Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/138 E. 2021/14 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/138 Esas
KARAR NO : 2021/14
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, 13.08.2012 tarihli Yapım İşi Garanti Taahhütnamesi gereğince dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, 41 Pafta, … Ada, … Parselde kayıtlı … Cad. No: … İstanbul adresinde bulunan … … Konutları Projesinde “epoksi zemin kaplama işi” yapmış ve işi gereği gibi teslim ettiğini, davacı müvekkil, yapılan ve teslim edilen işe karşılık ödeme taahhüdünde bulunan davalıya 07.03.2013 tarih, A seri, … sıra numaralı ve 161.370,80 TL bedelli faturayı tanzim ederek tebliğ ettiğini ve davalı tarafça işbu faturaya veya içeriğine karşı hiçbir itiraz yapılmadığını, davalı tarafın, tebellüğ ettiği faturaya istinaden yapılan işe karşılık 24.615,43 TL’lik bir ödeme yapmış ancak bakiye bedeli bugüne kadar ki tüm taleplere rağmen ödemediğini , müvekkilin bakiye borcun ödenmesi hususunda davalıya … Noterliğinin 22.01.2016 tarih ve … yevmiye numarası ile ihtarname keşide ettiğini, işbu ihtarı 25.01.2016 tarihinde tebellüğ eden davalının, bugüne kadar herhangi bir ödeme yapmadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile davacı müvekkilin davalıdan olan 136.752,37 TL olan alacağının fatura tarihi olan 07.03.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsili ile müvekkile ödenmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 13.08.2012 tarihli barter işlem protokolü imzalanmış olup işbu protokolün tarihi itibari ile alacak zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2016/… sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine aynı konuda açılmış icra takibi mevcut olup tarafımızca işbu borca itiraz edildiğini, davacı taraf müvekkil şirkete … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 22.01.2016 tarihli ihtarnamesi ile ödeme talebinde bulunmuş olup tarafımızca … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 28.01.2016 tarihli cevabi ihtarnamesi ile cevap verildiğini ve alacağının barter sisteminden karşılanması gerektiği ve de müvekkil şirketin yükümlülüğünün bulunmadığı belirtildiğini, bilindiği üzere barter firması, üyenin alacağını barter pazarında satılan mamulleri ya da hizmetleri satın alarak tahsil etmesinde garantör firma olduğunu, üyenin barter firması garantörlüğünde barter sistemi ile satış yapması gerektiği gibi barter şirketi üyesinin barter sistemi ile mal ya da hizmet satın alması için üyesine satın alam kredisi açtığını, Barter sisteminde üyeler barter şirketi güvencesinde satış yapmakta olduklarını, öncelikle hiçbir şekilde borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla zamanaşımı, husumet, derdestlik itirazlarının kabulü ile davanın usulden reddine, HMK 319 gereğince karşı yana müvekkil vekalet alacağının yükletilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari sözleşmeden kaynaklandığı iddia olunan fatura bedelinin tahsili talebinden ibarettir.
Davacı vekili, davalı şirketle aralarındaki sözleşmeye istinaden düzenledikleri fatura bedelinin ödenmediği gerekçesiyle iş bu davayı açmıştır.
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesi ile davacının iddia ettiği alacağının barter sisteminden karşılanması gerektiğini ve müvekkili şirketin yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde davalının iddialarını kabul etmediği gibi iddiaya konu barter çekinin davalı tarafından … A.Ş.’ye başvurularak iptal edildiğini böylelikle bizzat davalı tarafından iptal edilen barter çeki ile alacaklarını tahsil edemediklerini belirtmiştir.
Dosya arasında yer alan “Barter İşlem Protokolü” incelendiğinde taraflar arasındaki epoksi zemin kaplama işi ile ilgili olarak ödemenin %70 nakit, %30 barter çeki ile yapılacağı belirtilmiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda ise taraflar arsındaki sözleşme uyarınca davacının işi süresinde ve eksiksiz olarak teslim ettiği, işin kalan bedelinin 16.367,80 TL olduğu, 24.615,43 TL’lik ödemenin barter çeki ile yapılacağının taraflarca kabul edildiği, davalı tarafından davacı lehine 200.000,00 TL bedelli barter çeki düzenlendiği ancak bu çekin tarafların kendi arasında iptal edip 136.752,37 TL için yeni bir barter çeki düzenlenmesi isteminin ihbar olunan şirkete iletildiği ancak bu istemin terine getirilmediği böylelikle davacının davalıdan 136.72,37 TL alacağı olduğu bildirilmiştir.
Dosya kapsamında ihbar olunan … A.Ş. vekilinin sunduğu beyan dilekçesinde taraflar arasında imzalanan barter çekinin iptal edilmediğini, iptal için işlem taraflarının mutabakatlarının gerektiğini ve Kambiyo senetlerinden farklı olarak taraflardan birinin beyanıyla çekin iptal edilemediğini, davalı şirketin barter hesap dökümünde davacı şirkete 200.000,00 TL tutarlı işlem yaptığını ve davacının bu alacağının halen sistemde mevcut olduğunu bildirmiştir.
Hukukumuzda, barter sisteminin düzenlenmesine ilişkin herhangi bir mevzuat yoktur. Barter sistemi, karşılıklı ticaret uygulamaları ile gelişmiştir.
Barter sistemi; üye firma veya gerçek kişilerin satın aldığı mal veya hizmetlerin bedelini yine sistem içerisinde, üyelere mal veya hizmet satarak ödediği bir sistemdir. Barter sistemi ile satış yapan üye, satış bedeli kadar barter sisteminden alacaklı olur ve satışla elde ettiği barter çeki ile alacağını, sistemden yine mal veya hizmet satın alarak tahsil eder.
Barter şirketi; barter sistemine üye olan firmaların çalışmalarını organize den aracı bir kuruluştur.
Barter çeki ise; üyeler arasında gerçekleşen alım satım işlemlerinde, bir ödeme ve tahsilat işlemi olarak kullanılan, mal veya hizmeti alan tarafından düzenlenen evraktır. Barter çekinin kambiyo vasfı yoktur.
Uygulamada; barter sistemine üye olmak için, firma veya gerçek kişi ile barter şirketi arasında üyelik sözleşmesi düzenlenir. Üye, barter şirketine yıllık üyelik ücreti öder. Ayrıca üye, barter sistemi içinde yapılan alım satım işlemlerinde, barter şirketine, sözleşmede kararlaştırılan oranda komisyon öder. Barter şirketinin üyelik sözleşmesinden doğan borçları ise; her üye için bir cari hesap açmak, ürün veya malların listesini oluşturmak, satış işlemi taleplerinde satış onay kodu vermek, üyeler arasında yapılan alış verişleri ve barter çeklerini kabul ederek cari hesaplara kaydetmek, cari hesap ekstresini üyeye tebliğ etmek şeklinde sıralanabilir.
Barter sisteminde, üyeler arasında alım satım işlemleri ise şu şekilde gerçekleştirilir; Barter hesabı yeterli olan üye, sistemden ihtiyacı olan mal veya hizmeti satın almak istediğinde, barter şirketinden satış onay kodu alır, satış işlemi sonucunda, satıcı firma karşı tarafa barter çeki düzenleyerek verir. Barter şirketi, alıcı üyenin cari hesabına borç kaydı, satış yapan üyenin cari hesabına ise alacak kaydı işler. Sistem içerisinde alış verişler mal ve hizmet üzerinden işlem görür, nakit para ile işlem yapılmaz. Barter şirketi, alım-satım sözleşmesinin tarafı değildir. Barter şirketinin, satın alınan mal veya hizmetin teslim edilmemesi, geç teslim edilmesi veya ürünün ayıplı olması gibi hallerden dolayı sorumluluğu yoktur. Ancak barter şirketi, satış onay kodu alınarak yapılan işlemlerde, tahsilat için garantördür.
Somut olayda; davacı şirketin taraflar arasındaki sözleşme uyarınca yükümlendiği edimini tam ve eksiksiz olarak ifa etmiş olduğu ve davalı tarafından barter çeki ile ödenmesi kararlaştırılan kısım için barter çeki düzenlendiği anlaşılmaktadır. Taraflar aralarındaki barter çekini miktar tadili yapmak üzere davalı şirket tarafından iptal etmişse de ihbar olunan şirketin açık beyanından ve dosyaya sunduğu evraklardan da anlaşılacağı üzere bu iptal işlemi barter sisteminde herhangi bir hüküm doğurmamıştır. Davacı taraf ise davalı şirketin çek üzerine yazdığı iptal yazısına istinaden kambiyo senetlerinde olduğu gibi barter çekinin de iptal olacağı kanısıyla alacağını tahsil edemediğini düşünmüştür. Davacı taraf basiretli bir tacir gibi davranıp barter çekinin nasıl iptal edileceği hususunu ve yapılan işlemin hukuki niteliğini araştırmak zorundadır. Bu külfeti yerine getirmeyen davacı şirket, sözleşme ile kararlaştırdıkları şekilde borcunu ifa eden davalının edimini yerine getirmediği iddiasıyla iş bu davayı açmışsa da yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının tarflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak barter çeki ile barter sistemindeki alacağı devam ettiğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30 TL peşin harcın başlangıçta alınan 2.335,39 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.276,09 TL harcın davacıya iadesine,
3-Alınması gerekli olan 59,30 TL başvurma harcının başlangıçta alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan 8,40 TL teligat yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürrlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği 16.941,48 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştikten sonra artan gider avansının davacıya ve davalıya İADESİNE, Davacı ve davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa iadesine,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair verilen karar; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine İSTİNAFI kabil olmak üzere, davacı, davalı ve ihbar olunan vekilinin yüzüne okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu. 08/02/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı