Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/80 E. 2023/89 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/80 Esas
KARAR NO : 2023/89

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/06/2022
KARAR TARİHİ : 02/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Bankası … Şubesi/… … IBAN Numaralı Hesaba Ait … Çek Seri Numaralı 15/06/2022 Vade Tarihli 125.000,00 TL Bedelli Çek üzerinde yer alan imza şirket yetkilisine ait değildir. Çek üzerinde bulunan imzanın şirket yetkilisine ait olmaması nedeniyle borçlu bulunmadığımızın tespiti için işbu davayı açma zorunluluğu hâsıl olduğunu, …Bankası … Şubesi/… Iban Numaralı Hesaba Ait … Çek Seri Numaralı 15/06/2022 Vade Tarihli 125.000,00 TL bedelli çek üzerinde yer alan yazı ve imzalar şirket yetkilisine ait olmadığını, Çekin bankaya ibrazı ya da icra takibine konu edilmesi halinde müvekkil şirket büyük mağduriyete uğrayacaktır. Çek hakkında alınabilecek ihtiyati haciz kararı ile müvekkil şirketin itiraz imkanı olmaksızın bütün malvarlığına uygulanacak haciz halinde işleri durma noktasına gelecek ve açılması muhtemel icra takibine bu hacizler sonucu girecek ödemelerin geri alınması uzun bir süre alacak belki de hiç mümkün olmayacağını, müvekkili şirketin diğer davalılara çeki ciro etmesini gerektirir hiçbir ticari ya da harici ilişki mevut olmadığını, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde de ortaya konulacağını, davalılar hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunma hakkımızı saklı tutmaktayız; cezai soruşturma başlatılması için suç duyurusunda bulunduğumuzda, soruşturma dosya numaralarını beyan edeceklerini, çekin bankaya ibrazı ya da icra takibine konu edilmesi halinde müvekkilim büyük mağduriyete uğrayacak ve haksız yapılan ödemenin davalılardan geri alınması mümkün olmayacağını, İİK’nun 72. maddeside “İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir” hükmü yer almaktadır. Bu doğrultuda davacı müvekkilimizin daha fazla zarara uğramaması ve alacaklarına geri kavuşmasının imkansız hale gelmemesi adına İİK Madde 72 uyarınca ivedi olarak dava dilekçemiz ve delillerimiz üzerinden yapılan inceleme çerçevesinde (i) tensiben ve duruşmasız şekilde, (ii) davalılar dinlenilmeden ihtiyati tedbir kararı verilmesini dava konusu çekin bankaya ibrazı halinde ibraz edene çek bedelinin ödenmemesi için ödemeden men yasağı konulmasını, bu hususta bankaya müzekkere yazılmasını, dava konusu çek hakkında icra takibi başlatılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle arabuluculuk yoluna başvurulmuş olup anlaşma sağlanamadığını açıklanan nedenlerle, … Bankası A.Ş. … Şubesi/ … IBAN Numaralı Hesaba Ait … Çek Seri Numaralı 15/06/2022 Vade Tarihli 125.000,00 TL bedelli çek sebebiyle davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespitini, dava konusu çek hakkında ödemeden men yasağı konulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ilgili bankaya müzekkere yazılmasını, dava konusu çek hakkında icra takibi başlatılamaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalılar aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket, seramik sektöründe çeşitli ürünler satmakla iştigaldir. Diğer davalı … A.Ş.’nin bayisi olup, üretici firmadan yani … A.Ş.’den aldığı … markalı ürünleri piyasaya satmaktadır. Müvekkil firma … A.Ş.’den aldığı seramik ürünleri davacı …Şti.’ye satmıştır. Bunun karşılığında ise davacı taraftan almış olduğu dava konusu çeki diğer davalı … A.Ş.’ye ciro ile vermiştir. …. A.Ş. ile müvekkil … Ltd. Şti. arasındaki ticari ilişkiyi gösteren fatura ve çek çıkış bordrosu ekte sunulduğunu, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında cari hesaba dayalı faturalardan kaynaklı ticari ilişki bulunmadığını, davacı müvekkil şirketten 820.000,00- TL’lik seramik malzemesi satın almıştır ve teslim edildiğini, 320.000,00-TL’lik kısmını nakit olarak ödediğini, kalan 500.000,00-TL’lik kısmını ise eşit miktarlara bölünmüş 4 adet çek olarak ödediğini, çekler 29.04.2022 tarihinde davacı şirket yetkilisi ve çek imzalamaya yetkili … tarafından imzalanmış ve müvekkil firmaya verildiğini, taraflar arasında ticari ilişki fatura, dekont, konuşma ve mesaj kayıtları ile ortada olmasına rağmen davacı tarafın müvekkil şirketi tanımadığını ve hiçbir ticari yada harici ilişkisinin olmadığını davacının tüm iddiaları çekin ödenmemesi ve karşılıksız işlemi yapılmamasına yönelik olup, gerçek dışı olduğunu, davacı, bir kurgu içerisine girerek davaya konu çekin bankaya ibrazı halinde karşılıksız çıkmasının önüne geçmek için ve çek bedelini ödememek için bir takım muvazaalı işlemler yürütmüştür. Öncelikle çekin lehdarı ve cirantaları ile hiçbir bağı olmayan 3.kişi ”… Asansör ve Yürüyen Merdiven – …” üzerinden … 20. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sy dosyası ile 14.06.2022 tarihinde yani çek vadesinden tam bir gün öncesinde çekin kaybolduğundan bahisle çek iptali davası açılmış olup, çek bedelinin ödenmemesini talep edildiğini, … 20. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. ve 14.06.2022 tarihli ara kararı ile teminat karşılığında çek bedelinin ödenmemesi yönünde tedbir kararı tesis edilmiş ve çek hesabının bulunduğu ilgili banka şubesine çekin ödenmemesi yönünde müzekkere yazıldığını, işbu çek, yetkili hamilce bankaya ibraz edildiğinde ”… 20. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. ve 14.06.2022 tarihli ara kararı gereğince ödeme yasağı bulunduğundan işlem yapılamamıştır” şeklinde çekin arkasına şerh düşüldüğünü, çek bedeli ödenmediğini, hem de çek hesabında çekin karşılığı yok ise karşılıksız şerhinin düşülmesinin önüne geçilmiştir. Yine çek iptali davasının açıldığı gün olan 14.06.2022 tarihinde davacı, … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sy. dosyası ile çekin ödenmemesi yönünde tedbir talepli menfi tespit davası açmıştır. İşbu davadan da davacı taraf feragat etmiş olup, feragat sebebi ile davanın reddine karar verildiğini, … 20. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sy dosyasındaki davacı … Asansör ve Yürüyen Merdiven – …” vekili, hem … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sy. dosyasındaki … Ltd. Şti. vekili ile huzurdaki dosyanın davacı vekilinin aynı olduğunu, aynı gün, davacıları farklı ancak vekilleri aynı olmak üzere açılan üç davadan birinde çekin kaybolması sebebi ile çek bedelinin ödenmemesi yönünde tedbir talebi ile çek iptali talep edildiğini, öteki davalarda ise (huzurdaki dava ve … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. … K.) çek her nasılsa aynı anda kaybedilip aynı anda bulunmuş, lehdar ve cirantaların kimler olduğu bilinmekle birlikte çek bedelinin ödenmemesi yönünde tedbir talebi ile menfi tespit davası açıldığını, … 20. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyada çekin meşru hamili olarak iddiada bulunan o dosyanın davacısı olan ”… Asansör ve Yürüyen Merdiven – …” huzurdaki dosyada davalılar arasında yer almadığını, müvekkili ticari ilişki neticesi ile almış olduğu nakit ödemeleri ve çeki seramik ve lavabo ödemeleri için almıştır. Ticari defterlerde bu durum sabittir. 29.04.2022 tarihinde davacı, müvekkile nakit ödeme yapmış ve yine aynı gün 4 adet çeki teslim etmiştir. Müvekkil aynı gün çekleri …A.Ş. firmasına çek teslim bordrosu ile teslim etmiştir. Hem davacı/borçlu tarafından 320.000 TL nakit ödeme yapılması, hem fatura kesilmesi, hem de 4 adet çek yaprağının müvekkile verilmesi davacı ile müvekkil arasındaki ticari ilişkinin en somut delilidir. Karşı taraf, müvekkil firmayı tanımadığını, ticari ilişkinin olmadığını iddia etmekte ise de ödeme dekontu açıklamasında ”Seramik Ve Lavabo Bağlantı Parası” ibaresi yer aldığını, ticari varlığın ispatı ve çeklerin borçlu tarafça rızaen müvekkile verildiğinin ispatıdır. Ayrıca çek, kural olarak bir ödeme vasıtası olup, satış işleminin peşin yapıldığı konusunda kanuni bir karinenin varlığı kabul edildiğini, davalının teslim edilen mal miktarından düşük bedelde fatura kesmesi malların eksik teslim edildiğini, çek, bir ödeme aracıdır. TBK.’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında da asıl olanın peşin satış olduğu düzenlendiğini, nitekim, kambiyo senedine dayanan bir borcun içeriğinin varlığının veya yokluğunun araştırılması gerekmediğini açıklanan nedenlerle tüm beyanlar doğrultusunda davanın reddini, müvekkil davalıya ait itiraz ve taleplerin kabulünü, davacı iş bu davayı kötü niyetli açmış olması sebebiyle % 20 den aşağı olmamak üzere % 40 oranında kötü niyet tazminatı ve % 10 para cezasına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava, keşideci tarafından imza sahteliği iddiasına dayalı lehtar aleyhine açılmış İİK m.72/2 uyarınca icra takibinden önce açılmış menfi tespit istemine ilişkindir.
Huzurdaki dava dosyası mahkememizin 2022/446 Esas sayılı dava dosyasından davalılardan …’ ya yönelik açılan dava açısından tefrik edilerek yukarıdaki esasa kaydedilmiştir. İlgili dava dosyasında davalı olarak lehtar … şirketi ile birlikte ara cirantalar ve hamil faktoring şirketi de davalı konumundadır.
Tefrik gerekçesi ise kamu düzeninden olan dava şartlarının bu davalı yönünden tetkik edilmesidir.
Mahkememizin 2022/446 Esas sayılı dava dosyasında cevap dilekçesi sunan …. vekili tarafından dilekçe içeriğinde; 14.06.2022 tarihinde davacı, … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi… E. sayılı dosyası ile çekin ödenmemesi yönünde tedbir talepli menfi tespit davası açıldığını, işbu davadan da davacı taraf feragat etmiş olup, feragat sebebi ile davanın reddine karar verildiği bildirilmiştir.
… 15. ATM …E.sayılı dosyasının UYAP ortamından gönderilmesinin istenilmiş; …Bankası … Şubesi/… IBAN numaralı hesaba ait… Çek Seri Numaralı 15/06/2022 Vade Tarihli 125.000,00 TL Bedelli Çek üzerinde yer alan imza şirket yetkilisine ait olmadığını, çek üzerinde bulunan imzanın şirket yetkilisine ait olmaması nedeniyle borçlu bulunmadıklarının tespiti için dava açıldığı; bu haliyle eldeki mahkememizin 2022/446 Esas sayılı dava dosyasındaki talep ile aynı mahiyette talepte bulunulduğu anlaşılmıştır.
İlgili dava dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalılardan yalnızca …’ya yönelik mevcut dava dilekçesindeki iddialar ile 14/06/2022 tarihinde menfi tespit davası ikame edildiği, ilgili davadan aynı gün davacı vekilince feragat edildiği,16/06/2022 tarihinde feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiği, bu kararın 19/07/2022 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Bu haliyle tefrik edilen bu dosyada davalı … yönünden HMK m.114 kapsamında dava şartlarının ayrıca tetkiki gerekir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-ı maddesinde aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte (derdest) olmaması dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; daha önceden açılmış ve halen görülmekte olan bir davanın yeniden aynı ya da başka bir mahkemede açılması durumunda, ikinci davanın açıldığı mahkemede nazara alınan ve bu davanın daha önceden de açılmış ve halen görülmekte olması sebebiyle usulden reddine karar verilmesini sağlamaya yönelik bir dava şartıdır.
Derdestliğin şartları; aynı davanın aynı mahkemede ya da başka mahkemelerde iki kere açılmış olması, birinci davanın görülmekte (derdest) olması, birinci dava ile ikinci davanın aynı olması şeklinde sıralanabilir.
Feragat 6100 sayılı HMK’nun 307, 309, 310, 311 ve 312. maddelerinde düzenlenmiş olup feragat davanın her aşamasında nazara alınabilir. Feragat karşı tarafın kabulüne bağlı olmayan tek taraflı irade beyanı ile davayı sonuçlandıran işlemdir.
Bilindiği üzere, davaya son veren taraf işlemlerinden olan ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 307. ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK’nın 309. maddesinde, feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır; feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir; kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir; feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır düzenlemelerine yer verilmiştir.
Öte yandan; davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, açıklandığı anda kesin hükmün hukuki sonuçları doğar. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 311.) Bu itibarla feragatin hüküm ifade etmesi için davanın feragat nedeni ile reddine ilişkin kararın şekli anlamda kesinleşmesi de zorunlu değildir. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragatten dönemez (rücu edemez) başka bir ifadeyle davacı, feragat beyanı ile bağlıdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.10.2020 tarih ve 2020/129-2020/770 E K sayılı, 2. Hukuk Dairesinin 04.02.2019 tarih ve 2017/3860-2019/461 E K sayılı, 04.07.2018 tarih ve 2016/21407-2018/8599 E K sayılı, 10.04.2017 tarih ve 2015/25690-2017/4093 E K sayılı, 7. Hukuk Dairesinin 22/06/2022 tarih ve 2022/2973-2022/4470 E K sayılı kararları ile yerleşik diğer içtihatları )
Somut olayda, davacı tarafından davalılardan yalnızca …’ya yönelik mevcut dava dilekçesindeki iddialar ile ve aynı netice-i talep ile 14/06/2022 tarihinde … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası ikame edildiği, ilgili davadan aynı gün davacı vekilince feragat edildiği,16/06/2022 tarihinde feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiği, bu kararın 19/07/2022 tarihinde kesinleştiği görülmekle; YHGK kararı kapsamında somut olay değerlendirildiğinde, ilk davanın kesinleşmesinden sonra, yani ortada bir derdestlik söz konusu olmaktan çıktıktan sonra davanın derdestlik nedeni ile reddine karar verilmesi mümkün olmadığından, huzurdaki davada feragatin mahkememizde dava açılma tarihinden önce olması ve ilaveten … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas … Karar sayılı ilamının iş bu hüküm tarihinde kesinleşmiş olması karşısında, mahkememizin bu dosyanın tefrik edildiği 2022/446 Esas sayılı dosyasından tefrik edilen işbu dosyası ile … 15.Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas … Karar sayılı dosyasının (… şirketi yönünden) tarafları, konusu, dayanılan maddi vakıalar ve varılmak istenen gaye birebir aynı olması karşısında kesin hüküm bulunması nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, aynı davanın daha önce açılıp halen görülmekte olmaması, kesinleşmiş olması nedeniyle HMK’nun 114/1-i ve 115/2. Maddeleri uyarınca davanın kesin hüküm nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Tefrik nedeniyle alınması gereken 179,90 TL başvuru ve 179,90 TL peşin harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalının hüküm tarihinde vekille temsil edilmediği anlaşılmakla vekalet ücreti takdiri yer olmadığına,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE
Dair tarafların yokluğunda dosya üzerniden, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.02/02/2023

Katip

Hakim