Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/572
KARAR NO:2023/655
DAVA:Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/08/2023
KARAR TARİHİ:08/09/2023
Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit davasının yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın …’da makine malzemesi alanında faaliyet gösterdiğini, davalı tarafın ise avukat olduğunu, aynı zamanda davalı firmanın vekilliğini yaptığını, belli anlaşmazlıklardan sonra müvekkili tarafından azledildiğini, 05.05.2023 Düzenleme Tarihli, 15.06.2023 Vade Tarihli, lehtarı …, borçlusu ise … San. Ve Tic. Ltd. Şti olan 550.000,00 USD bedelli senedi müvekkiline göndererek bu senet bedelinin kendisine ödenmesini, yoksa sonuçlarının müvekkil için ağır olacağını yazdığını, söz konusu senedin sahte olduğunu, bu senede ilişkin …. Asliye Ticaret Mahkemesi ….numarasıyla menfi tespit davası açıldığını, davanın kabulü ile 05.05.2023 düzenleme tarihli, 15.08.2023 vade tarihli, lehtarı …, borçlusu ise … San. Ve Tic. Ltd. Şti olan 750.000,00 USD bedelli senetten dolayı müvekkili firmanın borçlu olmadığının tespitini, söz konusu senedin iptal edilmesini, İİK 72.maddesi kapsamında teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bunun mümkün olmaması durumunda ise alacağın yüzde onbeşi oranında belirlenecek bir teminat ile icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının kötüniyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, aynı veya benzer vakıalara dayalı olarak ve başka bir bonoyla ilgili yine davacının, vekilliğini yapmış olan diğer avukatına yönelik ….ATM’nin ….sayılı dosyasına istinaden menfi tespit davası açtığını, dosyanın derdest olduğunu belirtmiş, bu çerçevede ise Mahkememizde dava açmıştır.
Mahkememiz dosyasında davacı olan şirket azletmiş olduğu avukatın görevinin sona ermesinden sonra, dava dilekçesinde adı yazılan davalıyı vekil olarak atadığını, ancak aslında davacının bonodan kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını, konuyla ilgili e-posta yazışmalarının mevcut olduğunu, ayrıca yine konuyla ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde soruşturmanın devam ettiğini, bu nedenle 750.000,00 USD bedelli senetten dolayı müvekkili şirketin borçlu olmadığını, her iki dosyadaki davalı vekillerin danışıklık içinde olduklarını belirtmiştir. Buna mukabil aynı davacı olan şirket, yine azletmiş olduğu avukatın görevinin sona ermesinden sonra azletmiş olduğu avukatın şirketin borçlu olmamasına rağmen bonodan dolayı alacaklı olduğunu savunduğunu iddia ederek konuyla ilgili e-posta yazışmalarının olduğunu, ayrıca yine aynı konuyla ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde soruşturmanın devam ettiğini bildirmiştir.
”Davaların birleştirilmesi” başlıklı HMK.m.166. hükmüne göre;
(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
(2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.
(3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Mahkememiz dava dosyası ile ….ATM’nin ….sayılı dosyası arasında davacı yönünden ayniyet olduğu, davalılar arasında isim yönünden ayniyet olmasa dahi her iki dosyadaki davalı olan vekillerin danışıklık içinde olduklarının ileri sürülmekte olduğu, hukuki sebebin aynı olduğu, dava dilekçesinde dayanılan vakıalar arasında kısmen ayniyet kısmen benzerlik mevcut olduğu, deliller yönünden ise ayniyetin mevcut olduğu, bu suretle her iki dava arasında HMK m.166 anlamında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, bu nedenle bir dosyada verilecek kararın diğerini etkileyecek mahiyette olduğu, Mahkememiz dosyasında da bu yönde iddianın var olduğunun anlaşıldığı açıktır. O halde ilk açılan dava dosyası olan ….ATM’nin … sayılı dosyası ile bu dosyanın birleştirilmesi gerekmektedir. Aksi halde verilecek karar BAM aşamasında kaldırma veya Yargıtay aşamasında bozma nedeni teşkil edecektir. (Yargıtay …HD 2009/…E. 2009/…K.sayılı kararından hareket edilmiştir)
Bu itibarla her iki dava dosyasındaki tarafların, toplanacak delillerin, inceleme konularının, vakıaların, hukuki sebebin, savunma içeriklerinin kısmen ayniyet, kısmen bağlantı içinde olması bir tarafa gerek kanun gerek Yargıtay uygulaması da gözetildiğinde mahkememizde sonradan açılan davanın daha önce açılmış olan dava ile birleştirilmesinde de fayda bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yapılan açıklamalar karşısında; Mahkememiz dosyasının, ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….sayılı dosya üzerinden devam olunmasına dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememiz dosyasının, ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….sayılı dosya üzerinden devam olunmasına,
3-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin asıl dosya ile birlikte hüküm altına alınmasına,
4-Dosyanın kaydının bu şekilde kapatılmasına,
5-Birleştirme kararının HMK m.166/f.3 hükmü gereği ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, asıl dosya ile birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 08/09/2023
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …