Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/323 E. 2021/258 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/323 Esas
KARAR NO : 2021/258
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; 15/07/2015 tarihinde … Mahallesi, … Caddesi,No: … Kağıthane/İstanbul adresinde davalı kurum tarafından yapılan kazı çalışmasında davacının tesislerine hasar verildiğini, davalıların hasar bedelini ödememesi üzerine 1.121,93TL hasar bedeli, 159,76 TL faiz ile birlikte toplam 1.281,69 TL’nin tahsili için …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas dosyası ile takip başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Davacının icra dosyasında her hangi bir dayanak belge sunmadığını, davacının talep ettiği tüm alacakların zaman aşımına uğradığını, bahse konu hasarın müvekkili tarafından verilmediğini, hasar bedeline, faiz oranına ve faiz başlangıç tarihine itiraz ettiklerini beyanla davanın reddine, haksız talep edilen meblağın %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Davacının icra dosyasında her hangi bir dayanak belge sunmadığını, avacının talep ettiği tüm alacakların zaman aşımına uğradığını, bahse konu hasarın müvekkili tarafından verilmediğini, kabul mahiyetine gelmemek kaydıyla olay bizzat davacının kendi kusuru sebebiyle meydana gelmiş olup, ikame edilen dava oluştuğu iddia edilen zararın mali olarak müvekkil üzerinde bırakılma çabasından ibaret olduğunu, hasarın davacının kusuru nedeniyle meydana geldiğini, davacının likit olmayan talebi tek taraflı düzenlediği mesnetsiz, dayanaksız, belirsiz belgeye dayandığından, müvekkil açısından kötü niyet söz konusu olmadığını beyanla davanın reddine, haksız talep edilen meblağın %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı icra dosyası, … Başkanlığı’nın müzekkere cevabı, tanık anlatımları, bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, haksız fiilden kaynaklanan zarar nedeniyle başlatılan icra takibine davalı borçlu taraflarca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, alacak isteminin zaman aşımına uğradığını, hasarın müvekkili tarafından verilmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …,alacak isteminin zaman aşımına uğradığını, hasarın müvekkili tarafından verilmediğini, hasarın davacının kusurundan kaynaklandığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı şirket tarafından borçlu davalılar aleyhine 15/07/2015 tarihinde meydana gelen hasarlara dayalı alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalılarca itiraz edildiği, icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; 15/07/2015 tarihinde davalılar tarafından yapıldığı belirtilen kazı çalışması sırasında davacı şirkete ait tesislere zarar verilip verilmediği, davacının hasar bedelinin tahsili amacıyla başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafın itirazının iptaline karar verilip verilemeyeceği hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 21/06/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Davalılar tarafından zaman aşımı itirazında bulunulmuş ise de; uyuşmazlığa konu zararı oluşturan çalışmanın 15/07/2015 tarihinde yapıldığı ve zararın bu tarihte meydana geldiği, davacı tarafça icra takibinin 21/11/2016 tarihinde başlatıldığı, takibin TBK 72. maddesinde düzenlenen iki yıllık zaman aşımı süresi içinde başlatıldığı, bu hali ile davalı tarafın zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla davalı tarafın zaman aşımı itirazına itibar edilmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı tanığı … mahkememizin 09/09/2020 tarihli duruşmasında dinlenilmiş olup ; “ben davacı şirkette elektrik teknisyeni olarak çalışmaktayım bana söylemiş olduğunuz Kağıthane … Mah. … Cad. Üzerindeki 15/07/2015 tarihindeki hasarı hatırlamıyorum ancak hasar tutanağında benim imzam varsa ben gitmişimdir. Hasar olduğunda tutanaklar işletmede tutuluyor hasara gider kişi daha sonra bu tutanakları gittiğine dair imzalıyor benim imzam olduğuma göre benim vardiyamda olmuş bir hasardır ben gitmişimdir. Ancak üzerinden zaman geçtiğinden detayını hatırlamıyorum. Hasar yerine gittiğimizde fotoğrafını çekip watsap grubumuzdan gönderiyoruz, hasar yerinde çalışan firmaya ait levhanın fotoğrafını işletmeye gönderiyoruz. Çalışmaya dair levha yoksa çalışmayı yapan işçilere firma adını sorup öğreniyoruz, yine üzerinden zaman geçtiği için bu hasarı verenleri ne şekilde öğrendiğim detayını hatırlamıyorum ancak tutanakta yazan firma adını tespit edip gönderdiğimiz için tutanakta yazan geçerlidir, benim bilgim bundan ibarettir. yüksek gerilim kabloları 80 cm derinlikten döşenir, %90’ı bu derinliktedir, %10’u boru ve benzeri engel çıkması halinde 80 cm den daha düşük derinliklerden geçebilir, bu kabloların üzerinden de tuğla döşenir, elektrik hatlarının geçmiş olduğu güzergahlarda tabela olmuyor ancak belediyeye başvurduklarında belediyenin vermiş olduğu ruhsatta ikaz damgaları bulunuyor” beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizin 09/09/2020 tarihli ara kararı gereği dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş,Bilirkişi … tarafından düzenlenen 17/01/2021 tarihli raporunda özetle;”… koordinesinde … tarafından yürütülmekte olan iş kapsamında ” … Mah. … Cad. No: … Kağıthane/İSTANBUL” adresinde 15/01/2015 tarihinde ….A.Ş.’nin; kablosunun hasara uğratılması akabinde … A.Ş. yetkililerince hasar tespit tutanağı ve akabinde kullanılan malzeme ve işçilikle ilgili olarak Hasar ve Giderilme Detayı düzenlendiği, hasar nedeniyle davacı şirketin 1.121,93-TL maddi zararının meydana geldiği, ödenen tutarın makul tutarlar içinde ve … birim fiyatlarına uygun olduğu, hasara çalışma yapan şirketin dikkatsizliği ve tedbirsizliğinin neden olduğu, şayet ….A.Ş.’den gözcü talep edilmiş olunsaydı ….A.Ş, bölgede kablo ve alt yapı tesisinin olduğuna dair ikazda bulunulacağı, çalışma yapanın daha dikkatli olmasının sağlanacağı, bu nedenle hasarın … A.Ş.’nin kusurundan kaynaklandığı, Yargıtay 3. Hukuk dairesinin E.2007/16515 ve K.2007/17740 sayılı 22/11/2007 tarihli içtihatı gereği davalıların hasardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları gerektiği, Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği madde S8/6-11-13 ‘e göre kablo derinliğinin 80 cm. olması, dip genişliğinin 40 cm. olması, ağız genişliğinin 60 cm. olması gerektiği kanaatine varıldığı, davacının kendi adamlan tarafından yaptırılmış ise işçilik ve araç personel bedelinin hasara dahil edilemeyeceği (722,29 TL+104,20 TL)= 826,49 TL, aksi durumda söz konusu bedelin hasara dahil edilebileceği, dava dosyasında bu husus ile ilgili bir bilgi bulunmadığından takdirin mahkemenin olduğu, ” yönünde görüş beyan ettiği görülmüştür.
Elektrik Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; … A.Ş. tarafından çalışmaya başlamadan önce alt yapı araştırması yapılmadan, alt yapı çalışma müsaadesi alınmış olsa bile ….A.Ş.’ne uyarı yapılmadan ve gözcü talep edilmeden kazıya başlanılmış olması sebebiyle hasarın … A.Ş.’nin kusurundan kaynaklandığı, talep edilen hasar bedelinin … birim fiyatlarına uygun olduğu, onarımın davacının kendi adamları tarafından yaptırılmış ise işçilik ve araç personel bedelinin hasara dahil edilemeyeceği, aksi durumda söz konusu bedelinin hasara dahil edilebileceği, dava dosyasında bu husus ile ilgili bir bilgi bulunmadığı, tespit edilmiştir.
Davalı taraflarca, hasarlanan kabloların kazı derinliği yeter şartını sağlamadan döşendiği belirtilmişse de, bu konuda dosyada delil bulunmadığı, kazı çalışmasından sonra hasarın davacı tarafça giderildiği ve yeni kablonun döşendiği, uyuşmazlığa konu kazı mahallinde keşif yapılsa dahi kazı sonrasındaki gerçek durumu ortaya çıkarmayacağı, bu hali ile meydana gelen hasar nedeniyle davacının kusuru bulunduğu hususunun ispatlanamadığı anlaşılmakla Mahkememizce davalıların tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu ile davacı tarafından talep edilen hasar beledinin makul ve … birim fiyatlarına uygun olduğu, onarımın davacının kendi adamları tarafından yaptırılmış ise işçilik ve araç personel bedelinin hasara dahil edilemeyeceği, aksi durumda söz konusu bedelin hasara dahil edilebileceği tespit edilmiştir. Davacı tarafça rapora itiraz dilekçesinde onarım işlemlerinin yüklenici şirket olan Avcılar İşletme Müdürlüğünün komutasında olan Arıza Onarım ve Bakım birimi tarafından gerçekleştirildiği beyan edilmiş ise de; davacının anonim şirket olduğu, Şirket faaliyetinin devamlılığının sağlanması için sürekli olarak istihdam ettiği işçilerinin bulunmakta olduğu, davacı şirket tarafından dava konusu hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutulup, araç temin edilerek harcama yapıldığına dair her hangi bir delil ve fatura sunulmadığı, bu nedenle davacı tarafça montaj, personel ve araç bedeli olan tutarların talep edilemeyeceği, gerçek zarar ilkesine göre davacının davalılardan 124,30-TL malzeme bedeli ve 22,37-TL KDV’si olmak üzere toplam 146,67-TL asıl alacağın zararın oluşmasında kusuru bulunan davalı … A.Ş.den talep edebileceği, her ne kadar davalı … tarafından zarar nedeni ile hasar bedelinden yüklenicisi firmanın sorumlu olduğunu savunmuş ise de davalı iş sahibi …’nin TBK’nın 66. maddesi gereğince “adam çalıştıran” sıfatıyla olmak üzere sorumlu olacağı, taraflar arasındaki sözleşmenin bunun aksine olan ve iç ilişkiyi düzenleyen hükümlerinin zarar gören üçüncü kişilere karşı öne sürülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davalıların tespit olunan zarar bedelinden müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
Takip talebinde; davacı tarafça hasar tarihinden itibaren takip tarihine kadar asıl alacağa işleyecek avans faiz talep edildiği görülmekle, yapılan hesaplamada [(146,67-TL x10,50×495)/36500=20,90-TL] asıl alacağın haksız fiil tarihi olan 15/07/2015 tarihinden itibaren takip tarihine kadar hesap olunan 20,90-TL işlemiş avans faizi talep edilebileceği anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacının davalılardan 15/07/2015 tarihinde ” … Mah. … Cad. No: … Kağıthane/İSTANBUL” adresinde meydana gelen hasar nedeniyle takip tarihi itibari ile 146,67-TL asıl alacak, 20,90-TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği, bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlularının vaki itirazının haksız olduğu, dava konusu alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden ve likit (muayyen) olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından 146,67-TL asıl alacak, 20,90-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 167,57-TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte kaldığı yerden devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 59,30-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 23,40-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davadaki haklılık durumuna göre 172,52-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, geri kalan 1.147,48-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 35,90-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru, 500-TL Bilirkişi ücreti ve 293,15-TL posta giderinden ibaret toplam 829,05-TL yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 108,35-TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 167,57-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 1.114,12-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibari ile KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2021

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*
evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.