Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1100 E. 2021/739 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1100 Esas
KARAR NO : 2021/739
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2018
KARAR TARİHİ : 14/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 02/04/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka … Şubesi taşıt kredisi borçlusu olan davalıların 22/08/1997 tarihli 75.000,00 TL bedelli sözleşme ile taşıt kredisi kullandığını, kullanılan kredi sebebi gereği ödemelerin gerçekleşmemesi üzerine 22/05/1998 tarihi itibarı ile müvekkil banka tarafından hesap kat edilerek buna ilişkin … Noterliği 28/04/1998 tarih … yevmiye nolu ihtarname keşide edildiğini, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 1998/… D.İş sayılı kararı ile davalı borçlular aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını, … İcra Müdürlüğünün 1998/… Esas sayılı dosyası ile işleme konduğunu, dava konusu taşıt kredisine konu araçlardan 4’ü fiilen haczedildiğini ve satışları talep edilmiş iken davalı firma adına 30/11/1998 de borcu kabul ettikleri beyanını içeren bir ödeme teklifi verildiğini,talepleri müvekkil Banka tarafından kabul edilmiş olmasına karşın hiçbir ödeme yapılmamış olması sebebi ile takiplere devam edilmesinin gerektiğini, davalı borçlu firmaya ait 4 araç satılarak 22/12/1999 da 11.302,10 TL tahsilat sağlandığını, davalılar aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2013/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibin başlatıldığını ancak kredi sözleşmesinde isimleri bulunmakla birlikte imzası bulunmayan borçluların takibe dahil edilmiş olması sebebi ile … İcra Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı dosyası ile yeniden takibin başlatıldığını ancak her iki dosyaya da davalı borçlular tarafından borçlarının bulunmadığı iddiaları ve itirazda bulunduklarını,, davalılardan … adına kayıtlı taşınmazlar ve araçlar üzerine konan hacizlerin fekkedilmesini sağladığını, 2016 yılında ise davalı-borçlu … tarafından müvekkil bankaya yine 02/03/2014 ve 14/03/2014 tarihlerinde ödeme teklifi vererek borçlarını kabul ederek yapılandırma talebinde bulunduklarını, 13/04/2014 tarihinde 50.000,00 TL ödeme yapıldığını ancak devam eden taksitlerin ödenmediğini, davalıların borçlarının varlığını bilmelerine karşın sürüncemede bırakarak kötüniyetli davrandığını, borçlarını ödemek hususunda iyiniyetli bir çaba göstermemiş olmaları ve müvekkil Banka alacağının tahsiline engel olmak üzere hareket ettiklerinin açık olduğunu beyanla; Davalılar adına kayıtlı taşınmazların kaydına işbu davanın neticesinde kadar el değiştirilmesine engel olmak üzere, teminat aranmaksızın ihtiyati tedbir konmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkil banka alacağı olan 1.643.500,78 TL’nın dava tarihinden itibaren anaparaya işleyecek % 165 faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili tarafından sunulan 02/05/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevli mahkemede açılmamış olması nedeni ile ilk itiraz olarak itirazda bulunduklarını, dava konusu yapılan ihtilaf Tüketici Mahkemesinin görevi dahilinde olmayıp, Ticaret Mahkemesince görülmesi gereken bir dava olduğunu, kredi alma tarihi olarak belirtilen tarihte Kredi, müvekkilinde ortağı bulunduğu, … San.A.Ş adına aldığını, yani bir şirket olduğunu, diğer yanda, krediyi veren de … Bankası olduğunu, krediyi alan ve veren bir şirket olduğunun açık olduğunu, bunlar arasında ve özellikle de kredi kullanımı nedeniyle doğacak ihtilaflarda yetkili ve görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyanla;açılmış olan bu dava Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi dahilinde olup, bu nedenle … Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli Mahkeme olduğu belirtilerek Mahkemenin görevsizliğine karar verilmesini, iddia edilen alacağın zamanaşımına uğramış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer Davalılara çıkarılan tebligatların davalılara usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraflar davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmışlardır.
DELİLLER : Kredi sözleşmesi ve ekleri, hesap haraketleri, davacı banka kayıtları, temlik sözleşmesi, … İcra Dairesi’nin 2014/… Esas sayılı icra dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı dosyası, … İcra Dairesi’nin 2013/… Esas sayılı icra dosyası, …. İcra Dairesi’nin 2019/… Esas (Eski esas no: 1998/…) sayılı icra dosyası, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… E.-2017/… K. sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
… . İcra Müdürlüğü’nün 2014/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı banka tarafından borçlu davalılar aleyhine genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine ilişkin olduğu ve takibin derdest olduğu anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı banka tarafından borçlular … Sanayi A.Ş., …San. ve Tic. A.Ş. aleyhine genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibi olduğu anlaşılmıştır.
… İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas, 2017/… Karar sayılı ilamın incelenmesinde; davacı … tarafından davalı Tasfiye Halinde … Bankası A.Ş. aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2014/… esas sayılı icra dosyasında ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin icra memur muamelesini şikayet davası sonucunda ödeme emrini tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 17/11/2014 tarihi olarak belirlendiği ve kararın 04/04/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacının davalılardan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dava tarihi itibarı ile Asıl alacak 41.241,01-TL, faiz 1.486.819,34-TL, mahsup -16.000,00-TL, kalan faiz 1.470.819,34-TL, BSMV 73.540,97-TL ile masraf 1.980,00-TL olmak üzere toplam 1.587.581.32-TL alacaklı olduğunun tespitinin yapıldığı, dava tarihinden itibaren ödeninceye kadar 41.241.01 TL asıl alacak yıllık % 165 oranında temerrüt faizi davalıdan istenilebileceği tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı banka tarafından davalı borçlular aleyhine açılan kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Davacı tarafça davalı şirkete kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edilerek takibe geçildiğini, asıl borçlu şirket ve kefil olan diğer davalılar tarafından ödenmeyen müvekkil banka alacağı olan 1.643.500,78 TL’nın dava tarihinden itibaren anaparaya işleyecek % 165 faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Mustafa … davanın görevsiz mahkeme açıldığını, zamanaşımı itirazında bulunduğunu, müvekkil kısa süre şirket yöneticisi olduğunu, rehinli araçların satılarak tahsilat yapıldığını bu nedenle haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmışlardır.
Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacının davalılardan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dava tarihi itibarı ile Asıl alacak 41.241,01-TL, faiz 1.486.819,34-TL, mahsup -16.000,00-TL, kalan faiz 1.470.819,34-TL, BSMV 73.540,97-TL ile masraf 1.980,00-TL olmak üzere toplam 1.587.581.32-TL alacaklı olduğunun tespitinin yapıldığı, dava tarihinden itibaren ödeninceye kadar 41.241.01 TL asıl alacak yıllık % 165 oranında temerrüt faizi davalıdan istenilebileceği tespit edilmiştir.
Dava davacı Tasfiye Halinde … Bankası tarafından … tarihinde davalı asıl borçlu şirkete kullandırılan krediden doğan alacağın davalı asıl borçlu şirket ile davalı kefillerden faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
Davacı Tasfiye halinde … Bankası A.Ş., 01.11.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 111.maddesi ile kurulan … kapsamındadır. Anılan yasanın görev ve yetkiye ilişkin 142. maddesinde “Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesince bakılır. O yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi bulunması halinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemelerinde görülür” ve Yasanın geçici 13. maddesinde ise “Sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan ya da hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunan ve özel kanunla kurulmuş bankalarda (Tasfiye Hâlinde … Bankası A.Ş. dâhil) 26.12.2003 tarihinden önce bankacılık teamüllerine göre teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıp da vadesi geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri kullananlar ya da yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller, taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı aynî hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan hakların da diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan arî hakları aleyhine olmamak üzere Fon alacaklarının tahsiline ilişkin 123, 134, 136, 137, 138, 140, 142 ve 165 inci madde hükümleri, tasarrufun iptali davalarında aciz vesikası şartı aranmaması, dâhil bankalarınca uygulanır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Bu haliyle eldeki davanın 02/04/2018 tarihinde temlik eden davacı Tasfiye Halinde … Bankası A.Ş. tarafından açılmış olması ve mevcut yasal düzenleme göz önüne alınarak fon bankaları tarafından açılacak hukuk davalarının 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142. maddesi uyarınca ihtisas mahkemesi olarak 1 veya 2 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesinin gerektiği ve nitekim konuya ilişkin Yargıtay uygulamasıda aynı yönde olup Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 15.12.2015 tarih, 2014/44268E. 2015/36792K. ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 17/06/2020 tarih ve 2019/1226 Esas, 2020/761 Karar sayılı içtihatlarında da benzer davalara ilişkin görevli mahkemenin 1 veya 2 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Bu itibarla davacı Tasfiye Halinde … Bankası A.Ş. tarafından, fon (taşıt kredisi) alacağının tahsili için 02/04/2018 tarihli acılan davada yukarıdaki özetlenen iddia, savunma ve değerlendirme kapsamında görevli mahkeme Bankacılık Kanunu 142. maddesi gereğince 1 veya 2 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesi olup, mahkememizin görev alanında değildir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul 1 veya 2 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, TTK 5/2, HMK 114/1-c maddeleri ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142/1 maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142/1 maddesi gereğince gereğince görevli ve yetkili olan İSTANBUL 1 veya 2 NUMARALI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; davacı ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/10/2021

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.