Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/306 E. 2020/244 K. 01.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/306 Esas
KARAR NO:2020/244

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/09/2019
KARAR TARİHİ:01/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava tarihli dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı arasında ticari bir ilişki bulunduğunu, borçlunun müvekkil şirkete 13.000-TL borcunun bulunduğunu, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla 07/05/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek icra takibine karşı yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, İİK. Madde 67. Gereğince %20’den az olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davanın açılması için gerekli hiçbir kanuni şartın gerçekleşmediğini, müvekkil şirketin davacı tarafa borcunun bulunmadığını, müvekkilinin bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı tarafın … IBAN numaralı hesabına cari hesap alacağına istinaden ödeme yaptığını beyan ederek kanuna ve hukuka aykırı iş bu davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı alacaklı şirket tarafından borçlu davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yönelik İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı şirket tarafından borçlu davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklanan ticari alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça verilen cevap dilekçesinde cari hesaptan kaynaklanan borcun ödendiği, davanın açılması için yasal şartların oluşmadığının beyan edildiği ve cevap dilekçesi ekinde ödemeye ilişkin dekontun sunulduğu, ödeme dekontunun incelenmesinde; “tarabya …ouklları cari hesap kapama” açıklaması ile 24/10/2019 tarihinde davacı şirket hesabına 13.000-TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Dava konusu icra dosyasına davacı vekilince “24/10/2019 tarihinde 13.000-TL’nin haricen tahsil edildiğine” dair beyanda bulunularak bu kısma ilişkin haricen tahsil harcının yatırıldığı, icra müdürlüğünce 11/03/2020 tarihinde yapılan dosya hesabına göre de; takiple kesinleşen tutarın 13.000-TL olduğu, ferileri ile birlikte yekün dosya alacağının 16.702,52-TL olduğu, alacağın 13.000-TL’lik kısmının ödendiğinin tespit edildiği görülmüştür.
Davacı vekilince 01/07/2020 tarihli duruşmada; “davalı tarafça asıl alacağın ödenmiş olduğu, ancak feriler yönünden davalının sorumluluğunun devam etmekte olduğu, her ne kadar bir önceki celse bilirkişi incelemesi hususunda ara karar kurulmuş ise de icra müdürlüğü tarafından yapılan kapak hesabında ödenen tutar ve ferilerin ödenmediğinin açıkça görüldüğü, bu nedenle bilirkişi incelemesi ara kararından dönülerek takibin feriler yönünden devamı ile dava tarihinden sonra asıl alacak ödendiğinden ve davalı tarafın cevap dilekçesinde cari hesap alacağına istinaden bu miktarı ödediklerini beyan etmeleri ve dikkate alınarak davanın kabulüne, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini” beyan ve talep ettiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin beyanları ile icra müdürlüğünce yapılan dosya hesabının tutarlı ve birbirini destekler mahiyette olduğu, toplanan delillerin hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamından; Davacı tarafından davalı aleyhine 13.000-TL tutarlı cari hesap alacağına ilişkin adi takip yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yasal süresi içinde takibe itiraz edildiği, davacı tarafından yasal süresi içinde 16/09/2019 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı, davalı tarafından cari hesaptan kaynaklanan 13.000-TL’nin ödendiği savunmasında bulunularak ödemeye ilişkin dekontun dosyaya sunulduğu, bu hali ile davalı tarafça takip konusu cari hesap alacağının kabul edildiği ancak ödenmiş olması nedeniyle dava açılması şartlarının oluşmadığı savunmasında bulunulduğu anlaşılmıştır. Sunulan dekontun incelenmesinde ödemenin 24/10/2019 tarihinde dava açıldıktan sonra yapıldığı görülmüş, dolayısıyla davalının icra takibine yaptığı itirazın haksız olduğu ve dava tarihi itibari ile davacının dava açmakta hukuki yararının olduğu anlaşılmıştır. İcra müdürlüğünce yapılan dosya hesabına göre 13.000-TL’lik ödemenin yapıldığı, davacı vekilinin duruşmadaki beyanında asıl alacağın ödendiği yönündeki beyanında bulunduğu görülmüş, dava konusu icra takibinin asıl alacağı yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının Asıl Alacağı yönüyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl alacağın ferileri yönünden davanın kabulüne, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas dosyasında asıl alacağın ferileri yönünden borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin asıl alacağın ferileri yönünden devamına, davalı tarafından yapılan itirazın haksız olması nedeniyle, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Dava tarihi itibari ile; davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın haksız olduğu, davacı tarafın dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, davalı tarafça dava açılmasına sebebiyet verildiği kanaatine varıldığından, HMK 331. maddesi gereğince yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının Asıl Alacağı yönüyle dava konusuz kaldığından Esas Hakkında Karar Verilmesine Yer Olmadığına,
2-Asıl alacağın FERİLERİ yönünden DAVANIN KABULÜNE, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas dosyasında asıl alacağın FERİLERİ YÖNÜNDEN borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin asıl alacağın FERİLERİ YÖNÜNDEN DEVAMINA,
3-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 888,03-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 731,02-TL karar harcının borçlu davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 157,01-TL peşin harç ve 6,40-TL vekalet harcı toplamı 207,81-TL toplam harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan 8 adet tebligat ve posta gideri 90,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
8- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 01/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır