Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/377 E. 2022/181 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/377 Esas
KARAR NO : 2022/181
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 18/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı Banka ile dava dışı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 01.10.2014 tarihli temlik sözleşmesinin akdedildiğini, bu sözleşmeye göre … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 01.10.2014 tarihli İstanbul, …, K. … Mah. … ada, 1 nolu parselde bulunan toplam 24.651,86 m2 yüz ölçümlü imar uygulama alanında hasılat paylaşımı yöntemi ile yapılacak konut, ticari ve imar planı ile belirlenen diğer fonksiyonların inşa edilmesi işini ifade eden Hasılat Paylaşımı İnşaat Sözleşmesi tahtında davalılar nezdinde doğmuş doğacak tüm alacaklarını 8.750.000 USD kadar olan kısmını davacı banka nezdinde açılmış veya açılacak her türlü kredilerinden dolayı doğmuş/doğacak borçlarının teminatını teşkil etmek üzere, TBK 183. maddesi ve devamı hükümleri gereğince davacı gayri kabili rücu devir ve temlik ettiğini, temlik sözleşmesinin imzalanması ile birlikte davalıların temlik sözleşmesinden haberdar edildiklerini ve temlik sözleşmesini teyit ettiklerini, temlik sözleşmesinin imzalanmasından sonra davacının dava dışı … Limited Şirketi tarafından temlik edilen arsa sahibi gelir payı doğdukça hasılat paylaşımı sözleşmesinde belirlenen formüle göre davalılarca, davacı bankaya ödendiğini, ancak ödemelerin bir süre sonra kesildiğini, davacıya ödeme yapılmadığını, ödeme yapılmaması üzerine davacı tarafından 21.03.2018 tarihinde ödemenin ne zaman yapılacağı hususu sorulduğunu, davalılar tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, bu sefer aynı talepli yazının 11.05.2018 tarihinde gönderildiğini, bu talebe de herhangi bir cevap verilmediğini, bunun üzerine davalılara 31.05.2018 tarihinde ihtarname gönderilerek ödenecek meblağ ve tarihinin sorulduğunu, aksi takdirde dava yoluna gidileceğinin ihtar edildiğini, davalılar tarafından gönderilen 06.07.2018 tarihli cevabı ihtarnamede dava dışı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin tapu payına haciz konulduğunu, bu hacizlerin kaldırılması için Arsa Sahibi Gelir payı doğmadığını, doğduğu zaman anılan rakam düşüldükten sonra davacı bankaya ödeme yapılacağının beyan edildiğini, davacı bankanın bu hacizlerden herhangi bir bilgisi olmadığını, olsa bile herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle hacizlerin kaldırılması için yapılan ödemelerin davacıya karşı öne sürülmesinin mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte hacizlerin ödenmesinin söz konusu olması halinde bile hacizlerden önce yapılan gayrimenkul satışları söz konusu ise bu satışlardan doğan Arsa Sahibi Gelir Payı’nın davacıya ödenmesi gerektiğini, bu varsayımda sorumluluk ancak hacizler ve hacizlerden sonra yapılan satışlar için söz konusu olabileceğini, davalılara burada hem gayrimenkul satışlarından doğan Arsa Sahibi Gelir Payı’nı ödemediklerini, hem de haciz konduğundan bahisle ödemekten kaçınmaya çalıştıklarını, alacağın tahsili için arabuluculuk yoluna başvurulduğunu fakat anlaşmanın sağlanamadığını, alacağın tahsili için işbu davanın açıldığını, bu sebeplerle hangi taşınmazların tamamlanıp tescil edildiğinin ve davalılar nezdinde doğmuş alacağın bilirkişi marifetiyle tespit edilerek ileride arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000.000 USD nin fiili ödeme günündeki kur üzerinden tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
