Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1057 E. 2020/210 K. 01.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1057 Esas
KARAR NO : 2020/210

DAVA : Ticari Şirket (Yönetim Kurulu Kararının İptali İstemli )
DAVA TARİHİ : 21/10/2019
KARAR TARİHİ : 01/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yönetim Kurulu Kararının İptali İstemli ) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 21/10/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı …A.Ş. ‘nin…Ticaret Odasına …-… sicil no’su ile kayıtlı olduğunu, şirketin 27/01/1997 tarihide … İnşaat, Müşavirlik, hizmet ve ticaret A.Ş. Ünvanı ile ticaret siciline tescil edildiğini, şirketin sermayesinin 40.000.000,00-TL olup şu anki tek faaaliyetinin AVM ‘nin Alışveriş Merkezinde (AVM) gayrimenkul kiralamak, kiraya vermek, AVM’nin işletmesinin yönetim hizmetleri ile bunların her türlü bakım, onarım, tesisat, tamirat ve benzeri servis hizmetlerini sağlamak veya bu hizmetlerin temin edilmesini sağlamak olduğunu, müvekkilinin davalı şirketti % 12,5 oranında ve toplam itibari değeri 5.000.000,00 TL olan hisselere sahip bulunan pay sahiplerinden biri olduğunu, davalı şirketin yıllardan beri şirketin yönetimini elinde bulunduran % 76’lık kesim tarafından bu kişilerin menfaaatleri doğrultusunda yönetilmekte olduğunu, davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinden… ve…’un şirketten büyük meblağlarda borç para almış olduklarını, davalı şirketin Yönetim kurulunun 22.12.2014 tarihli ve 17 No’lu karar ile… ve …’UN şirket’e olan borçlarının 6552 Sayılı Kanunu’nun 74. maddesi kapsamında silme kararı aldığını, davalı şirketin pay sahiplerinden… ve …’un şirkete olan borçlarının gerçek bir tutarı temsil ettiğinden, söz konusu borçların 6552 Sayılı Kanun kapsamında bilançodan çıkarılmasının mümkün olmadığını beyanla dava konusu alınan kararların TTK ve HMK kapsamında icrasının geri bırakılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı şirket nezdinde görevli Yönetim Kurulu Üyelerinin Şirket’i içine sürükledikleri ekonomik ve iktisadi kapılarının önüne geçebilmek, davalı şirket Yönetim kurulu Başkan ve üyelerinin yetkilerinin ihtiyati tedbir yoluyla tedbiren kısıtlanmasına veya davalı şirkete geçici olarak Şirket Yönetim Kuruluna Yönetim Ve Denetim Kayyumu atanmasına, davalı şirketn şirket nezdinde gerçekleştirilen zararlandırıcı eylemler ile davalı şirket mal varlığının her geçen gün azaldığından ve davalı şirket malvarlığının aktifinde ciddi eksilmeler yaşındığından davalı şirketin ve dolayısıyla müvekkilinin dava dışı kişilerin zararlandırıcı eylemler ile dahada fazla zarara uğramamasının önüne geçmek maksadıyla davalı şirketin menkul ve gayrimenkul malları ile kira gelirlerinin de dahil olmak üzere 3. kişilerdeki hak ve alacaklarına teminatsız ve süresiz olarak tedbir uygulamasına, davalı şirketin 22.12.2014 tarihli ve 17 numaralı Yönetim Kurulunun kararının mutlak butlanla yokluğunun tespiti ve/veya iptali ile alınan bu kararın TTK’nın 449. maddesi gereğince icrasının geri bırakılmasına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı şirketin üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği 11/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; haksız, hukuki dayanaktan yoksun şartları bulunmayan ve müvekkilimiz şirket’in ticari olarak sonu anlamına gelecek kayyım tayini talebinin, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluklarının kısıtlanması ve şirket malvarlıkları ile şirket’in üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına tedbir uygulanması taleplerinin reddine; müvekkil şirket’in 22 Aralık 2014 tarihli ve 17 no.lu Yönetim Kurulu Kararının icrasının ertelenmesi talebinin reddine; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun, 22 Aralık 2014 tarihli ve 17 no.lu Yönetim Kurulu Kararının “Mutlak butlanla malûl” olduğunun tespiti ve/veya iptali taleplerinin – davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 05/03/2020 tarihli celsede: “Cevap dilekçemizi ve beyanlarımızı tekrar ederiz, davanın reddine karar verilmesini talep ediyoruz, aynı yönetim kurulu kararının iptali hususunda .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı davacısı Murat Öztemir tarafından açılmış dava halen derdesttir birleştirilmesini talep ederiz.” şeklinde bayanda bulunmuştur.
DELİLLER: Ticaret Sicil kayıtları, Davalı şirket yönetim kurulu kararı, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelemesinde: davacı …tarafından davalı Metrosite İnşaat Müşavirlik Hizmet Ve Ticaret Anonim aleyhine açılmış davalı şirketin davamız konusu aynı olan 22/12/2014 tarihli 17 sayılı yönetim kurulu kararının mutlak butlanla yokluğunun tespiti ve iptali talebine ilişkin olduğu davanın 28/12/2018 tarihinde açıldığı, dosyanın derdest olduğu duruşmasının 09/09/2020’ye bırakıldığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalı aleyhine açılan davalı şirketin 22/12/2014 tarihli 17 sayılı yönetim kurulu kararının mutlak butlanla yokluğunun tespiti ve iptali talebine ilişkindir.
Davacı taraf davalı şirketin 22/12/2014 tarihli 17 sayılı yönetim kurulu kararının mutlak butlanla yokluğunun tespiti ve iptalini talep etmiştir.
Davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizde görülmekte bulunan davanın konusu davacı tarafından davalı aleyhine açılan şirket yönetim kurulu kararının iptali davasına ilişkin olup, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının ise benzer konu ve nedene ilişkin olarak aynı davacı tarafından aynı davalı aleyhine taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yönelik İtirazın İptali davası olması nedeniyle davanın taraflarının, konularının, nedenlerinin benzer olduğu ve aynı sözleşmeden kaynaklandığı anlaşılmıştır.
HMK 166/1 maddesindeki düzenleme ile; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” denilmiştir. HMK 166/4 maddesine göre; “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Bu haliyle davacı tarafından açılan şirket yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkin davaların aynı nedene ve konuya dayalı olduğu veya birbirine benzer sebepten doğduğu sabittir. Bu yüzden Mahkememizin işbu dava dosyası ile İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, dava konusunun, taraflarının ve sebebinin aynı olduğu anlaşıldığından ayrıca delillerin birlikte toplanması ve değerlendirilmesinin usul ekonomisi gereği olduğundan Mahkememiz dosyasının HMK 166/1 maddesi gereğince ilk açılan dava olan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dava dosyasında birleştirilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı vekili tarafından açılan DAVANIN bağlantılı olması nedeniyle HMK 166/1 maddesi gereğince daha önce açılan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1204 Esas sayılı dosyasında BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2- Birleştirme kararının HMK 166/3 maddesi gereğince derhal birleşen dosyanın mahkemesine bildirilmesine,
3- Yargılamaya birleştirilen dava dosyası üzerinden devam edilmek üzere dosyanın birleşen dosyaya gönderilerek esasın bu şekilde kapatılmasına,
4- Birleştirme kararının birleşen dosya üzerinden mahkemesince taraflara tebliğine,
5- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun birleştirilen dosyada değerlendirilerek karara bağlanmasına,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, esas hüküm ile birlikte İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle ile karar verildi. 01/06/2020

Başkan …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Katip …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.