Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/394 E. 2023/643 K. 05.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO:2023/394
KARAR NO:2023/643

DAVA:TAZMİNAT (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/06/2023
KARAR TARİHİ:05/09/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … A.Ş., boya sektöründe faaliyet göstermekte olup Türkiye çapında bayilerine farklı boya renkleri oluşturabilmeleri adına renklendirme ve karıştırma makineleri ve bu makinelerin kullanılmasını sağlayan bilgisayar ve ekipmanlarını gerekli yazılımları ile birlikte ödünç verdiğini, bu işleyiş kapsamında sözleşmede sayılan ve maliki olduğu, ekte faturaları dosyaya sunulan ve aşağıda detayları verilen taşınırları karşılıksız olarak bayisi olan davalı …- …’ın kullanımına bıraktığını, bu taşınırların; 1 adet … marka … seri numaralı renklendirme makinesi, 1 adet Santint marka karıştırma makinesi ve 1 adet … marka … model bilgisayar ve ekipmanları olduğunu, sözleşme ve dolayısıyla ödünç ilişkisi, sözleşmenin 5 ve 6. Maddeleri uyarınca ekte dosyaya sunulan Kadıköy … Noterliği’nin…yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fesih edilerek taşınırların iadesinin talep edildiğini, sözleşme hükümleri ve Türk Borçlar Kanunu madde 383 uyarınca, sona ermenin ardından ödünç verilen taşınırların davalı tarafından herhangi bir ihtara gerek kalmadan iade edilmesi gerektiğini, davalının ihtara rağmen taşınırları iade etmediğini arabuluculuk başvurularında anlaşma sağlanamadığını belirterek, ödünç ilişkisine aykırı davranan, kötü niyetli zilyet sıfatını haiz davalıdan taşınırların iadesini, iadenin mümkün olmaması halinde taşınırların bedellerinin tespiti, (şimdilik) 25.000 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan “Renklendirme Sistemi Kullanım Ödüncü Sözleşmesi” gereği teslim edilen makine ve ekipmanların aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması zorunludur.
Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 19/02/2019 tarih ve 2016/… E. 2019/… K. Sayılı ilamı ile benzer içtihatlarında da işaret edildiği üzere: 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Kanunun 5. maddesi uyarınca ticari davalarda görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olup, dava tarihi itibariyle de Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisidir.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır.
Huzurdaki dava; Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde yer alan mutlak ticari dava değildir.
Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır.
Gelir İdaresi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 25.07.2023 tarihli cevabi yazılarına göre davacının tacir olmadığı esnaf büyüklüğünde hırdavatçılık işi ile iştigal ettiği, işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, 2017/12362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde Gelir Vergi Beyannameleri ile eki performans bilgileri tablosu ve işletme hesap özetlerine göre VUK 177/1-3 madde hükümleri uyarınca 1. sınıf tacir olmadığı, bilanço esasına göre defter tutan kimselerden olmadığı, yıllık alış satış hadlerine göre esnaf olduğu anlaşılmıştır.
6335 Sayılı Yasanın 2. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 5. Maddesinin 3 ve 4 nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür ve görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarınca dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
Açıklanan nedenlerle huzurdaki dava, davacının esnaf olması nedeniyle ticari bir dava değildir. Davada, mahkememiz görevli olmayıp, genel mahkemeler görevli olduğundan görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş olup (Emsal: Yargıtay 3.HD.nin 24.11.2022 tarih ve 2022/4889 E. 2022/8933 K.ile 06.10.2022 tarih ve 2022/5582 E. 2022/7419 K.ile 19.01.2016 tarih ve 2015/19946 E. 2016/245 K.ile Yargıtay 23.HD.nin 28.12.2015 tarih ve 2015/1543 E. 2015/8520 K.ile 25.11.2015 tarih ve 2015/1671 E. 2015/7566 K. Yargıtay 11.HD.nin 29.04.2015 tarih ve 2015/1591 E. 2015/6025 K.ile Yargıtay 17.HD.nin 16.04.2015 tarih ve 2014/25145 E. 2015/5962 K. Vb) aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Açılan davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden REDDİNE,
6100 sayılı HMK.nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
6100 sayılı HMK.nun 331.maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin görevli mahkemece, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemenin dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA,
Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK.nun 345.maddesi gereğince, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.05/09/2023

KATİP …

HAKİM …