Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/213 E. 2019/23 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/213 Esas
KARAR NO : 2019/23

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/04/2016
KARAR TARİHİ : 12/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait … plakalı araca davalı şirket tarafından … nolu poliçe ile kasko sigortası yapıldığını, aracın 21.5.2015 tarihinde kazaya karışarak hasar aldığını, bu durumun trafik kaza tespit tutanağı ile tespit edildiğini, davalı sigorta şirketince başvuru üzerine kasko hasar dosyası açıldığını ancak müvekkilinin hasar başvurusunun haksız ve mesnetsizce reddedildiğini, araçtaki hasar bedelinin 17.000 TL olduğunu, aracın rayiç bedelinin 34.000 TL olduğunu, sigorta şirketince kaskolanmış aracın hasarının karşılanması gerektiğini, belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirsiz alacakları olan hasar bedelinin 10.000 TL’lik kısmının muaccel olduğu tarihten bu yana ticari avans faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap tarihli dilekçesinde özetle;Kaza sonrasında davacı tarafından müvekkili şirkete yapılan başvuru sonucu yapılan araştırma neticesinde sigortalı aracın KİRALIK ARAÇ olarak kullanıldığının tespit edildiğini ve davacıya kiralık araç olarak kullanıldığından proporsiyon hesabı yapılarak ödeme teklif edildiğini ancak davacı tarafından kabul edilmediğini, davacıya ait aracın … adlı firmaya kiralandığının tespit edildiğini, davacının dava konusu aracın hasarı ile ilgili müvekkili şirketten doğabilecek alacağını … isimli kişiye temlik ettiğini, … simli firmanın yetkilisinin … olduğunu, davacının … plakalı aracını …’a kiraladığını ve sigortalı aracın onarımı ile bu firmanın ilgilendiğini, onarım bedelini bu firmanın karşıladığını ve dolayısıyla sigortadan alınacak hasar tazminatını bu araç kiralama şirketinin alacağı anlaşıldığını, dava konusu aracın özel kullanım için kiralandığını ve bu kullanım şekline göre sigorta primi tahakkuk ettirildiğini, aracın kiralık olarak kullanılacağı sigortalı tarafından beyan edilseydi kiralık olarak kullanımından dolayı risk artacağından sigorta primlerini daha yüksel olacağını, belirterek; davacıya ait … plakalı aracın kiralık olarak kullanıldığının tespitine, davacıya ait aracın poliçede belirtilen kulanım şekline aykırı olarak kullanıldığından müvekkil şirketin sorumluluğunun buna göre belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı …’a ait … plakalı motosikletin 3. kişi tarafından kullanılmakta iken kaza yapması sonrasında, kasko sigortasına dayanılarak açılmış tazminat davasıdır.
Dava, … 10. Tüketici Mahkemesine açılmış, davanın sigorta hukukundan kaynaklandığı davacıların tüketici olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilmiştir.
6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup 115.madde gereğince de Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Aynı yasanın 137 ve devam maddeleri gereğince dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir. Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir.
Dava, 6502 sayılı Tüketici Yasasının yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra 09/04/2016 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/l maddesi uyarınca, davacı ile davalı sigorta şirketi arasındaki kasko sigortası sözleşmesi gereğince davacı tarafın tüketici sayıldığı, yasa uyarınca taraflar arasında yapılan sözleşmenin, tüketici işlemi niteliğinde bulunduğu, aynı yasanın 73/1. maddesi gereğince, tüketici işleminden kaynaklı davalara Tüketici Mahkemelerince bakılacağı, yasanın 83/2. maddesinde de, diğer kanunlarda hüküm olması halinde dahi 6502 Sayılı Yasanın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.
Bu kapsamda davacı tüketici tarafından davalı kasko sigortacısı aleyhine açılan hasar bedelinin tazminine yönelik dava hakkında 6502 Sayılı Yasanın 3/l, 73/1 ve 83/2 madde hükümleri uyarınca uyuşmazlığa bakmaya Tüketici Mahkemesi görevli olup, mahkememiz görev alanında değildir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık kasko sözleşmesinden kaynaklı hasar bedeli tazminine yönelik olup, kazaya karışan ve dava konusu olan … plakalı motosikletin maliki olan davacı …’in tüketici olduğu açık olup, kısmen temlik alan diğer davacının tacir olması motosiklet kiralama işiyle uğraşması tek başına asıl davacı …’in tüketici sıfatını etkilemeyeceği gibi, kazaya karışan ve dava konusu olan motosikletin kiralama faaliyetinde kullanıldığına ve davacılar tarafından kiralandığına ilişkin somut bir belge veya delil bulunmadığından bu husus sabit olmayıp Tüketici Mahkemesi gerekçeli kararında da bu hususta oluşan ihtimal üzerine karar verildiği açıkça belirtilmiş olmakla, dosya kapsamı itibariyle dava konusu araç ticari araç olmadığı gibi kazaya karışan aracın maliki olan davacının tacir olmadığı tüketici sıfatına haiz olduğu ve ihtilafın kasko sözleşmesinden kaynaklanan hasar bedeli alacağından kaynaklandığı açık olduğundan davaya bakmaya görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu, mahkememizin görevine girmediği anlaşılmakla, iş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi ile Mahkememizin karşı görevsizliğine, görevli mahkemenin … 10. Tüketici Mahkemesi olduğuna, karar kesinleştiğinde mahkemeler arasındaki görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın ilgili İstinaf Hukuk Dairesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İSTANBUL 10. TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2- Mahkememizce verilen görevsizlik kararına karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmuşsa ve Mahkememizin görevsiz olduğunun tespit edilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi halinde bu ret kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde tarafların Mahkememize başvurarak dosyanın görevli Mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine aksi takdirde HMK 20. maddesi uyarınca Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3- HMK’nın 20. Maddesindeki yasal şartlar yerine getirildiğinde dosyanın görevli Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4- Mahkememizce verilen görevsizlik kararı istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın merci tayininde görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 37. HUKUK DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
5- Karar kesinleştiğinde merci tayini ile görevli mahkeme İstanbul 10. Tüketici Mahkemesi olarak tespit edildiği takdirde dosyanın re’sen görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
6- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/09/2019

Katip
e-imza*

Hakim
e-imza*