Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/436 E. 2021/32 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/436 Esas
KARAR NO : 2021/32
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 13/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 20/09/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi üzerine dosyanın …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esasına kaydedildiği, davalının ödeme emrine itiraz ettiği, taraflar arasında 03/10/2018 tarihli satış sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmeye göre daha önce davalı tarafından 100.000-TL bedelle davacıya satılan ve arızalanması neticesinde iade alınan … marka 2012 model granül makinesinin davalı tarafından aynı bedelle kabul edilmesi, buna mukabil davacının da iade etmiş olduğu makineye ek olarak 100.000-TL ödemesi kaydıyla, 2018 model başka bir granül makinesinin davacıya teslimi konusunda anlaşıldığı, davacının üzerine düşen edimi yerine getirdiğini, satış bedelini 3 adet çek vermek suretiyle davalıya ödediğini, satış sözleşmesinin “Bedel ve ödeme Şartları ve Teslimat” başlıklı 3. Maddesine göre sözleşmeye konu makinenin sözleşmenin imzalandığı tarih ve çeklerin teslimi tarihinden itibaren en geç 60 gün içinde davalı tarafından teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, söz konusu makinenin sözleşmeye göre teslim edilmesi gerekeli tarihte değil, 30/03/2019 tarihinde teslim edildiğini, buna ilişkin davalı yanca düzenlenen fatura ve sevk irsaliyesinin ekte sunulduğunu, davalının makineyi geç teslim etmiş olmasından dolayı müvekkilinin bu dönemde ürün tedarik ve siparişi kabul edemediğini ve bundan dolayı zarar gördüğünü, satılan makinenin teslimden sonra montajının dahi müvekkili tarafından yapılmak zorunda kalındığını, davalının sözleşmeye konu makineyi geç teslim etmesinden dolayı yine sözleşmenin 3. Maddesine göre müvekkilinin davalıdan ceza koşulu talep etme hakkı doğduğunu, zira anılan maddede, teslim süresini aşması halinde satıcı firma tarafından gecikilen her gün için 500,00 TL ceza ödeneceğinin hüküm altına alındığı, bu nedenle davalı yana … Noterliği’nin 20/05/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek, makinenin teslimindeki gecikmeden kaynaklanan 58.500,00 TL ceza koşulunun ödenmesinin talep edildiğini, işbu ihtarnamenin 22/05/2019 tarihinde davalı yana tebliğ edildiğini, davalı yana keşide edilen ihtarnameye rağmen sözleşmede öngörülen ceza koşulunun ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine söz konusu alacağın tahsili amacıyla icra takibinin başlatıldığını, davalının icra takibine vaki itirazı nedeniyle takibin durduğunu, hiçbir haklı yasal dayanağı olmaksızın yapılan borca ilişkin itirazın iptali ile takibin tüm ferileriyle birlikte devamına, davalı aleyhine haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 01/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde de kabul ve beyan ettiği üzere taraflar arasında 03.10.2018 tarihinde sözleşme akdedildiği, bu sözleşme gereği teslim etmesi gereken çeklerin 05.10.2018 tarihinde müvekkili şirkete teslim edildiği ve sözleşme çerçevesinde davacının talep ve isteklerine göre özel olarak üretimi yapılan makinenin 30.03.2019 tarihinde davacıya teslim edildiğinin dosyada bulunan belgelerden anlaşıldığını, ancak her ne kadar davacı, geç teslim nedeniyle Sözleşmenin 3. maddesi uyarınca ceza koşulu talep etmekte ise de sözleşme konusu emtiayı 30.03.2019 tarihinde çekincesiz bir şekilde teslim almış olduğundan Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 179/2. maddesi uyarınca artık ceza koşulu talep etme hakkının düşmüş olduğunu, davacının dosyaya ibraz ettiği 30.03.2019 tarihli Sevk İrsaliyesi incelendiğinde sözleşme konusu emtianın çekincesiz bir şekilde teslim alındığının açık bir şekilde görüldüğünü, tacir olan davacının basiretli bir tacir olmanın gereği anılan madde uyarınca ceza koşulu talep etme hakkını teslim anında teslim belgesi üzerine şerh düşmesi gerekirken ifayı kabul etmiş olması karşısında davacının talebinin reddedilmesi gerektiği, istikrar kazanmış Yargıtay kararlarında da aynı hususun altı çizilerek alıcının artık ceza koşulu talep edemeyeceğinin altı çizildiğini, davacının ifaya ekli ceza koşulu talep etme hakkı bulunmadığına yönelik itirazları baki kalmak ve asla tam veya kısmi kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafından talep edilen ceza koşulunun hatalı olarak hesap edildiğini ve miktar olarak da fahiş olduğunu, taraflar arasındaki Sözleşmenin 3. maddesinde teslim tarihinin sözleşmenin imzalanması ve çeklerin verilmesinden itibaren 60 gün olarak belirlendiğini, bu bağlamda teslim süresinin başlayabilmesi için iki koşulun da gerçekleşmiş olması gerektiğini, davacı yanca çeklerin 05.10.2018 tarihinde teslim edildiği tartışmasız olduğundan teslim tarihi için öngörülen başlangıç tarihinin 03.10.2018 değil ve fakat 05.10.2018 olarak dikkate alınması gerektiği, hal böyle olmakla davacı yanca 117 gün üzerinden hesap edilip müvekkili şirketten talep edilen ceza koşulu miktarı kendi içinde hatalı olduğu, ikinci olarak davacının talep etmiş olduğu ceza koşulu miktarının haksız menfaat sağlamaya yönelik, fahiş ve hakkaniyete aykırı olduğu, zira sözleşmenin toplam bedelinin 100.000-TL olduğu, bu bedelin neredeyse %60’ına isabet edecek bir ceza koşulunun müvekkili şirketten talep edilmesinin müvekkili şirketin ekonomik olarak mahvına sebep olacak nitelikte olup tenkise tabi olması gerektiği, tüm bu sebeplerle davacının talep etmiş olduğu alacak likit ve muayyen olmadığından, eş söyleyişle yargılamayı gerektirdiğnden müvekkili şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de olanaklı olmadığı, huzurda ikame edilen haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın TBK 179/2.maddesi uyarınca esastan reddine, davacı aleyhine haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
03/10/2018 tarihli Satış Sözleşmesi, … Noterliği’nin 20/05/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi, tarafların ticari defter ve kayıtları, fatura, …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine sözleşme ve ihtara dayalı 58.500,00-TL asıl alacak açıklamalı cezai şart bedelinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan adi takip yoluyla icra takibine karşı borçlu tarafından yapılan itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mali Müşavir … ve Hesap Denetim Uzmanı … tarafından düzenlenen 27/04/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda; “Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 3. Maddesinde; “Makinaların teslim süresi; sözleşmenin imzalandığı tarih ve çeklerin teslimi tarihinden itibaren 60 gün olduğu, teslim süresini aşması halinde satıcı firma tarafından her gün için 500 TL ceza ödenecektir.” açıklaması bulunduğu, davacı yan tarafından çeklerin davalı yana 05.10.2018 tarihinde teslim edilmiş olduğunun anlaşıldığı, sözleşmeye göre 05.10.2018 tarihinden itibaren 60 gün içinde dava konusu makinanın teslim olmaması halinde her gün için 500,00 TL ceza ödeneceği kararlaştırıldığı, sözleşmeye göre, dava konusu makinanın en geç 04.12.2018 tarihinde teslim edilmesi gerektiğinin tespit edildiği, bu itibarla davacı yanın talep edebileceği ceza tutarının; En Geç Teslim Tarihi 04.12.2018, Teslim Edilen Tarih 30.03.2019, Gün Farkı 116, Günlük Ceza Tutarı 500,00 TL, Toplam Ceza Tutarı 58.000,00 TL olduğu, davacı yanın talep edebileceği ceza tutarının 58.000,00 TL olarak hesap edildiği, davacı yanın takip dayanağı yapmış olduğu ceza tutarına ilişkin … Noterliğinin 20.05.2019 tarihli … no.lu ihtarnamesini keşide etmiş olduğu, ihtarnamenin davalı yana 22.05.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, ihtarnamede davalı borçluya, borcun ifası için 3 günlük süre verilmiş olduğu, bu itibarla davalı borçlunun 25.05.2019 tarihinde temerrüde düşmüş olduğunun anlaşıldığı, davacı yanın takip öncesine ilişkin talep edebileceği faiz tutarının 805,64 TL olarak hesaplandığı, neticeten; davacının takip tarihi (20.06.2019) itibariyle davalıdan 58.000,00 TL anapara, 805.64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 58.805,64 TL alacak talebinde bulunabileceği, davacı yanın talep edebileceği ceza tutarı olan 58.000,00 TL’nin davalı şirketin ekonomik olarak mahvına sebep olacak nitelikte olup olmadığının tespitine ilişkin Mali Verilerin davalı tarafndan dosyaya ibraz edilmediği, Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (20.06.2019 ) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği” şeklinde görüş beyan edilmiştir.
Mali Müşavir … ve Hesap Denetim Uzmanı … tarafından düzenlenen 07/12/2020 tarihli bilirkişi heyet ek raporunda;”Dava konusunun, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye konu makinanın sözleşmenin imzalandığı tarih ve çeklerin teslimi tarihinden itibaren en geç 60 gün içinde davalı tarafından teslim edileceği kararlaştırılmasına rağmen söz konusu makinanın geç teslim edilmesinden kaynaklı 58.500,00 TL tutarlı ceza alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan tarafından Sözleşmeden kaynaklı alacağının tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyasına yetki itirazı ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile 20.06.2019 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 20.09.2019 tarihinde T.C, …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/… E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2018 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, davaya konu edilen makinanm satışına ait davalı tarafından davacı adına düzenlenen 30.03.2019 tarihli … no.lu 118.000,00 TL tutarlı faturanın davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edildiği, Davalının 2018-2019 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, Davalı yanın incelenen ticari defterlerinde, davaya konu edilen makinantn satışına ait davalı tarafından davacı adına düzenlenen 30.03.2019 tarihli … ııo.lu 118.000,00 TL tutarlı faturanın davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edildiği, Dosyaya mübrez fatura ve sevk irsaliyesinden dava konusu fatura içeriği makinenin davacı yana 30.03.2019 tarihinde teslim edilmiş olduğu, Davacı yan tarafından çeklerin davalı yana 05.10.2018 tarihinde teslim edilmiş olduğu, sözleşmeye göre 05.10.2018 tarihinden itibaren 60 gün içinde dava konusu makinanın teslim olmaması halinde her gün için 500,00 TL ceza ödeneceği kararlaştırıldığı, Davacı yanın talep edebileceği ceza tutarının 58.000,00 TL olarak hesap edildiği, Davacı yanın takip öncesine ilişkin talep edebileceği faiz tutarının 805,64 TL olduğu, Neticeten; davacının takip tarihi [20.06.2019] itibariyle davalıdan 58.000,00 TL anapara, 805.64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 58.805,64 TL alacak talebinde bulunabileceği, Davacı yanın talep edebileceği ceza tutarı olan 58.000,00 TL’nin davalı şirketin ekonomik olarak mahvına sebep olacak nitelikte olmadığı, Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (20.06.2019 ) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği” şeklinde görüş beyan etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, 03.10.2018 tarihli sözleşme gereği teslimi gereken malın geç teslimi nedeniyle sözleşmede öngörülen ceza koşulunun ödenmesi istemi ile başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, sözleşme konusu malın çekincesiz bir şekilde teslim alındığından TBK’nın 179/2. maddesi uyarınca ceza koşulu talep etme hakkının düşmüş olduğunu, talep edilen tutarın fahiş olduğunu beyanla davanın reddine, karşı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine sözleşme ve ihtara dayalı 58.500,00-TL asıl alacak açıklamalı cezai şart bedelinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan adi takip yoluyla icra takibine karşı borçlu tarafından yapılan itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça davalı tarafa hitaben keşide edilen … Noterliği’nin 20/05/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin incelenmesinde; sözleşme konusu malın 117 gün geç teslim edilmesi nedeniyle 58.500-TL cezai şart talep etme hakkının doğduğunun, cezai şart bedelinin 3 iş günü içinde ödenmesinin ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 03/10/2018 tarihli satış sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşme konusunun, … marka 2018 model makinenin davalı satıcı firma tarafından davacı alıcı firmaya satışına ilişkin olduğu, sözleşmenin 3. maddesinde malın teslim süresinin aşılması halinde satıcı firma tarafından her gün için 500-TL ceza ödeneceğinin kararlaştırılmış olduğu, belirlenen günlük 500-TL gecikme cezasının ifaya ekli bir ceza niteliğinde olduğu anlaşılmıştır.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 179/2’de “Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, ceza alacağının talep edilebilmesi için alacaklının en geç gecikmiş ifayı kabul ederken ceza alacağına ilişkin hakkını açıkça saklı tutması gerekeceği, yani ifayı kabul ederken bu konuda bir ihtirazi kayıt koyması gerekeceği yasal bir zorunluluktur.
Davacı tarafça dosyaya ibraz edilen 30/03/2019 tanzim ve sevk tarihli sevk irsaliyesinin incelenmesinde; sözleşme konusu 1 adet granül makinesinin 30/03/2019 tarihinde davalı tarafça davacıya teslim edilmiş olduğu, teslim tarihinin tarafların da kabulünde olduğu, teslim tarihi konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, davacı tarafça sözleşme konusu malın ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin teslim alındığı anlaşılmıştır.
Davacının ifa sırasında ihtirazı kayıt ileri sürerek cezai şart alacağını saklı tutmaksızın ifayı kabul ettiği, yaklaşık 2 ay sonra malın geç tesliminden dolayı ceza bedelini talep ettiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar dosya kapsamında alınan bilirkişi heyet raporu ve ek raporu ile; davacının davalıdan takip tarihi [20.06.2019] itibariyle 58.000,00 TL anapara, 805.64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 58.805,64 TL alacak talebinde bulunabileceği, davacı yanın talep edebileceği ceza tutarı olan 58.000,00 TL’nin davalı şirketin ekonomik olarak mahvına sebep olacak nitelikte olmadığı tespit edilmiş ise de, sözleşme konusu malın 30/03/2019 tanzim ve sevk tarihli sevk irsaliyesi ile davacı tarafa teslim edildiği, davacı tarafça malın ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin veya cezai şart alacağı saklı tutulmaksızın teslim alınarak ifanın kabul edildiği, yukarıda belirtilen yasa maddesi karşısında ifayı kabul ederken bu konuda bir ihtirazi kayıt koymayan davacının artık cezai şart talebinde bulunamayacağı anlaşıldığından, oluşan vicdani kanaate göre itirazın iptali davasının reddine, kötüniyetin varlığı ispatlanamadığından ve koşulları oluşmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30-TL harcın peşin alınan 737,11-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 677,81-TL’nin davacıya iadesine,
4- Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 8.736,53-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Yatırılan gider avanslarından karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/01/2021

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.