Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1181 E. 2021/493 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1181 Esas
KARAR NO : 2021/493
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … kömür pazarlamacısı olduğunu odundan üretilen kömürü üreticilerden tedarik ettiğini, … kömür teminini İstanbul … ormanlarından üretim yapan …’dan sağladığını, kömür üreticileri arasında teamül olarak, önce hammadden çıkarılacak kömür siparişi alınıp ve parası peşin olarak tahsil edildiğini, kömür üreticisi verilen sipariş miktarınca odunu işleyerek bu kömürü elde ettiğini, siparişi veren alıcının vazgeçmesi halinde, üretici tarafından yapılan masraf, emek ve zaman boşa gittiğini, bu nedenle kömür parası peşin veya tamamına yakını mal üretiminden önce alındığını, müvekkil …, …’a giderek çıkarılacak kömür miktarını söyleyip, parasını peşin vermiş, bir süre cari hesap ile böylece çalışıldığını, Mayıs 2019 tarihine gelindiğinde müvekkilinin yine satmak üzere kömür ihtiyacı doğmuş, …’ a giderek kömür siparişi ettiğini, … da müvekkilden parasını isteyince
müvekkil 31/05/2019 tarihinde banka kanalıyla 2.400,00 TL, yine banka yoluyla 05/08/2019 tarihinde 11.000,00 TL, banka yoluyla 05/08/2019 tarihinde 7.000,00 TL ödediğini, Peşin paranın haricinde …’a 07/12/2019 vadeli …’ın … seri numaralı çekini düzenleyip verdiğini, Bütün bu verilen peşin para ve çeke rağmen … bugüne kadar, müvekkile gereken kömürü vermediğini, müvekkili …’dan toplam olarak 70.400,00 alacaklı olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle, fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak şartıyla, müvekkilin davalı …’dan alacaklı olduğunun tespiti ile davalarının kabulü ile; müvekkilin davalıdan alacaklı olduğunun tespiti ile alacaklı olduğu miktarın şimdilik 1.000,00 TL’ sinin ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesine, müvekkilin davalıya vermiş olduğu çekin dolaşıma sokulma ihtimaline binaen, ve bu durumda meydana gelecek zararın ağır, yakın ve yüksek olması nedeniyle ivedi olarak mahkemece belirlenecek teminat karşılığında yargılama boyunca çek hakkında ödeme yasağı kararı verilmesini ve bu kararın muhatap bankaya bildirilmesini, yargılama giderlerinin, usulüne uygun davete rağmen arabuluculuk toplantısına katılmayan davalıya yükletilmesine, vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Davacı vekili 02/02/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 68.000,00 TL ıslah ettiğini görülmüştür.
DELİLLER:… müzekkere cevabı, … müzekkere cevabı, davacı ticari defter ve kayıtları, çek sureti, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında kömür alım-satımından kaynaklı olarak davacı tarafından yapılan ödemeler ve verilen çekin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı olarak alacak davasıdır
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafa kömür siparişi verildiğini, karşılığında 31/05/2019 tarihinde 2.400,00 TL, 05/08/2019 tarihinde 11.000,00 TL, 05/08/2019 tarihinde 7.000,00 TL ödemenin banka kanalı ile yapıldığını, ayrıca 07/12/2019 vadeli …’ın … seri numaralı çekini düzenleyip verdiğini, ancak karşılığında davalının sipariş ettiği kömürleri teslim etmediğini belirterek davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usul ve yasaya uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiş ve davayı inkar etmiştir.
Davacı vekilinin çek hakkında ödeme yasağı kararı verilmesi yönünde ihtiyati ted bir talebinde bulunulduğu, Mahkememizin 02/12/2019 tarihli ara kararı ile 07.12.2019 tarihli … A.Ş. … ŞUBESİ … seri no’lu 50.000-TL bedelli çekin çek bilgileri ve miktarları aynı olması koşuluyla davalı …’a yönelik olarak %15 teminat ile ödemeden men kararı verilmiştir. Davacı vekilinin söz konusu çekin üçüncü kişiye ödenmesi nedeniyle tedbirin sonuçsuz kaldığını ve teminatın iadesini talep etmiş olduğu anlaşılmakla; Mahkememizin 13/01/2020 tarihli ara kararı ile Mahkememizin 02/12/2019 tarihli ara kararı ile verilen tedbirin kaldırılmasına ve teminatın iadesine karar verilmiştir.
Davacı yanın davalı yana yapmış olduğu ödemeler ilişkin olarak, 31.05.2019 tarihli … sıra nolu 2.400,00 TL tutarlı, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 11.000,00 TL tutarlı, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 7.000,00 TL tutarlı, 09.12.2019 tarihli … sıra nolu 50.000,00 tutarlı ( … seri nolu çekin takastan ödenmesine ait) … Şubesine ait dekontların sunulu olduğu, … A.Ş. Genel Müdürlüğünün 10.12.2019 tarihli cevap yazısında davacı yanın … numaralı hesabına tanımlı … seri numaralı 50.000,00 bedelli çekin, 09.12.2019 tarihinde … T.A.Ş tarafından elektronik takas ortamında davalı dışında 3. Şahıs tarafından ibraz edildiği ve çek tutarının ödendiğinin bildirildiği anlaşılmıştır. ‘a yazılan müzekkere cevabında … seri nolu çekin … tarafından ibraz edildiğinin bildirildiği, çekin keşidecisinin davacı, lehdarın davalı ve birinci ciranta ve hamilin … olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını Mahkememizce belirlenen inceleme gününde sunması için ihtaratlı tebligat yapıldığı ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 16/10/2020 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “İncelenen davacı firmaya ait 2019 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı yanın kendi ticari defterlerine göre davalı yana yapmış olduğu ödemelerin ticari defterlerde yer almadığı, bu anlamda ticari defter kayıtlarına nazaran davalı yandan alacağının bulunmadığı, davacı yanın dava dosyasına sunmuş olduğu banka dekontlarına göre havale/eft ve çek olmak üzere toplamda 70.400,00 TL tutarında davalı yana ödeme yapmış olduğu görülmekle birlikte, söz konusu ödemeler ile çekin ticari defter kayıtlarında yer almaması karşısında, davacı yanın alacak talebinin kabulü hususunda takdirin mahkemeye ait olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 13/01/2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi ek raporuna göre; “İncelenen davacı firmaya ait 2020 yılı ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, kapanış tasdiki için tanınan yasal sürenin henüz dolmadığı, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı yana ait 2020 yılı ticari defterlerinde, 2019 yılında davalı yana yapmış olduğu ödemelerden, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 11.000,00 TL, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 7.000,00 TL, 09.12.2019 tarihli … sıra nolu 50.000,00 TL ( … seri nolu çekin takastan ödenmesine ait) nin 2020 yılı Ocak ayında kayıtlara alınmış olduğu, bu kayıt düzeni muhasebenin temel ilkelerinden dönemsellik ilkesine aykırılık teşkil etmekle birlikte, davalı yana yapılan ödemelerin belge ile tevsik edilebilmesi karşısında, bir sonraki döneme ait ticari defterlerde kayıt altına alınmasında temel bir sorun bulunmadığı, 31.05.2019 tarihli … sıra nolu 2.400,00 TL tutarlı banka yolu ile yapılmış ödemeye ise ticari defter kayıtlarında rastlanmadığı, bu durumda davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına göre dava tarihi itibarıyla davalı yandan alacaklı olmadığı, ancak 2019 yılı işlemlerinin 2020 yılında kayıt altına alınmasına dayalı olarak 10.01.2020 tarihi itibarıyla davalı yandan 68.000,00 TL alacaklı olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ticari defter ve kayıtlarının lehine delil niteliğinde olduğu, davacı yana ait 2020 yılı ticari defterlerinde, 2019 yılında davalı yana yapmış olduğu ödemelerden, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 11.000,00 TL, 05.08.2019 tarihli … sıra nolu 7.000,00 TL, 09.12.2019 tarihli … sıra nolu 50.000,00 TL ( … seri nolu çekin takastan ödenmesine ait) nin 2020 yılı Ocak ayında kayıtlara alınmış olduğu, davacının davalıdan 68.000,00 TL alacaklı olduğu yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı gibi dava konusu çek ve ödeme karşılığında malların teslim edildiğine yönelik ispata yarar delil ibraz etmediği, malların teslimi yönünden ispat yükünün davalı tarafta olduğu düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki alacağın varlığı yönünden tespitler mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davanın kabulü ile, 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren, 67.000,00 TL’nin ıslah tarihi olan 02/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasa’nın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan   tahsili ile davacıya verilmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile
1-) 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren, 67.000,00 TL’nin ıslah tarihi olan 02/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasa’nın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan   tahsili ile davacıya verilmesine, 
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 4.645,08-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın ve 1.144,20-TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.456,48-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.640,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru, 1.144,20-TL ıslah ve 44,40-TL peşin olmak üzere toplam 1.233,00-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 950,00-TL Bilirkişi ücreti ve 193,60-TL posta giderinden ibaret toplam 1.143,6-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır