Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/201 E. 2021/185 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/201 Esas
KARAR NO : 2021/185

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2017
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Maddi ve Manevi Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 15/11/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisinin davalıdan… plakalı …Prestige … tipi aracı 2016 model sıfır olarak 140.971,51-TL bedelle satın aldığını, ancak araç seyir halindeyken direksiyon ve fren kitlenmesi yaşandığını, müvekkil şirket yetkilisinin ölümden döndüğünü, daha sonra aracın yetkili servise teslim edildiğini, Samsun …Asliye Hukuk Mahkemesinin … değişik sayılı dosyasındaki tespit talebinde bilirkişinin uzman olmaması nedeniyle bir değerlendirme yapılamadığını, aracın çekiciyle İstanbul’a getirildiğini, İstanbul Anadolu… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… Değişik sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, bilirkişiler tarafından araçtaki direksiyon ve fren kilitlenmesinin tespit edildiğini, aracın otoparka bırakıldığını, araçta ki bu sorunların güvenliği tehlikeye attığını belirterek … plakalı aracın davalıya iadesine, 140.971,51.TL araç bedelinin 29/12/2016 tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000-TL munzam zararın faiziyle birlikte, 20.000-TL araç kiralama, taşıma, delil tespiti ve benzeri maddi zararın faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, 500.000.TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 25/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; tazminat taleplerini ilişkin talep edilen faiz türünün ticari avans faizi olduğunu, talep ettikleri munzam zarar bedelini 278.928,00-TL’ye maddi zarar bedelini 138.351,19-TL’ye araç satış bedelini 140.971,51-TL’ye yükselterek maddi tazminat taleplerini ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 08/02/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu araçta ayıp/gizli ayıp veya üretim hatası bulunmadığını, … hata kodunun aracın akü geriliminin düşük olmasından kaynaklandığını, bunun sebebinin aracın uzun süre hareketsiz kalması, araç park halindeyken teybin açık bırakılması, aracın uzun süre çalıştırılmamış olması gibi sebepler olduğunu, akü değerine bakıldığında 11,5-15 V.arası olması gereken değerin 8,5-9,1 V.arasında olduğunu,… numaralı hata kodunun, araçta seyir halinde çok sert ve sık fren yapmaktan kaynaklı olarak fren balatalarının ısınması ile ortaya çıktığını, bu durumdan dolayı frenlerin %100 randımanlı çalışmamasına sebep olabileceğini, … numaralı hata kodunun ise aracın lastiklerinden birinin basınç kaybı yaşamasından dolayı oluştunuğu, … arızasının direksiyon servo desteğinin kesilerek direksiyonun kilitlenmesinin, sistemin motor çalıştığı sürece devrede olduğu düşünülecek olursa mümkün olmayacağını, fren servosunun çalışması için gereken vakumun ancak motorun çalışması sırasında üretildiğini, fren servosunun devre dışı kalması için motorun çalışmaması gerektiğini, ancak bahse konu araçta motorun durması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, yapılan delil tespitlerini kabul etmediklerin mahkemece ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, davacının dayanaksız tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, dava konusu araçta tekrarlayan, giderilemeyen ve araçtan faydalanmayı ortadan kaldıran bir kusur, ayıp, gizli ayıp veya üretim hatası bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: 29/12/2016 tarihli satış faturası, … Servis kayıtları ile araç işletim hafızası kayıtları, … Emniyet Müdürlüğü kayıtları, Samsun … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ve bilirkişi raporu, İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ve bilirkişi raporu, … plakalı araç ruhsat suretive takyidat bilgisi,…T.A.Ş.’nin rehin kaldırma yazısı, 31/01/2020 tarihli keşif, Makine Mühendisi Bilirkişi raporu, Makine Mühendisi ve Hesap Uzmanı Bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamı.
Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi … tarafından sunulan 30/04/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı… Ltd. Şti tarafından 29/12/2016 tarihinde, davalı … ve Tic. A.Ş.’den satın alınan, … plakalı, … marka, … Prestige … tipi otomobilde, 26/06/2017 tarihinde ortaya çıkan frenlerin yüksek sıcaklık nedeniyle fonksiyon kısıtlaması olup, çok düşük besleme gerilimi hatası nedeniyle ortaya çıktığı, hata kodları ile sabit olan arızalar, aracın model ve kilometresi düşünüldüğünde ayıp olarak nitelendirileceği, arızaların kullanım hatasından kaynaklanmadığı, arıza giderildikten sonra uygun ortam ve süre teste tabi tutulduktan sonra tekrarlanmaması halinde ancak onarılmış kabul edileceği, bahsedilen arızaların gizli ayıp olarak nitelendirilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi … ile Hesap Uzmanı Bilirkişi …Taylan tarafından sunulan 11/10/2020 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; Aracın alım tarihi olan 29.12.2016 tarihinde 140.971,51-TL bedel ile alınan aracın dava tarihi olan 15.11.2017 tarihinde sahip olduğu değerin 157.000,00-TL olduğu ve 16.028,59-TL değer artışı hesaplandığı, rapor tarihi olan 11.10.2020 tarihinde ise aracın değerinin; 419.900.-TL olduğu buna göre; (419.900.-TL-140.971,51=) 278.928.-TL değer artışı hesaplandığı, araç aylık kira bedelinin aracın yetkili servise teslimi ile dava tarihine kadar geçen süre için toplamda 19.500,00-TL olabileceği, rapor tarihine kadar bu bedelin (kira artışları hesaba katılmadan ortalama 3.250,00-TL bedel üzerinden) 130.000.-TL olarak hesaplanabileceği, aracın çekme vb. masrafları için davacı yanca 8.351,19.-TL fatura ibraz edildiği ve bu faturaların araca ait olduğunun görüldüğü, 29.12.2016 tarihli 140.971,51-TL bedelli fatura bedelinin ödenmesi için davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olan 07.12.2017 tarihinden dava tarihine kadar faiz hesaplaması yapılamadığı ancak rapor tarihine kadar geçen süre için 69.757,41-TL faiz talep edebileceği hesaplandığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan dava konusu aracın ayıplı olmasından dolayı bedel iadesi, munzam zarar, maddi zarar ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalıdan satın aldığı aracı kullanırken direksiyon ve fren kilitlenmesi nedeniyle tehlike atlattığını, araçtaki bu arızanın gizli ayıp niteliğinde olduğunu, bu nedenle araç bedelinin iadesi ve uğradığı maddi ve manevi zararlar için tazminat talebinde bulunulmuş ve yargılama sırasında taleplerini ıslah suretiyle artırmıştır.
Davalı taraf dava konusu araçta tekrarlayan, giderilemeyen ve araçtan faydalanmayı ortadan kaldıran bir kusur, ayıp, gizli ayıp veya üretim hatası bulunmadığını bu nedenle davacının dayanaksız tazminat taleplerinin reddi gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davacı tarafça dava ilk başta İstanbul … Tüketici Mahkemesinin …Esas, … Esas sayılı dosyasında açılmış mahkemece tarafların tacir olması nedeniyle davaya bakmaya Ticaret Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle 22/05/2018 tarihinde görevsizlik kararı verilmiş, bu kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 27/06/2019 tarih, 2018/1624 Esas-2019/916 Karar sayılı ilamıyla davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden istinaf başvurusunu reddine karar verilmesi üzerine görevsizlik kararının kesinleşmesi akabinde dosya Mahkememize tevzi edilmiş ve yukarıdaki esas kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Taraflar arasındaki dava konusu aracın ayıplı olup olmadığı, araç ayıplı ise davacının bu nedenle uğradığı munzam, maddi ve manevi zarar olup olmadığı ve davalının bundan sorumlu olup olmadığına ilişkindir.
Dava konusu araç üzerinde rehin kaydı bulunması nedeniyle rehin hakkın sahibi bankaya yazılan müzekkereye rehnin kaldırıldığı yönünde cevap verilmesi nedeniyle dava konusu aracın iadesine yönelik tasarrufta bulunulmasına engel bir hal kalmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça dava açılmadan önce delil tespiti talebinde bulunulmuş olup, Samsun … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D.İş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporuna göre; araçtaki fren ve direksiyon sisteminde kilitlenmenin tespit edilemediği test sürüşünde kilitlenme gerçekleşmediği, arıza tespit sisteminde iletilen hataların tamiratının gerektiği tespit edilmiştir.
İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… D.İş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporuna göre; araçtaki elektrik sistemlerinde güç düşüklüğüne yol açan bir arızanın ortaya çıkmış olduğu, gerilim düşüklüğüne neden olan elektriksel arızanın direksiyon kilit modülünün elektrik beslemesini kesecek ve aracın direksiyonunun kilitlenmesine yol açacak nitelikte olduğu, aracın fren servosunun devre dışı kalarak fren pedalının sertleşmesini ve bu sebeple yetersiz frenleme ve aracın güvenli mesafe içerisinde durdurulamayacak şartların oluşmasına yol açtığının anlaşıldığı, aracın model yılı ve km’si itibariyle oluşan arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, araçtaki arızanın üreticisi tarafından ayrıntılı inceleme ile tespit edilebileceği, arızının tekrar edip etmeyeceğinin şüpheli olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce da dava konusu araç üzerinde Makine Mühendisi Bilirkişi vasıtasıyla 31/01/2020 tarihinde keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmış, Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi … tarafından sunulan 30/04/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı …Ltd. Şti tarafından 29/12/2016 tarihinde, davalı … ve Tic. A.Ş.’den satın alınan, … plakalı, … marka, …1.6 …tipi otomobilde, 26/06/2017 tarihinde ortaya çıkan frenlerin yüksek sıcaklık nedeniyle fonksiyon kısıtlaması olup, çok düşük besleme gerilimi hatası nedeniyle ortaya çıktığı, hata kodları ile sabit olan arızalar, aracın model ve kilometresi düşünüldüğünde ayıp olarak nitelendirileceği, arızaların kullanım hatasından kaynaklanmadığı, arıza giderildikten sonra uygun ortam ve süre teste tabi tutulduktan sonra tekrarlanmaması halinde ancak onarılmış kabul edileceği, bahsedilen arızaların gizli ayıp olarak nitelendirilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi… ile Hesap Uzmanı Bilirkişi … tarafından sunulan 11/10/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Aracın alım tarihi olan 29.12.2016 tarihinde 140.971,51-TL bedel ile alınan aracın dava tarihi olan 15.11.2017 tarihinde sahip olduğu değerin 157.000,00-TL olduğu ve 16.028,59-TL değer artışı hesaplandığı, rapor tarihi olan 11.10.2020 tarihinde ise aracın değerinin; 419.900.-TL olduğu buna göre; (419.900.-TL-140.971,51=) 278.928.-TL değer artışı hesaplandığı, araç aylık kira bedelinin aracın yetkili servise teslimi ile dava tarihine kadar geçen süre için toplamda 19.500,00-TL olabileceği, rapor tarihine kadar bu bedelin (kira artışları hesaba katılmadan ortalama 3.250,00-TL bedel üzerinden) 130.000.-TL olarak hesaplanabileceği, aracın çekme vb. masrafları için davacı yanca 8.351,19.-TL fatura ibraz edildiği ve bu faturaların araca ait olduğunun görüldüğü, 29.12.2016 tarihli 140.971,51-TL bedelli fatura bedelinin ödenmesi için davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olan 07.12.2017 tarihinden dava tarihine kadar faiz hesaplaması yapılamadığı ancak rapor tarihine kadar geçen süre için 69.757,41-TL faiz talep edebileceği hesaplandığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller, delil tespitleri ve mahkememizce araç üzerinde yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın davalıdan satın aldığı dava konusu … plakalı … Prestige 1.6 TDI …tipi aracın davacı şirket yetkilisi tarafından kullanıldığı sırada direksiyon ve fren kilitlenmesi arızası geçirdiği, araç işletim hafızası kayıtlarına göre araçta çok sayıda arıza ve hata kodu kaydı oluştuğu açıktır, Samsun … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında herhangi bir tespitte bulunulamamış ise de araçta oluşan arıza ve hata kodu kayıtları ile gerek İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin…D.İş sayılı delil tespiti dosyasındaki bilirkişi raporundaki gerekse dava konusu araç üzerinde mahkememizce yapılan keşif sonrası makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporundaki tespitlerle dava konusu araçtaki elektrik sistemlerinde güç düşüklüğüne yol açan bir arızanın ortaya çıkmış olduğu, gerilim düşüklüğüne neden olan elektrik sistemindeki arızanın aracın direksiyon ve fren sistemini etkileyecek nitelikte olduğu, aracın kilometresi ve modeli göz önüne alındığında bu arızının oluşumunda kullanıcı etkisinin olamayacağı, araçtaki arızanın tekrarlamayacak şekilde giderilip giderilmeyeceğinin belirsiz olması karşısında araçtaki arızanın ayıp niteliğinde olduğunu tespit edildiği, bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmasından dolayı makine mühendisi bilirkişi raporuna itibar edilmiş, dava konusu araçtaki arıza nedeniyle aracın gizli ayıplı olduğu anlaşıldığından dava konusu aracın davalıya iadesi şartıyla dosya kapsamındaki faturaya göre davacı tarafça davalıya ödenen araç bedeli olan 140.971,51-TL’nin fatura tarihi olan 29/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafça munzam zarar talebinde bulunulmuş olup, bilindiği üzere, munzam zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının malvarlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 122. maddesinde; ” Alacaklı, temerrüt faizini aşan bir zarara uğramış olursa, borçlu kendisinin hiçbir kusuru bulunmadığını ispat etmedikçe, bu zararı da gidermekle yükümlüdür. Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder” şeklinde düzenlenmiştir. Munzam zarar alacaklısı; öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağının varlığını; bu alacağının geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüd faizi ile karşılanmayan zararını ve miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmek, zararın ortaya çıkışını belirleyen inandırıcı hükme esas tutulabilecek nitelikte maddi olguları da açıklamakla yükümlüdür. Borçlu, ancak temerrütündeki kusursuzluğunu kanıtlamakla sorumluluktan kurtulabilir. Buradaki kusursuzluk, temerrüde düşmekteki kusursuzluktur.
Bu kapsamda dava konusu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle satıcı olan davalının araç bedelini iade koşullarının oluştuğu, davacı tarafça ayıba neden olan arızaya ilişkin yetkili servise başvurulması ve delil tespiti sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça davacının aracındaki ayıbın giderilmediği aracın misliyle değiştirilmediği gibi bedel iadesinin yapılmadığı bu haliyle davacının munzam zararının oluştuğu, davacı tarafça sunulan ıslah dilekçesi ile bilirkişi tarafından rapor tarihindeki araç değeri üzerinden hesaplanan değer artış miktarı kadar talepte bulunulmuş ise davacının munzam zararının dava tarihindeki haklılığı üzerinden değerlendirilmesi gerektiğinden ve aracın dava tarihindeki değeri üzerinden hesaplanan değer artış miktarı olan 16.028,59-TL kadar davacının munzam zararının doğduğu, kaldı ki araç bedel iadesinin davalıdan ticari avans faiziyle tahsili kararı verildiği de göz önüne alındığında dava tarihindeki değer artış miktarı kadar davacının munzam zararı olacağından davacı tarafın uğradığı munzam zarar miktarı olan 16.028,59-TL’nin dava tarihi olan 15/11/2017 tarihinden tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine ve davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın uğradığı maddi zarara ilişkin dosya kapsamında belgelendirilmiş olan araç kiralama, çekici masrafından doğan maddi zararını da bulunduğu anlaşılmakla, buna ilişkin 8.351,19-TL maddi zararın dava tarihi olan 15/11/2017 tarihinden tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine ve davacının fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş davacının delil tespiti kapsamında yaptığı masraflar yargılama gideri niteliğinde olmasından dolayı davacının delil tespitine ilişkin değişik iş dosyalarında yaptığı masraflar yargılama gideri kısmında değerlendirilmiştir.
Davacı tarafça manevi tazminat talep edilmiş ise de; dava konusu araçta meydana gelen arıza ve ayıbın davacı tüzel kişiliğin kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, araçtaki arıza nedeniyle davacı şirket yetkilisi seyir halinde tehlike atlatmış ise de varsa bu husustaki manevi zararın davacı şirket yetkilisinin şahsında doğmuş olabileceği açık olup, dava konusu aracın ayıplı olmasının davacı şirketin ticari itibarını zedeleyecek nitelikte haksız bir eylem olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığından ve manevi tazminat koşullarının oluşmaması nedeniyle davacının manevi tazminat isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davalı tarafça davacı şirkete satılan dava konusu … plakalı …1.6 TDI … tipi (Şasi No:… – Motor No:…) otomobilin ayıplı olması nedeniyle davacı tarafça davalıya aynen iadesi koşuluyla dava konusu aracın satış bedeli olan 140.971,51-TL’nin fatura tarihi olan 29/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
b) Davacı tarafın uğradığı munzam zarar miktarı olan 16.028,59-TL’nin dava tarihi olan 15/11/2017 tarihinden tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine,
c) Davacı tarafın uğradığı (araç kiralama, çekici masrafından doğan) maddi zarara ilişkin 8.351,19-TL maddi zararın dava tarihi olan 15/11/2017 tarihinden tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin istemin reddine,
ç) Davacı tarafın manevi tazminat talebinin reddine,
2- Davacı tarafça yargılama sırasından yatırılan peşin harç ve ıslah harcı toplamından alınması gereken 11.295,15-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 6.777,12-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3- Davacı tarafından yargılama sırasında yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 11.295,15-TL peşin harç gideri toplamı 11.339,55-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan İstanbul … Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı delil tespitinde yapılan (66,20-TL harç gideri, 221,80-TL keşif harcı, 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere) toplam 788,00-TL, Samsun … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı delil tespitinde yapılan (66,20-TL harç gideri, 221,80-TL keşif harcı, 250,00-TL bilirkişi ücreti, 70,00-TL yol masrafı, 25,00-TL tebligat gideri olmak üzere) toplam 633,00-TL, İstanbul … Tüketici Mahkemesin’ce yapılan 8 adet tebligat-posta gideri 122,30-TL, Mahkememizce yapılan (11 adet tebligat-posta masrafı 70,20-TL, bilirkişi ücreti 1.750,00-TL, keşif harcı 384,90-TL, yol masrafı 240,00-TL olmak üzere) toplam 2.445,10-TL olmak üzere genel toplam 3.988,40-TL yargılama giderinin davanın kabul red durumuna göre 623,19-TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmının davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı taraf maddi tazminata ilişkin yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 19.658,37-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davalı taraf maddi tazminata ilişkin yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 35.931,96-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7- Davalı taraf manevi tazminata ilişkin yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/3’e göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8- Davacı tarafça yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının davacı tarafa resen iadesine,
Dair; davacı şirket yetkilisi ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/02/2021

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.