Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1008 E. 2019/179 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1036 Esas
KARAR NO : 2019/181

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2019
KARAR TARİHİ : 23/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili 20/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 28/10/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yolcu konumunda olan müvekkilin bedensel zarara uğraması nedeniyle 6100 sayılı yasanın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarının belirlenerek zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı açıklanacak geçici iş göremezlik, sürekli iş gücü kaybı, kazanç kaybı ve tedavi giderleri tazminatının, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlı ücretiyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılara ödetilmesine, 20.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen araç sahibine, rent a car sahibine ve sürücüye ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalılar sigorta şirketleri, işletenler ve sürücüler aleyhine açılan trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK’nın 138.maddesine göre Mahkemeler öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinde karar verir.
1.1.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 3/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre :
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava konusu olayın trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olması, davanın davalı … şirketleri ve sorumlu diğer davalılar hakkında açılan Karayolları Trafik Kanunu ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davası olması ve bu hususun Türk Ticaret Kanununda düzenlenmesi nedeniyle davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu açık olup, bir davada davanın taraflarına göre davanın ticari dava olup olmadığını belirlemek usul ve yasa gereği mümkün değildir. Açılan bir davada bir davalı yönünden davanın türü ile mahkemenin görevi ve yetkisi belirliyse bu diğer davalılar içinde geçerlidir. Bu yönüyle eldeki davada ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusu olsa da, sigorta şirketleri taraf olarak yer aldığı için dava ticari dava olup bu diğer davalıların gerçek/tüzel kişi olması nedeniyle davanın ticari dava olmadığı anlamına gelmeyeceği gibi artık dava, tüm davalılar yönünden ticari dava niteliğinde olup buna göre usul hükümlerinin uygulanması gerekir. Aksi düşünce halinde gerçek kişi davalılar yönünden görevsizlik kararı vermek gerekebilir ancak bu durum davanın açıldığı anda ticari dava olması nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan usul ve yasa gereği mümkün değildir.
Davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinde sonra açıldığı, davanın ticari dava niteliğinde alacak davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu, Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir beyan bulunmadığı gibi dava dilekçesine arabuluculuk anlaşamama tutanağının eklenmediği, Uyap’ta yapılan kontrolde arabuluculuk dosyasının ilgili dosya bağlantısının yapılmadığı, davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun m.18/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ile 7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanuna eklenen 18/A-2. Maddesi uyarınca Arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu 5/A, 6325 Sayılı Kanunun 18/A-2 , HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır