Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/432 E. 2020/600 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/432 Esas
KARAR NO : 2020/600

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 19/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 20/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil banka ile dava dışı …Tic. A.Ş. arasında akdedilen kredi sözleşmesine istinaden davalı şirkete kredi kullandırıldığını, anılan sözleşmeyi diğer davalılar …, … ve …’ın müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi üzerine kredi hesabının 26/12/2018 tarihinde kat edilerek borçlulara … 29. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini ve alacağın kat tarihi itibariyle muaccel hale getirildiğini, borcun ödenmemesi üzerine, … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası ile 21.036.561,30 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalıların takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, davalıların itirazlarının dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu belirterek davalıların takibe yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
CEVAP : Davalılar vekili tarafından sunulan 22/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; görev ve yetki itirazda bulunarak dava konusu alacak iddiasına dayanak kredi sözleşmelerinde kefalet limiti belirtilmiş ancak hangi sözleşmeden ne tutarda alacak iddiasının bulunduğu hem icra takibinde hem de dava dilekçesinde ifade edilmediğini, bu kapsamda davacı tarafın alacak iddiasının hangi sözleşme için hangi tutarda olduğunun açıklatılması gerektiğini, dava konusu alacak iddiasının asıl borçlusu şirket hakkında verilen konkordato mühlet kararları gereği faiz işlemesi durdurulduğunu, bunun yanı sıra tacir olmayan müvekkiller aleyhinde bileşik faiz işletilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, TBK 88. ve 120. madde hükümleri gereği faiz oranının fahiş olup olmadığı dolayısıyla kamu düzenine aykırılığı mahkemece resen gözetilmesi gerektiğini, alacağın likit olmaması karşısında icra inkar tazminatı talebi haksız ve dayanaksız olduğunu, genel işlem koşulu niteliğindeki sözleşme hükümlerinin müvekkillerin aleyhine sonuç doğuran kısımlarının yazılmamış sayılması gerektiğini, davacı tarafın alacaklarının rehinle teminatlandırılmış olması karşısında, rehin haklarını kullanmakta özenli davranıp davranmadığının tespiti ile özen yükümlülüğüne aykırı davrandığının tespiti halinde kefalet sorumluluk tutarının indirilmesini talep ettiklerini beyanla haksız ve dayanaksız davanın öncelikle usule ilişkin itirazlarımız kapsamında usulden reddine, zamanaşımına uğramış taleplerin reddine, esasa yönelik açıklamalarımız kapsamında davanın reddine, hukuka ve kamu düzenine aykırı faiz oranının yasal sınıra çekilmesine, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve sair masrafların davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … 7. İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı icra dosyası, … 10. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, … 29. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname ve tebliğ şerhleri, kredi sözleşmesi ve ekleri, hesap haraketleri, davacı banka kayıtları, arabulucu tutanağı ve sarf kararı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
… 7. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı banka tarafından borçlu davalılar aleyhine genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalılar tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
… 10. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının ödeme emrinin uyaptan temin edilerek incelemesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlular …, …, …, …,…, …, …, ….ve …Tic. A.Ş. aleyhine 17.895.890,84 TL toplam alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinin başlatıldığı anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 24/06/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; borç tutarının davalı kefillerin kefalet limiti kapsamında kaldığı, davadışı asıl borçlu ve kefillerin temerrüt tarihlerinin aynı olduğu, bu nedenle davacı bankanın davalı kefiller … ve …’dan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibari ile, asıl alacak 16.879.588,11 TL, işlemiş faiz 2.270.463,49 TL, BSMV 113.523,17 TL olmak üzere toplam 19.263.574,77 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen ödeninceye kadar 16.879.588,11 TL asıl alacak üzerinden %40,50 oranında temerrüt faizi istenebileceği, yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan borç tutarının davalı kefilin kefalet limiti kapsamında kaldığı, davalı kefil …’in temerrütünün takiple başladığı, bu nedenle davacı bankanın davalı kefil …’den tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibari ile, asıl alacak 16.879.588,11 TL, işlemiş faiz 1.126.461,02 TL, BSMV 56.323,05 TL olmak üzere toplam 18.062.372,18 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen ödeninceye kadar 15.879.588,11-TL asıl alacak üzerinden %40,50 oranında temerrüt faizi istenebileceği, masraf alacağına ilişkin belge sunulmadığından hesaplama yapılmadığı tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı banka tarafından davalı borçlular aleyhine açılan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça dava dışı şirkete kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edilerek takibe geçildiğini, davalılar tarafından icra takibine yapılan haksız itirazın iptaline ve davalılar aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ise davacı tarafça başlatılan icra takibinin usulsüz olduğunu, takibe itirazın haklı olduğunu, davanın reddine karar verilerek davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmişlerdir.
… 7. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı banka tarafından borçlu davalılar aleyhine genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalılar tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
… 10. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının ödeme emrinin uyaptan temin edilerek incelemesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlular …, …, …, …, …, …, … ve … Tic. A.Ş. aleyhine 17.895.890,84 TL toplam alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinin başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davalıların Mahkememizin yetkisine ve göreve yönelik itirazların sözleşmedeki yetki şartı gereği Mahkememiz yetkili olduğundan ve dava konusu kredinin ticari kredi olması nedeniyle mahkememiz görevli olduğundan göreve yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
Genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde; davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalandığı, diğer davalıların genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak yer aldığı, kefalet miktarının 26.000.000,00-TL olduğu görülmüştür.
… 29. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile genel kredi sözleşmesi hesabının kat edildiği, ihtarnamenin dava dışı asıl borçlu şirkete ve davalı kefiller … ve …’a 02/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, diğer davalı kefil …’e çıkarılan tebligatların 02/01/2019 tarihinde iade edildiği anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 24/06/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; borç tutarının davalı kefillerin kefalet limiti kapsamında kaldığı, davadışı asıl borçlu ve kefillerin temerrüt tarihlerinin aynı olduğu, bu nedenle davacı bankanın davalı kefiller … ve …’dan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibari ile, asıl alacak 16.879.588,11 TL, işlemiş faiz 2.270.463,49 TL, BSMV 113.523,17 TL olmak üzere toplam 19.263.574,77 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen ödeninceye kadar 16.879.588,11 TL asıl alacak üzerinden %40,50 oranında temerrüt faizi istenebileceği, yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan borç tutarının davalı kefilin kefalet limiti kapsamında kaldığı, davalı kefil …’in temerrütünün takiple başladığı, bu nedenle davacı bankanın davalı kefil …’den tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibari ile, asıl alacak 16.879.588,11 TL, işlemiş faiz 1.126.461,02 TL, BSMV 56.323,05 TL olmak üzere toplam 18.062.372,18 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen ödeninceye kadar 15.879.588,11-TL asıl alacak üzerinden %40,50 oranında temerrüt faizi istenebileceği, masraf alacağına ilişkin belge sunulmadığından hesaplama yapılmadığı tespit edilmiştir.
Davacı ve davalılar vekillerince bilirkişi raporuna itiraz edilerek yeni bilirkişi raporu alınması talebinde bulunulmuş ve Mahkememizin 01/10/2020 tarihli sözlü yargılamaya geçilmesine ilişkin ara karardan rücu edilmesi talebinde bulunulmuş ise de; düzenlenen bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunduğundan ve mahkememizin geçen celse rapora yönelik değerlendirmeleri ve sözlü yargılama aşamasına geçilmesine yönelik kararları usul ve yasaya uygun olduğundan davacı tarafın ve davalı tarafın yeni rapor alınmasına yönelik taleplerinin oy birliğiyle reddine karar verilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyaları, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi kapsamında, davacı banka tarafından dava dışı … Tic. A.Ş.’ne kredi kullandırıldığı, davalı şirketin vadesinde borçlarını ödememesi üzerine hesabın kat edildiği ve alacağın tahsili için davalı şirket ile müteselsil kefil olan davalılar hakkında icra takibi yapıldığı, davalı asıl borçlu şirket tarafından kredi borcunun ödenmediği, kefalet sözleşmesinin yasal şartları taşıması ve geçerli olması nedeniyle diğer davalılar olan müteselsil kefiller tarafından da borcun ödenmemesi nedeniyle nakdi kredi borcundan sorumlu oldukları sabit olduğundan düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davalılar hakkında başlatılan icra takibinde talep edilen alacağın davalı kefillerin kefalet limiti dahilinde olduğu, asıl borçlu şirket ile davalı kefiller … ve … yönünden kat ihtarının tebliği ile verilen süre sonunda temerrütün gerçekleştiği, diğer davalı kefil … yönünden kat ihtarına ilişkin tebligatın iadesi nedeniyle temerrütün takip tarihi itibariyle gerçekleştiği açık olup, bilirkişi tarafından bu doğrultuda yapılan dosya kapsamına uygun hesaplamalar neticesinde davacı bankanın borçlu davalılar … ve …’dan olan kredi alacağının 16.879.588,11-TL asıl alacak, 2.270.463,49-TL işlemiş faiz, 113.523,17-TL BSMV olmak üzere toplam 19.263.574,77-TL olduğu, takibin borçlu davalılar … ve … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla belirtilen miktar yönünden takip tarihinden itibaren 16.879.588,11-TL asıl alacağa uygulanacak yıllık %40,50 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamı gerektiği, borçlu davalı kefil …’den olan kredi alacağının 16.879.588,11-TL asıl alacak, 1.126.461,02-TL işlemiş faiz, 56.323,05-TL BSMV olmak üzere toplam 18.062.372,18-TL olduğu, takibin borçlu davalı … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla belirtilen miktar yönünden takip tarihinden itibaren 16.879.588,11-TL asıl alacağa uygulanacak yıllık %40,50 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamı gerektiği, davacının fazlaya ilişkin işlemiş faiz ve BSMV isteminin haksız olduğu, masraf alacağı kalemine ilişkin belge sunulmadığından masraf alacağının varlığının ispatlanamadığı anlaşılmış; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın (16.879.588,11-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Davacı tarafın başlattığı … 7. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasındaki;
a) Kredi alacağı yönünden borçlu davalılar … ve … tarafından 16.879.588,11-TL asıl alacak, 2.270.463,49-TL işlemiş faiz, 113.523,17-TL BSMV olmak üzere toplam 19.263.574,77-TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin borçlu davalılar … ve … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla belirtilen miktar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak yıllık %40,50 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Kredi alacağı yönünden borçlu davalı … tarafından 16.879.588,11-TL asıl alacak, 1.126.461,02-TL işlemiş faiz, 56.323,05-TL BSMV olmak üzere toplam 18.062.372,18-TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin borçlu davalı … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla belirtilen miktar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak yıllık %40,50 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
c) Asıl alacağın (16.879.588,11-TL’nin) %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
2- Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 1.315.894,79-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.061.825,72-TL karar harcının (davalı …’in 979.771,57-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) borçlu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin haksız çıkan taraf olan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 254.069,07-TL peşin harç olmak üzere toplam 254.113,47-TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 17 adet tebligat-posta gideri 126,60-TL, bilirkişi ücreti 1.200,00-TL olmak üzere toplam 1.326,60-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 1.274,79-TL’sinin davalılardan (davalı … 1.139,04-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın mazeretli sayılması nedeniyle yapılan 1 adet tebligat gideri masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 281.260,75-TL vekalet ücretinin davalılardan (davalı … 269.248,72-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
7- Davalı taraflar yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 94.854,53-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı taraflara eşit şekilde verilmesine,
8- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/11/2020

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.