Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/648 E. 2023/523 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2022/648
KARAR NO : 2023/523

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 16/09/2022
KARAR TARİHİ : 12/06/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Karayolları Genel Müdürlüğü ile müvekkil şirket arasında akdedilen geçiş ihlaline konu otoyolun … Modeli (YİD) ile Yapılması, İşletilmesi ve Devri İşi”nin görevli şirket olarak müvekkili şirket tarafından üstlenildiğini, bahse konu sözleşme kapsamında kesin kabullerinin gerçekleşmesi sonrasında işletmeye alınacak otoyol kısımlarında geçiş ihlali yaşanması halinde 6001 sayılı Karayolları Genel MüdürlüğününTeşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun 30. maddesinin 5. fıkrası hükümlerine göre YİD modeli ile yapılan otoyoldan geçiş yapanlar ile işletme arasında zımnen yapılmış bir sözleşmenin var olduğunun kabulü gerektiği, ilgili mevzuatlardan da anlaşılacağı üzere, ihlalli geçişler söz konusu olduğunda söz konusu geçişin yapıldığı günden itibaren 15 gün içinde otoyol ücretinin, söz konusu ücretli yolu kullananlar tarafından ödenmesi gerektiği, ödeme sürecine ilişkin bildirimin ise otoyol levhalarında belirtildiğini, buna rağmen söz konusu yasal takibin 15 gün geçer geçmez başlatılmadığını, borçluya borcunu ödemesi için fazlaca vakit tanındığını fakat davalı borçlunun otoyol kullanımından kaynaklanan borcunu ödemediğini, 553,00.-TL alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün…sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, barca itiraz edildiğini, takibin durduğunu, zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu ancak uzlaşma sağlanamadığını belirterek, davalı borçlunun haksız, hukuka aykırı ve iyi niyetten uzak olarak yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın % 20’ından az olmamak üzere icra inkâr tazminatına/kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevabında özetle; Müvekkiline yöneltilen ihlali geçişler ve 4 kat cezai uygulamaların hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin rent a car işletmecisi olduğunu, kiraladığı araçlarının bilgilerini sisteme kaydettiğini, sistemdeki kayıtlı araçları görme yetkisinin de davacıya ait olduğunu, hal böyle iken geçişi yapanın müvekkili olmamasına rağmen geçiş ücretinin kendisine yansıtılmasının hukuka aykırı olduğunu, öyle olsa bile 4 kat cezai uygulama yapılamayacağını, öncelikle ihtar edilmesi gerektiğini, ihtardan sonra 15 günlük sürenin sonunda ödeme yapılmaması halinde alacağın muaccel hale geleceğini, sözde ihlalli geçişlerin (varsa bile) kiralayanlar tarafından yapıldığını, ayrıca takipte olduğu gibi davanın da yetkisiz …Ticaret Mahkemesinde açıldığını, yetkili mahkemenin…Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari hizmet satım ilişkisine dayalı borcun (Otoyol Geçiş Ücretleri) ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile 03/09/2021 tarihinde, davalı aleyhine, 553,00.-TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya 15/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 20/09/2021 tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 16/09/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 553,00.-TL toplam alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı taraf icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine, mahkememize verdiği cevap dilekçesinde de Babaeski icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunmuştur. TBK.nun İfa yeri başlıklı 89.maddesi gereğince; Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır; para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde, ifa edilir, hükmü gereğince icra dairesinin ve mahkememizin yetkili olduğu kabul edilmiş, yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
…Kaymakamlığı …Vergi Dairesi Müdürlüğünün 05/10/2022 tarihli cevabi yazılarından davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu, tacir olduğu anlaşıldığından mahkememiz davaya bakmakta kendini görevli kabul etmiştir.
Davalı taraf iddiaların hiç birini kabul etmediğinden taraflar arasında üzerinde uzlaşılan bir husus bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davalının otoyol geçiş hizmeti kullanıp, kullanmadığı, kullanmış ise geçiş sayıları, kaç tanesinin ihlalli olduğu ve davacının talep edebileceği alacak miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Kuzey Marmara otoyolunun işletilmesi, 3996 sayılı kanun çerçevesinde yapımı, işletme hakkı belli bir süreliğine verilen otoyollardan bir tanesidir. Bu otoyolun geçiş ücretleri ve ceza uygulamaları ilgili kanun ve yönetmeliklerde bahsedildiği şekilde belirlenir. İhlâlli geçişlerde uygulanacak yöntem 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. Maddesinde belirlenmiştir. Geçiş Ücretini Ödememe ve Güvenliğin İhlali başlıklı bu maddeye göre; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından ücretsiz geçiş yapan araçlar, İşletici şirket tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir. Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz Otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen yabancı plakalı araçlara uygulanan idari para cezalar in bu fıkrada belirlenen on beş günlük süre beklenmez. Ancak, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde idari para cezası tahsil edilmez.
Bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonunda; Dosyaya ibraz edilen İGB Bilgileri Dökümü,CD incelendiğinde, davalı… in maliki olduğu…,…,…,…,…,…,…,… plakalı araçlar ile 17.07.2020 ile 23.07.2021 tarihleri arasındaki ihlalli geçişleri raporun 4. Sayfasında tablo halinde göstermiştir.
Davalının maliki olduğu …,…,… ve … plakalı araçlar ile 17.07.2020 ile 23.07.2021 tarihleri arasındaki ihlalli geçişlerden kaynaklı ödenmeyen geçiş tutarlarının 110,60.-TL, para cezasının ise 442,40.-TL olmak üzere toplam 553,00.-TL olduğu, bu miktarın icra takip miktarı ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu plakalı araçların ihlalli geçişlerine esas döküm liste halinde raporda detaylandırılmış olup genel itibariyle, ürün bakiyesinin yetersiz, OGS’de tanımlı olmayan plaka, SA etiketsiz geçiş, ürün kara listede, iptal ürün gerekçeli proyizyon alınamaması kaynaklı nedenlerle ihlalli geçişlere sebebiyet verildiği, dava dosyasına ibraz edilen CD’nin içerisinde meydana gelen ihlalli görüntülerin mevcut olduğu belirtilerek, geçiş saatleri ile araçların plakalarının biriyle örtüştüğü bilirkişi tarafından görülmüştür.
Dava dasyasıma celp editen Araç Takyidat Bilgilerinin incelemnesi geticesinde söz konusu araçların ihlalli geçiş tarihleri itibariyle davalı … ‘e ait olduğu tespit edilmiştir.
Davacı şirketin internet sitesinin incelenmesinde davacı şirkete https://www. … .com.tr internet adresinden ulaşılabilmektedir. Sitede, bütün uyarcı bilgilendirmelerin yapıldığı ve ihlalli sorgulamaların, plaka, vergi numarası ve TCKN numaraları üzerinden yapılabildiği, ihlalli geçiş varsa öğrenilebildiği, ve online ödeme yapılabildiği görülmektedir.
Bütün bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
Bilindiği üzere araçta hem OGS hem de HGS bulunmasına rağmen hesapta para bulunsa bile OGS/HGS hesabı bulunan bankadan veya PTT şubesinden olumlu cevap gelmemesi halinde gişede bulunan görevliye nakit veya kredi kartı ile ödeme yapılabilmektedir. Ancak çoğu zaman bu durum fark edilememektedir. Hesabında veya kartında bakiyesi olduğundan emin olan kişiler, ücretin çekildiği düşüncesi ve rahatlığı ile cezalı duruma düşebilmektedirler.
Davalı tacirdir. TTK.nun 18/2.maddesi gereğince, her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Teknik nedenlerden dolayı HGS veya OGS bakiyelerinin müsait olmamasına rağmen davacı işletmenin geçiş ücretlerini tahsil edememesinin sorumluluğu davacıya yüklenemez. Zira davalı taraf bu ödeme sistemine ilişkin hizmeti bankadan ve PTT’den almaktadır. Bu hizmetin verilmesindeki aksamaların sorumluluğu da davacıya ait değildir. Zira davalı taraf bu ödeme sistemine ilişkin hizmeti bankadan ve PTT’den almaktadır. Bu hizmetin verilmesindeki aksamalar davacıya yüklenemez. Davacının tamamen kendine ait bir ödeme sistemi bulunmamaktadır. Ödemeleri HGS/OGS sistemlerinden almaktadır. Sistem izin verirse geçiş ücretini almakta, izin vermez ise alamamaktadır. Burada bir inisiyatifi yoktur. Kaldı ki basiretli bir tacir gibi davranması gereken davalının belirli periyotlarla davacının internet sitesinden geçiş ücretlerinin ödenip ödenmediğini kontrol ederek cezalı duruma düşmeme imkanı vardır. Bu ihmalin sorumluluğu da mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde davacıya yüklenemez. Çünkü, yasalarla davacı tarafa (köprü ve otoyolları işleten firmalara) ihlalli geçişleri bildirmek, ihbar etmek, buna rağmen ödeme yapılmaz ise ceza uygulamak (Trafik Ceza Tutanaklarında olduğu gibi) gibi bir yükümlülük yüklenmemiştir. Sorumluluk tamamen otoyol/köprü geçiş hizmetini alan tarafa bırakılmıştır.
Her ne kadar; 01/07/2022 tarih ve 7417 sayılı yasanın 53.maddesi ile 6001 sayılı yasanın 30/5.maddesine ekleme yapılarak “…bu maddenin yedinci fıkrasına tabi olmak üzere ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlerden, ödemekle yükümlü oldukları geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin bir katı ceza tahsil edilir. Ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beşinci günden sonra ise geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza, araç sahibine ücret toplama sistemlerinde tanımlı olan bilgiler doğrultusunda, en az on beş gün önceden kısa mesaj, e-posta, ihbarname, e-devlet bildirimi vb. yöntemlerinden en az biriyle bilgi verilir. Bu tutar genel hükümlere göre tahsil edilir.” hükmü hükmü getirilmiştir. Buna göre davacı firmanın ceza uygulaması yapmadan önce hizmet alan tarafa ihlalli geçiş yaptığını bildirmek zorundadır. Ancak bildirim yapılmaz ise yaptırımının ne olacağı yasada öngörülmemiştir. Tebligatların bila infaz dönmesi durumunda da ne olacağı sorusu cevapsız bırakılmıştır. Düzenleme ile yasa koyucu hizmet alan kişilere bilgi verilmesini istemektedir. Bu bilgi de ihlalli geçişten 45 gün sonra ve 4 kat cezanın uygulandığına yöneliktir. Diğer bir anlatımla yasa koyucu, işletene icra takibine başlamadan önce hizmet alan şahıslara bilgi (ceza uygulanmış haliyle) verilmesini öngörmekte ama bilgi verilmez ise bunun sonuçlarının ve yaptırımının ne olacağını söylememektedir. Bu nedenle, hizmeti alan kişi ve firmaların üzerindeki sorumluluğun (yukarıda işaret edildiği üzere) devam ettiğini söylemek mümkündür.
Bilirkişi raporuna göre icra takibinde istenen miktarlar ihlalli geçişlerle uyumludur. Rapora itibar etmemek için bir neden yoktur. Bu nedenle hükme esas alınmıştır.
Davalı vekilinin bir itirazı da, müvekkilinin araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, cezaların araç kiralayanlardan alınması gerektiğini ileri sürmektedir.
Bilindiği üzere “Kusursuz Sorumluluk” helleri kanunda genel olarak hakkaniyet sorumluluğu, özen sorumluluğu ve tehlike sorumluluğu şeklinde tasnif edilmiştir.
Özen sorumluluğu ise yasada, Adam çalıştıranın sorumluluğu, Hayvan bulunduranın sorumluluğu, Yapı malikinin sorumluluğu olarak üç çeşittir.
2918 sayılı KTK.nun 86. maddesi uyarınca “işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” demek suretiyle, işletenin sorumluluğunun da kusursuz sorumluluk hallerinden kabul etmiştir.
Açıklanan nedenlerle davalı işleten, otoyol geçiş ücret ve cezalarından kusursuz sorumluluk hükümleri çerçevesinde sorumludur. Elbette ki ödediği cezaları kiracılarından talep etme yetkisi her zaman vardır. Davalı vekilinin bilirkişi raporuna yönelik bu husustaki itirazları yerinde görülmemiş, dava ve usul ekonomisi gereği ek rapor alınmasına da gerek duyulmamıştır.
Bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptaline, likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan faturalara dayalı asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının İstanbul … İcra Müdürlügünün … sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN İPTALİNE,
Takibin takip tarihindeki koşullarla aynen DEVAMINA,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faiz UYGULANMASINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (553,00-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 110,60-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 179,90-TL olup, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİYLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 151,50-TL, bilirkişi ücreti 2.000,00-TL’den oluşan 2.151,50-TL yargılama gideri ile 80,70-TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç toplamı 2.312,9‬0-TL yargılama giderinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 553,00-TL vekalet ücretinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
6-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 800,00-TL arabuluculuk ücretinin, davada haksız çıkan davalıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK m.341/2 hükmü gereği miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
12/06/2023

KATİP.

HAKİM.