Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/262 E. 2020/721 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/262 Esas
KARAR NO : 2020/721

DAVA : Tazminat (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği 13/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilii şirketin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu‘nun izniyle kurulmuş olan ve faaliyet gösteren bir finansman şirketi olduğunu, finansman şirketlerin kredi kullanmak isteyen tüketicilerin başvurularını, tüketicinin satın almak istediği mal veya hizmeti sunan satıcı (yetkili satıcı/bayi) vasıtasıyla aldığını, kredi bedeli doğrudan satıcıya ödendiğini ve tüketiciler kredi geri ödemelerini Finansman şirketine yaptığını, bunun için yine 6361 sayılı kanunun 39/2 maddesinde öngörüldüğü üzere; mal/hizmeti satan satıcı ile müvekkilii şirket arasında bir sözleşme imzalandığını, yetkili satıcı sözleşmesi ile malın satışı ve/veya hizmetin sunulmasında tüketici finansman şirketlerini bağlayan yasalar çerçevesinde tüketiciye sağlanan kredi ve işlemler dolayısıyla müvekkili şirket ile satıcı ve satıcı ortaklarının karşılıklı sorumluluklarını düzenlemekte olduğunu, yetkili satıcının tüketici kredi başvuruların online olarak bilgisayar üzerinden yaptığını, başvuru bilgileri ve talep edilen kimlik, vergi levhası, ücret bordrosu vb. evrak asılları yetkili satıcı tarafından temin edilmekte ve örnekleri alınmakta ve müvekkili şirkete iletildiğini, müvekkili şirket tarafından kredi onayı için gerekli araştırmaların yapılması sonrasında kredi onayı verilen krediler için yetkili satıcı ekranından tüketici kredi sözleşmesi kağıda dökülerek yetkili satıcının huzurunda imzalandığını, sözleşme aslı ve gerekli belgeler derhal müvekkili firmaya gönderildiğini, bu evrakların gönderilmesi ile birlikte kredi tutarı yetkili satıcının daha önce talimat ile bildirdiği hesabına tüketici adına havale edildiğini, bu işleyişte, ilgili mevzuat gereği yetkili satıcının esas yükümlülüğü gerçek müşterilere ait gerçek kredi başvurularını mevzuata uygun belgelerle birlikte müvekkilie şirkete iletmek ve kredi konusu malı müşterilere ayıpsız şekilde zamanında teslim etmek olduğunu, bu kapsamda yetkili satıcının kredilendirme sürecinde müvekkili şirkete karşı; müşterilerin kimlik ve belge asıllarını teyit etmek, kredi sözleşmesinde beyan edilen bilgilerle uygunluğunu kontrol etmek ve kimlik fotokopileri ve diğer belgeleri Tüketici Kredi Sözleşmesi ile birlikte derhal müvekkili şirkete göndermek ve akabinde davalı tarafından bildirilen ve şirketimiz tarafından bu kriterlere göre finansmanı yapılmış olan belirli nitelikteki araçları müşterilerine teslim etmek gibi çeşitli sorumlulukları bulunduğunu, ancak bazı krediler için, davalı tarafça satışı yapıldığını ve şirket tarafından kredi kullandırılmış araçların yapılan araştırmalar neticesinde aslında çeşitli kazalara karışmış hasarlı ve/veya pert araçlar oldukları anlaşıldığını, bu doğrultuda 11 adet müşteri hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından davalıya, Beşiktaş … Noterliği aracılığıyla 13.12.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname çekildiğini, davalıdan satıcı sözleşmesi gereği sorumluluğunun yerine getirilmesi ve zararımızın tazmin edilmesi ihtar edildiğini, davalı şirketin davacı şirketle yapmış olduğu Yetkili Satıcı Sözleşmesi hükümlerini kasten, kendine menfaat sağlamak amacıyla ihlâl etmiş olması nedeniyle davacı müvekkil şirket zarara uğradığını, bu zararın tazmini için işbu davanın açılması zarureti doğduğunu beyanla davalının hukuka aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini amacıyla davanın kabulüne, 862.773,94 TL tutarındaki zararın taraflar arasında münakit sözleşmede belirtilen oranda işleyecek faiziyle birlikte tarafımıza ödenmesine, tüm yargılama masrafları ve vekâlet ücretlerinin davalı yana bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği 14/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; yetkisizlik itirazında bulunarak Erzurum Mahkemelerini yetkili olduğunu, davacı tarafça müvekkili üye işyerinin kullanımına sunulan programın işleyişine göre davacı tarafça 3 farklı şekilde olan araç satışlarına kredi sağladığını, dava konu uyuşmazlığa konu kredilerin satıcısı ve alıcısı dışarıdan üçüncü kişiler olan ve bu kişiler arasında yapılan ikinci el araç satışları nedeniyle verilen davalı şirketin ise sadece davacının kredi ürünlerinin kullanılmasında aracı kişi sıfatıyla yer aldığı krediler olduğunu, ikinci el araç satışlarında davacının bilgisi dahilinde olan … Finansman A.Ş ile araç satıcısı arasında 2 El Satışlar İçin Satıcı Sözleşmesi akdedildiğini, tüketiciler ile akdedilen kredi sözleşmelerinde de müvekkili şirketin kredi aracısı sıfatı ile yer aldığını, huzurdaki uyuşmazlık kapsamında TTK ve BK hükümleri uygulama alanı bulacağı açık olmakla anılan kanun hükümleri uyarınca müvekkili şirkete husumet yöneltilebilmesi mümkün olmadığını, kredi sözleşmesinin tarafları dava dışı satıcılar ve alıcılar olduğunu, yasal mevzuatta müvekkilinin salt kredi kullandırılmasında aracı olması nedeniyle müvekkilinin sorumlu olacağına dair bir hüküm bulunmadığını, müvekkili şirketle akdedilen sözleşme ile davacının yükümlülüklerini ve yetkilerini Finans ve Bankacılık Mevzuatına göre 3. kişilere devretmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin sözleşmeye istinaden kredi almak isteyen müşteriyi ilgili finansman şirketiyle tanıştırmak ve tanzim edilen evrakı yine ilgili finansman kuruluşuna göndermek suretiyle görevini tamamladığını, iş bu sözleşme ile finansman şirketinin sorumluluklarını müvekkiline yüklemenin mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: 20/10/2017 tarihli … Finansman A.Ş. Yetkili Satıcı Sözleşmesi, Beşiktaş … Noterliği’nin 13/12/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi, … Finansmanı statü giriş ekranı notları ile … Finansman A.Ş Tüketici Kredisi Sözleşmeleri ile 2. El Satışlar İçin Satıcı Sözleşmeleri, ifade tutanağı, gazete haberleri, Erzurum … Noterliği’nin 20/12/2018 tarih ve …evmiye numaralı cevabi ihtarname, emniyet müdürlüğü trafik tescil kayıtları, kredi ve hasar dosyaları, tanık beyanı, bilirkişi raporu, arabulucu son tutanağı ve sarf kararı ile tüm dosya kapsamı.
Tanık … talimat mahkemesindeki duruşmada; “Ben …Şirketinde 2011 yılı 6. Ayından itibaren satış danışmanı ve satış müdürü olarak çalışmaktayım, müdürlük görevimi son 3 yıldır yapmaktayım, şirketimiz davacı …Ş gibi diğer banka ve finans kuruluşları gibi kredi sağlayan kurumların yetkili acenteliğini yapmaktadır, firmamız tüketicilere 3 türlü aracılık yapmaktadır, sıfır araçlar şirkete ait ikinci el araçlar ve 3. kişilere ait olupta alıcılarının da farklı 3. kişiler olduğu araçlardır, üçüncü kişilere ait olan araçların satışı konusunda yapılan işlemler şu şekildedir, alıcı ve satıcı bize müracaat ettiğinde … A.Ş nin paket programı olan ve bilgisayarımda yüklü olan programa taraflara ait kimlik, adres gibi bilgileri giriş yaparım araca ait bilgileri giriyoruz, araca ait plaka seri no girildiği zaman…Müdürlüğünden sorgulaması yapılır, şasi ve motor numaraları sistemde görünür, göründükten sonra programda ilerle kısmı ekrana gelir, bundan sonra ön değerlendirme … A.Ş tarafından yapılır, onay gelirse devam edilir, onay gelmezse yapacağımız başka bir işlem kalmaz, onay geldiğinde üçüncü ve dördüncü sayfalarda müşterinin iş ve gelir durumuna ilişkin bilgileri istenir, bu konuda alıcının beyanları sisteme yüklenir, sonra başvuru gönder ekranı çıkar ve … A.Ş ye başvuru gönderilir, kredi onayı gelirse sözleşmeler ekranda buton olarak çıkar, bunu da biz şehir dışında olan araçlar olduğundan dolayı … de bölge müdürümüz … den destek alıp ordaki anlaşmalı bayiilerden imza alıyoruz, sonraki aşamada alan ve satan kişi noterde krediler onaylandığı için satış yapıyorlardı, sonra evraklar benim …hesabıma gönderiliyordu veya benim şifre bilgilerimi alarak sisteme kayıt yapıyorlardı, sonra evraklar gönderildikten sonra … satış konusu araca rehin koyuyordu, sonra ruhsat, sözleşme, noter satışı, kimlik gibi bilgiler isteniyordu, araca ait fotoğraf vs bizden istenmiyordu, biz araçları hiçbir şekilde görmüyorduk, muayene etmemiz söz konusu değildir, böyle bir anlaşmamış yoktur, müşterinin kredi puanı yüksekse ön değerlendirme kısmında ön onay alınmıştır diye bir ibare çıkıyor, sonra başvuruyu gönder diyoruz ve otomatik onaylanmıştır diye mesaj geliyor, otomatik onay olursa … A.Ş yetkilileri ile herhangi bir bağlantı kurulmuyor, bu durumda bilgisayarla muhattap olunuyor, sözleşmeler otomatik ekranımıza düşüyor, şehir dışındaki araçlar için kredi kullandırılırken bölge müdürü …’den yardım alıyorduk, o da bizi farklı şehirlerdeki anlaşmalı bayiilere yönlendiriyordu, ordaki arkadaşlar imzaları alıp sözleşmeleri … gönderiyordu, biz hiçbir şekilde aracı görmüyorduk, çalıştığım dönemde en az 700 araca kredi kullandırmıştık, bugüne kadar hiçbir sıkıntı yaşamadık, hiçbir bilgi istemediler.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bankacı Bilirkişi…, Makine Mühendisi Bilirkişi …ile Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 02/10/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; sözleşmede davalı şirkete sözleşme gereği aracın hasar/pert durumunu araştırma yükümlülüğü yüklenilmediği dikkate alındığında davalının sözleşme şartlarına göre sorumlu olup olmadığı ve sistemde tramer kaydını araştırma yönünde bir menü olmadığı dikkate alındığında davalının kusurlu olup olmadığının mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının kredi kullandırımdan talep edebileceği zarar tutarı heyet üyesi … tarafından 781.659,34 TL hesaplanmasına karşın heyet üyesi …tarafından araçların rayiç onarılmış değeri 841.500,00 TL olarak hesaplandığında davacının zararının oluşmadığının, güncel durumda ise, halihazırda artış gösteren araç fiyatları düşünülecek olursa aradaki farkın daha da açılmış olduğu tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan yetkili satıcılık(bayilik) sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalı iye aralarındaki yetkili satıcılık sözleşmesi kapsamında tarafların sorumluluklarının bulunduğunu, davalı tarafça satışı yapılan ve müvekkil banka tarafından kredi kullandırılmış araçların yapılan araştırmalar neticesinde aslında çeşitli kazalara karışmış hasarlı ve/veya pert araçlar olduklarını, bu doğrultuda 11 adet müşteri hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının pert kayıtlı araçların satışında durumu bildirmeyerek kredi kullanılmasına sebebiyet vermesi ve müvekkil bankanın bu araçlara kullandırılan kredileri tahsil edememesi nedeniyle uğradığı zararın tazmin edilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf müvekkilinin salt kredi kullandırılmasında aracı olması nedeniyle müvekkilinin sorumlu olacağına dair bir hüküm bulunmadığını, müvekkili şirketle akdedilen sözleşme ile davacının yükümlülüklerini ve yetkilerini Finans ve Bankacılık Mevzuatına göre 3. kişilere devretmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin sözleşmeye istinaden kredi almak isteyen müşteriyi ilgili finansman şirketiyle tanıştırmak ve tanzim edilen evrakı yine ilgili finansman kuruluşuna göndermek suretiyle görevini tamamladığını, iş bu sözleşme ile finansman şirketinin sorumluluklarını müvekkiline yüklemenin mümkün olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekilinin yetki itirazının taraflar arasındaki sözleşmedeki yetki şartı gereği mahkememiz yetkili olduğundan reddine karar verilmiştir.
Bankacı Bilirkişi …, Makine Mühendisi Bilirkişi …ile Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 02/10/2020 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; sözleşmede davalı şirkete sözleşme gereği aracın hasar/pert durumunu araştırma yükümlülüğü yüklenilmediği dikkate alındığında davalının sözleşme şartlarına göre sorumlu olup olmadığı ve sistemde …kaydını araştırma yönünde bir menü olmadığı dikkate alındığında davalının kusurlu olup olmadığının mahkemenin takdirinde olduğunu, davacının kredi kullandırımdan talep edebileceği zarar tutarı heyet üyesi …tarafından 781.659,34 TL hesaplanmasına karşın heyet üyesi … tarafından araçların rayiç onarılmış değeri 841.500,00 TL olarak hesaplandığında davacının zararının oluşmadığının, güncel durumda ise, halihazırda artış gösteren araç fiyatları düşünülecek olursa aradaki farkın daha da açılmış olduğu tespit edilmiştir.
Davacı banka tarafından davalı şirket aleyhine aralarındaki yetkili satıcılık(bayilik) sözleşmesi kapsamında davalının aracı olduğu araç satış işlemlerine konu araçların hasarlı ve pert kayıtlı olmalarına rağmen bu durumu bildirmediğinden bahisle söz konusu araçlara kredi kullandırılması mümkün değilken sorumluluğunu yerine getirmeyerek kredi kullandırılmasına neden olduğunu ve söz konusu 11 adet araca ilişkin kredilerin tahsil edilememesi nedeniyle rehinli takip yoluna gidilmesine rağmen araçların hasarlı/pert olmasından dolayı kredi tahsilatlarının yapılamaması nedeniyle uğradığı zarara ilişkin tazminat davası açılmış olup, taraflar arasındaki ihtilaf davalı şirket tarafından satış ve kredi işlemlerine aracılık edilen 11 adet araca ilişkin kredi taleplerini davacı bankaya iletirken gerçeği yansıtmayan beyanda bulunup bulunmadığı, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmeyerek davacı bankanın kredi onay kararını etkileyerek tahsis edilmemesi gereken kredinin tahsis edilmesini sağlayarak davacının zarara uğramasına neden olup olmadığı hususuna ilişkindir.
Taraflar arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesi kapsamında davacı ile davalı arasındaki işlemin davalının sıfır km sattığı araç satışları, davalı adına kayıtlı olan ikinci el araç satışları ve üçünçü kişiler arasındaki araç satışlarında kredi tahsis taleplerinin davacı bankaya iletilmesinden ibaret olup, her ne kadar sözleşmenin 12/1 maddesinde kredi kullandırılan aracın müşteriye her türlü ayıptan ari olarak teslimle yükümlü olduğu belirtilmiş ise de; bu yükümlülüğün yerine getirilmesinin ancak davalı adına kayıtlı araçların satışında davalıdan beklenebileceği, dava konusu olan 11 adet aracın üçüncü kişiler arasındaki ikinci el araç satış işlemi yapılan araçlara kredi sağlanmasına ilişkin olması nedeniyle, davalının bu işlemde aracı olması ve sadece kredi taleplerini bankaya iletmekle yükümlü olduğu, alıcı ve satıcı olan üçüncü kişiler arasında aracın halihazır durumuyla satışı hususunda anlaşma sağlandıktan sonra satış işleminin yapıldığı ve işlemlerin il dışında yapılması nedeniyle davalının aracı görme imkanının da olmadığı açık olup, davalının bu işlemde alıcı ve satıcının kimlik, adres bilgileri, iş ve gelir durumu, imza sıhhati ve aracın ruhsat bilgilerini gerçeğe uygun beyan etmekle yükümlülüklerini yerine getirmiş olacağı açık olup, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalıya satışına ve kredi tahsisine aracılık edilen aracın fiziki muayenesini yapmak ve hasar/pert kaydını araştırmak gibi bir sorumluluğunun bulunmadığı ve buna ilişkin bir yükümlülüğün davalıya yüklenmediği sabit olup dinlenen davalı tanığının beyanları ile de 3. kişiler arasındaki araç satışındaki kredi tahsis işlemlerinde davacı bankanın ekranı kullanılarak istenilen bilgilerin girildiği ve banka ön onayından sonra diğer bilgilerin girilmesi üzerine kredi onayının banka tarafından verilmesi sonrası kredi sözleşmesinin imzalanabilir hale geldiği, il dışındaki satışlarda aracı görmedikleri ve aracı muayene etme gibi bir yükümlülüklerinin bulunmadığına yönelik beyanları da durumu doğrulmaktadır.
Bu haliyle davacı banka ile davalı arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesi kapsamında dava konusu olan davalı şirketin satışı ve kredi tahsis işlemine aracılık ettiği araçların üçüncü kişiler arasındaki alım-satım işleminde davalı şirketin satışa konu aracın fiziki muayenesini yapmak ve hasar/pert kaydını araştırmak gibi bir sorumluluğunun bulunmadığı sabit olup, basiretli tacir konumundaki davacı banka tarafından kredi talebine konu araca ilişkin hasar ve pert kaydı hakkında Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (…) kayıtları üzerinden denetim yaparak aracın hasar ve pert kaydı durumuna göre krediye onay vermemesi mümkün iken davacı bankanın bu basit araştırma yükümlülüğünü yerine getirmediği şüphesiz olup, sözleşme ile davalı tarafa yüklenmeyen bir edimden dolayı ortaya çıkan zarardan davalı tarafın sorumlu tutulması mümkün olmadığından ayrıca düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporundaki tespitler ile de dava tarihi itibariyle dava konusu araçların mevcut haldeki değerleri itibariyle davacının uğradığı bir zararın da bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilince her ne kadar araçların bulunamadığı ileri sürülse de takibe konu edilen rehinli aracın yakalanamamasından davalının sorumlu tutulması da beklenemeyeceğinden davacı tarafça açılan tazminat davasının uğranıldığı iddia edilen zarardan gerek sözleşmeden gerekse başka bir nedenden dolayı davalının kusur ve sorumluluğunun bulunmaması ve dava tarihi itibariyle davacının uğradığı bir zararın olmaması nedenleriyle davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harçtan maktu 54,40-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 14.679,63-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3- Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin haksız çıkan taraf olan davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 1 adet tebligat gideri 19,00-TL, posta masrafı 10,00-TL olmak üzere toplam 29,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi 60.188,70-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının davacı tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/12/2020

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.