Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/559 E. 2022/538 K. 09.08.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/559 Esas
KARAR NO : 2022/538

DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 19/07/2022
KARAR TARİHİ : 09/08/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’in, müflis müvekkil bankanın kredi kartı müşterisi olduğunu, kredi kartının birikmiş borcunu ödememesinden dolayı kendisine, ihtarname gönderildiğini, davalıya tebliğ edilen ihtarnamede ilgili numaralı kredi kartı borcunun ödenmesi hususunda süre verilmiş ve ödeme yapılmaması halinde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, ancak davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi işbu ihtara itiraz da edilmediğini, müvekkil müflis banka tarafından alacağın tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine … 12. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının, alacaklı görünen tarafla herhangi bir alacak borç ilişkilerinin olmadığından bahisle işbu icra takibine itiraz ettiğini, Ancak davalıların murisinin ödenmemiş kredi kartı borcu nedeniyle takip başlatılmış ve ödeme emri tebliğ edildiğini, borçluya gönderilen ödeme emrinde takip dayanağı ihtarname ve kredi sözleşmesi belirtildiğini, hal böyleyken davalı tarafından icra takibini sürüncemede bırakmak, müvekkil bankanın alacağını tahsil etmesini engellemek kastıyla kötü niyetli olarak icra takibine hiç bir gerekçe gösterilmeksizin itirazda bulunulduğunu, davalıların itirazı haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi takibin devamına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/07/2022 tarih, … Esas, … Karar sayılı dosyasında ”Dosya … 20. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı 20/07/2022 tarihli görevsizlik kararı ile Mahkememize gönderilmiş ise de, dosyanın incelenmesinde 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142. Maddesi ilk bendinde, Fon, Fon Bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına Asliye Ticaret Mahkemelerinde bakılacağı, o yerde birden fazla Asliye Ticaret Mahkemesi bulunması halinde bu davaların (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği hükme bağlanmıştır.
Mahkemelerin görevi HMK 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olup bu husus yargılamanın her aşamasında doğrudan dikkate alınması gerekmektedir. Davacı banka 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 142/1. Maddesinde belirtilen bankalardan olup, onun tarafından açılan davaya bakmakta Mahkememiz görevli değildir. Saptanan ve hukuksal duruma göre bu dava nedeniyle mahkememizin görevli bulunmadığı, belirtilen yasal nedenlerle görevli mahkeme İstanbul (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan dava dosyasının İstanbul (1) ve (2) no’lu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmek üzere tevzi bürosuna iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
5411 sayılı yasanın 142/1 maddesi uyarınca İstanbul (1) ve (2) numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan dosyanın bu mahkemelere gönderilmek üzere Tevzi bürosuna GÖNDERİLMESİNE karar verildiği” anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, Müflis Banka tarafından kredi kartı borcuna dayalı … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı davacı tasfiye halinde … Bankası A.Ş.’nin alacağının bulunup bulunmadığı, icra dosyasına yapılan itirazın yerinde olup olmadığı ve uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemenin görevli olacağı hususundadır.
5411 sayılı Bankacılık Kanununun 142. maddesinde “Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesince bakılır. O yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi bulunması halinde, bu davalar (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemelerinde görülür” düzenlemesi vardır.
Ancak, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, tüketici mahkemeleri olacaktır.
Bu kapsamda benzer nitelikteki uyuşmazlıklarda yüksek mahkemelerce yargı yeri belirlemesine yönelik verilen içtihatların tetkiki yoluna gidilerek yapılan incelemede;
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/1559 Esas, 2021/424 Karar sayılı ilamında; “…Somut olayda uyuşmazlık, bireysel kredi kartı borcundan kaynaklanmakta olup, dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 15/05/2016 tarihinde açılmıştır. Davalı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2.maddeleri uyarınca, tüketici mahkemesi tarafından çözüme kavuşturulması gerekmektedir….”
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/1560 Esas, 2021/390 Karar sayılı ilamında; “… Somut olayda uyuşmazlık, bireysel kredi kartı borcundan kaynaklanmakta olup, dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 28/05/2018 tarihinde açılmıştır. Davalı, tacir olmayıp 6502 sayılı Kanunun 3/1-k maddesi uyarınca tüketicidir. Bu haliyle uyuşmazlığın, anılan kanunun 73/1 ve 83/2.maddeleri uyarınca, tüketici mahkemesi tarafından çözüme kavuşturulması gerekmektedir…” (Benzer yönde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2019/2823 Esas, 2020/990 Karar sayılı ilamı; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/2108 Esas, 2021/902 Karar sayılı ilamı)
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 2021/1659 Esas, 2021/1442 Karar sayılı ilamında; “… fon ve fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarında 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 142.maddesi gereği Ticaret Mahkemelerince bakılacağı düzenlenmesi var ise de, dava tarihi itibariyle 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasa yürürlüktedir. Bu yasanın 3.maddesinde belirlenen uyuşmazlıklar, taraflardan birinin tüketici olduğu durumlarda tüketici işlemi söz konusudur. Bu nedenle de Tüketici Kanunun 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca Tüketici Mahkemeleri görevlidir…” şeklinde tespit ve değerlendirmelerde bulunulduğu görülmektedir.
Mahkememizce yapılan inceleme neticesinde ; dosya münderacatında bulunan tüm bilgi ve belgeler , belirttiğimiz kanun hükümleri ve benzer nitelikteki içtihatlar nazara alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklandığı ve dava tarihi itibariyle 6502 sayılı kanun yürürlükte olduğu anlaşılmaktadır. Davalının ticari ve mesleki amaçla hareket etmediği ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın da Tüketici Kanunun 3.maddesi gereğince tüketici işlemi olarak kabul edilmesi gerektiği kanaati ile; HMK 114/1-c ve HMK 115/2 madde hükümleri uyarınca mahkememizin görevsizliği sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemeleri olduğunun tespitine, dair hüküm verme gerekliliği hasıl olmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-HMK.’nın 114/1-c, 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan mahkememizin görevsizliği ile davanın USULDEN REDDİNE, Görevli Mahkemenin TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğuna,
2-HMK.nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten , süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20 maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.09/08/2022

Katip

Hakim