Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/443 E. 2022/666 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/443 Esas
KARAR NO : 2022/666
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 20/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 04.05.2018 tarihinde saat 3:20 civarında …’nda meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı … yönetimindeki ticari taksinin müvekkilin varlığına dikkat etmeden hareket etmesi sebebiyle arkada olan müvekkili fark etmeden ezmesi olayı olduğunu, müvekkil gece bindiği … sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksiden indikten sonra taksinin arkasından geçerken taksi bir anda geri geri gelerek müvekkile çarptığını, çarpmanın etkisiyle yere düşen müvekkilin sol bacağı tamponun alt kısmına sıkıştığını ve bunun sonucunda kırıldığını, bunun üzerine müvekkilin hastahaneye kaldırıldığını, kazaya sebebiyet veren … hastaneye gelir gelmez, müvekkilin kızına müvekkilin durumunu sormak yerine onlara herhangi bir ödeme yapacak parasının olmadığından bahsettiğini, müvekkilin davalı …’den savcılık aşamasında şikayetçi olmadığını, kaza sebebiyle ayağı kırılan müvekkilinin birçok maddi ve manevi kayba uğradığını, taburcu olduktan sonra da sık sık hastaneye kontrole gitmek zorunda kaldığını, ilk hastahane kontrolüne ambulans ile götürüldüğünü, Ambulansa 250,00 TL ödeme yapıldığını, ambulansın çok maliyetli olması sebebiyle sonraki kontrollere taksi ile gitmek zorunda kaldığını, hastanede defalarca muayene olan müvekkil sonradan yapılan her muayene için ücret ödemek zorunda kaldığını, ilaç paralarının müvekkilin emekli maaşından kesildiğini, tedavi masraflarının tamamının makbuza bağlanması gerekmediğini, müvekkilin 10/11/2006 yılından beri kendi adına işletmiş olduğu … Mah. … Sokak No: … /İstanbul adresinde bulunan lokantayı geçirmiş olduğu kaza sebebiyle 31/05/2018 tarihinde kapatmak zorunda kaldığını, müvekkil işlettiği lokantadan aylık ortalama 8.000,00 TL kazanç sağlarken, kaza sebebiyle bu kazancından mahrum kaldığını, müvekkilinin kendine bakabilecek durumda olmadığı için kızı tarafından bakılmak zorunda kaldığını, müvekkilinin kızı kaza tarihinde çalıştığı işyerinden babasının kendisine bakamayacak duruma düşmesi nedeniyle 10.05.2018 tarihinde ayrıldığını, ticari aracın asıl sahibi müvekkil adına sigortaya başvurarak yardımcı olacağını bildirdiğini ancak sigortaya eksik evrak göndermiş olması sebebiyle, sigortanın herhangi bir işlem yapmadığını, taraflarınca yapılan başvuru ile aynı kişiye ait başka bir dosyanın açıldığını, fakat takip edilmediği taraflarına sigorta tarafından bildirildiğini, iki başvurunun birleştirilerek tek dosya üzerinden inceleme yapıldığını, fakat bu durum sigortaya başvuru, sigortanın cevap verme süresini bir hayli uzattığını, maddi zararların yanında müvekkilinin dava konusu kaza sebebiyle acı, elem ve ıstırap duyduğunu, kızının kendisine bakması sebebiyle kızının aile düzenini bozduğunu düşündüğünü, sigortaya başvuruları sonucunda taraflarına ödenen miktar 10.614,86 TL’olduğunu, miktarın müvekkilin zararını karşılayabilecek bir miktar olmadığını, bu sebeplerle, trafik kazası sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu 5.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini müvekkilinin ve kızının kaza sebebiyle yaşamış oldukları manevi sıkıntı için 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 23/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davaya konu kazanın 04/05/2018 tarihinde gerçekleştiğini, manevi tazminat alacaklarının, fiil tarihinden itibaren 1 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde ileri sürülmesi gerektiğini, İş bu 1 yıllık süre içerisinde talep edilmeyen manevi tazminat talebinin, zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davanın maddi tazminat yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı vekilinin sunmuş olduğu dilekçede talep etmiş olduğu maddi zarar talebinin net ve açık olmadığının, dava dilekçesinde bahsi geçen 04/05/2018 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç, müvekkil şirket tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numarası ile, müvekkil şirkete Ekstra Trafik Sigortası Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçede teminat limiti kişi başına 330.000-TL olduğunu, müvekkil sigortacı şirketin, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılması gerektiğini, dosyanın Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ne gönderilmesini talep ettiklerini, konu kaza sebebiyle müvekkil sigorta şirketi nezdinde … nolu hasar dosyası açıldığını10.614,86-TL sürekli sakatlık tazminatı davacılara ödendiğini, müvekkil şirketin , davacı yana yapmış olduğu ödemenin, amir mevzuata göre ve aktüeryal hesaplamalar ile tespit edildiğini, Müvekkil şirketin ödemekle yükümlü olduğu tazminat ödemesi olmadığını, davacının kaza sebebi ile meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranının belirlenmesi için rapor alınması için ikamet ettiği ildeki yetkili Üniversite Hastanesine sevkine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle izah olunan ve yargılama sırasında ortaya çıkacak sair nedenlerle davanın usulden reddine, davacının maddi tazminat taleplerinin net olmamasından ötürü talebin açıklattırılmasına, davanın manevi tazminat yönünden zamanaşımına uğramış olması sebebiyle usulden reddine, yapılan ödeme nedeniyle davanın maluliyet tazminatı talebi yönünden reddine, karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER: Arabuluculuk tutanağı, Kaza Tutanakları, Maluliyet Raporu, Müvekkil ve kızına ait sigorta dökümü, Vergi mükellefiyet bilgisi gösterir belge, Epikriz Raporları, bilirkişi raporu, ATK raporla ve tüm dosya kapsamı.
26/02/2020 tarihli ATK raporunda özetle; … oğlu 1956 doğumlu …’in 04.05.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: E cetveline göre %18.2 (yüzdeonsekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceğine kanaat getirmişlerdir.
15/06/2022 tarihli ATK raporunda özetle; Hıdır oğlu, 1956 doğumlu …’in 04.05.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği, Kas İskelet Sitemi Alt Ekstremite Tablo 3.33.b (Açılı kaynamış Plato Tibia Kırığı) : %13 olduğuna göre; 1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %13 (yüzdeonüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği,3. Kişinin başka birisinin sürekli ya da geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı hakkında kanaat getirmişlerdir.
Bilirkişi Duygu Boydaş tarafından sunulan 12/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kusur durumu; 04.05.2018 tarihli Kaza Tespit Tutanağında; kazanın oluşumunda … plakalı araç si …”ün 2918 sayılı K.T.K.’nun 37. Maddesinin kuralını ihlal ettiğinin görüş ve kanaatinin bildirildiği, 6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkelerin 27. Maddesi gereği (asli kusurlu, tali kusurlu, kusur oranı) tespiti Hakim yetkisinde olduğunu, Maluliyet Oranı/ Raporu; ATK … Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından 10.06.2022 tarih 8536 sayılı raporunda; 1956 doğumlu …’in 04.05.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkın Yönetmeli; Kişinin tüm vücut engellilik oranının 13 (yüzdeonüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, Kişinin başka birisinin sürekli ya da geçici bakımına muhtaç durumunda olmadığı oy birliği ile mütalaa alındığı, Maddi Zarar; 21.05.2019 Ödeme tarihi itibariyle, davacıya yapılan 10.614.86 TL ödeme ile davacının sürekli maluliyet zararının %33,80 oranında karşılandığı, 11.10.2022 Hesap / Rapor tarihi itibariyle, Davacının 04.05.2018 tarihinde geçirmiş olduğun trafik kazası sonrası 6 ay süre ile geçici iş göremezlik zararının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 8.705,46 TL olduğu, SGK tarafından davacıya herhangi bir geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, %13.00 maluliyet oranı dahilinde sürekli maluliyet zararının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 121.082,01 TL olduğu, davacıya yapılan ödemenin güncel değerinin 13.857,77 TL tenzili ile bakiye talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 107.224,23 TL olabileceği, 360.000,00 TL teminat limiti dahilinde olduğu, Manevi Tazminat Talebi; davacı için talep edilen 50.000,00 TL manevi tazminat talebinin elbette hukuki değerlendirmesinin Yüce Mahkemenin takdirlerinde olduğu, Yukarıda yapmış bulunduğum açıklamalar sonucunda, tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi neticesinde sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafından davalı aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
Davacı vekili tarafından sunulan 10/11/2022 tarihli sulh dilekçesinde özetle; Davalı …ile müvekkil arasında sulh sağlandığını, İbraname ve Sulh Protokolü imzalandığını ve müvekkilin maddi ve manevi tazminat talepleri davalı …. Ş. tarafından karşılandığını, karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını, gelinen aşamada, mahkememiz dosyasında HMK md. 313 ve devamı gereğince sulh sebebiyle hüküm verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili tarafından UYAP sistemi üzerinden gönderilen 11/11/2022 tarihli dilekçesinde; dosyada, davacı vekili ile sulh olmak ve talep hususunda karşılıklı ibralaşmakla; huzurdaki davada, vekalet ücreti ve /veya yargılama gideri hususunda hiçbir talepleri olmadığını beyan eder, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda gereğinin yapılmasını talep etmişlerdir.
Mahkememizin 11/11/2022 tarihli 9 numaralı celsesinde davalı asili beyanında davacı ile sulh olduklarını, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebim olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili tarafından 10/11/2022 tarihli dilekçesi ve ekinde sunulan Sulh sözleşmesi ile davalı vekili tarafından UYAP sistemi üzerinden sunulan 11/11/2022 tarihli dilekçesi doğrultusunda sulh olduklarını beyan etmeleri üzerine karşılıklı olarak HMK’nın 313. maddesi uyarınca sulh oldukları anlaşıldığından, HMK’nın 315/1 maddesi gereğince davacı tarafça açılan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama gideri tayinine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasında tarafların sulh olduğu bildirildiğinden sulh nedeniyle HMK 315/1 madde gereğince davada karar verilmesine yer olmadığına,
2-Taraflar masraf ve vekalet ücrete istemediklerinden bu konuda da karar verilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 107,16 TL’ nin yatıran tarafa iadesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı …’ün yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.11/11/2022

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.