Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/597 E. 2022/774 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/597 Esas
KARAR NO :2022/774

DAVA:Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ:23/08/2022
KARAR TARİHİ:06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin Müflis … A.Ş. tarafından müracaat dilekçesinde detayların bildirildiğini, 42.682,07-TL alacağının tahsili için 24.05.2021 tarihinde …. İflas Müdürlüğü … Sayılı dosyasına alacak kaydı yaptırıldığını, müvekkili şirketin dış ticaret Vergi Dairesi … vergi numarası ile faaliyet göstermekte olduğu sırada Cumhuriyet Mahallesi … Yolu N.8 … adresine taşınmış olduğunu, bu nakil sonrası Büyükmükellefler Vergi Dairesi … vergi numarasını aldığını, müvekkili şirketin vergi numarasının zaman içerisinde değiştiğini, banka kayıtlarında yer alan her iki vergi numarasının da aynı şirkete ait olduğunu, 13.06.2022 tarihinde “…@…” adresinden alacak kayıt işlemleri müdürlüğüne bildirildiğini, müvekkili davacının kabul edilen 4.235,01-TL haricinde kalan 38.447,06-TL tutarındaki bakiye alacağının reddine dair verilen karara itirazlarının kabulü ile 38.447,06-TL alacaklarının banka iflas tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf huzurdaki davayı İİK.m. 235’deki süreye uygun olarak hak düşürücü süre içinde açmak zorunda olduklarını, eğer bu süre içerisinde davasını açmamış ise dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davacı tarafından müvekkili banka nezdindeki hesabında 42.682,07 TL alacağı bulunmakta olduğu iddiası ile tarafları aleyhine işbu davanın ikame edildiğini, davacı tarafın alacak kayıt talebine konu alacağının yabancı para cinsinden bir alacak olduğunu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fon Kurulunun birinci alacaklılar toplantısı yerine kaim olmak üzere verdiği yabancı para alacaklarının 22.07.2016 TCMB döviz alış kurundan TL’ye çevrilmesi yönündeki alınan kararı doğrultusunda alacak kayıt talebinin kabul edilmiş olduğunu, davacının haksız davasının reddine karar verilmesini, davacının döviz cinsinden olan mevduat alacağının müflis bankanın faaliyet izninin kaldırıldığı tarihteki kur üzerinden Türk Lirasına çevrilmesi usul ve yasaya uygun olduğunu, anılan düzenlemenin faaliyet izni kaldırılan kredi kuruluşlarına yönelik özel bir düzenleme olduğunu, diğer genel düzenlemelerden öncelikle uygulanacağını, müflis bankanın yargı harçlarından muaf kurum olduğunu bu hususun mahkememizce gözetilmesini, 5411 sayılı Kanun’un 3. maddesi hükmüyle “Fon Bankası” statüsünde olan müflis … A.Ş. her türlü vergi, resim ve harçtan istisnası olduğunu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından Adalet Bakanlığı’na gönderilmiş 10/09/2019 tarihli yazıda müflis bankanın 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu ve 140.maddeleri gereğince uyap sisteminde harçtan muaf olarak tanımlanmasını talep ettiklerini, Adalet Bakanlığı’nın 12/12/2019 tarihli cevabı yazısında müflis bankanın uyap sisteminde harçtan muaf kurum olarak tanımlandığını belirttiklerini, İİK.m.235 gereği hak düşürücü sürede açılmamış ise dava şartı yokluğundan reddini, davanın esastan reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (İflas Tasfiye Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasıdır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idare memurlarının kararı, düzenlenen sıra cetveli, tebligat belgesi ve sıra cetvelinin ilanına ilişkin gazete suretleri celbedilip incelenmiştir.
İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. M). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Çünkü 235. maddede açıkça 223. maddesi saklı tutulmuştur. İİK 223/3. fıkra son cümleye göre, bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında İflas idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları, kendilerine tebliğ tarihinden itibaren başlar. İİK 223/3. fıkrasına göre yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle İflas idaresinin kararlarının kendisine tebliğini istememiş olan alacaklı için, sıra cetveline itiraz davası açma süresi yukarıda belirtildiği üzere sıra cetvelinin ilanından itibaren işlemeye başlar.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2021/921 Esas, 2021/1043 Karar sayılı ilamı)
Alacaklı şirket tarafından 6718 kayıt sıra numarası ile muayyen sürede 42.682,07 TL alacak talebinde bulunulduğu, Müflis Banka kayıtları değerlendirilmek suretiyle faizi ile birlikte alacağının kabulüne ve 4.235,01 TL’lik kısmının mevduat alacağı olması nedeni ile 3/3. Sıra kaydına, 38.447,06 TL’lik kısmının ise reddine karar verildiği; davacı tarafça masaya kayıt esnasında tebligat masraf avansının yatırıldığı; Davacı şirket vekiline yatırdığı masraf avansı gözetilerek elektronik tebligat çıkarılmış ve mevzuat uyarınca, 07/07/2022 tarihinde tebliğ edildiği, e-tebligat yoluyla tebliğ işlemi yapıldığından 12/07/2022 tarihinde okundu sayıldığı, huzurdaki davanın ise 23/08/2022 tarihinde ikame edildiği, görülmüştür.
İİK md 235’e göre iflas sıra cetveline itiraz-kayıt kabul davasının 15 günlük hak düşürücü süre içinde açılması ve kamu düzeninden olan hak düşürücü sürenin yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınması zorunludur. Yerleşik hale gelmiş Yargıtay 23. HD (örn.2016/5445 E 2017/718 K) ve İstanbul BAM 17 ve 45 HD içtihatlarında da vurgulandığı üzere bu süre, İİK md 223 hükmü gereği başvurusu hakkında verilecek kararın kendisine tebliği için masraf avansı yatırılması durumunda kararın alacaklıya tebliği tarihinden, kayıt başvurusu sırasında masraf avansı yatırılmamış olursa sıra cetvelinin ilan tarihinden başlar.
İflas Sıra Cetveline ilişkin kararların hak düşürücü süreye yönelik sürelerin Adli Tatil içinde işlemeye devam ettiğine yönelik Yargıtay 23 HD’ nin 2014/8028 E., 2015/7639 K.sayılı ilam içeriğine göre “6100 sayılı HMK’nın 104. maddesi “Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır.” hükmünü içermektedir. HMK’nın 104. maddesine göre bitmesi adli tatile rastlayan sürelerin yedi gün daha uzatılmış sayılması, sadece, adli tatilde bakılamayacak olan iş ve davalara ilişkin olup, HMK’nın tayin ettiği süreler içindir. Başka kanunların, özellikle maddi hukuka ilişkin kanunların tayin ettikleri hak düşürücü süreler ile zamanaşımı sürelerinin bitmesi adli tatile rastlarsa, bunların adli tatilin bitmesinden itibaren yedi gün daha uzatılmış sayılmasına imkân yoktur.(Bkz. Prof.Dr. Baki Kuru, “Hukuk Muhakemeleri Usulü” 6. Baskı Cilt: 5, sh. 5508 vd.) Dairemizin 16.04.2014 tarih ve 2013/8984 E.,2014/2998 K. sayılı ilamı da bu yöndedir.
Somut olayda,temyiz tarihi itibariyle yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 103/1-e bendi uyarınca bu davalar adli tatilde görülebileceğinden, temyiz süresi adli tatilde işlemeye devam ettiği gibi, dava açma süresi İİK’nda düzenlendiğinden, adli tatilde işlemeye devam eder,adli tatil bitiminden 7 gün sonrasına uzamaz. HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda, kayıt kabul ve kayıt terkine ilişkin davanın hak düşürücü süre içinde açılmış olmasına ilişkin özel dava şartının noksanlığı gerekçesiyle HMK’nın 114/2 ve 115/2. madde hükümleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken,..” şeklindeki içtihat gereği de somut davada hak düşürücü sürenin adli tatil içeriğinde işlemeye devam ettiği anlaşılmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına göre, davacı tarafın sıra cetvelinde değerlendirilen alacak kayıt başvurusu sırasında, verilecek kararın kendisine tebliği için avans yatırdığının anlaşılması, bu nedenle somut uyuşmazlıkta hak düşürücü sürenin, red kararının kendisine tebliği itibaren başlatılması gerektiği, hak düşürücü sürenin kayıt kabul davaları yönünden özel dava şartı niteliği taşıdığı anlaşılmakla, davanın hak düşürücü süre sona erdikten sonra açılması nedeniyle emsal Yargıtay ve BAM içtihatları doğrultusunda HMK md 114/2 ve 115/2 uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davacı davasını İİK m.235/1 maddesi gereğince hak düşürücü sürede açmamış olduğu, bu nedenle özel dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’ nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Harç peşin alındığından, yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin m.7/1 uyarınca ön inceleme duruşma tutanağı imzalanmadığından belirlenen 4.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.06/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır