Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/163 E. 2023/379 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/163
KARAR NO : 2023/379

DAVA : İflas (İflasın Kaldırılması (İİK 182))
DAVA TARİHİ : 06/03/2023
KARAR TARİHİ : 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; iflas müdürlüğü tarafından yapılan satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasına ve … 1.İflas Müdürlüğüne bu hususa ilişkin olarak müzekkere yazılmasına, müvekkilinin yetkilisi olduğu iflas halindeki şirketin tüm borçlarını itfa etmiş olması nedeniyle İİK. m. 182 uyarınca hakkında verilmiş bulunan iflasın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Kaldırılması istenen iflas kararının … 3.ATM’nin 06/05/2019 Tarih ve …E. …K.sayılı ilamı ile verildiği, halihazırda tasfiyenin ise devam ettiğinin bildirildiği, bu çerçevede adı geçen Mahkemece verilen iflasın kaldırılmasının uyuşmazlık konusu olduğu açıktır.
Kararın verilmiş olduğu tarih itibariyle HSK kararı çerçevesinde İstanbul 1., 2., 3., Asliye Ticaret Mahkemelerinin iflas dava ve işlerine bakmak noktasında ihtisas mahkemesi olarak görevlendirildiği ise açık olup bu ilişki mevcut yargısal uygulamalar çerçevesinde ise bir görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Bu konudaki kabul edilen yargısal uygulamaya göre;
“Davacının talebi, iflastan ayrı müstakilen açılan iflasın kaldırılması istemine ilişkin olduğundan, açılan davaya iflasa karar veren mahkeme tarafından bakılacağı konusunda açık yasa hükmü bulunmamaktadır.
İflas hukuku ile aynı konu başlığı altında düzenlenen konkordato talebine ilişkin İ.İ.Y.nın 309/son maddesinde “Konkordatonun tasdiki halinde, idare İFLASA HÜKMEDEN mahkemeden iflasın kaldırılmasını ister.” açık yasa hükmü kıyasen uygulandığında iflasa hükmeden mahkeme terimi kullanıldığı gözönünde bulundurulduğunda, yasa koyucunun iflasın kaldırılması talebinde de asıl amacının iflasa hükmeden mahkeme olarak anlaşılması gerektiği, kaldı ki iflasa hükmeden mahkemenin davaya bakmasında usül ekonomisi bakımından da hukuki yarar bulunduğu anlaşılmakla, iflasın kaldırılmasına ilişkin davanın iflasa hükmeden mahkeme olan … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.” (Yargıtay 20.HD 2007/18113E. 2008/439K.sayılı kararı)
Nitekim halen yürürlükte olan 2004 sayılı İİK m.309/f.2 hükmüne göre “Konkordatonun tasdik kararının kesinleşmesi üzerine iflas idaresi iflas hükmünün Mahkemeden iflasın kaldırılmasını ister”.
Açıklanan Yargıtay uygulaması ve atıf yapılan kanun hükmü dikkate alındığında iflasa hükmeden mahkemenin İstanbul 3.ATM olduğu anlaşılmakla iflasın kaldırılmasına dair talebin ve buna ilişkin tedbir noktasında görevli olan mahkeme … 3.ATM’dir. Bu noktada açık kanun hükmüne rağmen yapılan tevzi, tevzi müdürlüğü hatasından kaynaklanmaktadır.
Yargısal uygulamada da bir dava dosyasının maddi hata sonucunda mahkemeye intikal etmiş olması durumunda, maddi hatayı yapan mahkemece bu eksikliğin giderilmesi için dava dosyasını teslim alan mahkemece “iade kararı” verilmesi Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararıyla dahi benimsenmektedir. Nitekim adı geçen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararında da ” (…) O halde; öncelikle görevsizlik kararının davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek kesinleşmesinin sağlaması için dosyanın görevsizlik kararını veren mahkemeye iadesi ile kararın anılan mahkemece kesinleştirilmesi ve taraflardan birinin talepte bulunması üzerine görevli mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir. Tarafların, kararın kesinleşmesinden itibaren yasal süresi içerisinde gönderme talebinde bulunmaması hâlinde ise HMK’nın 20/1. maddesi uyarınca görevsizlik kararını veren mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinden direnme kararının bu gerekçe ile bozulması gerektiği Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmiştir” gerekçesiyle “dosyanın iadesi” şeklinde karar verilebileceği yönünde uygulamasını ortaya koymuştur. Zaten ilk derece mahkemelerinde de az da olsa bazı mahkemelerce uzun yıllardan beri bu yönde uygulama yapıldığı bir gerçektir.
Hakimler ve Savcılar Kurulunun Birinci Dairesinin kanuni yetkisi dahilinde almış olduğu idari kararı uyarınca, dava dosyasının ihtisas mahkemesi olarak belirlenen mahkemelerce görülmesi amacıyla bu dosya ile ilgili iade kararı verilmesi ve bu “dağıtıma ilişkin hatanın” tevzi müdürlüğünce giderilmesi, aslında HSK’nın iş dağılımı kararı uyarınca dağıtım yapılması gereken ihtisas mahkemesinin görevinin başlamasına matuf bir işlemdir. (Mustafa AKIN, Finans Davalarına Ve İşlerine Bakan ve Bakamayan Ticaret Mahkemeleri Arasındaki Yatay İlişki, İstanbul Barosu Dergisi, 2023, Ocak-Şubat, İstanbul, Sayfa 41-50) Bu şekilde dava dosyasının kanundaki açık düzenlemeye rağmen tevzi müdürlüğünce Mahkememize dağıtılması, tamamen tevzi müdürlüğünden kaynaklanan dağıtım hatasından ileri gelmektedir. Bu nedenle Mahkememizce verilecek iade kararı, … 3.ATM’nin görevinin başlamasına ve tevzi müdürlüğünün hatasının giderilmesine yönelik bir karar olup bu şekilde dava dosyasının … 3.ATM’ye dağıtılması gerekir.
O halde tevzi müdürlüğünce … 3.ATM’ye tevzi olunması gereken dosyanın açık kanun hükmüne rağmen Mahkememize tevzi olunması durumunda dosyanın İstanbul 3.ATM’ye tevzi olunmasını teminen dosyanın tevzi müdürlüğüne iade olunması gerekmektedir.
Yapılan açıklamalar karşısında dava dosyasının … 3.ATM’ye tevzi olunmak üzere dava dosyasının İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesine, esasın bu şekilde kapatılmasına dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dosyasının … 3.ATM’ye tevzi olunmak üzere dava dosyasının İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesine,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın niteliği gereği kesin olarak ve oy birliği ile karar verildi. 26/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip