Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/366 E. 2023/860 K. 20.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2023/366
KARAR NO : 2023/860
yükdenız Cad. No:8 Ümraniye/ İSTANBUL

DAVA : SIRA CETVELİNE İTİRAZ (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 26/05/2023
KARAR TARİHİ : 20/11/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen SIRA CETVELİNE İTİRAZ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müflis … Bankası A.Ş.’nin borsada işlem gördüğü dönemde, … A.Ş. aracılığı ile 84.400 lot … hisse senedi sanın aldığını, ilgili şirketin iflasına karar verilmesi sonrasında bu hisseleri herhangi bir şekilde devir ve temlik edemediğini, iflas masasına yapmış oldukları alacak başvurularının reddedildiğini belirterek, davalı iflas idaresine 7163 sıra no ile yapmış oldukları alacak kayıt taleplerinin kabulüne, hisse senedinden kaynaklanan alacağın masaya kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevabında; İcra ve İflas Kanununun 235.maddesine göre, sıra cetveline itiraz edenlerin cetvelin ilanından itibaren on beş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açma mecburiyeti olduğunu, bu kapsamda, şayet davacı taraf işbu davayı hak düşürücü süre içerisinde açmamış ise davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 22.07.2016 tarih ve 6947 sayılı Kararı ile …’nun 21.07.2016 tarih ve 9029 sayılı yazısında yer alan talebi üzerine, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 107. Maddesinin son fıkrası hükmü çerçevesinde … Bankası A.Ş.’nin faaliyet izninin kaldırılmasına karar verildiğini, bunun üzerine, …1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasından … tarafından açılan iflas davasında, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 106.maddesi uyarınca müvekkil Bankanın iflasına, iflasın 16.11.2017 tarih ve saat 15.28 itibariyle açılmasına, iflas tasfiyesinin Fon tarafından yerine getirilmesine karar veridiğini, kararın 27.01.2020 tarihinde kesinleştiğini, Müflis Bankanın iflas tasfiyesi, … 1. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası üzerinden … tarafından önerilen ve İcra Hakimliğince atanan iflas idaresi tarafından yürütüldüğünü, davacının müflis bankadan 84.400,00-TL tutarında alacaklı olduğu gerekçesiyle … 1. İflas Müdürlüğünün …iflas sayılı dosyasına … kayıt numarasıyla alacak kayıt talebinde bulunduğunu, İcra ve İflas Kanununun 206.maddesine göre, teminatlı olup da rehinle karşılanmamış olan veya teminatsız bulunan alacaklar masa mallarının satış tutarından belirli bir sıra ile verilmek üzere kaydolunduğunu, davacı tarafın alacak talebinin hisse senedine dayandığını, iflasta iflas masasına alacak yazdırabilecek olan kişiler müflisten alacaklı olan üçüncü şahıslar olduğunu, Müflis Bankanın iflas tasfiye işlemlerinin halen devam ettiğini, iflas tasfiyesi neticesinde sıra cetveline kayıtlı tüm alacaklar ile sukuk alacakları ödendikten sonra tasfiye bakiyesi kalması halinde, hisse senedi sahiplerine garameten ödeme yapılabileceğini, bu kapsamda davacı tarafın müflis şirketin hisse sahibi olduğu dikkate alındığında hisse senedine dayalı olarak iflas masasına alacak kayıt talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, bu nedenle alacak kayıt talebinin hisse senedine ilişkin kısmının reddedilmesinde usul ve yasaya aykırı yön bulunmadığını belirterek, davanın İİK 235.maddesi gereğince hak düşürücü süre içerisinde açılmamış ise öncelikle usulden reddine karar verilmesini, dava süresi içinde açılmış ise izah edilen nedenlerle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava sıra cetveline itiraz (Kayıt Kabul) davasıdır.
2004 sayılı İİK’nın 235/1. Maddesi gereğince Sıra cetveline itiraz edenler cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. … 1.İflas Müdürlüğünün … sayılı iflas dosyasında davacının alacağının masaya kayıt talebinin kısmen reddine dair kararın ve sıra cetvelinin davacı vekiline 14/05/2023 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 26/05/2023 tarihinde 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmakla;
… 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/01/2017 tarih ve … E. … K. Sayılı kararı ile davalı … Bankası A.Ş.nin 16.11.2017 tarihi itibariyle iflasına karar verilmiş, hükmün istinafı üzerine verilen İstanbul BAM 17.HD.nin 2018/629 E. 2018/829 K.sayılı kararının Yargıtay 23.HD.nin 27.01.2020 tarih ve 2018/1539 E. 2020/406 K. Sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir.
Davacının, müflis bankanın 84.400 lot hissesine sahip olduğu, bu hisselerin karşılığı olan (16.11.2017 iflas tarihi itibariyle) 84.400,00.-TL’nin iflas masasına alacak kaydı talep ettiği, talebin reddedildiği hususlarında taraflar arasında anlaşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacının elinde bulundurduğu müflis … Bankası hisse senetlerinin bedelini talep edilip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Dava dilekçesindeki anlatımlardan anlaşılacağı üzere, davacının davalı müflis bankanın 84.400 lot hissesine sahiptir. Davacı böylelikle bir nevi müflis bankanın ortağı konumundadır. Bu hisseler, davalı iflas idaresinin cevap dilekçesinde de emsal olarak gösterdiği Yargıtay kararlarında da işaret edildiği üzere; Ortakların payları için ödediği hisseler ortaklığın sermayesini oluşturur. Sermaye payı ise ortaklığa verilmiş bir borç olmadığından, ortaklığın iflası halinde hisse senedi sahipleri kural olarak iflas alacaklısı olamazlar. Diğer bir anlatımla, hisse senedinin değerini iflas masasına alacak olarak kaydettiremezler (Pekcanıtez, Hakan; Anonim Ortaklıkların İflası, Ankara 1991, sh. 68; Atalay, Oğuz; Anonim Ortaklıkların İflası, İzmir 1996, sh. 204ekcanıtez, Hakan; Anonim Ortaklıkların İflası, Ankara 1991, sh. 68; Atalay, Oğuz; Anonim Ortaklıkların İflası, İzmir 1996, sh. 204 ). Hisse senedi sahipleri kanununda yazılı şartların bulunması halinde kar payı, hazırlık dönemi faizi, yan edim yükümlülüklerinin karşılıkları ve sermaye azaltılmasında iadesine karar verilmiş, sermaye pay miktarı için doğmuş alacaklarını iflas masasına alacak olarak yazdırabilirler.
Yine TTK.nun 480/3.maddesi gereğince “Pay sahipleri sermaye olarak şirkete verdiklerini geri isteyemezler; tasfiye payına müteallik hakları mahfuzdur.” hükmüne yer verilmiştir. Bu nedenle, anonim şirket ortağı ödediği sermaye miktarı için şirketten alacaklı olmaz. Zira, ortakların payları için yapılan ödemeler ortaklığın sermayesini oluşturur. Sermaye payı ise ortaklığa verilmiş bir borç olmadığından ortaklığın iflası halinde ortaklar kural olarak iflas alacaklısı olamazlar. Diğer bir anlatımla, ortaklar ödedikleri sermaye borcunu iflas masasına alacak olarak kaydettiremezler. Ancak, pay cetveline göre paylaşım yapıldıktan sonra ve İİK’nun 196’ncı maddesi uyarınca faiz ödemelerinden sonra masada para kalması halinde pay sahiplerine ödeme yapılması mümkündür (Emsal; Yargıtay 19. HD.nin 1996/2968 E. 1996/4360 K. İle Yargıtay 23. HD.nin 29.03.2012 tarih ve 2011/4362 E. 2012/2455 K.).
Açıklanan nedenlerle, dava ve usul ekonomisi gözetilerek bilirkişi raporu aldırmaya gerek görülmediğinden talebin reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
1-Alınması gerekli 269,85-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 179,90-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 89,95-TL harcın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
2-Davalı vekille temsil olunduğundan yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp DAVALIYA VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
20/11/2023

KATİP

HAKİM