ortaya çıkacağını, alacak Likit olmadığını, davacının talep ettiği alacak miktarı müvekkili kayıtlarında yer almadığını, alacağın kaynağı ve tarafların ifalarını yerine getirip getirmedikleri belli olmayıp yargılamaya muhtaç olduğunu, bu nedenlerle müvekkilin yapılan icra takibine itiraz edildiğini, öncelikle davanın yetki yönünden reddi, davacının haksız davasının reddi ile masraf ve vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı icra dosyası, fatura, sözleşme, BA,BS formları, 07/08/2020 tarihli bilirkişi raporu, 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporu, 09/09/2021 tarihli bilirkişi raporu, 05/09/2023 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde, davalı borçlu hakkında 28/12/2018 tarihinde 45.924,35TL faturadan kaynaklı asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği(22/01/2019), davalı borçlunun süresi içinde (29/012019) borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiği, itiraz ile birlikte 04/02/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından talimat yoluyla aldırılan Mali Müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 07/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “…Dava dosyası kapsamında; bilgi ve belgelerin incelenmesi ve değerlendirmesi yapılmış olup, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, internet üzerinden reklamların sunumu hizmet bedelinden kaynaklandığı ve davalı taraf reklam hizmetlerini tam olarak almadıklarını beyan etmektedir. Reklam hizmetinin sözleşmeye uygun olarak alınıp alınmadığının tespiti için, internet üzerinden reklam sunumları alanında uzman bir bilirkişi vasıtasıyla reklam hizmetinin alınıp alınmadığının tespit edilmesinin daha uygun olacağının mütalaa edildiği, Davalı/borçlu … Ticaret Limited Şirket’i dava konusu olan e-arşiv faturaları kayıtlarına almadığı ve 10.07.2018 tarihi itibariyle, davacı/alacaklı … Ticaret Anonim Şirket’ine resmi kayıtlarına göre borç/alacak bakiyesi vermediği, Taraf kayıtlarının uyumlu olmaması sebebiyle uyuşmazlığın ticari defterlerden hareketle çözülemeyeceği…” görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından hazırlanan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “… Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı yana verilen reklam hizmetinden kaynaklı düzenlenen faturalardan dolayı 45.924,35 TL tutarlı fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı yan tarafından fatura alacağının tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası ile 0701.2019 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 23.09.2019 tarihinde T.C. …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/… E. Sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; Takibe konu edilen 4 adet faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının takip tarihi (07.01.2019) itibariyle davalı yandan 45.924,35 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Davalı … Ltd. Şti.’nin ticari defterleri üzerinde … Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… Talimat numarasıyla inceleme yapılmış olup dosyaya sunulan Bilirkişi raporunda davacı yan tarafından tanzim edilen faturaların kayıt altına alınmadığı ve davalı tarafın ticari defterlerinde borç/alacak bakiyesi vermediği,görüşünde bulunulduğu, Davalı yanın 2018 Yılı BA formu üzerinde yapılan incelemelerde; Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen 4 adet dava konusu edilen faturaların Ba bildiriminde bulunulmadığı, Davacı … A.Ş. tarafından davalı adına tanzim edilen 4 adet faturanın E-Arşiv Fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, takibe konu faturaların davacı yan ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, dosyaya sunulu bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere faturaların davalı yan ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı, faturaların E-Arşiv şeklinde düzenlendiği ve alt kısmında “E-Arşiv izni kapsamında elektronik ortamda iletilmiştir.” İbaresinin yer aldığı görüldüğü, Neticeten; Takibe konu edilen 4 adet faturanın davacı ticari defterlerinde mevcut olup takip tarihi (07.01.2019) itibariyle davacının davalı yandan 45.924,35 TL alacaklı olduğu, talimat ile incelenen davalı ticari defterlerinde ve davalının BA formlarında ise faturaların davalı yan ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı görüldüğü, taraflar arasında esas çekişmenin takibe konu faturalar içeriği reklam hizmetinin davacı tarafından davalı yana verili verilmediği noktasında toplanmakta olup, davalı taraf “reklam hizmetlerini tam olarak almadığını” beyan ettiği görüldüğünden, davacı tarafından verilen reklam hizmetinin dosya içeriğindeki sözleşmeye uygun olarak verilip verilmediği hususunda teknik inceleme yapılarak bu konunun açıklığa kavuşturulabileceği…” görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilgisayar Mühendisi bilirkişi … tarafından hazırlanan 09/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…Davalı avukata tarafımca ulaşılamamıştır. Davalı tarafta yapılan işin kullanıcı paneli olup olmadığı bilinmemektedir. Eğer böyle bir Google panel var ise; Tam inceleme yapmak için bu şiftre gerekmektedir. Dava konusu iddia edilen işi; bilirkişi olarak göremedim, tespit edemedim. Kaldı ki Davalı cevap dilekçesinde “Taraflar arasında bir ticari ilişki mevcuttur, ancak müvekkil şirketim kayıtlarında davacıya takipte belirtilen borcu mevcut değildir. Alacak likit değildir”, Nihai takdir ve değerlendirme yetkisi Sayın Mahkemeye ait olmak üzere ; Bu da aralarında bir ticari ilişki mevcut fakat icra konusu iş yapılmadığı belirtilmiştir. Bilirkişi olarak da ben yapılan işi görmedim. Dava açan iddiasını kanıtlayamamıştır. Bilirkişi olarak yerinde birebir sistem üzerinden yapılan incelemede reklamın yapıldığına dair herhangi bir kanıt tespit edilememiştir…” görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından hazırlanan 05/09/2023 tarihli bilirkişi EK raporunda; “… Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı yana verilen reklam hizmetinden kaynaklı düzenlenen faturalardan dolayı 45.924,35 TL tutarlı fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı yan tarafından fatura alacağının tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası ile 07.01.2019 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 23.09.2019 tarihinde T.C. …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/… E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; Takibe konu edilen 4 adet faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının takip tarihi (07.01.2019) itibariyle davalı yandan 45.924,35 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Davalı … Tur. Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defterleri üzerinde … Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… Talimat numarasıyla inceleme yapılmış olup dosyaya sunulan Bilirkişi raporunda davacı yan tarafından tanzim edilen faturaların kayıt altına alınmadığı ve davalı tarafın ticari defterlerinde borç/alacak bakiyesi vermediği,görüşünde bulunulduğu, Davalı yanın 2018 Yılı BA formu üzerinde yapılan incelemelerde; Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen 4 adet dava konusu edilen faturaların BA bildiriminde bulunulmadığı, Davacı … Ve Tic. A.Ş. tarafından davalı adına tanzim edilen 4 adet faturanın E-Arşiv Fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, takibe konu faturaların davacı yan ticari defter ve kayıtlarına mevcut olduğu, dosyaya sunulu bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere faturaların davalı yan ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı, faturaların E-Arşiv şeklinde düzenlendiği ve alt kısmında “E-Arşiv izni kapsamında elektronik ortamda iletilmiştir.” İbaresinin yer aldığı, davacı yan vekili tarafındna sunulan e-arşiv portal görüntüsü incelendiğinde cari hesaba konu 31.05.2018 tarihli faturanın davalı yana 05.06.2018 tarihinde, 31.07.2018 tarihli faturanın davalı yana 03.08.2018 tarihinde, 31.08.2018 tarihli faturanın davalı yana 06.09.2018 tarihinde gönderildiği, 30.09.2018 tarihli … sayılı 4.149,45 TL bedelli faturanın davalı yana teslimine ilişkin bir belgenin ibraz edilmediği, Neticeten; Takibe konu edilen 4 adet faturanın davacı ticari defterlerinde mevcut olup takip tarihi (07.01.2019) itibariyle davacının davalı yandan 45.924,35 TL alacaklı olduğu, talimat ile incelenen davalı ticari defterlerinde ve davalının BA formlarında ise faturaların davalı yan ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı görüldüğü, takibe konu 4 adet faturadan 3 adedinin davalı yana e-arşiv portal üzerinden teslim edildiği ve davalı yanın herhangi itirazı veya şerhi görülmediği, bu bağlamda davalıya teslim edildiği ispat edilen; 31.05.2018 tarihli … sayılı 18.648,12 TL bedelli, 31.07.2018 tarihli … sayılı 11.658,31 TL bedelli, 31.08.2018 tarihli … sayılı 11.468,47 TL bedelli, faturalar olmak üzere toplamda 41.774,90 TL fatura bedeli yönünden alacak talebinde bulunabileceği…” görüş ve kanaatini bildirmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Dava, İİK’nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir. Mahkememiz davanın konusu nedeniyle görevli ve HMK 10 gereği para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden yetkilidir. Tarafların incelenen icra dosyasına göre taraf ve dava ehliyeti vardır.
İtirazın iptali davasının yasal dayanağını oluşturan İİK.nun 67/1. maddesinde; takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği öngörülmüştür.
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari sözleşme nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 22/01/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz (29/01/2019) ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Uyuşmazlık, taraflar arasında taraflar arasındaki sözleşme ve faturadan kaynaklı alacak istemine dayalı olarak icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davalı tarafça taraflar arasındaki sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği alacağın tespiti halinde miktarı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususundadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir.
Faturaların tebliğ edildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanamaması ya da kanıtlanıp da süresinde iade edildiğinin borçlu tarafça kanıtlanması halinde borçlu taraf alacaklının hizmet vermediğini savunmakta ise, faturaya konu hizmetin verildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanması; borçlunun faturaları tebliğ alıp süresinden sonra iade etmesi halinde de faturanın alacaklı tarafça gönderilmesi şeklindeki icabı, borçlunun (faturayı defterine kaydetmemek ve hizmet almadığını savunmak suretiyle), kabul etmemesi ya da borçlunun faturayı kendi defterine kaydetmekle birlikte süresinde itiraz ve iade etmesi halinde hizmetin verildiğini yine alacaklının kanıtlaması gerekeceğinden, bu doğrultuda alacaklının delillerinin toplanıp değerlendirilmesi, şayet borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi (faturaları deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında süresi geçtikten sonra itiraz ve iade etmiş olması) halinde alacaklının (hizmet vermiş olsun ya da olmasın) HMK’nın 222. maddesi uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiği gözetilmelidir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflarca imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında temin ettiği hizmetlerden doğan 31.05.2018 tarihli … sayılı 18.648,12 TL bedelli, 31.07.2018 tarihli … sayılı 11.658,31 TL bedelli, 31.08.2018 tarihli … sayılı 11.468,47 TL bedelli, 30.09.2018 tarihli … sayılı 4.149,45 TL tutarlı faturadan kaynaklanan alacağı için icra takibi başlattığını ve davalının takibe haksız olarak itiraz ettiği belirtmiş, bu kapsamda toplanan delillerden sonra alınan bilirkişi raporu, sunulan deliller üzerinde yapılan incelemeler sonucu; tarafların incelenen defter ve kayıtlarına göre ticari ilişkilerinin bulunduğu, taraflar arasında internet üzerinden reklam Hizmet Sözleşmesi”nin imzalandığı, davacı ve davalı yanın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu anlaşılmış olup uyuşmazlığın hizmetin verilip verilmediği noktasında toplandığı, somut durumda, davalı fatura konusu reklam hizmetinin verilmediği savunmuş, davacı tarafça fatura konusu reklam hizmetinin verildiğine dair ispata yarar bir delil sunamamış olup faturaların tek başına alacağın varlığını kanıtlayacağı ayrıca fatura konusu malın veya hizmetin verildiğinin de ispat edilmesi gerektiği, dosya kapsamında reklam hizmetinin sözleşmeye uygun olarak alınıp alınmadığının tespiti için uzman bir bilirkişi raporu alınmış olup hazırlanan raporda da iddia edilen hizmeti tespit edemediğini raporlamış olup dosya kapsamına uygun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporlarına göre davacı tarafça fatura konusu reklam hizmetinin verildiğine dair ispata yarar bir delil sunulmadığından ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Koşullar oluşmadığından Kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE
3)-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 284,81-TL’nin davacı tarafa talep halinde iadesine iadesine,
4-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 17.900,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan 100,00-TL posta masrafı ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacı taraftan tahsil edilerek Hazineye gelir kaydedilmesine,
8-)Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ile davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 20/10/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı