Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/245 E. 2020/679 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/245 Esas
KARAR NO : 2020/679
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/09/2019
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı …, 13.06.2018 günü Sivas ilinde davalı …’un sevk ve idaresindeki, davalı …Ş.’nin sigortalısı … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada yaralanarak sakatlanmış, olayda yol kenarında yaya konumunda bulunan davacı …’ın herhangi bir kastı ya da kusuru bulunmamakta olup davalıların ise kusurlu ve kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, olay sebebiyle müvekkili davacı …’ın vücudunda kırıklar meydana gelmiş, uzun süre hastanede yatmış, geçici ve sürekli iş gücü kaybına uğramıştır, bu itibarla olay sebebi ile yaralanıp çok erken yaşta hem fiziki hem de psikolojik yönden sakat kalan müvekkilim davacı …’ın maddi kaybı fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; Geçici iş göremezlik nedeniyle uğradığı iş ve kazanç kaybı için 500,00 TL, sürekli iş göremezlik (kalıcı sakatlık) nedeniyle uğradığı çalışma gücü ve kazanç kaybı için 500,00 TL olmak üzere toplamda 1.000,00 TL maddi tazminat talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı …Ş. vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Başvuran taraf işbu dava öncesinde Müvekkil Şirkete başvuru yapmış olup, başvurusu neticesinde davacı vekiline 21.12.2018 tarihinde 40.759,00 TL ödeme yapılmış, yapılan ödeme ile ilgili olarak başvuran taraf ile “İbraname, Feragatname ve Sulh Anlaşması” imzalanmış, ayrıca başvuran taraf 20.12.2018 tarihinde Davacının sürekli ve geçici iş görememezlik zararının tazmini için Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapmış olup, bunun üzerine sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde 2018.E.102618 esas numaralı dosya açılmış, söz konusu dosya kapsamında Davacı Vekili yapılan ödeme sebebi ile davasından feragat etmiş, Davacı tarafın feragati sebebi ile dosyada “feragat nedeni ile başvurunun reddine” karar verilmiş ve karar kesinleşmiş, davacı taraf işbu dava öncesinde müvekkil Şirkete sunmuş olduğu başvuru dilekçesi ekinde göndermiş olduğu maluliyet raporu usulüne aykırı bir maluliyet raporu olduğundan davacının tam ve eksiksiz bir başvuru yaptığının kabulü mümkün olmadığı, davacı tarafın Müvekkil Şirkete göndermiş olduğu maluliyet raporu 28.08.2018 tarihli olduğunu, kesin hüküm ve feragat sebebi ile davanın reddine, başvuru şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine, kusur raporu alınmak üzere dosyanın adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesi’ne gönderilmesine, maluliyet raporu alınmak üzere davacının adli tıp kurumu 3. ihtisas dairesi’ne sevkine, usule ilişkin itirazlarının reddi halinde esasa ilişkin itirazlarımızın kabulü ile davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı asil … ‘un mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Trafik kazasından dolayı zarar rizikosunu önlemek için zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırdığını, aracı 03/08/2017-03/08/2018 tarihleri arasında KTK mali mesuliyet sigortası kapsamında … SİGORTA A.Ş.’ye sigortalattığını, işbu sigortanın Poliçe Numarası … olduğunu, … Tramer numarası ise … olduğunu, sürücüsü olduğu ve … Sigorta A.Ş.’ye sigortalattığı aracın KTK poliçesinde 330.000 TL’lik “kişi başına ölüm sakatlık teminatı” olduğunu, kurum alacağı olarak peşin sermaye değerinin yarısı üçüncü kişilerce karşılanacağını,davacı ve diğer davalıların kusur oranlarını belirleyen trafik-iş güvenliği uzmanlarından oluşan rapor alınmadan kusur oranlarının belirlenmesi mümkün olmayacağını, kazanın meydana gelmesinde davacının kusuru irdelenmeyip yalnızca şahsı bakımından dava talebi oluşturulması hukuka aykırı olacağını, dosya kapsamında kazayı yapan kamyonun, periyodik bakımının düzenli yapılıp yapılmadığı, arızası olup olmadığı, aşın yükleme yapılıp yapılmadığına ilişkin mahkemece araştırma yapılmadığını, hal böyle olunca dosya kapsamında hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli olmadığını, mahkemenin belirtilen hususlar yöntemince araştırma yapması gerektiğini, yeniden işveren ve diğer davalıların kusurunun aidiyetinin ve oranlarının belirlenmesi için uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması ve raporlar arasında çelişki oluşması halinde bu çelişkiler giderilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğini, kusur oranları, 5510 sayılı Kanun’un 21. Madde uygulaması, KTK’nın 58. madde uygulaması ve sigorta şirketinin 330.000 TL’ltk sakatlanma tazminatından sorumluluğu dikkate alındığında, ödemem gereken rücu alacağı bulunmadığından tarafım bakımından davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafından ödenmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER: Sigorta Tahkim Komisyonunun 2018. E.102618 2019/… K. Sayılı dosyası, … Asliye Ceza Mahkemesi 2019/… esas sayılı ceza dosyası,sosyal ve ekonomik durum araştırma raporları, maluliyet raporu ve tedavi evrakları, arabuluculuk son tutanak aslı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava, cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili davacının sürekli ve geçici iş göremezlik zararlarının tazmini için Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yaptığını, Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde 2018 … esas numaralı dosyasının açıldığını, açılan dosyada davacı vekilinin yapılan ödeme nedeniyle davasından feragat ettiğini ve feragat sebebiyle başvurunun reddine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, Mahkememizde görülen davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonunun celp edilen 2018. E … 2019/… K. Sayılı dosyasının incelemesinde; davacının 13/06/2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle tazminat talebine ilişkin olduğu, davacı vekilinin davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiği, 20/05/2019 tarihinde başvuru sahibinin talebinin feragat nedeniyle reddine karar verildiği, itiraz yoluna başvurulmadığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının aynı olay ve talep ile ilgili olarak davalı aleyhine Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurduğu, Sigorta Tahkim Komisyonunun 2018. E… 2019/ … K. Sayılı dosyasında başvuru sahibinin talebinin feragat nedeniyle reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, 6100 sayılı HMK’nın 311. maddesindeki düzenlemede feragatın kesin hüküm gibi sonuç doğuracağı anlaşıldığından davalı tarafın kesin hüküm itirazının kabulü ile davanın HMK 114/1-i maddesi gereğince daha önce kesin hükümle sonuçlanması nedeniyle HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 17 Hukuk Dairesinin 2018/1594 E. 2018/6063 K. Sayılı emsal ilamı)
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN HMK 114/1-i maddesi gereğince daha önce kesin hükümle sonuçlanması nedeniyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54.40 TL harcın peşin alınan 174,20-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 119,80-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı …Ş lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7. Madde gereğince hesap olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş. ‘ye verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı tarafından yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının davacı tarafa re’sen iadesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk sarf kararı düzenlenmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı