Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1342 E. 2021/636 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1342 Esas
KARAR NO : 2021/636
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında 07-15 Nisan tarihleri arasında Almanya Münih şehrindeki fuar organizasyonuna katılacak 5 kişi için anahtar teslimi daire konaklaması hususunda sözleşme imzalandığını, sözleşme gereği, şirket çalışanları kadın ve erkek ekipten oluştuğu için ayrı ayrı iki dairenin, konaklama için müvekkili şirketin kullanımına sunulacağını, sözleşme bedeli olarak da her bir daire için 850,00 Euro ücret kararlaştırıldığını, sözleşme bedelinin müvekkili şirketin … Bankasına ait hesaplarından, 02.10.2018 tarihinde 850.00 Euro ve 22.10.2018 tarihinde 850,00 Euro olmak üzere sözleşme bedelinin ödendiğini, davalı şirket tarafından 28.02.2018 tarihli konaklama belgesinin müvekkili firmaya gönderilerek … adresindeki 12 ve 17 numaralı dairelerin, sözleşmede belirtilen tarihler için müvekkilinin kullanımına hazır olduğunun bildirildiğini, ancak müvekkili şirketin sahibi olan … ve dört kişi daha fuar için Almanya ya gittiklerinde davalı firmanın beyan etmiş olduğu dairelerden birinin olmadığı, diğerinin ise kalmaya uygun olmadığı için müvekkili şirket çalışanlarının zor durumda kaldığını, bu durumun davalı şirkete bildirilmesine rağmen davalı şirketin herhangi bir çözüm üretemediğini ve o gün geceyi konaklamak üzere ev ve otel arayışına girmek zorunda kaldıklarını ve o gece fuar alanına oldukça uzak bir otelde konaklamak zorunda kaldıklarını, ertesi gün davalı şirket tarafından, ancak fuar alanından oldukça uzakta ve sadece bir adet dairenin müvekkili şirket çalışanlarının kalması için bulunabildiğini, müvekkili şirket çalışanlarının fuar organizasyonuna biran önce katılabilmek için bunu mecburen kabul etmek zorunda kaldıklarını, ancak ertesi gün davalı şirket tarafından bir adet daire ayarlanabildiğini, bu süre zarfında bayan ve erkek aynı evde konaklamak zorunda kaldıklarını, fuar alanına oldukça uzak olduğu için her gün fazladan benzin ve ulaşım gideri ödemek zorunda kaldıklarını, müvekkili şirketin davalıdan tutulmayan ev için ödenen bedeli talep ettiğini, davalının önce bu talebi kabul ederek ödeyeceğini whatsapp yoluyla beyan ettiğini, ancak daha sonra davalının bu ödemeyi yapmaktan vazgeçtiğini, bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ve davalı tarafından bu icra takibine itiraz edildiğini beyanla davalının ….icra Müdürlüğü 2019/… E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile karşı yan arasındaki sözleşmenin 5 kişinin 07-15 Nisan tarihleri arasındaki anahtar teslim daire hizmetinin sunulmasına dair olduğunu, burada dikkat edilecek olan hususun 5 kişinin yerleşmesine dair olduğunu, sözleşmenin hiçbir yerinde 5 kişinin 2 ya da 3 veyahut 4 daireye yerleşeceğine dair bir hüküm bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmede olan yükümlülüğünü ziyadesiyle ve de zarara uğrayacak şekilde ifa ettiğini, çünkü müvekkili için önemli olan hususun hizmet alanların refahına ve ticari itibarına bir halel gelmemesi olduğunu, sözleşmede yer almamasına rağmen karşı yanın isteği doğrultusunda fuar için iki ayrı daire sunduğunu ve bu dairelerin bedelini ödediğini, bu bedellerin ödendiğine dair ekstreyi ibraz ettiklerini ancak karşı yanın kendilerine gönderilen daire resimlerini görüp onay vermiş olmalarına rağmen konaklama yerine gidip kalmak istemediklerini, beğenmediklerini beyan ettiklerini, buna rağmen fuar dönemindeki yoğunluğa rağmen davalı müvekkilinin olağanüstü bir çaba gösterdiğini ve karşı yanın mağdur olmaması için 4+1 daire bulduğunu, ödemesini yaptığını, karşı yanın sunduğu whatsapp yazışmalarını kabul etmediklerini, karşı yanın mağduriyet bahanesiyle menfaat elde etmeye çalıştığını beyanla davanın reddine, karşı yanın %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, tanık anlatımları, tarafların ticari defter ve kayıtları, dekont suretleri, fatura suretleri, Tur Sözleşmesi ve Konaklama Belgesi, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine “yurt dışı konaklama ücreti iadesi, yurt dışı otel ücreti, benzin ve ulaşım gideri” açıklamalı asıl alacak kalemleri ile bunlara ilişkin faiz istemine dayalı alacağa ilişkin adi takip yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tanığı … mahkememizin 27/01/2021 tarihli duruşmasında;”Ben davacı şirkette müdürüm, ben Almanya’da 2019 yılı nisan ayı içerisinde yapılan fuara ben şirketi temsilen katıldım, fuara katılmadan önce davalı şirketle Münih merkezde fuar tarihleri arasında konaklama için 2 adet daire ayarlaması konusunda anlaşılmıştı, davalı şirkette … ile muhattap olduk, fuarın başlamasından bir gün önce münih’e gittik, bize ayarlandığı söylenen daireye yerleşmeye gittik, telefonla … …’a mümkün olmadı, daireye gittiğimizde Iraklı bir kişinin dairede olduğunu ve dairenin pislik içinde olduğunu gördük, Iraklı şahıs bize kalmamız için pasaportlarımızı vermemiz gerektiğini söyledi, pasaportu evde televizyon falan olduğundan güvenlik için istediğini söyledi, biz tekrar … …’a ulaşmaya çalıştık ancak ulaşamadık, ayarlamış olduğu diğer dairenin sahibi bize konum attı, diğer dairenin 28 km kadar, uzakta olduğunu, google maps’ten gördük, daha sonra mecburen ilk akşamı münih’te leonardo otelde geçirdik, ertesi gün … … bizi başka bir numaradan aradı yerleştiniz mi diye sordu, kendisine dalga mı geçiyorsun diye söylendim, ayarlamış olduğu dairenin pisliğini ve ikinci dairenin söylediği gibi yakında olmadığını kendisine söyledim, o da yeni bir daire ayarladığını söyleyerek bize bilgilerini gönderdi, yeni ayarladığı dairenin 60-70 km uzakta olduğunu söyledi ancak yeni ayarladığı dairenin 147 km uzakta olduğunu gördük, fuar nedeniyle boş yer bulamadığımız için mecburen onun ayarladığı yerde kaldık, her gün kiraladığımız araçla fuara gidip geldik, fuara 2 bayan, 2 erkek olmak üzere 4 kişi katıldık, öncesinde bayanlara ayrı erkeklere ayrı daire ayarlanacağı konusunda anlaşmış olmamıza rağmen mecburen hepimiz aynı dairede kaldık, bildiklerim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … mahkememizin 27/01/2021 tarihli duruşmasında; “Ben davacı şirkette 4 senedir dış ticaret uzmanı olarak çalışmaktayım, ben münihte ki fuara katıldım, şirketten 3 kişi ve birde müdürün oğlu olmak üzere toplamda 4 kişi fuara gittik, fuardan bir gün önce münih’e gittik, ben davalı şirkette … … ile iletişime geçtim, kendisi tanıtım mail’i atarak, fuar tarihlerinde yer ayarlayabileceğini söyledi, 2 tane yan yana daire ayarlayacağını söyledi, fuara gitmeden önce bize ayarlamış olduğu dairelerin adres ve numaralarını gönderdi, adresler aynı yerde yan yana görünüyordu, uçaktan inince bize irtibat kurmamız gereken daire sahibi tarafından garip bir mesaj atıldı, dairede kalırken dairede değerli eşya bırakmamamız ve bizi gören olursa daire sahibinin yakını olduğumuz gerektiği yönünde bir whatshapp mesajı gönderdi, daha sonra ayarlanan daireye gittiğimizde çok pis olduğunu gördük kalınacak gibi değildi, ayrıca ikinci daire olarak bildirilen numarada öyle bir yer yoktu, ikinci daire sahibi ile iletişime geçerek konum atmasını istedim, gönderdiği konum yaklaşık 30-40 km uzak bir yerdeydi, ilk gün akşam 9 a kadar fuar bölgesinde kalacak yer aradık ve tek gece kalabileceğimiz bir otel bulduk, ilk akşamı o otelde geçirdik, ikinci gün … … bize yeni bir daire ayarladığını söyledi, ancak yeni ayarladığı yer yaklaşık 140 km uzaklıkta Avusturya sınırı içinde kalan bir yerdeydi, her gün 2 saat gidiş ve 2 saat dönüş yolculuk yaparak fuara katılmak zorunda kaldık, bildiklerim ve gördüklerim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 17/04/2020 tarihli raporda özetle;”Taraflar arasında, Eylül 2018 tarihli, “7-15 Nisan tarihleri arasında Münih kentinde 5 kişinin anahtar teslim daire konaklamasına” ilişkin bir Tur Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede tur bedelinin, davalı acente hesabına 11.900,00 TL olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı, ancak ödemelerin döviz olarak yapıldığı, davacı şirket beyanlarına göre daire başı 850,00 € olmak üzere 2 adet dairenin kiralanması hususunda anlaşıldığı, davalı acentenin ise sözleşmede daire sayısının belirtilmediği yönünde itirazda bulunduğu, takip ve dava konusu alacağa dayanak olarak; davalı şirket banka hesaplarına 2018 yılında yapılan ödemelere ait dekontlarla, sözleşme dışı konaklama yapılan otele ait faturanın ibraz edildiği, dekontlara göre 02.10.2018 tarihinde 850,00 €, 22.10.2018 tarihinde 850,00 € ödeme yapılmış olduğu, 22.10.2018 tarihli dekontta “… Ev Kirası 2 Adet” açıklamasının bulunduğu, davalı şirket defterlerine göre 21.05.2019 takip tarihi ile davacı şirketin herhangi bir bakiyesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın iki adet daire için anlaşılarak ödemesinin yapılmasına rağmen sadece bir adet dairenin kiralandığı iddiasından kaynaklandığı, yapılacak konaklamaya ilişkin, davalı acente tarafından düzenlenen belge (voucher) üzerinde el ile düşülmüş bir not bulunduğu, notta belirtilen adresin konaklama belgesi üzerindeki adresle birebir uyumlu olmadığı, notta iki ayrı daire numarasının belirtilmiş olduğu, davacı şirketin konaklama yapılacak dairelere onay verdiğine ilişkin dosyada herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı, ihtilaf konusu konaklamaya ilişkin, yurt dışı konaklama ücret iadesi olarak 850,00 €, sözleşme kapsamı dışında gerçekleşen yurtdışı konaklama bedeli olarak 238,00 €, fuar alanına uzak olması sebebiyle yapılan benzin ve ulaşım gideri olarak 130,00 € asıl alacak talebinde bulunulduğu, başlatılan ilamsız takipte; 52,32 € işlemiş faiz talep edildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, temerrüde ilişkin bir hüküm içermediği, davacı şirket tarafından keşide edilen herhangi bir ihtarname de bulunmamakta olup; işlemiş faiz talebine dayanak olabilecek herhangi bir belge de ibraz edilmediği, bu sebeple işlemiş faiz hesaplaması yapılmadığı” şeklinde görüş bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, taraflar arasındaki sözleşmeye uygun konaklama hizmeti sunulmadığından yurt dışı konaklama ücreti iadesi, yurt dışı otel ücreti, benzin ve ulaşım giderinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, sözleşmeye uygun olarak edimini ifa ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 08/11/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine “yurt dışı konaklama ücreti iadesi, yurt dışı otel ücreti, benzin ve ulaşım gideri” açıklamalı asıl alacak kalemleri ile bunlara ilişkin faiz istemine dayalı alacağa ilişkin adi takip yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; takip ve dava konusu alacağa dayanak olarak; davalı şirket banka hesaplarına 2018 yılında yapılan ödemelere ait dekontlarla, sözleşme dışı konaklama yapılan otele ait faturanın ibraz edildiği, dekontlara göre 02.10.2018 tarihinde 850,00 €, 22.10.2018 tarihinde 850,00 € ödeme yapılmış olduğu, 22.10.2018 tarihli dekontta “… Ev Kirası 2 Adet” açıklamasının bulunduğu, davalı şirket defterlerine göre 21.05.2019 takip tarihi ile davacı şirketin herhangi bir bakiyesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın iki adet daire için anlaşılarak ödemesinin yapılmasına rağmen sadece bir adet dairenin kiralandığı iddiasından kaynaklandığı, yapılacak konaklamaya ilişkin, davalı acente tarafından düzenlenen belge (voucher) üzerinde el ile düşülmüş bir not bulunduğu, notta belirtilen adresin konaklama belgesi üzerindeki adresle birebir uyumlu olmadığı, notta iki ayrı daire numarasının belirtilmiş olduğu, davacı şirketin konaklama yapılacak dairelere onay verdiğine ilişkin dosyada herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı, ihtilaf konusu konaklamaya ilişkin, yurt dışı konaklama ücret iadesi olarak 850,00 €, sözleşme kapsamı dışında gerçekleşen yurtdışı konaklama bedeli olarak 238,00 €, fuar alanına uzak olması sebebiyle yapılan benzin ve ulaşım gideri olarak 130,00 € asıl alacak talebinde bulunulduğu, başlatılan ilamsız takipte; 52,32 € işlemiş faiz talep edildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, temerrüde ilişkin bir hüküm içermediği, davacı şirket tarafından keşide edilen herhangi bir ihtarname de bulunmamakta olup; işlemiş faiz talebine dayanak olabilecek herhangi bir belge de ibraz edilmediği, bu sebeple işlemiş faiz hesaplaması yapılmadığı tespit edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, tanık beyanları, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; Taraflar arasında bila tarihli Tur Sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmenin konusunun 7-15 Nisan 5 kişi anahtar teslim konaklama olduğu, davacı tarafça sözleşme kapsamında davalıya 02/10/2018 tarihinde 850,00 Euro ve 22/10/2018 tarihinde 850,00 Euro olmak üzere toplam 1.700,00 Euro ödeme yapıldığı, 22/10/2018 tarihli ödeme dekontu açıklamasında “… Ev Kirası 2 Adet” yazılı olduğu, davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinde fuar için davacı tarafa sözleşmede yazılı olmamasına rağmen 2 adet daire sunulduğunun, bedelinin alındığının, karşı yanın bu dairelerde kalmak istememesi üzerine 1 adet 4+1 daire sağlandığının davalının kabulünde olduğu, sözleşmede kararlaştırılan konaklama tarihlerinin 7-15 Nisan ve Konaklama belgesinde konaklama başlangıç tarihinin 07/04/2019 olmasına rağmen sunulan otel faturasından davacı şirket çalışanlarının 7-8 nisan 2019 tarihinde 1 gece otelde konaklama yaptıkları ve bunun karşılığında 238,00 Euro konaklama bedeli ödedikleri, tanık anlatımlarının sunulan belgelerle ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu ve davacının iddialarını doğrular mahiyette olduğu, her ne kadar davalı tarafça ilk temin edilen 2 adet odanın davacı şirketçe onaylandığı, sözleşme kapsamındaki edimlerinin tam ve gereği gibi eksiksiz yerine getirildiği savunmasında bulunulmuş ise de bu hususlarda ispata yarar delil sunulmadığı, davacı tarafça 2 adet ev kirası için ödeme yapıldığı, davalı tarafça 1 adet ev kiralamasının 1 gün gecikmeli olarak sağlandığı, bu hali ile davacı tarafça 1 adet ev kirası için ödenen konaklama bedeli olarak 850,00 Euro, 1 gün gecikmeli olarak konaklama hizmetinin sağlanması nedeniyle yapılan zorunlu otel masrafı olarak 238,00 Euro olmak üzere toplam 1.088,00 Euro’yu davalıdan talep etme hakkının bulunduğu, davalı tarafın bu bedele yönelik icra takibine yaptığı itirazın haksız olduğu, davacı tarafça 130,00 Euro benzin ve ulaşım gideri talebine dair bir delil sunulmadığı, yine takip öncesi davacı tarafından davalıya yönelik keşide edilmiş bir ihtar bulunmadığından davalının takip öncesi temerrüte düşürülmediği anlaşılmakla, oluşan vicdani kanıya göre davanın kısmen kabulü ile, icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından 1.088,00-€ (Euro) asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin belirtilen miktar yönünden asıl alacağa takip tarihinden itibaren Euro döviz cinsine kamu bankalarınca uygulanan en yüksek yıllık mevduat faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden ödenmek üzere kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 6.037,30-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından 1.088,00-€ (Euro) asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktar yönünden asıl alacağa takip tarihinden itibaren Euro döviz cinsine kamu bankalarınca uygulanan en yüksek yıllık mevduat faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden ödenmek üzere kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Hükmolunan asıl alacağın (1.088,00-EURO) takip tarihindeki karşılığı olan 7.322,24-TL’nin %20’si olan 1.464,45-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 500,18-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 103,05-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 397,13-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davadaki haklılık durumuna göre 1.135,20-TL’sinin davalıdan, geri kalan 184,80-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 103,05-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 130,50-TL posta masrafı, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 774,90-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 666,41-TL’sinindavalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraflar yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nispi 1.227,01-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kabul edilen kısım yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, reddedilen kısım yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.15/09/2021

Z. Kâtibi …
e-imza*

Hâkim …
e-imza*