Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/113 E. 2020/523 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/113 Esas
KARAR NO : 2020/523

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2019
KARAR TARİHİ : 23/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davacı vekili sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; davalı yan ile müvekkili şirket arasındaki faaliyet kapsamında anlaşmalara konu rezervasyonlar her defasında anlaşmaya uygun ve eksiksiz olarak gerçekleştirilmiş ise de, huzurdaki davaya konu otel konaklamasına dayanan ticari ilişki sonucu işbu davaya konu cari işlem niteliğindeki faturalar davacı şirket tarafından keşide edildiğini, söz konusu fatura ilişkisinden kalan bakiye borç 17.932,42 EURO tutarındaki bedelleri taraflar arasında kararlaştırılan tarihlerde davalı yan tarafından davacı yana ödenmediğini, tarafından ticari ilişki kapsamında muaccel olan miktar için davalının ticari kimliği de düşünülerek kendisine defalarca şifahi ve yazılı şekilde uyarılarda bulunulduğunu, davalı yanca tüm bu uyarı ve söylemler karşılıksız bırakıldığını, davalı yan davacı yanın keşide ettiği 28.05.2018 tarih ve …numaralı e- faturayı hukuk dışı bir şekilde 07.01.2019 tarihinde …numaralı iade faturası kesmek sureti ile kabul etmediğini beyan ettiğini, işbu iade faturasına yönelik olarak davalı yana Beşiktaş … Noterliği’nin 14.01.2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fatura bedelinin ödenmesi hususunda ihtaratta bulunulduğunu, davalı yan, işbu ihtarnameye cevap olarak Beyoğlu … Noterliği’nin 17.01.2019 tarih …yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek taraflarına olumsuz cevap vererek geri dönüş sağladığını, davaya konu ticari uyuşmazlık ile ilgili olarak davacı şirketin, göndermiş olduğu BS Ve BA Mutabakat formlarına yönelik olarak davalı yanın 21.06.2018, 23.01.2019 ve 28.01.2019 tarihli mail cevapları “…” şeklinde olduğunu, davacı tarafından davalı yanın talebi ve onayı üzerine, 28.05.2019 tarih… Referans numaralı … adına… … hotel konaklaması için 20.395,40-EURO değerinde … numaralı fatura düzenlendiğini, işbu rezervasyona yönelik olarak davacı şirket, davalı yanın çalışanı olan … isimli şahıstan rezervasyonun kesin olduğunun teyidini aldığını, bütün onay işlemlerinin tamamlanması sonrasında davalı yanın Müdür Yardımcısı konumunda olan … tarafından … Referans numaralı rezervasyonun iptal edilmesi amacı ile taraflarından yardım talep edildiğini, bu iptal talebine yönelik olarak davacı şirket faturaya konu oteli tedarik eden firma olan dava dışı “…” isimli şirket ile irtibata geçmiş ve ayrıca davalı yan da bu hususta dava dışı “…” isimli şirket ile rezervasyonun iptal edilmesi amacı ile yazışmalar gerçekleştirildiğini, dava dışı şirket, söz konusu rezervasyon işleminin iptalini gerçekleştirmediğini, davalı şirkette çalışan … isimli şahsın dava dışı şirket ile olan yazışmalarından da görüleceği üzere, davalı yan kendi hatasından kaynaklanan bir rezervasyon iptalini davacı şirkete hukuk dışı yöntemlerle yıkmaya çalıştığını, ayrıca davalı şirket tarafından davacı yana 26.10.2018 tarihinde gönderilen cari hesap ekstresinde de açıkça karşılıklı olarak tüm faturalar işlenmiş olup, 17.10.2018 tarihi itibari ile davalı yan, davacı yana 40.063,43-EURO borçlu olduğunu kabul ettiğini, işbu bakiye alacağı akabinde davalı yan, ticari ilişki kapsamında ödemelerini gerçekleştirmiş olup, herhangi bir ihtirazi kayıtlı olacak şekilde ödeme gerçekleştirmediğini, buna karşılık davalı yana yapılan tüm yardım ve uyarılara rağmen ödemede bulunmayan borçluya karşı Bakırköy …İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmak zorunda kalındığını ve icra takibi borçlunun haksız itirazı üzerine durduğunu, Neticeten; Davalı yanca yapılan itirazın İptaline, söz konusu itirazın kötü niyetli ve takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olması sebebi ile asgari %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılarak lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; davacı şirketin, turizm sektöründe uzun yıllardan beri faaliyet gösteren, müşteri memnuniyetini ön planda tutan sektörünün öncü firmalarından olan bir kurum olduğunu, davacı vasıtasıyla 15-19 Haziran 2018 tarihi … Otelinde gerçekleşmesi beklenen konaklama için dosyayı takip eden davalı şirket çalışanı, 28 Mayıs 2018 tarihinde odalar hakkında davacı firma ile teyitleştiklerini, 08 Haziran 2018 tarihinde ise iptal edebilme imkanı hakkında bilgi istediğini, davacı tedarikçiye danışıp dönüş sağlayacağını belirtip 08 Haziran 2018 tarihinde iptalin mümkün olmadığını ilettiğini, davalı Şirket anılan hizmetten faydalanmamasında rağmen 28.05.2018 tarihinde … numaralı faturayı düzenlediğini, söz konusu fatura davalı şirket kayıtlarına alınmışsa da bu hizmetin iptali talebinin otele tedarikçi davacı ve/veya aracı … firması tarafından iletilmediği, nihayetinde davalı şirketin faydalanmadığı bu hizmet bakımından kendi kusurundan kaynaklanmayan sebeple ödeme yapması gündeme geldiği tespitine binaen davalı şirket tarafından 31.12.2018 tarihli … numaralı iade faturası düzenlendiğini, bu kez de davacı iade faturasına 31.12.2018 tarih… numaralı iade faturası düzenlediğini, bu fatura 17.01.2019 tarih …yevmiye numaralı ihtarname ile davacıya iade edilmiş ödeme yapılmayacağı bildirildiğini, davacı alacaklı olduğu iddiasına istinaden bu kez de Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, taraflarınca borca ve ferilerine itiraz edildiğini, davacı tarafın bizzat tarafınca vermesi gereken hizmeti aracı firma aracılığı ile verdiğini, davalı şirketin iptal talebini süresi içerisinde otele iletmediğini, bu bakımdan davalı şirket faydalanmadığı bir hizmet için talep edilen alacaktan sorumlu tutulamayacağını, aşağıda detaylarıyla arz ve izah olunan sebeplerle huzurdaki davanın reddini, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı UYAP sureti, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirket tarafından davalı şirkete karşı Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan fatura alacağı olduğu iddia edilen 17.932,42 EURO ‘nun tahsiline ilişkin yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında süregelen bir ticari ilişki olduğunu, tarafların arasında cari hesap usulünün belirlendiğini, dosyaya konu alacak bakımından davalının davacı tarafın isteği üzerine otel rezervasyonu yapıldığını ve sonrasında yine davalının rezervasyonu iptal talebinde bulunduğunu, dava dışı ve faturaya konu oteli tedarik eden “…” isimli şirket ile rezervasyonun iptal edilmesi amacı ile yazışmalar gerçekleştirildiğini ancak dava dışı şirketin söz konusu rezervasyon işleminin iptalini gerçekleştirmediğini, bu durumun davalının hatasından kaynaklandığından bahisle faturalandırılan ve cari hesaba işlenen dava konusu alacağı talep için işbu davayı ikame etmiştir.
İcra İflas Kanunu (İİK) m.67’de düzenlenen itirazın iptali davası, takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde ve genel hükümler çerçevesinde alacağın varlığının ispatı gereken bir davadır. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir.
İtirazın iptali davasında davacı alacaklı, takip konusu alacağın varlığını ispat etmek zorundadır.
İş bu dava bakımından önemli delillerden olan yasal dayanağını Vergi Usul Kanunu hükümleri oluşturan “fatura” Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/1 E. 2003/1 K. sayılı kararında “ticari satışlarda satıcı tarafından alıcıya verilen ve satılan malın miktarını, vasıflarını, ölçüsünü, fiyatını ve sair hususları veya ifa edilmiş hizmetleri gösteren hesap pusulası olup ticari belge niteliğindedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Fatura tek başına akdi ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeterli olmayıp faturayı teslim alanın borç altına girmesi, hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmesinin ispatına bağlıdır. Ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz. Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.

Somut dosyanın tetkikinde; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının davacı şirket … Ltd. Şti. borçlunun ise davalı …A.Ş. olduğu, borcun rücuen tazminata ilişkin olduğu, asıl borç miktarının 17.932,42 EURO (17.932,42 X 6,5409=117.294,17 TL) olduğu, davalı borçlunun 01/07/2019 tarihinde süresine olacak şekilde takibe itiraz ederek takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi için mali müşavir ve turizm uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, dosyaya sunulan raporda taraflar arasındaki faturaların her iki tarafın ticari defterinde yer aldığı, dava konusu faturaya konu rezervasyonun iptalinde davacının kusuru olmadığı ve taraflar arasındaki cari hesap ve defterlere göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 178.932,42 Euro (17.932,42X6,5409=117.294,17 TL) alacağı olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamından taraflar arasında süregelen bir ticari ilişki olduğu, davacının faturaya dayalı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, faturaların taraflar arasındaki anlaşmaya uygun düzenlendiği, davalı şirketin takip ve dava konusu fatura içeriği hizmetlerin alınmadığı yönünde itirazı olsa da davalının talep ettiği rezervasyonun iptal edilememesinde davcıya yüklenecek bir kusur bulunmadığı, davacının ve davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, faturaların ve alacağın davacının ve davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, bu durumda davalının bu fatura içeriği hizmeti teslim aldığına dair karine oluştuğu, davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edemediği, bu haliyle davacı taraf takip konusu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturadan kaynaklanan 178.932,42 Euro (17.932,42X6,5409=117.294,17 TL) alacağının bulunduğu sabit olmuştur.
Faturanın delil olması ile ilgili açıklamalar, dosya arasında yer alan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının davasının kabulü ile davalı tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak olan 17.932,42 EURO karşılığı 117.294,17 TL’nin %20’si olan 23.458,83 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE
1- Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın reddi ile takibin devamına,
2-Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki asıl alacak olan 17.932,42 EURO karşılığı 117.294,17 TL’nin %20’si olan 23.458,83 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yatırdığı 1.414,69 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcının ve 6,40 TL vekalet harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, eksik 10,00 TL başvurma harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan 114,70 TL tebligat ve posta gideri, 1.600,00 TL bilirkişi ücr olmak üzere toplam 1.714,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- İtirazın iptali karar dolayısıyla davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 15.092,95TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair verilen karar; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine istinafı kabil olmak üzere, davacı vekinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu. 23/11/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı