Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/437 E. 2023/439 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/437 Esas
KARAR NO : 2023/439
Kağıthane / İSTANBUL
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2022
KARAR TARİHİ : 17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, ticari ilişkiden kaynaklı olarak müvekkilinin alacağının mevcut olduğunu, davalının ilgili çalışanı tarafından mail adresine 18.02.2022 tarihli mutabakat verildiğini, cari hesaba ilişkin mutabakatı ibraz ettiklerini, 18.02.20222 tarihi itibariyle müvekkilinin karşı taraftan 59.559,90 TL alacaklı olduğunu, borcun halen ödenmediğini, müvekkili tarafından kesilen faturaların davalıya ETTN numarası ile davalıya elektronik ortamda tebliğ edildiğini, itiraz edilmediğinden faturaların kesinleştiğini, … 34. İcra Müdürlüğü …Esas dosyasında takip başlatıldığını, davalının itiraz ettiğibi bu nedenlerle davalı borçlunun itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere davalının müvekkiline icra inkar tazminatı ödemesine mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Davacı vekilinin 01/12/2022 tarihli talep açıklama dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz vekalet ücreti 1.140,00 TL ile işlemiş faiz 1.914,08 TL tutarın itirazın iptaline konu edildiği, bu nedenle davanın kabulüne, … 34. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında borçlunun itirazının iptaline alacağın faiziyle ödenmesine ve takibin devamına, alacağın yüzde yirmisinden az olmamak kaydıyla davalının icra inkar tazminat ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 34. İcra Müdürlüğ’nün… Esas sayılı icra dosyası, … 19.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası, e-faturalar, e-faturaların tebliğine ilişkin zarflar, cari hesap mutabakatına ilişkin dökümler, mail kayıtları, ticari defter ve belgeler celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya KGK Bağımsız Denetçi SMMM bilirkişi …’na tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 07/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “… 1. Davacı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin (HMK md.222) sahipleri lehine delil niteliklerinin bulunduğu, 2. Davacı yasal defter ve cari hesap kayıtlarına göre 27.04.2022 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağının 59.608,32 TL’si olduğu, 3. Sayın Mahkemenin 16.11.2022 tarihli kararına rağmen davalı tarafın defterlerini ibraz etmediği, nazara alındığında davacının alacak kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine delil teşkil edebileceği, 4.Davacı tarafça takibe konu edilen malların teslim bedellerine ait faturaların davalı adına e- fatura olarak tanzim edildiği, davalının iş bu e-fatura bedellerinden kalan ve takibe konu edilen bakiyenin ödendiğine dair herhangi bir vesaik sunmadığı, Davalı tarafça inceleme gününde herhangi bir defter ve belge sunulmadığı ayrıca davacının defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinin olduğu ve davaya konu takip alacağının davacı defterinde aynen kayıtlı oldugu nazara alındığında davacı tarafın 27.04.2022 takip tarihi itibari ile davalı taraftan talepte bağlılık ilkesi doğrultusunda 59.599,90 TL’si asıl alacaklı olduğunun ispatlandığı, 5.Davacının davalı aleyhine yaptığı ihtiyatı haciz talebi ile ilgili verilen … 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.04.2022 tarihli kararı kapsamında davalının 1.140,00 TL vekalet ücreti borcunun doğduğu, 6.Tüm bu değerlendirmeler kapsamında davacının 27.04.2022 takip tarihi itibari ile Davalı taraftan 59.559,90 TL’si asıl alacak ve 1.140,00 TL vekalet ücreti alacağı olmak üzere toplam 60.699,48 TL’si asıl alacaklı olacağı, Davalı tarafın TBK. m 117 uyarınca rapor içeriğinde ayrıntısı verildiği üzere 27.04.2022 takip tarihi itibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı, 27/04/2022 tarihli 62.613,98 TL’lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında 1.914,08 TL’lik fazla talebin olduğu, fazlalığın işlemiş faiz hesaplamasından kaynaklandığı, Bu itibarla takibin 60.699,48 TL’si üzerinden devamı tarafların tacir olduğu nazara alınmak suretiyle 27.04.2022 takip tarihinden itibaren ispatlanmış davacı asıl alacağı 60,699,48 TL’sine 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01.01.2022 sonrası %15,75) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, Davacı tarafça talep edilen %20 oranında İcra İnkâr tazminatının Sayın Mahkemenin takdirinde bulunduğu, Görüş ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde tespit edilmiştir.
Dava, ticari satıma dayalı açık hesap usulü işleyen cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Değişik iş sayılı dosyasında; talep edenin davacı, karşı taraf borçlunun ise davalı olduğu, talep edenin karşı taraf borçlu hakkında İİK 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz isteminde bulunduğu, Mahkemece 26/04/2022 tarihli Karar ile, karşı taraf borçlunun mail aracılığıyla göndermiş olduğu mutabakat metni uyarınca cari hesap alacağının varlığına yaklaşık ispat çerçevesinde kanaat getirildiğinden talep eden lehine 59.559,90 TL alacak için ihtiyati haciz kararı verilmiş, ayrıca talep eden lehine 1.140,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücretine hükmedilmiştir.
… 34. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında; davacı alacaklının davalı borçlu hakkında 59.559,90 TL Asıl Alacak, 1.140,00 TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti ve 1.914,08 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 62.613,98 TL Alacak üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine giriştiği, davalı borçlunun yasal süre içinde ödeme emrine itirazda bulunarak davacı alacaklıyla herhangi bir borcunun bulunmadığını savunduğu, ödeme emrine itiraz üzerine takibin durduğu, davacının takibe devam edilmesi amacıyla işbu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Hemen belirtmek gerekir ki, davacı vekili dava dilekçesinde dava değerini 59.600,00 TL olarak göstermekle birlikte talep sonucunda asıl alacak ve ferileri yönünden herhangi bir ayırıma gitmeden itirazın tümüyle iptali ve takibini devamını talep ettiğinden, mahkememizce gösterilen dava değeri ile talep sonucu arasındaki çelişkinin giderilmesi istenilmiş, davacı vekili 01/12/2022 tarihli dilekçesinde … 34. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasındaki asıl alacak dışında ihtiyati haciz vekalet ücreti 1.140,00 TL ve işlemiş faiz 1.914,08 TL tutarının da itirazın iptaline konu edildiğini, icra takibinin asıl alacak ve ferileri birlikte tümüyle itirazın iptalini talep ettiklerini açıklamış, çelişkiyi gideren bu açıklama doğrultusunda dava değerinin 62.613,98 TL olduğunu anlaşılmakla, bu dava değeri üzerinden eksik harç mahkememizce ikmal ettirilerek usuli eksiklik tamamlanmış, dava değeri ile talep sonucundaki belirsizlik / noksanlık giderilmiştir.
Taraflar arasındaki akdi ilişkinin mevcudiyeti ve açık hesap usulü işleyen cari hesabın varlığı noktasında ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise asıl alacak ve ferileri birlikte alacaklı olduğu toplam miktarın tutarı noktasında toplanmaktadır.
Bu aşamada vurgulanmalıdır ki, davalı taraf 28/03/2022 tarihli maili davacı şirkete elektronik ortamda iletmiş, bu mail içeriğinde kendisinden istenilen mutabakata yönelik cari hesap ekstresini ve raporunu davacı şirkete göndermiştir. Dava dilekçesi ekinde sunulan cari hesap kaydından da görüleceği üzere, davalının kendisinin gönderdiği kayıtta, davacıya 59.559,90 TL borçlu olduğunu, diğer bir anlatımla bu tutar kadar alacak noktasında davacıya mutabık olduklarını bildirmiştir.
Esasen, mevcut mutabakat beyanı (mail ve cari ekstre raporu) asıl alacak yönünden alacağın varlığını ve miktarını tam olarak ispatlayan ve davalı taraftan sadır olan ikrar niteliğinde bir belge olup asıl alacak mevcut mutabakat uyarınca kanıtlanmıştır.
Ancak, eksik tahkikat yapılmaması, tarafların tüm delillerinin toplanması ve değerlendirilmesi kapsamında, açık hesap usulü işleyen cari hesaba yönelik tüm faturalar, faturaların tebliğine ilişkin elektronik kayıtlar, yevmiye kayıtları, cari hesap dökümleri, muavin kayıtları ile mail yazışmaları eksiksiz olarak celp edilerek dosya arasına alınmıştır. Akabinde tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı tarafa gerekli tüm yasal ihtarlar eksiksiz ve Kanun hükmüne uygun yapıldığı halde, davalı ticari defter ve belgelerini inceleme için ibraz etmemiş, bu suretle ticari defter ve belgelerini ibrazdan kaçınmıştır. Davacının yasa hükümlerine uygun tutulan ve sahibi lehine delil vasfı bulunan ticari defter ve belgeleri üzerinden yapılan inceleme sonucunda takip tarihi itibariyle davalıdan 59.608,32 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş, ancak icra takibinde 59.559,90 TL alacak üzerinden icra takibine giriştiğinden taleple bağlılık ilkesi çerçevesinde davacının 59.559,90 TL asıl alacaklı olduğu, değişik iş dosyası üzerinden verilen ihtiyati haciz kararına yönelik bu kararda davacı lehine hükmedilen 1.140,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücretinin de alacağın ferisi ve mahkeme ilamı uyarınca kabulünün gerektiği, bu itibarla davacının takip tarihi itibariyle davalıdan toplam 60.699,90 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Ancak, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, davacının icra takibinde işlemiş faiz talep edebilmesi için davalının takip öncesinde temerrüte düşürülmesi zorunludur. Aksi halde, cari hesap alacağı yönünden temerrüt icra takibinin başlatılmasıyla, yani takip tarihi itibariyle gerçekleşir. İcra takibi öncesinde davalı taraf temerrüte düşürülmediğinden davacının icra takibindeki işlemiş faiz alacağı yerinde dörülmemiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, mali bilirkişinin 07/03/2023 tarihli raporu, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ve muhasebe bilimi yönünden yapılan inceleme ve değerlendirmenin isabetli tespit ve değerlendirmeler içermesi sebebiyle hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu görülmüş, mahkememizce rapor içeriği de denetlenerek hükme esas alınmıştır.
Esasen rapordaki muhasebe bilimi yönünden yapılan inceleme, açıklamalar ile alacağa yönelik hesaplamalara davalının herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Davalının icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğine yönelik vaki itirazı ise, mahkememizin hukuki değerlendirmesi ve yargısal yorum / takdirinde kalması sebebiyle bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir.
Davacı bilirkişi raporundaki yalnızca işlemiş faize yönelik kısma itirazda bulunmuş, mutabakat metni ile davalının temerrüte düştüğünü, bu nedenle işlemiş faizin de hesaplanmasını talep etmiştir. Ne var ki, az yukarıda belirtildiği üzere, davacının icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunabilmesi için davalının takip öncesinde mutlak suretle temerrüte düşürülmesi zorunludur. Aksi halde, işlemiş faiz talebinde bulunulamaz. Davalı tarafından mutabakat metni verilmesi, temerrüte düşmek için yeterli değildir. Zira, mutabakat metni taraflar arasında açık hesap usulü işleyen ticari ilişkide mutabakat istenilen cari döneme ilişkin yalnızca alacak – borç ilişkisini göstermekte olup, borçlunun borcunu ödememekte direngen / mütemerrit olduğu şeklinde yorumlanamaz/kabul edilemez. Kaldı ki, muaccel bir borcun borçlusu, ancak alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Bu bağlamda, açık hesaptan kaynaklanan cari hesap alacağının ödenmesi noktasında dava öncesinde ihtar çekilerek davalının temerrüte düşürüldüğü davacı tarafından ispatlanamadığından işlemiş faize yönelik itirazlar yerinde görülmemiştir.
Yapılan açıklamalar karşısında; davacının ticari satıma dayalı açık hesap usulü işleyen cari hesap ilişkisi kapsamında takip tarihi itibariyle davalı taraftan 59.559,90 TL Asıl Alacak ve 1.140,00 TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti olmak üzere toplam 60.699,90 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla mahkememizce içeriği de denetlenerek hükme esas alınan 07/03/2023 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen reddine, takip öncesinde davalı tarafın temerrüte düşürüldüğü davacı tarafça ispat edilemediğinden icra takibindeki işlemiş faize yönelik talebin reddine, son olarak dava öncesinde cari hesap ekstresinin ve mutabakat beyanının davalı tarafça mail olarak davacıya gönderilmesi karşısında cari hesap asıl alacağının likit ve muayyen olduğu İİK 67. maddesindeki yasal koşulların bulunduğu anlaşılmakla davacı lehine icra inkar tazminatına karar verillerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davalının … 34.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile; takibin 59.559,90 TL Asıl Alacak ve 1.140,00 TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti olmak üzere toplam 60.699,90 TL üzerinden takip talebinde gösterilen şartlarla DEVAMINA, davacının icra takibindeki işlemiş faize yönelik fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın ( 59.559,90 TL ) %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri (60.699,90 TL) üzerinden alınması gereken 4.146,41 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 704,75 TL ve 53,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik kalan bakiye 3.388,66 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 704,75 TL peşin harç, 53,00 TL tamamlama harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti ile 71,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.629,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 2.549,11 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (60.699,90 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 9,711,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-6183 sayılı Kanuna göre dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin tarafların haklılık durumlarına göre;
a) 1,512,31 TL’sinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
b) 47,69 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
17/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır