Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/690 E. 2023/314 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/389 Esas
KARAR NO : 2023/362

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/05/2022
KARAR TARİHİ : 25/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02.08.2021 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile geri geri manevra yaptığı esnada yaya konumundaki müvekkili …’i farketmeyerek ona çarpması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde yaya konumundaki müvekkilinin ağır şekilde yaralanarak malul kaldığını, kaza sonrası tanzim edilen Kaza Tespit Tutanağında … plaka sayılı araç sürücüsünün KTK md. 67/1-b hükmünü ihlal ederek asli kusurlu olduğu kanaat edildiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın kaza tarihindeki ZMM sigortası … Sigorta A.Ş. tarafından yapılmış olduğunu, davalı sigorta şirketinin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartları ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluk oranında zorunlu sigorta limitine kadar sorumluluğunun bulunduğunu, başvuruları neticesinde hasar dosyasının oluşturulduğunu ancak yasal süre içerisinde taleplerinin karşılanmaması ile uyuşmazlık meydana geldiğini, yargılama sonucunda müvekkili için geçici iş göremezlik tazminatının maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 500 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsiline, yargılama sonucunda müvekkili için kalıcı iş göremezlik tazminatının maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 8.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalıya tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket, ancak sigortalısının kazadaki kusuru oranında ve maddi zararın varlığı ispat edildiği takdirde, (sigorta poliçesinde teminat dışı olmayan) maddi zarardan sorumluluğu –poliçe azami teminat limitiyle sınırlı olarak- söz konusu olabileceğini, öncelikle kusur tespiti yapılması gerektiğini, müvekkili şirket sigortalı aracın kusurlu olması halinde kusur oranında sınırlı sorumlu olduğunu, davacının sürekli maluliyeti olup olmadığının belirlenmesini talep ettiklerini, maluliyetin tespiti için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor alınmasını, Sosyal Güvenlik Kurumundan davacıya herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı hususlarının sorulmasını, rücuya tabi ödemelerin mahsup edilmesi gerektiğini, kaza tarihinden faiz talebinin haksız olduğunu, temerrüt tarihinden faize hak kazanılabileceğini, haksız hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava 02/08/2021 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının davalı sigorta şirketinden 500-TL geçici, 8.000-TL sürekli iş göremezlik tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesi ile özetle: davacı vekili olarak, müvekkilinin maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak davalı yönünden davadan tüm haklarım yönünden feragat etmiş bulunmakta olduğunu, feragat nedeniyle reddine, gerek lehine gerekse de davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine yargılama gideri ve ücreti vekalete hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesi ile özetle: davacının davadan feragat etmiş olup yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığını ifade etmiş olduğunu, feragate diyeceklerinin bulunmadığını, davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya son veren taraf işlemleri olan feragat, kabul ve sulh, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 307 ilâ 315. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Tasarruf ilkesinin bir sonucu olarak davaya son veren taraf işlemleri hüküm kesinleşinceye kadar yapılabilir. Bir başka ifade ile taraflar davayı kabul ederek ya da davadan feragat ederek veya sulh sözleşmesi yaparak yargılamanın her aşamasında ve hatta kanun yollarında herhangi bir hükme gerek kalmaksızın davayı sona erdirebilirler. Ancak bu işlemler vekil tarafından yapılacaksa vekilin vekâletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir (HMK m. 74).
Dava dosyasında davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin dahi bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davadan feragat, davayı kabul ve sulh, içerikleri itibariyle birer maddi hukuk işlemi olmakla birlikte, yapılış şekli itibariyle birer usulü işlemdir. Bu nedenle söz konusu işlemler bir taraftan maddi hukuk anlamında uygulama imkânı bulan iradeyi bozan hâllere dayanılarak iptal edilebilirken, diğer taraftan kesin hüküm gibi sonuç doğurmaktadır.
Davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK m. 307). Davadan feragat eden davacı, bununla dava dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan kısmen veya tamamen vazgeçer. Davadan feragat ve davayı kabul tek taraflı usul işlemidir; bu nedenle karşı tarafın izni ve mahkemenin onayına gerek kalmaksızın hüküm ifade eder.
HMK’nun 307. Maddesinde düzenlenmiş olan feragat iki taraftan birinin netice-i talebinden vazgeçmesidir. Feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden biri olup, davadan feragat edilmesi halinde ayrıca duruşma icrasına gerek bulunmayıp, yargılamaya son veren taraf işlemi nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 179,90-TL olup, peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile eksik 99,20-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Tarafların talepleri dikkate alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk sarf ücretinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
6-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde karar verildi. 25/04/2023

Katip

Hakim