Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/357 E. 2023/461 K. 29.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/327 Esas
KARAR NO : 2023/477

DAVA : Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 24/03/2023
KARAR TARİHİ : 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında akdedilen sözleşme hükümleri uyarınca borçluya kredi kartı kullandırıldığını, kartın kullanımı ile meydana gelen borcun ödenmemesi sebebiyle borçluya ihtar gönderilerek borcu olduğu ve ödenmemesi halinde yasal yollara başvurulacağı ihtar edildiğini, borçlu davalı tarafından ihtara rağmen müvekkile herhangi bir ödeme yapılmadığını, ödenmeyen borç nedeniyle müvekkil tarafından davalı aleyhine … 6. İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu Kazım İletir tarafından ilgili dosyaya itiraz edilmiş olup, icra takibi durdurulduğunu, müvekkili alacağını halen tahsil edemediğini, davalı borçlunun itirazı haksız ve mesnetsiz olduğunu, akdedilen ve davalırın imzasını içeren sözleşmeler, İhtarnameler, banka kayıtları ve bilirkişi incelemesi ile toplanacak delillerimiz çerçevesinde yapılacak yargılama ile davanın sübut bulacağını açıklanan nedenlerle borçlunun … 6. İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile duran icra takibinin kaldığı yerden devamını, borçlunun icra takibirie haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle davalı-borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra irikar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçlu – davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/03/2023 tarih,…Esas, … Karar sayılı dosyasında ”5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142.maddesi uyarınca fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve iflas idaresi tarafından muamele veya ikametgahı İstanbul il sınırları içinde olan kişiler aleyhine açılan hukuk davalarına İstanbul 1 ve 2 nolu Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından bakılacağı anlaşılmış olmakla, görevli ve yetkili mahkemenin davalı tarafın adresinin İstanbul olması nedeniyle İstanbul 1 veya 2 Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, görevin kamu düzenine ilişkin olduğu resen dikkate alınacağı hususları dikkate alınarak mahkememizin görevli olmadığının tespiti ile dosyanın İstanbul 1 veya 2 Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmek üzere görevsizliğine ve yetkisizliğine karar verilmiştir.” dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyası … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/03/2023 tarih …Esas, … Karar sayılı görevsizlik kararı ile … 9. Asliye Ticaret Mahkemesine tevdi edilmiş, … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, … Kararında ”Dava konusu alacak fona devredilen Müflis Asya Katılım Bankası A.Ş ile davalı arasında düzenlenen kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 5411 Sayılı Bankacılık Kanunun 142.maddesi uyarınca davaya, İstanbul (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiğinden, dosyanın İstanbul 1. Ve 2. Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesi karar verilmiştir.” mahkememize gönderilmiş olmakla, mahkememiz esasının 2023/327 Esas sayılı sırasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, Müflis Banka tarafından kredi kartı borcuna dayalı … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı davacı tasfiye halinde … Bankası A.Ş.’nin alacağının bulunup bulunmadığı, icra dosyasına yapılan itirazın yerinde olup olmadığı ve uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemenin görevli olacağı hususundadır.
5411 sayılı Bankacılık Kanununun 142. maddesinde “Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesince bakılır. O yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi bulunması halinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemelerinde görülür” düzenlemesi vardır.
Ancak, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, tüketici mahkemeleri olacaktır.
Bu kapsamda benzer nitelikteki uyuşmazlıklarda yüksek mahkemelerce yargı yeri belirlemesine yönelik verilen içtihatların tetkiki yoluna gidilerek yapılan incelemede;
Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 2016/6807 Esas, 2016/7981 Karar sayılı ilamında; “…Somut olayda uyuşmazlık, tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 09/09/2014 tarihinde açılmıştır. Davalı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca, tüketici mahkemesi tarafından çözüme kavuşturulması gerekmektedir…”
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/1560 Esas, 2021/390 Karar sayılı ilamında; “… Somut olayda uyuşmazlık, bireysel kredi kartı borcundan kaynaklanmakta olup, dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 28/05/2018 tarihinde açılmıştır. Davalı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2.maddeleri uyarınca, tüketici mahkemesi tarafından çözüme kavuşturulması gerekmektedir…” (Benzer yönde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2019/2823 Esas, 2020/990 Karar sayılı ilamı; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/2108 Esas, 2021/902 Karar sayılı ilamı)
Yine aynı dairenin yargı mercinin tespitine yönelik güncel tarihli kararlarına göre uyuşmazlık bireysel kredi kartı borcundan kaynaklanmakta ise 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından, uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2.maddeleri uyarınca, tüketici mahkemesi tarafından çözüme kavuşturulması gerektiğine yönelik karar vermiştir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2022/1954 Esas, 2023/376 Karar sayılı ilamı, yine benzer yönde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 2022/1121 Esas, 2022/1734 Karar ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 2022/1233 Esas, 2022/1780 Karar sayılı güncel ilamları)
Somut olayda davalının ticari ve mesleki amaçla hareket etmediği, davalını tacir ya da esnaf kaydı bulunmadığı, herhangi bir vergi kaydının da bulunmadığı ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın da Tüketici Kanunun 3.maddesi gereğince tüketici işlemi olarak kabul edilmesi gerektiği kanaati ile; HMK 114/1-c ve HMK 115/2 madde hükümleri uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemeleri olduğunun tespitine, dair hüküm verme gerekliliği hasıl olmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-HMK.’nın 114/1-c, 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan mahkememizin görevsizliği ile davanın USULDEN REDDİNE, Görevli Mahkemenin İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMELERİ olduğunun tespitine,
2-HMK.nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten , süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20 maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği,
4- Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.31/05/2023

Katip

Hakim