CEVAP : Davalı … A.Ş. vekili tarafından mahkememize sunulan 21/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı bankanın temlik sözleşmesi kapsamında davalılar nezdinde doğmuş alacağın tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, müvekkili şirket ile diğer davalı …, dava dışı … Limited Şirketi ve dava dışı … arasında 01.10.2014 tarihli “Hasılat Paylaşımı ve İnşaat Sözleşmesi” imzalandığını, bu sözleşme kapsamında, İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesinde … ada, 1 nolu parselde bulunan toplam 24.651,86 m2yüzölçümlü imar uygulama alanında hasılat paylaşımı yöntemi ile inşaat yapılmasının kararlaştırıldığını, bu sözleşmede her arsa sahibinin payına düşecek olan gelir oranı belirlenmiş ve bağımsız bölüm satışından doğan gelirin, tüm taraflar adına açılan ortak hesaba yatırılmasının ardından belirlenen oran üzerinden dağıtılacağının kararlaştırıldığını, sözleşmeye göre, elde edilen satış gelirinin %3,76650 oranında tutarın …’e ait olacağını, tarafların gerçekleşen satışı üzerinden gelir elde edecek olup, sözleşmede “taşınmazların bağımsız bölümlerinin satışları sonucunda elde edilen ve ortak hesapta toplanan satış gelirinin sözleşmede belirtilen formüle uygun şekilde paylaştırılacağını açıkça belirttiğini, sözleşme hükümlerine göre, … Ticaret Limited Şirketi hak ettiği satış geliri temlik alacaklısı olan davacı bankaya ödendiğini, ancak, … Limited Şirketi hisseleri üzerine haciz tatbik edilmesi ile sözleşme’nin tüm varlığı tehlikeye girdiğini, satış yapılamaz hale gelindiğini, bunun üzerine hacizlerin kaldırılması için icra dosyalarına ödeme yapılmak zorunda kalındığını, sonrasında ise, aşağıda, … Sanayi ve Ticaret Limited şirketi konkordato ilan ettiğinden, temlik sözleşmesinin hukuken geçersiz hale geldiğini, davacının iddia ve taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, dava dışı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin konkordato ilan ettiğinden temlik sözleşmesinin geçersiz hale geldiğini, sözleşmede kur sabitlenmesinin yapıldığını, davacının yabancı para cinsi üzerinden talepte bulunmasının mümkün olmadığını, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hisselerine haciz tatbik edilmesi nedeniyle yapılan ödemeler dolayısıyla davalı şirket ve sözleşmenin diğer tarafları ödenen miktarlar açısından alacaklı durumda olduğunu, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına icra dosyalarında ödenen tutarlar göz önünde bulundurularak 14.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte 4.000.242,57-TL’nin varsa banka alacaklarından mahsup edilmesini, neticeten davacının davasının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yanı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili tarafından mahkememize sunulan 21/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava dışı temlik eden … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi konkordato süreci içerisinde bulunması nedeniyle İİK 294/6 maddesi uyarınca temlik sözleşmesinin hükümsüz olduğunu, davalı şirket tarafından … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine başlatılan takipçilerin yapılan ödemelere ilişkin olarak takas mahsup talepleri ile bu talebin temlik alacaklısına karşı da yapılabileceğini, son olarak sözleşme kapsamında kur sabitlemesi bulunduğuna ve ayrıca davacı Bankanın hukuken döviz cinsinden talepte bulunmasının kanunen yasak olduğunu, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi konkordato süreci içinde olması nedeniyle İİK 294/6 maddesi uyarınca temlik sözleşmesinin hükümsüz hale geldiğini, davalı Şirket … A.Ş., diğer davalı … A.Ş. ve … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 01.10.2014 tarihli hasılat paylaşımı inşaat sözleşmesinin akdedildiğini, akdedilen sözleşme uyarınca; İstanbul ili, … ilçesi … Mahallesi, … ada 1 parselde bulunan taşınmaza 24.651,86 m2 toplam yüz ölçüme sahip ofis ve dükkan niteliğinde ticari bölümler yapılacağını, inşa edilen bağımsız bölümlerin satışlarından elde edilen gelirin %55.69 … A.Ş. %40,53405 … A.Ş. ve %3,76650 … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ait olacağını, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre hak edişlerin bağımsız bölümlerin satışından elde edilen hesaba geçmesi ile birlikte taraflara ödenmesi gerektiğini, bağımsız bölümlerin satış yöntemi, fiyatları ve şartları … A.Ş. onayı ile belirleneceğini, burada önemle arz ettiğini, tarafların sözleşme uyarınca hak edişlerinin doğabilmesi için bağımsız bölümlerin satışının yapılması ve satış bedelinin tahsil edilmesi gerektiğini, bağımsız bölümlerin satışının yapılabilmesi için de her bir bağımsız bölüm üzerinde farklı oranda payları olan … A.Ş. … A.Ş. ve … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin aynı anda paylarını bağımsız bölümü satın alan 3. kişiye devretmesinin zorunlu olduğunu, davalı Şirket tarafından Hasılat Paylaşımı Sözleşmesi uyarınca tüm edimlerin yerine getirildiğini, binaların süresi içerisinde tamamlandığını, satışlarda sözleşmenin imzalanması ile birlikte başlandığını, davalı bankanın da kabul ettiği üzere yapılan satışlardan elde edilen gelirler de temlik sözleşmesi uyarınca bankaya ödendiğini, Temlik sözleşmesine konu alacağın dolar cinsinden ve ödeme gündelik kur üzerinden tahsiline karar verilmesi hukuken mümkün olmadığını, bu sebeplerle davanın reddini, Davalı şirket … A.Ş.’nin 4.000.242,57-TL tutardaki alacağının 14.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte varsa davacı bankanın alacağından takas mahsup edilmesi talebinin kabulünü talep edilmesini, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER: 01/10/2014 tarihli Temlik Sözleşmesi, 01/10/2014 tarihli Hasılat Paylaşımı ve İnşaat Sözleşmesi, 01/10/2014 tarihli temlike muvafakat yazıları, davacı bankanın 21/03/2018-63 tarih ve sayılı, 11/05/2018-92 tarih ve sayılı yazıları, … Noterliği’nin 31/05/2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi, … Noterliğinin 06.07.2018 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, davalılar arasında düzenlenen 15/09/2018 ve 22/01/2018 tarihli protokoller, davalı şirketlerin ticaret sicil kayıtları, … Belediye Başkanlığı kayıtları, tapu kayıtları, arabulucu tutanağı ve sarf kararı, davalı şirket tarafından yapılan ödemeleri gösterir belge, dekont ve kayıtlar, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
İnşaat Yüksek Mühendisi Bilirkişi …, Muhasebeci Bilirkişi … ve Sözleşme Uzmanı Prof. Dr. …, tarafından düzenlenen 22/12/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davalıların tüm taşınmazları satmış oldukları (icra takibinden sonraki satışlar dahil), buradan hareketle dava dışı … Limited Şirketin hissesine isabet eden gelir tutarı hesaplanarak, davacı adına ödenmesi gereken toplam meblağ 23.213.111,68 TL olarak hesap ve tespit edildiği, dava dışı … Limited Şirketi için hesaplanan toplam gelir payından, davalılarca … Limited Şirketi için ödenen 4.000.242,57 TL tutarındaki icra ödemeleri ile davacı bankaya ödenen 12.691.923,00 TL 150.000,00 USD karşılığı 853.500,00 TL nin de mahsubu sonrasında, davalıların dava dışı … Ticaret Limited Şirketine ödemesi gereken tutarın, 5.667.446,11 TL olduğu hesap ve tespit edildiği,
Davalıların cevap dilekçelerinde, dosya borçlularına ve Davacı Bankaya … Noterliği vasıtası ile gönderilen 08.08.2018 Tarihli … numaralı ihtarname ile icra dosyalarına yapılan 4.000.242,57 TL tutarındaki ödeme için 14.08.2018 temerrüt tarihinden, 18.09.2019 dava tarihine kadar avans faiz oranları üzerinden, işlemiş faiz tutarının 866.719,22 TL olacağı hesap ve tespit edildiği,
Bu durumda, davalıların takas mahsup taleplerinin kabulü halinde dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi firmasına dava itibarıyla 5.667.446,11- 866.719,22 = 4.800.726,89 TL borçlu olacağının hesap ve tespit edildiği,
Davalılardan … A.Ş.’nin cevap dilekçesinde, dava dışı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin Konkordato ilan etmiş olduğundan, Temlik Sözleşmesinin geçersiz hale geldiği, İcra ve İflas Kanunu’nun 294. Maddesi uyarınca, konkordato mühleti verilmesinden önce yapılan alacağın devri sözleşmelerinde devredilen alacağın, konkordato mühletinden sonra doğmuş ise bu devirin hükümsüz olduğu, kanunun açık hükmü gereğince, davacı banka ve … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında yapılan temlik sözleşmesinin, geçici mühletin başlangıcı ile geçersiz olduğu, bu süreden sonra, Sözleşme kapsamında tahsil edilen satış bedellerinin davacı bankaya ödenmesi talebinin kabulünün hukuken mümkün olmadığını beyan etmişlerdir. Bu husus uzmanlığımız dışında olduğun (icra İflas hukukçularının uzmanlığına girdiğinden) herhangi bir değerlendirme yapmamız mümkün olmadığı,
Yine … A.Ş. nin, Cumhurbaşkanlığının 12 Eylül 2018 tarihli 85 Sayılı Kararı ile, “Türkiye’de yerleşik kamu ve özel hukuku kişilerinin, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamaz” hükmü getirildiği, belirtilen Karar ve sonrasında yürürlüğe giren 32 sayılı karara ilişkin tebliğ kapsamında, davacı bankanın döviz bedeli üzerinden talepte bulunmasının da mümkün olmadığını beyan etmiştir. Ancak alacağını davacıya temlik etmiş olan … Ticaret Limited Şirketi payına düşün ödemeler bu şirkete zaten TL olarak yapılmaktadır. Bu şirket ile diğer ortakları arasında USD tutarını sabitlemeye ilişkin olarak Sözleşmede hüküm olduğu gibi, ayrıca sonradan bu konuyu düzenleyen Protokoller yapılmış olup, ödemelerin Sözleşme hükmüne ve bu Protokollere istinaden sabitlenen USD kuru üzerinden TL’ye çevrilmek suretiyle yapıldığı anlaşıldığı, bu nedenle ilgili Karara istinaden tekrardan bir kur sabitlemesi yapılmasına gerek olmadığının düşünüldüğü, takdirin tamamen mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı banka tarafından temlik sözleşmesi kapsamında davalı şirketler aleyhine hasılat paylaşımı sözleşmesinden doğan alacakların davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf dava dışı … Limited Şirketi ile aralarında 01.10.2014 tarihli temlik sözleşmesinin akdedildiğini, bu sözleşmeye göre … Ticaret Limited Şirketinin 01.10.2014 tarihli İstanbul, …, … Mah. … ada, 1 nolu parselde bulunan toplam 24.651,86 m2 yüz ölçümlü imar uygulama alanında hasılat paylaşımı yöntemi ile yapılacak konut, ticari ve imar planı ile belirlenen diğer fonksiyonların inşa edilmesi işini ifade eden hasılat paylaşımı inşaat sözleşmesi tahtında davalılar nezdinde doğmuş doğacak tüm alacakların temlik alındığını, hasılat paylaşımına konu taşınmazlar satılmasına rağmen paylarına düşen miktarların ödenmediğini, davalılara yapılan ihtarlara rağmen ödemelerin yapılmadığını bu nedenle temlik sözleşmesi kapsamında hasılat paylaşımından doğan alacaklarının tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı taraflar ise temlik eden …’in konkordato ilan etmesi nedeniyle temliğin hükümsüz olduğunu, dava dışı … hisselerine tatbik edilen hacizlerden dolayı icra dosyalarına ödeme yapılmak zorunda kalındığını, icra dosyalarına ödenen miktarın takas ve mahsubu gerektiğini, davacının iddialarının haksız olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava alacak davası olduğundan zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 10/06/2019 tarih ve 2019/40291 numaralı arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf dava dışı … Limited Şirketi’nin davalılar ile aralarındaki hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesinden doğan alacaklarına ilişkin davacı bankanın temlik sözleşmesi kapsamında davalılardan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacak miktarından kaynaklıdır.
Dava dışı … Ticaret Limited Şirketi’nin davalı şirketler ile aralarındaki hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesinden doğan alacaklarını davacı bankaya temlik ettiği ve davalıların da buna muvafakat ettikleri hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Davalı taraflar dava dışı … Limited Şirketi’nin konkordato ilan etmesi nedeniyle verilen kesin mühlet kapsamında davacı bankanın taraf olduğu temlik sözleşmesinin İİK 294. maddesi uyarınca hükümsüz kaldığına yönelik itirazlarını ileri sürmüşlerse de, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı dosyasında davacı olan dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin davadan feragat etmesi üzerine konkordato davasının reddine karar verilmesi nedeniyle temlik eden dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkındaki konkordato süreci sona ermiş olduğundan temlikin halen geçerli olması nedeniyle temlikin hükümsüzlüğüne yönelik itirazlara itibar edilmemiştir.
Mahkememizce yargılama sırasında toplanan deliller kapsamında dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, İnşaat Yüksek Mühendisi Bilirkişi …, Muhasebeci Bilirkişi … ve Sözleşme Uzmanı Prof. Dr. …, tarafından düzenlenen 22/12/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davalıların tüm taşınmazları satmış oldukları (icra takibinden sonraki satışlar dahil), buradan hareketle dava dışı … Limited Şirketin hissesine isabet eden gelir tutarı hesaplanarak, davacı adına ödenmesi gereken toplam meblağ 23.213.111,68 TL olarak hesap ve tespit edildiği, dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi için hesaplanan toplam gelir payından, davalılarca … Limited Şirketi için ödenen 4.000.242,57 TL tutarındaki icra ödemeleri ile davacı bankaya ödenen 12.691.923,00 TL 150.000,00 USD karşılığı 853.500,00 TL nin de mahsubu sonrasında, davalıların dava dışı … Limited Şirketine ödemesi gereken tutarın, 5.667.446,11 TL olduğu hesap ve tespit edildiği, Davalıların cevap dilekçelerinde, dosya borçlularına ve Davacı Bankaya … Noterliği vasıtası ile gönderilen 08.08.2018 Tarihli … numaralı ihtarname ile icra dosyalarına yapılan 4.000.242,57 TL tutarındaki ödeme için 14.08.2018 temerrüt tarihinden, 18.09.2019 dava tarihine kadar avans faiz oranları üzerinden, işlemiş faiz tutarının 866.719,22 TL olacağı hesap ve tespit edildiği, bu durumda, davalıların takas mahsup taleplerinin kabulü halinde dava dışı … Limited Şirketi firmasına dava itibarıyla 5.667.446,11- 866.719,22 = 4.800.726,89 TL borçlu olacağının hesap ve tespit edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu kapsamında; davacı banka tarafından dava dışı şirket ile aralarındaki temlik sözleşmesi kapsamında dava dışı şirket ile davalılar arasındaki hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesinden doğan alacaklarını temlik aldığı, davalılar tarafından hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesi gereği yapılması gereken ödemelerin ihtara rağmen yapılmaması nedeniyle davalılara karşı alacağın tahsiline yönelik dava açılmış olup, davacı banka ile dava dışı … arasındaki temlik sözleşmesinin geçerli olduğu, temlik sözleşmesi kapsamında davacı bankanın dava dışı … şirketinin davalılar ile arasındaki hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesinden doğan alacaklarına temlik sözleşmesi ile halef olduğu, davalıların temlik sözleşmesinden haberdar oldukları gibi temlike muvafakat beyanlarının da bulunduğu, dava dışı … hakkındaki konkordato sürecinin davadan feragat ile sona ermesi üzerine temlikin konkordato mühleti nedeniyle hükümsüz olduğuna yönelik itirazların yersiz olduğu ve davacı bankanın temlik kapsamında davalılardan alacak talebinde bulunmasının haklı olduğu, dava dışı temlik eden ile davalılar arasındaki hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesine konu taşınmazların satılarak bedellerinin tahsil edildiği sabit olup, hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesi kapsamında dava dışı temlik edene ait payın belirli olduğu ve bu oranda dava dışı … şirketinin temlik ile de davacı bankanın hasılat paylaşımından payına düşen kısım üzerinde hak sahibi olduğu ancak sözleşme sürecinde dava dışı … şirketinin hisseleri üzerine konan haciz nedeniyle davalıların dava dışı …’in borçlarının icra dosyalarına ödenerek hacizlerin kaldırılması üzerine alacağa konu hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesine konu edimlerin yerine getirilebildiği, bu yönüyle davalı şirketler tarafından dava dışı …’in hacizlerinin kaldırılması için ödenen bedellerinin mahsubundan sonra alacağın belirlenmesine yönelik takas mahsup taleplerinin haklı olduğu, aksi halde hacizlerden dolayı dava dışı …’in borçlarının ödenmemesi durumunda dava konusu alacağın doğmasına sebep olan hasılat paylaşımı ve inşaat sözleşmesinden doğan edimler yerine getirilemeyeceğinden dolayı sözleşmesinin ifasının imkansız hale geleceği bu durumda sözleşmeye konu taşınmazlar satılamayacağından dolayı hasılat elde edilememesi nedeniyle hasılat paylaşımından kaynaklı alacak doğmayacağından ve bu kapsamda pay dağıtımı gerçekleşemeyeceğinden davacı bankanın hasılattan pay talep edemeyeceği açık olup, davalıların dava dışı …’in borçlarına karşılık yapılan ödemelerin alacaklarından mahsubu gerektiği anlaşılmakla, düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere davacı bankanın temlik kapsamında davalılardan alacaklı olduğu ve hasılat paylaşımından doğan ödenmeyen alacak miktarının 5.667.446,11- 866.719,22 = 4.800.726,89 TL olarak tespiti karşısında davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; Davacı şirketin davalı şirketlerden olan toplam 4.800.726,89-TL alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanmak üzere:
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Davacı şirketin davalı şirketlerden olan toplam 4.800.726,89-TL alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 327.937,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 229.963,60-TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davalı tarafların zorunlu arabuluculuk görüşmesine katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyeti sona erdiğinden 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 97.201,72-TL peşin harç, 772,33-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 98.018,45-TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davalı tarafların zorunlu arabuluculuk görüşmesine katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyeti sona erdiğinden 6325 Sayılı Kanunun 18/A-11 maddesi uyarınca davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 31 adet tebligat-posta gideri 228,40-TL, bilirkişi ücreti 3.000,00-TL olmak üzere toplam 3.228,40-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 136.632,27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7- Davalı tarafların zorunlu arabuluculuk görüşmesine katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyeti sona erdiğinden 6325 Sayılı Kanunun 18/A-11 maddesi uyarınca davalılar lehine vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
8- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2022

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.