Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1134 E. 2021/463 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1134 Esas
KARAR NO : 2021/463
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2019
KARAR TARİHİ : 08/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı şirket arasında bir ticari ilişki söz konusu olduğunu, davacı şirketin davalının nakış işlerini yaptığını, bu nedenle de davalı şirket tarafından takip konusu olan 14.08.2018 tarihli … sıra numaralı fatura kesildiğini ve karşı tarafa da bildirilerek ticari defterlerine işlediğini, kalan bakiye için karşı tarafın defalarca arandığını fakat yine de bir sonuç alınamadığını, bu sebeple davalı şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, arz olunan nedenlerle … İcra dairesinin 2019/ … esas sayılı dosyada bulunan itirazın iptaline, takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı, masraf ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın davalıya malı teslim etmediğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının dava konusu faturaya ilişkin alacağının hiçbir şekilde olmadığını, davacının davalıyı borçlu çıkarmak için bu haksız takibi yaptığını, davacı tarafın malı ve faturayı davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiğini, davalının cari hesap nedeniyle davacıdan alacaklı olduğunu, izah edilen nedenlerle karşı dava ve talep haklarının saklı kalması kaydıyla öncelikle usule ilişkin itirazların kabul edilerek karara bağlanmasına, netice olarak haksız ve hukuka aykırı olarak açılan ve şartları oluşmayan davanın reddine, davacının haksız ve kötü niyetli icra takibi ve dava açması ve davalının borcunun olmadığını bilerek dava açması nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizin 23/02/2021 tarihli duruşmasında Davacı Tanığı … (TC: … ) beyanında; ” Ben davacı … Ltd. Şti.’de son 6 seneden beri çalışıyorum, şirkette şoför ve getir götür işi yapmaktayım, davalı şirkete söz konusu nakış ürünleri teslimatını ben yapmaktayım, taraflar arasında süre gelen bir ticari ilişki bulunmaktadır, haziran 2018 tarihinde de davacı şirkette çalışıyorum ve teslimatı ben yaptığımı hatırlıyorum, ancak taraflar arasında sürekli bir ticari ilişki bulunduğu ve aradan uzun zaman geçtiği için hususi olarak belirtiğiniz 14/08/2018 tarihinde teslimatın yapıldığını hatırlamıyorum ” bildiklerim bundan ibarettir diyerek beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 23/02/2021 tarihli duruşmasında Davacı Tanığı … (TC: … ) beyanında; ” Ben … Ltd. ŞTi’DE 2012 yılından beri muhasebeci olarak çalışıyorum, 14/08/2018 tarihli faturayı ben kestim, fatura konusu mallarda … tarafından teslim edilmiştir, fatura konusu mallar teslim edildiğinde isim ve imza alınmaktadır, daha sonra faturanın 1.500-Tl’LİK kısmının ödendiğini, geri kalan bakiye kısmının ödenmediği biliyorum, davalı taraf borcun olduğunu kabul etmiştir, borcunu aramalarımızda ödeyeceklerini bildirmişlerdir, ancak ödememişlerdir ” bildiklerim bundan ibarettir diyerek beyanda bulunmuştur.
DELİLLER: … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. sayılı dosyasının uyap kayıtları, arabuluculuk son tutanağı aslı, 14/08/2018 tarihli … numaralı 3.720,69 TL bedelli irsaliyeli fatura, davacı ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine fatura alacağından kaynaklanan İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf davalı şirkete aralarında bulunan ticari ilişkiye dayalı olarak davalı şirketin nakış işleri yaptığını, yapılan işlere istinaden 14/08/2018 tarihli … numaralı faturanın kesildiğini, faturanın ticari defterlere işlendiğini, davalı tarafından ödeme yapılmadığını, bu nedenle davalı hakkında başlattığı icra takibine borçlu davalı tarafından yapılan haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının fatura konusu malları teslim etmediğini, davacı tarafa borcunun bulunmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı icra dosyasının gönderildiği ve dosya arasına alındığı anlaşıldı.
… İcra Müdürlüğünün 2019/ … E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 2.220,69 TL borcun ödenmesi amacıyla 04/09/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 16/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 23/09/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 15/10/2020 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacının 2018 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Takibe konu edilen 14.08.2018 tarihli … no.lu “… Nakış” açıklamalı 3.097,03 TL tutarlı faturanın davacı yan kayıtlarında mevcut olduğu, takip tarihi (04.09.2019) itibariyle davacının kendi ticari defterlerinde davalı yandan 3.720,69 TL faturaya dayalı Cari hesap bakiye alacaklı olduğu tespit edildiği, davalı yan 11.09.2020 tarihli dilekçesi ile “Müvekkilleri şirketin ticari defter ve kayıtlarının Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu başkanlığında incelemede olduğundan ticari defterlerini inceleme günü sunamayacaklarını, ticari defter ve kayıtlarının incelenebilmesi için Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu başkanlığından istanmesine veya inceleme sonucu beklenerek ticari defter ve kayıtların taraflarına iade edildikten sonra incelenmesini” talep ettiği, Covit 19 salgınından dolayı temastan uzak durulmasının önemine de vurgu yapılarak, HMK. 219/1,2 maddesi gereği davalı taraf dava konusu olan defterlerin ilgili sayfalarının onaylı örneklerini (Raporun 3.2 Maddesinde belirtilen mali verilerin) dilekçe ile dava dosyasına sunması halinde incelemenin bu boyutta da yapılabileceği, davacı … Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı … İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına tanzim edilen 14.08.2018 tarih … nolu fatura incelendiğinde, faturanın irsaliyeli fatura olarak bedeli ödenmemiş (açık fatura) şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, fatura üzerinde malları teslim eden bölümünün “boş” olduğu, malları teslim alan kısmında ise “…” yazılı olduğu ancak imzanın yer almadığı görüldüğü, faturanın davalı yana ne şekilde teslim edildiği ile ilgili dosyada somut bir verinin de mevcut olmadığı görüldüğünden davacının dava konusu faturayı ve içeriğini davalıya teslim ettiğini ispat için yeterli delil niteliğinin bulunmadığı kanaati oluştuğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davalı taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenmesini talep etmişse de davalı ticari defter ve kayıtlarının Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu başkanlığında incelemede bulunduğu, incelemenin ne zaman biteceğinin belli olmadığı, davalı vekiline Mahkememizin 23/02/2021 tarihli 2 no’lu ara kararı gereği, 2018 yılının Ağustos ayına ilişkin olarak ticari defter ve kayıtlarının onaylı bir suretini mahkememize sunmak üzere iki haftalık kesin süre verildiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının onaylı bir örneğini incelemek üzere sunmadığı, dosya kapsamında alınan davacı defterlerine yönelik bilirkişi raporu ve tanık beyanları dikkate alınarak davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinden vazgeçilmesine karar verilmiştir.
Davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, buna dayalı olarak davacı tarafından davalı adına fatura düzenlendiği, davacı tarafın dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu fatura ve alacağı işlediği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, fatura konusu ürünlerin teslimi konusunda davacı tanıklarının dinlenilmesine karar verildiği, taraflar arasında ticari ilişki olduğu ve taraflar arasında faturaya konu ürünlerin teslim edildiğinin dinlenen tanık beyanları ile sabit olduğu, davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edemediği, bu haliyle davacı taraf takip konusu faturadan dolayı davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturadan dolayı alacağının bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasına yönelik borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalı aleyhine hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı yüklenmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 151,70-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 107,30-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 2.220,69-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru ve 44,40-TL peşin olmak üzere toplam 88,80-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 700,00-TL Bilirkişi ücreti ve 166,50-TL posta giderinden ibaret toplam 866,50-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır