Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/283 E. 2019/263 K. 04.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/283 Esas
KARAR NO: 2019/263

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/09/2019
KARAR TARİHİ: 04/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; borçlular … ve … Gelinlik ve moda Tasarım hakkında … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasıyla giriştikleri icra takibine itiraz edilerek takip durdurulduğunu, borçluların itirazında borca ettiklerini, sözleşmedeki imzasına itiraz etmeyerek imzasını ikrar ettiklerini, borçluların borca itirazının yerinde olmadığını, takip konusu bayilik sözleşmesinin borçlularla müvekkil … arasında … markasının bayiliğinin verilmesi adına düzenlendiğini, sözleşme neticesinde müvekkil tarafından bayilik ücretinin borçlu tarafa verildiğini ancak borçlu tarafın sebep göstermeksizin sözleşmeyi tek taraflı ve haklı bir sebebe dayanmaksızın fesih ettiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkilin sözleşmeden doğan taahhüdünü yerine getirdiği halde karşı yanın taahhüdünü yerine getirmeyerek ve haksız sebeple sözleşmeyi fesh ettiğini, sözleşme imzalandıktan sonra müvekkilin sözleşme bedeli olarak 80.000 TL’yi davalıya banka yoluyla gönderdiğini, 20.000 TL bedeli senedi karşı tarafa teslim ettiğini, söz konusu fesh eden borçlunun, müvekkil tarafından yatırılan 80.000 TL’nin yalnızca 60.000 TL’ sini iade ettiğini, bakiye alacağın 20.000 TL’ yi müvekkile sözleşme bedeli adı altında iade etmediğini ve 20.000 TL bedelli senedi de müvekkile teslim etmediğini, …Noterliği’nden 04.09.2018 tarihinde … numaralı ihtarname ile bakiye 20.000 TL’nin ve ellerinde bulunan 20.000 TL bedelli senedin iadesi için gönderdiği ihtarnameye rağmen davalının borcunu ödemeye ve senedi iade etmeye yanaşmadığını, müvekkilin 20.000 TL sini uhdesinde bulunduran ve iade etmeyen karşı yanın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca paranın iadesi için işbu davayı açma zarureti doğduğunu, taraflarınca 2019/12602 başvuru numarası ile 28.06.2019 tarihinde arabulucuk yoluna başvurulduğunu ancak karşı yan ile bir anlaşmaya varılamadığını, karşı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 21/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalıların yerleşim yerinin ve sözleşmenin ifa yerinin Ankara olduğunu, taraflar arasında yapılan bayilik sözleşmesinde sözleşmenin kuruluşundan, uygulanmasından ya da yorumlanmasından çıkacak ihtilafların çözümünde Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili mercii olarak belirlendiğini, her bakımdan yetkilinin İcra Daireleri Ankara Hukuk Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle İstanbul İcra Müdürlüğünün yetkili olmadığını ve ortada geçerli bir icra takibi bulunadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesini … markasının yönetici müvekkil …’ın ismi ile birlikte tanınan, ticari hayatta dürüst ve ciddi çalışma prensibine sahip, tesettür giyim ve gelinlik alanında ulusal ve uluslararası üne kavuşmuş birçok bayilikler vermiş bir işletme olduğunu, davacı ile de 22/01/2018 tarihli bayilik sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme hükümlerine göre davacıya … markası adı altında üretilen emtianın ve eğitim verilmek şartıyla gelinlik baş tasarımı ve makyaj yapımı gibi hizmetlerin satışı için Muş ilinde bayilik verildiğini, bayinin sözleşme konusu emtiayı … tarafından belirlenecek mağaza dışında satamayacağını belirttiğini, davacının bu sözleşmeden sonra müvekkilin farklı şubelerinde sözleşmenin bir parçası olan gelinlik baş tasarımı ve makyaj yapımı gibi konularda uzun bir süre eğitim alarak müvekkilin yıllar içerisinde edindiği bilgi ve tecrübeden faydalandığını, müvekkilin tasarım ve tarzını öğrenen davacının sözleşmede öngörülen adres haricinde kendi ikametgahı olan Bingöl’de mağaza açması üzerine sözleşmenin feshedildiğini, davacının ileri sürdüğü sözleşmenin feshi nedeniyle iade edilmeyen 20.000,00-TL sözleşme hükümleri uyarınca davacıya verilen bu eğitimin bedeli olduğunu, müvekkil tarafından bu hususta fatura düzenlendiğini ve davacıya gönderildiğini, davacının halen eğitimin sonucunda müvekkilden edindiği bilgi ve tecrübeyle aynı alanda faaliyet yürütmekte olduğunu, davacının Muş ili yerine Bingöl’de mağaza açarak sözleşmeye aykırı davrandığını, bu durumun müvekkilin Bingöl’de bulunan bayi ile sorunlar yaşamasına sebep olduğunu ve davacının sözleşmesinin feshedildiğini, tespit edilecek sair nedenlerle itirazın iptali talebinin reddine, %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, acentelik sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
HMK’nın 6. maddesinde, genel yetkili mahkemenin davanın açıldığı tarih itibariyle davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. HMK’nın 17.maddesinde tacirlerin aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında yetki sözleşmesi yapabilecekleri ve sözleşmede aksi kararlaştırılmadığı durumlarda davaya sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerce bakılması gerektiği ifade edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmede Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin yetki şartı bulunmaktadır.
Bu durumda, davalının süresi içinde ileri sürdüğü yetki itirazının haklı bulunduğu, sözleşmedeki yetki şartında ifade edilen Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerinin bu davaya bakmaya yetkili olduğu dikkate alındığında davanın yetki yönünden usulden reddi ile mahkememizin yetkisizliğine ve karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle DAVANIN USÜLDEN REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Yetkisizlik kararı kesinleştikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Yasası’nın 20/1. Maddesinde belirtilen iki (2) haftalık süre içinde, taraflardan birinin talebi halinde, dava dosyasının davayı bakmaya yetkili ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, yargılama gideri, harç, vekalet ücretleri, gider avansı vb. Hususların 6100 sayılı HMK’nın 331/2. maddesi gereğince yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
3-Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren, iki (2) haftalık süre içinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın ele alınarak, 6100 sayılı HMK’nın 20/1. Maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesine, harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti, gider avansı vb. Hususların talep halinde, 6100 sayılı HMK’nın 331/2 ve 331/3. maddeleri gereğince mahkememizce hüküm altına alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine karşı İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır