Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/44 E. 2023/482 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/44 Esas
KARAR NO : 2023/482

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 02/01/2023
KARAR TARİHİ : 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı dava dilekçesinde özetle; … AŞ ile 2018 yılı sözleşmeli ve noterden vekaletname verilerek çalıştığını, ihaleden araca en yüksek rakamı vererek aldığını, aracı Samandıra tesislerinden teslim aldığını, aracın 1 yıl 4 ay kendisinde ruhsatsız bir şekilde kaldığını, polis tarafından aracın yediemine teslim edildiğini ve aracın on gün içerisinde kendisine haber verilmeden satıldığını, maddi ve manevi olarak zarar içerisinde bulunduğunu, usulsüzlük yapmadığını, alacağının son sıraya bırakıldığını, bu nedenle şikayetinin dikkate alınarak alacağının 1. sıraya alınmasını talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğunu, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususları ispat yükü altında olduğunu, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayı ve 06.11.2018 tarihli ilamı ile iflas kararı verilmiş olduğunu, kararın kesinlemediğini, Müflis şirketin iflası … 1. İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, alacağın resmi bir hesaplama ve yargılama yapılmadan, sadece davacının beyanı ile masaya alacak olarak kaydedilmesinin mümkün olmadığını, belirsiz alacağa dayanan davanın diğer masa alacaklarının hak kaybına sebebiyet vermemesi için reddi gerektiğini, bu nedenlerle öncelikle dava şartı olan arabuluculuğa başvurulmaksızın açılan işbu davanın usulden reddine, haksız ve yasal dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 1. İflas Müdürlüğünün …İflas sayılı dosyası, araç ruhsat kayıtları, iflas masasına yapılan alacak başvuru dilekçesi ve masa kararı, ilgili evraklar celp edilmiş incelenmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki; müflis …A.Ş. İflas İdaresinin davacının alacak kayıt talebine ilişkin olarak … 1. İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasında davacının alacak taleplerinin tamamının kabulüne karar verildiği, alacağın İİK 206. maddesi kapsamında 4. sıraya kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacının iflas masasına yaptığı alacak başvurusuna ilişkin iflas masasınca alacağın tamamı kabul edilmiş, bu bağlamda masa tarafından kısmen yahut tamamen reddedilen herhangi bir alacak da bulunmamaktadır.
Davacı dava dilekçesinde iflas masası tarafından kabul edilen alacağının son sıraya bırakıldığını, ödeme sırası gelene kadar mağduriyetinin devam edeceğini, bu nedenle şikayetinin dikkate alınarak alacağının 1. sıraya alınmasını talep etmiştir.
Dava, İİK ‘nın 142/3. maddesi hükmü uyarınca açılan sıra cetvelinde sıraya itiraz / şikayet istemine ilişkindir.
Öncelikle görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğunun tespit edilmesi, başka bir anlatımla somut olay bakımından Mahkememizin görevli olup olmadığının değerlendirilmesi zorunludur.
2004 sayılı İİK’nın 142. maddesi “Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir. Dava basit yargılama usulüyle görülür. İtiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoliyle icra mahkemesine arz olunur” şeklinde düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı dava dilekçesinin talep sonucunda “… Şikayetimiz dikkate alınarak alacağın 1. sıraya alınarak karar verilmesini ..talep ederim….”,
Davacı asil 31/05/2023 tarihli celsede “…masa ısrarla yabancı para cinsinden alacağın yabancı para olarak masaya kaydedilemeyeceğine mutlaka Türk Lirası karşılığının yazılması gerektiğini söyledi, bana bu şekilde yönlendirme yaptıklarından bende araçlar için ödemiş olduğum yabancı parayı başvuru yaptığım tarih itibariyle o günkü kurdan Türk Lirasına çevirerek masaya başvuruda bulundum, masa alacağımı tamamını kabul etmiştir, bu doğrudur, ancak enflasyon ve döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle mağdur oldum, iş bu dava yönünden alacağın esası ve miktarına bir itirazım yoktur, masaya yaptığım alacak başvurusunun tamamının kabulüne karar verilmiştir, yalnızca sıraya itiraz ediyorum, şikayetimin kabul edilerek alacağın 1. sıraya alınmasını talep ediyorum,,…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacının dava dilekçesindeki anlatımları ve talep sonucu ile duruşma sırasındaki beyanları nazara alındığında; uyuşmazlığın sıra cetvelinde yer alan alacağın esasına ve miktarına ilişkin olmadığı, aksine davacının yalnızca sıraya ilişkin itirazda bulunduğu, esasen davacı alacağının iflas masası tarafından tümüyle kayıt ve kabulüne karar verildiği, İİK 206. maddesi uyarınca tümüyle kabul edilen alacağın 4..sıraya kaydının yapıldığı, davacının masaya başvuru yaptığı alacak tutarının tamamı kabul edildiğinden alacağın esası hakkında kısmen veya tamamen reddedilen bir tutarın zaten söz konusu olmadığı, davacının mağduriyet yaşadığını belirterek kabul edilen alacağının ön sıralara alınması ve yeniden sırasının belirlenmesine yönelik talepte bulunduğu, davacının yalnızca sıraya ilişkin itirazda bulunduğu, bu itibarla İİK 142/3. maddesi hükmü uyarınca sıra cetvelinde yalnızca sıraya yönelik yapılan itirazların İcra Mahkemesinin görev alanında kaldığı anlaşıldığından eldeki uyuşmazlık bakımından İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu tespit edilmiş, görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-HMK.’nın 114/1-c, 115/2. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğunda davanın USULDEN REDDİNE, Görevli mahkemenin İCRA MAHKEMESİ olduğunun tespitine,
2-HMK.nın 20. maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL (NÖBETÇİ) İCRA MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna gönderilmesine,
3-HMK’nın 20. maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.31/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır