Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/494 E. 2022/551 K. 07.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/494
KARAR NO : 2022/551
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 23/12/2013
KARAR TARİHİ : 07/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının ilk olarak Mahkememizin 2013/…E.sayılı dosyasına istinaden açıldığı, bu dosyanın davalısı olarak gösterilen … A.Ş.’nin ise gelen sicil kayıtları ve ihyaya ilişkin ilâm içeriği dikkate alındığında, dava dilekçesinde adı geçen … A.Ş.’nin dava açılmadan önce 2000 yılında … San. A.Ş.ile birleştiği, 2006 yılında verilen iflas kararının kesinleşmesi sonucu ve 2008 yılında ikinci alacaklılar toplantısının dahi yapılması karşısında bu aşamadan sonra dava dilekçesinde adı geçen davalı şirketin UYAP kayıtlarına “Müflis … San. A.Ş.çatısı altında ve 2000 yılı içinde birleşmiştir” kaydının düşülmesine dahi karar verildiği, böylece asıl davalının dava öncesi dahi …San. A.Ş.olduğu, bu durum karşısında Yargıtay uygulaması gereği adı geçen şirket yönünden dava tarihi itibariyle itirazın iptali davası açılmış ise de esasen kayıt kabul davasının söz konusu olduğu açıklanarak bu şirket yönünden Yargıtay uygulaması gereği Mahkememizce HMK m.167 hükmü gereği ayırma kararı verildiği, ayırma sonrası ise dava dosya numarasının 2022/ … E.olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … San. ve Tic. A.Ş.’nin davacı bankadan kullandığı kredilerin kefaletini üstlenen davalı kefillerin, davacı bankanın … İcra Müdürlüğünün 2013/ … E.sayılı dosyasındaki kısmi tüm itirazlarının iptalini, kefillerin kefalet ettikleri miktar kadarları ile sorumlu tutularak takibin devamına, her bir borçlu için ayrı ayrı bu miktarlar üzerinden %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinde ve icra takibinde adı gözüken ve aleyhine itirazın iptali davası açılan … A.Ş ‘nin 09/10/2000 tarihi itibariyle … Sanayi ve Ticaret A.Ş tarafından devir alınması ve bu şirketle birleşmesi, bu şirket hakkında ise mahkememizde dava açılmadan önce iflas kararının verilmiş olması, bu suretle dava tarihi itibariyle bu şirket yönünden açılmış davanın Yargıtay uygulaması çerçevesinde kayıt kabul davası niteliğinin bulunması , kayıt kabul davalarının İİK m.235 ve Yargıtay uygulaması gereği iflas kararı veren ticaret mahkemesinin yargı çevresinde görülmesinin kesin yetki nedeniyle zorunluluk arz etmesi ve en önemlisi davanın açıldığı tarih itibariyle dahi davanın kayıt kabul olması nedeniyle asıl dava ile birlikte görülmesinin dahi mümkün olmaması dikkate alınarak, bu şirket yönünden açılan davanın HMK m.167 hükmü uyarınca asıl davadan ayrılmasına karar verilmiş olup adı geçen şirketin iflas idare memurlarına ise yargılama sırasında tebligat yapılmış, taraf teşkilinin sağlanmasına müteakiben ise adı geçen müflis şirket vekili tarafından sunulan 21/06/2021 tarihli dilekçede yukarıda açıklanan “birleşme” durumuna işaret olunduktan sonra açılan davanı kayıt kabul davası olduğu, iflas kararı veren mahkeme karşısında İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili bulunduğu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği savunulmuştur.
Adı geçen davalı şirket yönünden dava tarihi itibariyle İİK m.235 hükmüne istinaden açılmış olan kayıt ve kabul davasıdır.
Adı geçen müflis şirket hakkında … ATM’nin 2005/ … E.sayılı dosyasına istinaden iflas kararı verildiği, iflas kararının kesinleştiği, iflas tasfiye işlemlerinin ise halihazırda … İcra ve İflas Müdürlüğünün 2006/ … İflas sayılı dosyasına istinaden devam ettiği, bu şekilde 2006 yılından itibaren iflas tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü, halihazırda tasfiye işlemlerinin tamamlanmadığı, iflas idare memurlarının görevlerine devam ettiği kayden açıktır.
Taraflar arasında yapıldığı belirtilen sözleşme çerçevesinde, dava tarihi itibariyle iflas ettiği açık olan şirket aleyhine itirazın iptali davası açılmış ise de aleyhine dava açılan davalı şirket hakkında iflas kararının yargılama sırasında verilmesi halinde husumetin iflas idaresine yöneltilerek davaya kayıt kabul davası olarak devam edilmesi ve iflas tarihi itibarıyla saptanan alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi esastır. (Yargıtay 19. HD. 2016/4573E. 2017/2796K.sayılı ilamı)
Ne var ki somut olayda Mahkememizde davalı şirket aleyhine dava açıldığı tarih itibariyle iflas kararı verilmiş olup aslında dava tarihinde müflis durumunda olan şirkete yönelik dava açılmıştır. Bu durumun ayrıca irdelenmesi gerekir.
Dava, “banka ile müflis şirket arasında yapılan sözleşmesinden doğan alacak ile ilgili itirazın iptali ve takibin devamı için açılmıştır. Ancak bu davanın, davalı hakkında iflasın kararının verildiği tarih sonrası ve 23/12/2013 tarihi itibariyle açılmış olması karşısında, Yargıtay uygulamasında kabul olunduğu üzere dava artık kayıt kabul davası olarak nitelendirilmelidir”. (Yargıtay 23. HD. 2014/2991E. 2014/8259K.sayılı ilamı)
HMK’nın 24/1, 25 ve 26.maddeleri ile 04.06.1958 tarih ve 15/6 sayılı İBK uyarınca, hukuki nitelendirme hakime ait olup, hakim tarafların dayandıkları maddi vakıalar ve talep sonucu ile bağlı ise de tarafların hukuki nitelendirmesi ile bağlı değildir. Davanın bu noktada itirazın iptali davası olarak müflis şirkete karşı açılmış olması, dava tarihi itibariyle açılmış olan bu davanın kayıt kabul davası olduğu gerçeğini değiştiremez.
Nitekim İİK m.235/f.2 hükmün içeriği dikkate alındığında, sıra cetveline itiraz davaları bir alacağın tespitine ilişkin davalar olup bu davada alacağın tamamen ya da kısmen cetvele kayıt olunup olunmayacağı hakkında karar oluşturulur. Kanun metninden ya da Yargıtay uygulamasından da anlaşıldığı üzere bu alacağın niteliği üzerinde kanun koyucu herhangi bir ayrım yapılmamıştır. O halde kanunun yapmadığı ayrımın Mahkemece yapılabilmesi bu nedenle de mümkün değildir.
Kaldı ki Yargıtay uygulamasında da alacağa yönelik olarak açılan davanın iflas tarihi sonrası açılması sonrasında, davanın kayıt kabul davası olarak görülmesi gerektiği yönünde yargısal uygulama mevcuttur. (Yargıtay 23. HD 2014/4791; 39K.ve 12/01/2015 tarihli ilamı)
O halde davacının, dava tarihi itibariyle açmış olduğu dava, iflas tarihi sonrası açılmış olmakla İİK m.235 hükme dayalı kayıt ve kabul davası olarak nitelendirilmelidir.
İİK’nın 235. maddesi uyarınca, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. O halde asıl davadaki davacının, dava tarihi itibariyle müflis konumunda bulunan … A.Ş.’nin devir suretiyle birleştiği şirket aleyhine iflas kararı veren İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde nezdinde dava açması gerektiği, esasen gerek açıklanan hüküm gerek Yargıtay uygulaması dikkate alındığında dava tarihi itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili olduğunun kabulüne ve HMK m.114/f.1 bend (ç) ve m.115/f.2 hükümleri uyarınca kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekir.
Bu arada hemen belirtmek gerekir ki HMK m.114 hükmünde belirtilen kesin yetki hususu dava şartı olup HMK m.115 hükmü uyarınca kesin yetki hususu davanın her aşamasında ele alınması mümkün olan hususlardan olmakla konuyla ilgili Yargıtay uygulaması dahi dikkate alınarak dosya üzerinden hüküm oluşturulmuştur.
Yapılan açıklamalar karşısında Mahkememizin 2022/… E.sayılı davasında, mahkememizin HMK m.114/f.1-bent (ç) ve HMK m.115 hükmü uyarınca kesin yetkili olmaması karşısında, adı geçen davalı aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan ve usulden reddine, talep halinde, dava dosyanın kesin yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, karara karşı kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren iki hafta içinde; süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştirilmiş ise kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesine, başka mahkemede davaya devam edilmesi söz konusu olmadığında dava hakkında açılmamış sayılma kararı verilerek davacının yargılama giderlerine mahkum edileceğinin taraf vekillerine ihtarına, HMK 331/2 maddesi uyarınca davaya başka bir mahkemede devam olunacağından yargılama giderlerine bu aşamada hükmedilmemesine dair kararı verildi.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin 2022/ … E.sayılı davasında, mahkememizin HMK m.114/f.1-bent (ç) ve HMK m.115 hükmü uyarınca kesin yetkili olmaması karşısında, adı geçen davalı aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan ve usulden reddine,
2-Talep halinde, dava dosyanın kesin yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Karara karşı kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren iki hafta içinde; süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştirilmiş ise kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesine,
4-Başka mahkemede davaya devam edilmesi söz konusu olmadığında dava hakkında açılmamış sayılma kararı verilerek davacının yargılama giderlerine mahkum edileceğinin taraf vekillerine ihtarına,
5-HMK 331/2 maddesi uyarınca davaya başka bir mahkemede devam olunacağından yargılama giderlerine bu aşamada hükmedilmemesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren on gün içinde … BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.07/09/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …