Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/105 E. 2020/515 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/105 Esas
KARAR NO : 2020/515

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2019
KARAR TARİHİ : 23/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı şirket ile yaptıkları ticari işlerden dolayı 36.225,85 USD alacağı bulunduğunu, davacı yanın tüm taleplerine rağmen alacağın ödenmediğini, bunun üzerine davacı yanın İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı yanın itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, neticeten davalının vaki itirazlarının iptalini, takibin devamını, %20 ‘den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; davacının davasını ispatlayamadığından davanın reddi gerektiğini, davalı yana faturaların tebliğ edilmediğini, faturalar hususunda mutabakata varılmadığını, davacının faturada belirtilen hizmetleri aldığını ispatlayamadığını, sözleşme kapsamında üstlendiği yükümlülükleri kusurlu eylemleri neticesinde gereği gibi ifa etmediğini, davacı tarafından açılan davanın reddini, başlatılan takipte faiz oranına itiraz ettiklerini beyan etmişlerdir.
DELİLLER: İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirket tarafından davalı şirkete karşı İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan fatura alacağı olduğu iddia edilen 36.225,85 USD’nin tahsiline ilişkin yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında süregelen bir ticari ilişki olduğunu, tarafların arasında cari hesap ekstresi, fatura, mutabakat mektubu ve ticari defterlerden de açıkça görülecek 36.225,85 USD alacağın talep için işbu davayı ikame etmiştir.
İcra İflas Kanunu (İİK) m.67’de düzenlenen itirazın iptali davası, takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde ve genel hükümler çerçevesinde alacağın varlığının ispatı gereken bir davadır. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir.
İtirazın iptali davasında davacı alacaklı, takip konusu alacağın varlığını ispat etmek zorundadır.
İş bu dava bakımından önemli delillerden olan yasal dayanağını Vergi Usul Kanunu hükümleri oluşturan “fatura” Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/1 E. 2003/1 K. sayılı kararında “ticari satışlarda satıcı tarafından alıcıya verilen ve satılan malın miktarını, vasıflarını, ölçüsünü, fiyatını ve sair hususları veya ifa edilmiş hizmetleri gösteren hesap pusulası olup ticari belge niteliğindedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Fatura tek başına akdi ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeterli olmayıp faturayı teslim alanın borç altına girmesi, hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmesinin ispatına bağlıdır. Ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz. Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.
Somut dosyanın tetkikinde; İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının davacı şirket…Ltd. Şti., borçlunun ise davalı … A.Ş. olduğu, asıl borç miktarının 36.225,85 USD ( 36.225,85 X 5,74=207.936,38 TL) olduğu, davalı borçlunun 17/07/2019 tarihinde süresine olacak şekilde borca ve yetkiye itiraz ederek takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi için mali müşavir ve inşaat uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, dosyaya sunulan raporda taraflar arasındaki faturaların her iki tarafın ticari defterinde yer aldığı ve taraflar arasındaki cari hesap ve defterlere göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 136.225,85 USD ( 36.225,85 X 5,74=207.936,38 TL) alacağı olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamından taraflar arasında süregelen bir ticari ilişki olduğu, davacının faturaya dayalı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, faturaların taraflar arasındaki anlaşmaya uygun düzenlendiği, davacının ve davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, faturaların ve alacağın davacının ve davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, bu durumda davalının bu fatura içeriği hizmeti teslim aldığına dair karine oluştuğu, davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edemediği, bu haliyle davacı taraf takip konusu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturadan kaynaklanan 36.225,85 USD ( 36.225,85 X 5,74=207.936,38 TL) alacağının bulunduğu sabit olmuştur.
Faturanın delil olması ile ilgili açıklamalar, dosya arasında yer alan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının davasının kabulü ile davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak olan 36.225,85 USD karşılığı 207.936,38 TL’nin %20’si olan 41.587,27 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE
1- İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın reddi ile takibin devamına,
2- İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki asıl alacak olan 36.225,85 USD karşılığı 207.936,38 TL’nin %20’si olan 41.587,27 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yatırdığı 2.473,95 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcının ve 6,40 TL vekalet harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, eksik 10,00 TL başvurma harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan 120,30 TL tebligat ve posta gideri, 1.600,00 TL bilirkişi ücret olmak üzere toplam 1.820,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- İtirazın iptali karar dolayısıyla davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 23.005,59 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
9- Karar kesinleştiğinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu. 23/11/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı