Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/425 E. 2022/462 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/425 Esas
KARAR NO : 2022/462

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2022
KARAR TARİHİ : 10/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş., … nezdinde kurulan Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda faaliyet gösteren, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu başta olmak üzere ilgili mevzuatın tüm gereklerini yerine getirerek lisans belgesini almış bir yatırım kuruluşu olduğunu, T.C. Başbakanlık Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı’nca … A.Ş.’nin 16.04.2012 tarihinden itibaren İşlem Aracılığı Faaliyeti, Portföy Aracılığı Faaliyeti, Yatırım Danışmanlığı Faaliyeti ve Sınırlı Saklama Hizmetinde bulunmak üzere “GENİŞ YETKİLİ ARACI KURUM” olarak yetkilendirilmesinin uygun görüldüğünü, Müvekkili şirket ile davalı arasında 06.11.2020 tarihli Sermaye Piyasası Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşmede Müvekkili Aracı Kurum “YATIRIM KURULUŞU”, davalı ise “MÜŞTERİ” sıfatıyla yer aldığını, davalı, Müvekkili Şirket ile imzalamış olduğu 06.11.2020 tarihli sözleşme uyarınca … A.Ş. nezdinde bulunan Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasasında alım satım işlemleri gerçekleştirdiğini, Müvekkili Şirketin, bu işlemlerde sadece Davalı’nın alım satım emirlerini … nezdindeki ilgili piyasaya iletmekte ve gerçekleşen işlemlerden komisyon geliri elde etmekte olduğunu, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri kaldıraç etkisi nedeniyle riskli işlemlerden olduğunu, vadeli işlem sözleşmesi, sözleşmenin taraflarına, standartlaştırılmış miktar ve kalitedeki bir malı, kıymeti veya finansal göstergeyi, belirlenen ileri bir tarihte, bugünden üzerinde anlaşılan fiyattan alma veya satma yükümlülüğü getiren sözleşme olduğunu, opsiyon sözleşmesi ise, alıcıya, ödeyeceği belli bir tutar karşılığında, belirli bir vadeye kadar, bugünden belirlenen bir fiyat üzerinden opsiyona dayanak teşkil eden bir malı, kıymeti veya finansal göstergeyi satın alma veya satma hakkı tanıyan, satıcıya da alıcının bu sözleşmeden doğan hakkını kullanması durumunda sözleşmeye dayanak teşkil eden malı, kıymeti, veya finansal göstergeyi satma veya alma yükümlülüğü getiren sözleşme olduğunu, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinde taraflar …’a sözleşme bedelinin tamamını değil, belirli bir kısmını teminat adı altında ödeyip, sözleşmeye konu varlığın fiyatındaki değişimlere göre teminatlarının değeri arttığında çekme hakkı veya teminat eksildiğinde eksik teminatı tamamlama yükümlülüğü altında olduklarını, müvekkili Şirket ve diğer aracı kurumların, yatırımcıların …’un ilgili piyasasına teminatların yatırılmasına veya çekilmesine sadece aracılık ettiklerini, davalıya, Sermaye Piyasası mevzuatının bir gereği olarak hesap açılışında kendisine gerekli bütün risk bildirimleri yapıldığını, Risk Bildirim Formunun kendisine sunulduğunu, okuması ve her bir sayfayı imzalaması sağlandığını, davalının … nezdinde almış olduğu alım ve satım pozisyonları ve pozisyonların dayanağını oluşturan varlıkların fiyatlarında yaşanan değişimler nedeniyle teminatın tamamını kaybettiğini, kayıpları yatırdığı teminatı aşarak eksi bakiye miktarının 22.172,63-TL olduğunu, davalıya müteaddit defalar teminat eksiğini tamamlaması çağrısı yapıldığını, ancak Davalının bu çağrıların hiçbirine icabet etmediğini, nihayetinde borcunu ödemekten imtina ettiğini, davalı yanın, mevcut eksi bakiye ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine, … 18.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yasal takip başlatıldığını, davalının 22.03.2022 tarihinde bu takibe itiraz ettiğini belirten dilekçesini mezkur icra dosyasına sunduğunu ve icra takibinin, davalının haksız ve kötü niyetli itirazları sebebiyle durduğunu, davalı tarafından yapılan itiraz haksız ve kötü niyetli olup, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı hakkında asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, …’un Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası Genelgesi uyarınca, piyasa nezdindeki takas merkezine karşı sorumlu olan aracı kurum olup, müşterisi eksik kalan teminatı tamamlamasa da Müvekkili Aracı Kurum bu teminatı tamamlama yükümlülüğü altında olduğunu, …’un ilgili genelgesi uyarınca müşterinin bu teminat borcunu …ezdindeki takas merkezine olan ödemeyi Müvekkili Şirketin gerçekleştirdiğini, Müvekkili Şirketin sadece …’da gerçekleşmesine aracılık ettiği, makul bir oranda komisyondan başka bir gelir elde etmediği bu işlemler nedeniyle Davalı’nın kötü niyetli tavırları nedeniyle 22.172,63 -TL tutarında zarara katlandığını, Müvekkili Aracı Kurumun, Sermaye Piyasası Kanunu’na tabi, düzenlenmiş bir sektörde aldığı izin uyarınca faaliyet gösteren ve SPK’nın yakın denetimi altında olan bir şirket olduğunu, tarafların serbest iradeleri ile bir sözleşme akdettiklerini ve bu sözleşme gereğince Müvekkili Aracı Kurum üzerine düşen edimi eksiksiz ve en iyi şekilde yerine getirdiğini, ancak davalı hiçbir haklı neden göstermeksizin eksi bakiye ifasından kaçındığını, bu durumun ticari ve ahlaki teamüllere aykırı olup, davalının tüm afakî itirazlarının reddi gerektiğini, yukarıda izah edilen sebepler gereğince davalı-borçlunun yapmış olduğu itiraz haksız, yersiz ve hakkaniyete aykırı olup kötü niyetli olduğundan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi, davalının icra-inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, icra-inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için davalının, icra takibine yapmış olduğu itirazında haksız olması yeterli olmakla birlikte, işbu davada davalının, ödemekle yükümlü olduğunu bildiği ve imzaladığı sözleşme gereğince bilmemesinin imkânsız olduğu eksi bakiye bedelini ödemeyerek, başlatılan icra takibine haksız bir şekilde itiraz etmesi, davalının kötü niyetini de gösterdiğini beyanla fazlaya, faize, faiz oranlarına, kura, kur farklarına, munzam zarara, hesap hatalarına, TBK. Md.100’de yer alan haklara ve diğer feri haklara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuka aykırı yetkiye ve borca itirazın iptali ile davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra-inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, Sermaye Piyasası Kanunu mevzuatı kapsamında faaliyet yürüten aracı kurum statüsündeki davacı şirket ile davalı arasındaki sözleşme ilişkisi kapsamında eksik teminattan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 1.maddesi gereğince görev hususu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca yargılamanın her aşamasında öne sürülebileceği gibi mahkemece de res’en dikkate alınmak zorundadır.
Yargıda ihtisaslaşmaya ilişkin olmak üzere Yargıda Reform Stratejisi belgesinde yer alan “ihtisas mahkemelerine ve uzmanlaşmaya yönelik uygulamalar arttırılacaktır” ve yine İnsan Hakları Eylem Planı belgesinde yer alan “İhtisas Mahkemelerinin Güçlendirilmesi” başlıklı hedefler kapsamında HSK’nın 25/11/2021 tarihli kararına istinaden finansal uyuşmazlıklarla ilgili finans davalarına bakmak üzere ticaret mahkemelerinin HSK tarafından belirlenmesi öngörülmüştür.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin, İhtisas Mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin 25/11/2021 tarihli 1232 sayılı kararı ile;
“Finans ile ilgili açılacak davalara bakacak mahkemeler nezdinde ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi hususu görüşülerek;
26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir.
Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir.
Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.
Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan,
kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
a) İki veya üç asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı,
b) Dört veya beş asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı,
c) Altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 numaralı,
d) On veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı,
e) On dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8 numaralı,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına,
(Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;
f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına)
Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine, 25.11.2021 tarihinde karar verildi” dair karar verilmiştir.
Eldeki dava 07/06/2022 tarihinde açılmış olup, yukarıda değinilen ihtisas mahkemesi kararından sonra ikame edilmiştir. Bu haliyle 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında faaliyette bulunan aracı kurum statüsündeki davacı şirket ile davalı arasındaki hukuki ihtilafın; Hakimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı İhtisas Mahkemelerinin belirlenmesine yönelik kararı uyarınca, finans ihtisas davalarına bakmakla belirlenmiş İstanbul 6, 7, 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemelerince bakılması gerekmektedir.
Yapılan açıklamalar karşısında Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı gereği 15.12.2021 tarihinden sonra açılan davanın, HSK kararında anılan “iş dağılımı” gereği İstanbul 6., 7., 8., 9. numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmesi için dava dosyasının İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: ( Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı üzere);
1-HSK Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih 1232 kararı gereği 15.12.2021 tarihinden sonra açılan davanın, HSK kararında anılan “iş dağılımı” gereği İstanbul 6., 7., 8., 9. numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmesi için dava dosyasının İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna İADESİNE,
2-Esasın bu şekilde KAPATILMASINA,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın niteliği gereği KESİN olmak üzere karar verildi. 10/06/2022

Katip …
e-imza *

Hakim …
e-imza *